Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Oraya gelince de kulakları, gözleri ve derileri, yaptıkları şeyler hakkında, kendi aleyhlerine tanıklıkta bulunur.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Onlar ateşe vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri yaptıkları şeyler hakkında, kendi aleyhlerine şahitlikte bulunacaklardır.
Adem UğurAdem Uğur:
Nihayet oraya geldikleri zaman kulakları, gözleri ve derileri, işledikleri şeye karşı onların aleyhine şahitlik edecektir.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
(Allâh’ın düşmanları bilinçler) oraya geldiklerinde, onların sem’leri (işitme hassaları), basarları (görme hassaları) ve derileri (altındaki tüm bedenleri), tüm yaptıklarıyla onların aleyhine olarak şahitlik etti.
Ahmet VarolAhmet Varol:
Sonunda oraya vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri yaptıkları hakkında aleyhlerine şahitlik eder.
Ali BulaçAli Bulaç:
Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Nihayet ateşe geldikleri zaman, onlar (dünyada) ne yapıyordu iseler, kulakları, gözleri ve derileri hep aleyhlerine şahidlik edecektir.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
Oraya geldiklerinde kulakları, gözleri ve derileri, yaptıkları amellere karşı onların aleyhine şahitlik ederler.
Bekir SadakBekir Sadak:
Sonunda oraya varinca, kulaklari, gozleri ve derileri, yaptiklari hakkinda onlarin aleyhinde sahidlik ederler.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Tâ ki oraya vardıklarında, yapageldikleri şeyler sebebiyle kulakları gözleri ve derileri aleyhlerinde şâhidlik ederler.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Nihayet oraya vardıkları zaman, kulakları, gözleri ve derileri, yapmış oldukları işler hakkında, kendileri aleyhine şahitlik ederler.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Nihayet cehenneme vardıklarında, kulakları, gözleri ve derileri, yapmış oldukları işler hakkında, kendileri aleyhine şahitlik ederler.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Nihayet oraya geldikleri zaman kulakları, gözleri ve derileri, işledikleri şeye karşı onların aleyhine şahitlik edecektir.
Edip YükselEdip Yüksel:
Nihayet oraya vardıklarında, onların işitme, görme organları ve derileri yaptıkları hakkında tanıklık eder.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Nihayet oraya vardıkları zaman kulakları, gözleri ve derileri yaptıkları şeyler hakkında onların aleyhinde şahitlik ederler.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Nihayet oraya vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri, yaptıkları hakkında onların aleyhine şahitlik ettiler.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Sonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Nihayet oraya geldikleri zaman kulakları, gözleri ve derileri, işledikleri şeye karşı onların aleyhine şahitlik edecektir.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Nihayet oraya geldikleri zaman onlar ne yapıyor idiyseler, kulakları, gözleri, derileri kendilerinin aleyhinde şâhidlik edecekdir.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
Nihâyet oraya vardıkları zaman kulakları, gözleri ve derileri, yapmakta oldukları şeyler hakkında onların aleyhine şâhidlik eder.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Nihayet oraya varınca; kulakları, gözleri ve derileri yapar oldukları şeye aleyhlerinde şehadet ederler.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Allah’ın düşmanları ateşin yanına geldiklerinde, kulakları gözleri ve derileri, yapmış oldukları kötülüklerden dolayı onların aleyhinde şahitlik yapacaklar.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Hatta ona (ateşe) geldikleri zaman yapmış oldukları şeylere, onların gözleri, kulakları ve derileri (uzuvları), (hayat filmlerinde) onların aleyhine şahitlik etti.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Sonunda ateşe geldikleri zaman, onların işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
ve onlar (ateşe) yaklaştıklarında, kulakları, gözleri ve derileri onlara karşı tanıklık yapacak ve onların (yeryüzünde) yaptıklarını anlatacaklar.
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
hatta ateşe vardıklarında, kulakları, gözleri ve derileri yapa geldikleri şeyler sebebiyle onlar aleyhine şahitlik eder.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Nihâyet oraya geldikleri vakit, onların aleyhine ne işlemiş olduklarına dair kulakları ve gözleri ve derileri şahadette bulunmuş olur.
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Sonunda oraya varınca kulakları, gözleri ve derileri yaptıkları hakkında onların aleyhinde şâhitlik ederler.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Nihayet oraya vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri yapmış oldukları şeyler hakkında, onların aleyhine şahitlik ettiler.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Nihayet oraya vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri, yaptıkları hakkında onların aleyhine şahitlik ettiler.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Nihayet oraya ulaştıklarında kulakları, gözleri ve derileri yaptıkları işleri söyleyip kendi aleyhlerinde şahitlik ederler.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Nihâyet oraya vardıklarında kulakları, gözleri ve derileri, yaptıkları işler hakkında aleyhlerine şâhidlik ettiler.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Oraya vardıkları zaman, kulakları, gözleri ve derileri, onların yaptıklarına şahitlik edecektir.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Sonunda oraya geldikleri zaman, onların işitme, görme (duyuları) ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Nihayet, oraya geldiklerinde kulakları, gözleri, derileri, yapıp-ettikleri hakkında onlar aleyhine tanıklık edecektir.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
At length, when they reach the (Fire), their hearing, their sight, and their skins will bear witness against them, as to (all) their deeds.