Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Onlara yağmur gibi taş yağdırdık, bak da gör suçluların sonucu ne olmuş.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Onların üzerine azaptan taş yağmuru yağdırdık. İşte görün günaha gömülüp gidenlerin sonucu nasıl oldu?
Adem UğurAdem Uğur:
Ve üzerlerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Onların üzerine azabı bir yağmur gibi yağdırdık (volkan patlaması olduğu rivayet edilir)! Bir bak, suçluların sonu nasıl oldu!
Ahmet VarolAhmet Varol:
Onların üzerine şiddetli bir (azap) yağmuru yağdırdık. Suçluların sonlarının nasıl olduğuna bak!
Ali BulaçAli Bulaç:
Ve onların üzerine bir (azap) sağanağı yağdırdık. Suçlu-günahkarların uğradıkları sona bir bak işte.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Üzerlerine bir azab yağmuru yağdırdık. İşte bak, peygamberleri inkâr eden mücrimlerin sonu nasıl oldu!...
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
Üzerlerine şiddetli bir yağmur yağdırdık. Bak, günahkârların sonu nasıl oldu?
Bekir SadakBekir Sadak:
Geriye kalanlarin uzerine oyle bir yagmur yagdirdik ki! Suclularin sonunun nasil olduguna bir bak!
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Üzerlerine bir (azâb ve gazâblı taş) yağmuru yağdırdık. (Azgınlık ve taşkınlık içinde olan) suçluların bir bak sonları ne oldu!
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Ve üzerlerine (helak edici) bir yağmur yağdırdık. İşte görün, günaha gömülüp gidenlerin başına geleni!
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Onların üstüne bir azap yağmuru yağdırdık." Bak, suçluların akıbeti nasıl oldu.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Ve üzerlerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!
Edip YükselEdip Yüksel:
Üstlerine bir yağmur yağdırdık. Suçluların sonuna bak!
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Ve üzerlerine bir (azab) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Onların üzerine müthiş bir yağmur yağdırdık. Gör bakalım, günahkârların sonu nasıl oldu?
Gültekin OnanGültekin Onan:
Ve onların üzerine bir (azab) sağanağı yağdırdık. Suçlu-günahkarların uğradıkları sona bir bak.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Onların üzerine bir sağanak yağdırdık. Günahkârların sonunun nasıl olduğuna bir bak!
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Onların üzerine bir (azâb) yağmur (u) yağdırdık. İşte bak günahkârların sonu nice olmuşdur!
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
Ve üzerlerine (taştan) bir yağmur yağdırdık. İşte bak günahkârların âkıbeti nasıl oldu!
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Onların üzerine öyle bir yağmur yağdırdık ki; bir bak, işte suçluların sonu nasıl olmuştur.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Onların üzerlerine şiddetli (yok edici) yağmur yağdırdık. Suç işleyen toplumların sonunun nasıl olduğuna bakın.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Ve onların üzerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak, mücrimlerin (suçluların) akıbeti nasıl oldu.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Ve üzerlerine (taştan) yağmur yağdırdık! Suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bak!
Muhammed EsedMuhammed Esed:
Bu arada, (helak edici) bir yağmur yağdırdık berikilerin üzerine: İşte görün, günaha gömülüp gidenlerin başına geleni!
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Sonunda sağanak (gibi bela) yağdırdık üzerlerine: Gör ki günaha gömülüp gidenlerin sonu nice olurmuş!
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Ve onların üzerlerine bir (azap) yağmuru yağdırdık. Artık bak günahkârların akibeti nasıl oldu?
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Ve üzerlerine (helak edici) bir yağmur yağdırdık. İşte görün, günaha gömülüp gidenlerin başına geleni!
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Bak, suçluların sonu nasıl oldu?
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Onların üzerine müthiş bir yağmur yağdırdık. Gör bakalım, günahkârların sonu nasıl oldu?
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Üzerlerine bir azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, suçlu kâfirlerin sonu nice oldu!
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Ve üzerlerine bir (taş) yağmur(u) yağdırdık; bak, işte suçluların sonu nasıl oldu!
Şaban PirişŞaban Piriş:
Onlara azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, günahkarların sonu nasıl oldu!
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Ve onların üzerine bir (azab) sağanağı yağdırdık. Suçlu-günahkârların uğradıkları sona bir bak işte.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Üzerlerine bir de yağmur indirdik. Bak nasıl oldu suçluların sonu!
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
And we rained down on them a shower (of brimstone): Then see what was the end of those who indulged in sin and crime!