يَا نِسَاءَ النَّبِيِّ لَسْتُنَّ كَأَحَدٍ مِنَ النِّسَاءِ ۚ إِنِ اتَّقَيْتُنَّ فَلَا تَخْضَعْنَ بِالْقَوْلِ فَيَطْمَعَ الَّذِي فِي قَلْبِهِ مَرَضٌ وَقُلْنَ قَوْلًا مَعْرُوفًا
Ya nisaen nebiyyi lestünne ke ehadim minen nisai inittekaytünne fe la tahda’ne bil kavli fe yatmeallezı fı kalbihı meraduv ve kulne kavlem ma’rufa
Kelime
Anlamı
Kökü
يَا نِسَاءَ
kadınları
النَّبِيِّ
peygamber
لَسْتُنَّ
siz değilsiniz
كَأَحَدٍ
herhangi biri gibi
مِنَ
-dan
النِّسَاءِ
kadınlar-
إِنِ
eğer
اتَّقَيْتُنَّ
(Allah’tan) sakınıyorsanız
فَلَا
تَخْضَعْنَ
yumuşak bir eda yapmayın
بِالْقَوْلِ
sözlerinizde
فَيَطْمَعَ
böylece tamah etmesin
الَّذِي
bulunan
فِي
قَلْبِهِ
kalbinde
مَرَضٌ
hastalık
وَقُلْنَ
ve söyleyin
قَوْلًا
bir söz
مَعْرُوفًا
güzel

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ey Peygamberin eşleri, siz, öbür kadınlardan birine benzemezsiniz; çekiniyorsanız sözü yumuşak bir tarzda söylemeyin ki gönlünde bir hastalık olan ümîde düşer sonra ve doğru ve güzel söz söyleyin.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Ey peygamber hanımları! Siz, diğer kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Yolunuzu Allah’ın kitabıyla bulmak istiyorsanız, yabancı erkeklere karşı, tatlı ve edalı bir şekilde kırıtarak, yumuşak söz söylemeyin ki, kalplerinde hastalık olanlar size karşı, şehevî bir arzuya kapılmasın. Sözünüzü daima güzel, ölçülü, ağırbaşlı ve kuşkudan uzak bir şekilde söyleyin.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah’tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Ey Nebi’nin Hanımları... Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz! Eğer korunmak istiyorsanız (muhatabınız olan erkeğe) edâlı - işveli konuşmayın! Bu yüzden, düşüncesiz - hastalıklı olan kimse sizden umutlanır! Uygun ve yanlış anlaşılmayacak tarzda konuşun!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer sakınırsanız. Sözü çekici bir şekilde söylemeyin ki sonra kalbinde bir hastalık bulunan tamaha kapılır. Uygun (ve ağırbaşlı bir şekilde) söz söyleyin.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Ey Peygamberin hanımları! Siz (sevap ve azap bakımından diğer) kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer takva sahibi olmak istiyorsanız, (yabancı erkeklere karşı gevşek ve) yumuşak kelâmda bulunmayın. Bu takdirde kalbinde bir fenalık bulunan tamaa düşer. Güzel ve ciddi söz söyleyin.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer kötülükten korunursanız, yabancı erkeklere karşı çekici bir eda ile konuşmayınız; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Örfe uygun söz söyleyiniz.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Ey peygamberin hanimlari! Sizler herhangi bir kadin gibi degilsiniz. Allah’tan sakiniyorsaniz edali konusmayin, yoksa, kalbi bozuk olan kimse kotu seyler umit eder; daima ciddi ve agirbasli soz soyleyin.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Ey Peygamber kadınları! Sizler, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz; Allah’tan korkuyorsanız (yabancı erkeklere karşı) kırıtarak konuşmayın, sonra kalbinde (şehvetten arız) hastalık bulunan kimsede arzu uyanabilir. Güzel, ölçülü (ağırbaşlı) söz söyleyin.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Ey peygamberin hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah`a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde (şehvetten arız) hastalık olan kimse (size) arzu duymasın! Daima yerinde ve uygun şekilde konuşun!

