أُولَٰئِكَ الَّذِينَ نَتَقَبَّلُ عَنْهُمْ أَحْسَنَ مَا عَمِلُوا وَنَتَجَاوَزُ عَنْ سَيِّئَاتِهِمْ فِي أَصْحَابِ الْجَنَّةِ ۖ وَعْدَ الصِّدْقِ الَّذِي كَانُوا يُوعَدُونَ
Ülaikellezıne netekabbelü anhüm ahsene ma amilu ve netecavezü an seyyiatihim fı ashabil cenneh va’des sıdkıllezı kanu yuadun
Kelime
Anlamı
Kökü
أُولَٰئِكَ
onlar
الَّذِينَ
öyle kişilerdir ki
نَتَقَبَّلُ
kabul ederiz
عَنْهُمْ
onlardan
أَحْسَنَ
en iyisini
مَا
عَمِلُوا
yaptıklarının
وَنَتَجَاوَزُ
ve geçeriz
عَنْ
-nden
سَيِّئَاتِهِمْ
onların kötülükleri-
فِي
arasındadırlar
أَصْحَابِ
halkı
الْجَنَّةِ
cennet
وَعْدَ
sözdür
الصِّدْقِ
doğru
الَّذِي
كَانُوا
olunan
يُوعَدُونَ
kendilerine va’d

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Öyle kişilerdir onlar ki yaptıklarının en güzelini kabûl ederiz ve kötülüklerinden geçeriz, cennet ehlinin içindedir bunlar; dosdoğru bir vaittir ki vaadedilmiştir onlara.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Onlar öyle kişilerdir ki, yaptıklarının en güzelini kabul ederiz veya yaptıklarının en iyisine göre ödüllendiririz ve işledikleri kötülükleri de görmezden geliriz. İşte bunlar cennetlikler arasında olacaklardır. Bu dünyada kendilerine vaadedilen doğru sözün gerçekleşmesidir.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru bir sözdür.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    İşte bunlar, cennet ehli içinde şu kimselerdir ki, onlardan yaptıklarının güzellerini geçerli kılar; kötülüklerinden vazgeçeriz... (Bu) vadedilmiş oldukları, sıdkın karşılığıdır!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    İşte bunlar, yaptıklarının en güzelini kabul edeceğimiz ve kötülüklerinden de geçeceğimiz, cennet halkı içinde yer alan kimselerdir. Bu kendilerine vaad olunan doğru vaaddir.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    İşte bunlar; yaptıklarının en güzelini kabul ederiz ve kötülüklerinden geçeriz; (bunlar) cennet halkı içindedirler. (İşte bu,) Onlara va’dolunan doğru bir vaaddir.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    İşte bu sözü söyliyenler, cennetliklerle beraber (cennette) o seçkinlerdir ki, kendilerinden işledikleri güzel ameli kabul edeceğiz ve günahlarını bağışlayacağız. Bu, onların vaad edilmiş bulundukları gerçek bir vaaddir.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    İşte onlar öyle kişilerdir ki, yaptıklarının en iyisini onlardan kabul ederiz ve onların kötülüklerini bağışlarız; onlar cennet halkı arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru sözün gerçekleşmesidir.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Iste, islediklerini en guzel sekilde kabul ettigimiz ve kotuluklerini gectigimiz bu kimseler, cennetlikler icindedirler. Bu, verilen dogru bir sozdur.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    İşte bunların yapageldiklerinin en güzelini kabul eder; işledikleri kötülüklerinden vazgeçeriz (cezalandırmayız). Bunlar Cennet ehli arasındadırlar. Bu, va’dolundukları doğru sözdür (ki mutlaka yerini bulacaktır).

