قُلْ لِلْمُخَلَّفِينَ مِنَ الْأَعْرَابِ سَتُدْعَوْنَ إِلَىٰ قَوْمٍ أُولِي بَأْسٍ شَدِيدٍ تُقَاتِلُونَهُمْ أَوْ يُسْلِمُونَ ۖ فَإِنْ تُطِيعُوا يُؤْتِكُمُ اللَّهُ أَجْرًا حَسَنًا ۖ وَإِنْ تَتَوَلَّوْا كَمَا تَوَلَّيْتُمْ مِنْ قَبْلُ يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا
Kul lil muhallefıne minel a’rabi se tüd’avne ila kavmin ülı be’sin şedıdin tükatilunehüm ev yüslimun fe in tütıy’u yü’tikümüllahü ecran hasena ve in tetevellev kema tevelleytüm min kablü yüazzibküm azaben elıma
Kelime
Anlamı
Kökü
قُلْ
de ki
لِلْمُخَلَّفِينَ
geride kalanlara
مِنَ
dan
الْأَعْرَابِ
Araplar-
سَتُدْعَوْنَ
siz yakında da’vet edileceksiniz
إِلَىٰ
karşı
قَوْمٍ
bir kavme
أُولِي
sahibi
بَأْسٍ
güç
شَدِيدٍ
çok kuvvetli
تُقَاتِلُونَهُمْ
onlarla savaşırsınız
أَوْ
yahut
يُسْلِمُونَ
(onlar) müslüman olurlar
فَإِنْ
eğer
تُطِيعُوا
ita’at ederseniz
يُؤْتِكُمُ
size verir
اللَّهُ
Allah
أَجْرًا
bir mükafat
حَسَنًا
güzel
وَإِنْ
ve eğer
تَتَوَلَّوْا
dönerseniz
كَمَا
gibi
تَوَلَّيْتُمْ
döndüğünüz
مِنْ
قَبْلُ
önceden
يُعَذِّبْكُمْ
size azabeder
عَذَابًا
bir azapla
أَلِيمًا
acıklı

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Bedevilerden, geride kalanlara de ki: Yakında çok savaşkan ve kuvvetli bir toplulukla savaşa çağrılacaksınız; onlarla sonuna dek savaşacaksınız, yahut da Müslüman olacak onlar; artık itâat ederseniz Allah, size güzelim bir mükâfat verir ve fakat evvelce döndüğünüz gibi gene dönerseniz sizi elemli bir azapla azaplandırır.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Yakında çok güçlü bir topluma karşı, savaş yapmak üzere çağrılacaksınız. Onlarla savaşacaksınız veya onlar teslim olacaklar. Eğer çağrıya evet deyip, peygambere itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat ihsan edecektir. Ama şimdi olduğu gibi yine vazgeçer, yüz çevirirseniz sizi şiddetli bir cezaya çarptıracaktır.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Bedevîlerden (seferden) geri kalmış olanlara de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla, teslim oluncaya kadar savaşacaksınız. Eğer emre itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Bedevîlerden o geri bırakılanlara de ki: "Siz son derece güçlü, cengâver bir toplulukla savaşa davet olunacaksınız... Onlarla savaşırsınız yahut onlar İslâm olurlar. Eğer itaat ederseniz Allâh size güzel bir ecir verir... Fakat daha önce yüz çevirdiğiniz gibi gene döneklik yaparsanız, sizi feci bir azap ile azaplandırır."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Siz yakında çetin savaşçı bir kavme karşı çağrılacaksınız. Onlarla (ya) çarpışırsınız yahut onlar Müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz Allah size güzel bir ecir verir. Ama eğer daha önce yüz çevirdiğiniz gibi yüz çevirirseniz sizi acıklı bir azapla azaplandırır.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: "Siz yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız; onlarla (ya) savaşırsınız ya da (onlar) Müslüman olurlar. Bu durumda eğer itaat ederseniz, Allah, size güzel bir ecir verir; eğer bundan önce sırt çevirdiğiniz gibi (yine) sırt çevirirseniz, sizi acı bir azap ile azaplandırır."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Ey Rasûlüm, Hudeybiye seferinden) geri kalan o Bedevî’lere de ki: "- siz yakında çok kuvvetli olan cengâver bir kavimle harb için çağrılacaksınız. Onlarla savaşırsınız, yahud müslüman olurlar (da kurtulurlar). Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Şayed bundan önce yaptığınız gibi, cihaddan dönerseniz, sizi acıklı bir azab ile azablandırır.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Yakında çok güçlü bir topluma karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Ya onlarla savaşacaksınız ya da onlar teslim olacaklar. Eğer emre itaat ederseniz, Allah size güzel bir ödül verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız, sizi acıklı bir azaba uğratır.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Bedevilerden geri kalmis olanlara de ki: «Guclu kuvvetli bir millete karsi, onlar musluman olana kadar savasmaya cagrilacaksaniz; eger itaat ederseniz Allah size guzel ecir verir, ama daha once dondugunuz gibi yine donecek olursaniz sizi can yakan bir azaba ugratir.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Bedevilerden geri kalanlara de ki: İleride siz güçlü savaşçı bir milletle savaşmaya çağrılacaksınız; ya İslâm’a girmeyi kabul edecekler, değilse onlarla vuruşacaksınız. O takdirde eğer (çağrıya evet deyip Peygamber’e) itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Daha önce arka döndüğünüz gibi dönerseniz, Allah sizi elem verici bir azâb ile azâblandırır.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (Hudeybiye seferinden) geri kalan o göçebe Araplara de ki: “Yakında çok güçlü bir topluma karşı (savaşmaya) çağrılacaksınız, onlarla (siz ölünceye) yahut onlar teslim oluncaya kadar savaşacaksınız. Ve sonra, (bu çağrıya) uyarsanız Allah size güzel bir mükâfat ihsan edecek ama şimdi olduğu gibi (yine) vazgeçerseniz sizi şiddetli bir cezaya çarptıracaktır.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Bedevîlerin (savaştan) geri bırakılanlarına de ki: "Siz, güçlü kuvvetli bir kavme karşı teslim oluncaya kadar savaşmaya çağrılacaksınız. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönerseniz, Allah sizi elem dolu bir azaba uğratır."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Bedevîlerden (seferden) geri kalmış olanlara de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla, teslim oluncaya kadar savaşacaksınız. Eğer emre itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Araplardan geri kalanlara De ki: "Siz çok güçlü bir topluluğa karşı çağrılacaksınız. Onlar teslim olana kadar onlarla savaşacaksınız. İtaat ederseniz ALLAH size güzel bir ödül verir. Daha önce yüz çevirdiğiniz gibi yüz çevirirseniz sizi acı bir azap ile cezalandırır.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    A’rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Bedevilerden geri kalmış olanlara de ki: «Siz yakında çok kuvvetli olan bir kavme karşı savaşmaya çağrılacaksınız. Onlarla savaşırsınız ya da müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükafat verir. Fakat önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: "Siz yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız; onlarla (ya) savaşırsınız ya da (onlar) müslüman olurlar. Bu durumda eğer itaat ederseniz, Tanrı, size güzel bir ecir verir; eğer bundan önce sırt çevirdiğiniz gibi (yine) sırt çevirirseniz, sizi acı bir azab ile azablandırır."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: "Siz yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız; onlarla savaşırsınız ya da müslüman olurlar. Bu durumda eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir ecir verir; eğer bundan önce sırt çevirdiğiniz gibi sırt çevirirseniz, sizi acı bir azab ile azablandırır."