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Ey Peygamber’in hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyet) olan kimse ümide kapılmasın. Güzel (ve doğru) söz söyleyin.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah’tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Ey peygamberin hanımları, siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Erdemliyseniz, işveli konuşmayın ki kalbinde hastalık bulunan birileri size yönelmesin. Güzel ve normal biçimde konuşun.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer takva ile korunacaksanız, konuşurken kırıtmayın da kalbinde bir hastalık bulunan kimse tamaha düşmesin. Güzel ve dosdoğru söz söyleyin.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ey Peygamber hanımları! Eğer Allah’tan sakınıyorsanız sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Sözü yumuşak, tatlı bir eda ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse kötü şeyler ümit etmesin, daima ciddi ve ağır başlı söz söyleyin.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah’tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Ey peygamber kadınları, siz (diğer) kadınlardan (her hangi) biri gibi değilsiniz. Eğer (Allahdan) korkuyorsanız (size yabancı olan erkeklere) yumuşak söylemeyin. Sonra kalbinde bir maraz bulunanlar tamaa düşer (ler). Sözü ma’ruf vech ile (ve ağır başlı) söyleyin.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Ey Peygamber hanımları! (Siz,) kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz; eğer(Allah`dan) sakınıyorsanız, o hâlde (yabancı erkeklerle konuşurken) konuşmayı yumuşak(bir edâ ile) yapmayın ki kalbinde bir hastalık bulunan kimse tamah etmesin; ve (bir şey söyleyeceğinizde ciddiyetle) güzel bir söz söyleyin!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Ey peygamber kadınları; sizler, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer sakınıyorsanız; edalı olmayın yoksa kalbinde bir hastalık bulunanlar kötü şeyler umarlar. Ve hep ma’ruf söz söyleyin.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Ey peygamberin eşleri! Sizler, kadınlardan herhangi bir kadın gibi öyle sıradan kadınlar değilsiniz. Eğer (yabancı bir erkekle konuşmak zorunda kaldığınızda) korunmak isterseniz, sözü yumuşak ( edalı) söylemeyin ki, kalbinde hastalık olan birisi başka bir şey ummasın. Sözü uygun bir şekilde söyleyin.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ey Peygamber Hanımları! Siz (diğer) kadınlardan biri gibi değilsiniz. Eğer takva sahibi iseniz artık sözü yumuşak söylemeyin (erkeklerle çekici bir şekilde konuşmayın). O taktirde kalbinde maraz (nifak, fitne, şehvet) bulunan kimse tamah eder (arzu duyar). Ve maruf (ciddî) söz söyleyin.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Ey peygamberin eşleri! Siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin de kalbinde bir hastalık bulunan kimse hevese kapılmasın. Sözü ölçülü söyleyin.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ey Peygamber eşleri! Siz (öteki) kadınlar gibi değilsiniz, eğer Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincine (hakkıyla) sahip olursanız. O halde, edalı bir şekilde konuşmayın ki kalplerinde maraz olanlar (size karşı) bir arzuya kapılmasın, daima yerinde ve uygun şekilde konuşun.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir hanım gibi değilsiniz; tabi ki eğer Allah`a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olursanız. Şu halde işveli bir edayla konuşmayın, sonra kalplerinde hastalık bulunanlar yersiz bir arzuya kapılırlar; ama güzel ve düzgün konuşun!

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ey Peygamberin zevceleri! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsinizdir, eğer muttakî bulunuyor iseniz. Lâkırdıyı yumuşakça yapmayınız, sonra kalbinde bir fesat bulunan tamaha düşer. Ve maruf söz söyleyin.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Ey Peygamber hanımları! Sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Eğer takvâ sahibi olmak istiyorsanız, edâlı konuşmayın. Kalbinde hastalık bulunan kimse kötü şeyler ümit eder. Daima ciddi ve ağırbaşlı söz söyleyin.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Ey peygamberin hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınıyorsanız (erkeklerle konuşurken) sözü yumuşak bir eda ile söylemeyin ki kalbinde hastalık (kötü niyetle meyletme) olan kimse, ümide kapılmasın. Uygun tarzda söz söyleyin.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Ey Peygamber hanımları! Eğer Allah’tan sakınıyorsanız sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Sözü yumuşak, tatlı bir eda ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse kötü şeyler ümit etmesin, daima ciddi ve ağır başlı söz söyleyin.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Ey Peygamber hanımları! Siz herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Takvâ sizin sıfatınız olduğuna göre, namahrem erkeklere hitab ederken tatlı ve cilveli bir eda ile konuşmayın ki kalbinde hastalık bulunan bir şahıs, şeytanî bir ümide kapılmasın. Ciddi, ölçülü konuşun.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Ey peygamber kadınları, siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allâh’ın buyruğuna karşı gelmekten) korunuyorsanız, sözü yumuşak (kıvrak) bir edâ ile söylemeyin ki, kalbinde hastalık bulunan kimse tamah etmesin; güzel, (kuşkudan uzak bir biçimde) söz söyleyin.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    -Ey peygamber hanımları! Siz, diğer kadınlardan birisi gibi değilsiniz. Eğer Allah’tan korkuyorsanız, edalı konuşmayın ki kalbinde hastalık olan arzu duyar. Uygun şekilde konuşun.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Ey peygamberin kadınları, siz kadınlardan herhangi biri (gibi) değilsiniz; eğer sakınıyorsanız, artık sözü çekicilikle söylemeyin ki, sonra kalbinde hastalık bulunan kimse tamah eder. Sözü maruf bir tarzda söyleyin.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Ey peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer korunup takvaya sarılıyorsanız sözü kırıtarak söylemeyin ki, kalbinde maraz bulunan biri ümide kapılmasın. Örfe uygun söz söyleyin.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    O Consorts of the Prophet! Ye are not like any of the (other) women: if ye do fear (Allah), be not too complacent of speech, lest one in whose heart is a disease should be moved with desire: but speak ye a speech (that is) just.