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu da, (dünyada) kendilerine vaadedilen doğru sözün gerçekleşmesidir.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, onlara öteden beri yapılagelen doğru bir va’ddir.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    İşte, yaptıklarının iyisini kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru bir sözdür.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    İşlediklerinin en iyisini kabul ettiğimiz ve kötülüklerini geçtiğimiz bu kimseler bahçe halkı arasındadırlar. Bu, kendilerine verilen doğru sözdür.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    İşte yaptıklarının en güzelini kendilerinden kabul edeceğimiz ve günahlarını bağışlayacağımız bu kimseler cennetlikler arasındadırlar. Bu onlara vaad edilmiş olan dosdoğru bir sözdür.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Onlar öyle kişilerdir ki, yaptıklarının en iyisini onlardan kabul ederiz ve onların günahlarını bağışlarız, cennet halkı arasındadırlar. Bu dünyada kendilerine söylenen doğru sözün gerçekleşmesidir.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    İşte bunlar; yaptıklarının en güzelini kabul ederiz ve kötülüklerinden geçeriz; (bunlar) cennet halkı içindedirler. (İşte bu,) Onlara vaadolunan doğru bir vaaddir.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    İşte bunlar yaptıklarını en güzeli ile kabul ettiğimiz, cennetlikler arasında kötülüklerini af ettiğimiz kimselerdir. Onlara va’dolunan doğru bir vaaddir.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    İşte bunlar —ki cennet yârânı içindedirler— işlediklerinin en güzel (ler) ini kabul edeceğimiz, günâhlarından geçeceğimiz kimselerdir. (Bu), onların va’d olunageldikleri dosdoğru bir söz vermedir.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    İşte onlar, kendilerinden yaptıklarının en güzelini kabûl edeceğimiz (mükâfatlarını buna göre vereceğimiz) ve kötülüklerinden vazgeçeceğimiz, Cennet ehli arasında bulunan kimselerdir. (Bu, dünyada iken) söz verilmekte oldukları sâdık va`ddir.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    İşte bunlar, cennetliklerdendirler. Yaptıklarının en iyisini kabul edeceğimiz ve kötülüklerinden vazgeçeceğimiz kimselerdir. Bu; onlara vaadolunan dosdoğru bir vaaddir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlar, yaptıklarını en güzel şekilde kabul ettiğimiz ve işledikleri hataları örtüp affederek, cennet ashabı içerisine gireceklere vaat olunmuş en doğru vaatlere kavuşan kimselerdir.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    İşte onlar ki, onlardan yaptıklarını en güzel şekilde kabul ederiz (1’e 700’e kadar derece veririz). Ve onların günahlarına cevaz vermeyiz (örteriz, sevaba çeviririz). Onlar cennet ehli arasındadırlar. Onların vaadolundukları şey gerçek bir vaaddir.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    İşte, işlediklerini en güzel şekilde kabul ettiğimiz ve kötülüklerini geçtiğimiz (görmezlikten geldiğimiz) bu kimseler, cennetlikler içindedirler. Bu onlara vaat edilmiş olan dosdoğru bir sözdür.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Onlar (öyle) kişilerdir ki, Biz yaptıklarının iyilerini kabul ederiz ve kötü fiillerini de görmezden geliriz; (onlar,) kendilerine (bu dünyada) verilen doğru sözün tutulmasıyla cennet sakinleri arasına katılacaklardır.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    İşte onlar, işlemeye devam ettikleri amaçla örtüşen niyete dayalı, bilinçli amellerin en güzelini, en değerlisini ölçü alarak mükâfatlandıracağımız, günahlarını bağışlayacağımız Cennet ehli arasında olan kimselerdir. Bu kendilerine va’dedilen doğru bir sözdür.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    İşte onlar, o kimselerdir ki, onlardan işlediklerinin en güzelini kabul ederiz ve onların günahlarından geçeriz, cennet ashâbı arasındadırlar. (Bu) Bir sâdık vaad iledir ki, onlar vaadolunmuş bulunmaktadırlar.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    İşlediklerini en güzel şekilde kabul ettiğimiz ve kötülüklerini geçtiğimiz kimseler, cennet halkı arasındadırlar. Bu onlara vaad olunan dosdoğru bir vaaddir.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Onlar öyle kişilerdir ki; yaptıklarının en iyisini onlardan kabul ederiz ve onların kötülüklerinden geçeriz. Cennet arkadaşları arasındadırlar. Bu, kendilerine vadedilen dosdoğru bir vaattir.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Onlar öyle kişilerdir ki, yaptıklarının en iyisini onlardan kabul ederiz ve onların günahlarını bağışlarız, cennet halkı arasındadırlar. Bu dünyada kendilerine söylenen doğru sözün gerçekleşmesidir.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    İşte Biz, onların yaptıkları en güzel işlerini, taatlerini kabul edip, günahlarını affedeceğiz. Bunlar cennetlikler arasındadırlar. Bu, onlara söz verilen gerçek bir vaaddir.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Onlar öyle kişilerdir ki, yaptıklarının en iyisini onlardan kabul ederiz ve onların kötülüklerinden geçeriz, cennet halkı arasındadırlar. Bu, (dünyâda) kendilerine söylenen doğru söz(ün gerçekleşmesi)dir.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    İşte onlar, yaptıklarını en iyi şekilde kabul ettiğimiz, günahlarını geçtiğimiz, cennet halkı içinde olanlardır. Kendilerine yapılan vaad, dosdoğru bir vaaddir.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    İşte bunlar; yapmakta olduklarının en güzelini kabul ederiz ve kötülüklerinden geçeriz; (bunlar) cennet halkı içindedirler. (İşte bu,) Onlara va’dolunan dosdoğru bir vaaddir.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Bunlar, cennet halkı arasında o kimselerdir ki, yaptıklarının en güzelini kabul ederiz, çirkinliklerini görmezlikten geliriz. Bu onlara verilmiş olan şaşmaz vaattir.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Such are they from whom We shall accept the best of their deeds and pass by their ill deeds: (They shall be) among the Companions of the Garden: a promise! of truth, which was made to them (in this life).