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Bedevilerden o geri bırakılanlara de ki: «Siz yakında çetin bir harb ehli olan bir kavme, siz kendileriyle muhaarebe etmek, yahut (muhaarebesiz) onlar (ın) müslüman ol (malarını sağla) mak üzere da’vet olunacaksınız. Binâen’aleyh (onlarla döğüşmek hususunda) îtâat ederseniz Allah size güzel bir mükâfat verir, eğer evvelce döndüğünüz gibi dönerseniz sizi elem verici bir azâb ile azâblandırır.»

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    O bedevîlerden geri bırakılanlara de ki: `(Siz) yakında çok şiddetli savaş ehli olan bir kavme çağrılacaksınız; ya onlarla savaşırsınız, ya da (onlar) Müslüman olurlar! Artık itâat ederseniz, Allah size (pek) güzel bir mükâfât verir. Eğer bundan önce (Hudeybiye`den sefere iştirâk etmeden) döndüğünüz gibi yine dönerseniz, sizi (pek) elemli bir azâb ile cezâlandırır.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: Siz, yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya onlar müslüman olurlar. Şayet itaat ederseniz; Allah size güzel bir ecir verir. Ama daha önce döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız; sizi, elim bir azabla azablandırır.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Araplardan geride kalanlara deki " Çok güçlü ordusu olan bir toplulukla savaşmak üzere, çağrılacaksınız. Onlarla karşılıklı savaşacaksınız veya onlar teslim olacaklar. Eğer (sizi çağıran elçiye) itaat ederseniz, Allah size güzel bir karşılık verecektir. Ama önceki kaçtığınız gibi tekrar sırtınızı dönüp kaçarsanız, o zaman Allah, acıklı bir azapla size azap eder.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Bedevî Araplar’dan (savaştan) geride kalanlara de ki: "Şiddetli (kuvvetli) çarpışan bir kavime karşı (savaşmaya) çağrılacaksınız. Ya onları öldürürsünüz ya da onlar teslim olurlar. Bundan sonra eğer (Allah’a) itaat ederseniz, Allah size ahsen ecir verir. Ve eğer daha önce döndüğünüz gibi dönerseniz, size elîm bir azapla azap eder."

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: "Siz yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız; onlarla (ya) savaşırsınız, ya da (onlar) Müslüman olurlar. Bu durumda eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir ecir verir. Eğer bundan önce sırt çevirdiğiniz gibi (yine) sırt çevirirseniz, sizi acı bir azap ile azaplandırır."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Arkada kalan bu bedevilere de ki: "Yakında çok güçlü bir topluma karşı (savaşmaya) çağrılacaksınız, onlarla (siz ölünceye) yahut onlar teslim oluncaya kadar savaşacaksınız. Ve sonra, (bu çağrıya) uyarsanız Allah size güzel bir mükafat ihsan edecek ama şimdi olduğu gibi (yine) vazgeçerseniz sizi şiddetli bir cezaya çarptıracaktır".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Geride kalan şu bedevilere de ki: "Gelecekte ezici gücü olan toplum(lar)la mücadeleye çağrılacaksınız; onlarla (sonuna dek) savaşacaksanız ya da onlar teslim olacaklar. İşte siz eğer bu çağrıya uyarsanız, Allah size güzel bir karşılık verecek; yok eğer şimdi yaptığınız gibi geri durursanız, O sizi umduğunuzdan mahrum bırakarak terkedilmişliğin şiddetli acısını tattıracaktır.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    O bedevilerden geri bırakılmış olanlara de ki: «Siz ileride şiddetli savaş ehli bir kavme davet olunacaksınızdır. Onlar ile savaşta bulunursunuz veya onlar İslâmiyet’i kabul ederler. Artık itaat ederseniz Allah Teâlâ size güzel bir mükâfaat verir ve eğer evvelce yüz çevirmiş olduğunuz gibi yine yüz çevirirseniz sizi bir acıklı azab ile muazzeb kılar.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Bedevîlerden (seferden) geri bırakılanlara de ki: "Siz yakında güçlü kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya onlar müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Amma daha önce döndüğünüz gibi yine dönerseniz, size acıklı bir azap ile azap eder. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Bedevîlerin (savaştan) geri bırakılanlarına de ki: "Siz, güçlü kuvvetli saldırgan bir kavme karşı savaşmaya çağrılacaksınız veya onlar teslim olacaklar. Eğer itaat ederseniz (bu çağrıya uyarsanız), Allah size güzel bir ödül verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönerseniz, Allah sizi çok acıklı bir azaba uğratır."

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    «Siz yakında çok kuvvetli olan bir kavme karşı savaşmaya çağrılacaksınız. Onlarla savaşırsınız ya da müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükafat verir. Fakat önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    O gazaya katılmayıp geri kalan bedevilere de ki: "Siz yakında çok kuvvetli ve savaşçı bir milletle savaşmaya dâvet edileceksiniz. Onlar teslim olup boyun eğinceye kadar onlarla savaşacaksınız. Eğer bu sefer itaat ederseniz Allah sizi pek güzel bir şekilde ödüllendirir. Ama daha önce yaptığınız gibi arkanızı döner, cihaddan kaçarsanız, O, size gayet acı bir azap verir."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    O geride kalan göçebe Araplara de ki: "Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya davet edileceksiniz, onlarla (ya) dövüşürsünüz, yahut (onlar) müslüman olurlar. Eğer itâat ederseniz, Allâh size güzel bir mükâfât verir; (yok) eğer önceden döndüğünüz gibi yine dönerseniz, size acı bir şekilde azâb eder.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Bedevilerden (seferden) geri kalanlara de ki: -Çok güçlü bir kavme karşı savaşmak için çağrılacaksınız, ya da onlar teslim olacaklar. Eğer itaat ederseniz Allah size güzel bir ödül verir. Eğer daha önce yüz çevirdiğiniz gibi yüz çevirirseniz, sizi acı bir azapla cezalandırır.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Bedevilerden geride bırakılanlara de ki: «Siz yakında zorlu savaşçı olan bir kavme çağrılacaksınız; onlarla (ya) savaşırsınız ya da (onlar) müslüman olurlar. Bu durumda eğer itaat ederseniz, Allah, size güzel bir ecir verir; eğer bundan önce sırt çevirdiğiniz gibi (yine) sırt çevirirseniz, sizi acı bir azab ile azablandırır.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Bedevilerden, geri bırakılmış olanlara de ki: "Siz yakında çok zorlu savaş veren bir kavimle çarpışmaya çağrılacaksınız. Ya onlarla çarpışırsınız, yahut onlar Müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir ödül verecektir. Yok eğer önceden döndüğünüz gibi yüz çevirirseniz, Allah sizi acıklı bir azapla cezalandırır."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Say to the desert Arabs who lagged behind: "Ye shall be summoned (to fight) against a people given to vehement war: then shall ye fight, or they shall submit. Then if ye show obedience, Allah will grant you a goodly reward, but if ye turn back as ye did before, He will punish you with a grievous Penalty."