يَمُنُّونَ عَلَيْكَ أَنْ أَسْلَمُوا ۖ قُلْ لَا تَمُنُّوا عَلَيَّ إِسْلَامَكُمْ ۖ بَلِ اللَّهُ يَمُنُّ عَلَيْكُمْ أَنْ هَدَاكُمْ لِلْإِيمَانِ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ
Yemünnune aleyke en eslemu kul la temünnu aleyye islameküm belillahü yemünnü aleyküm en hedaküm lil ımani in küntüm sadikıyn
Kelime
Anlamı
Kökü
يَمُنُّونَ
başına kakıyorlar
عَلَيْكَ
senin
أَنْ
أَسْلَمُوا
İslam olmalarını
قُلْ
de ki
لَا
تَمُنُّوا
başıma kakmayın
عَلَيَّ
benim
إِسْلَامَكُمْ
müslüman olmanızı
بَلِ
tersine
اللَّهُ
Allah
يَمُنُّ
minnet eder
عَلَيْكُمْ
size
أَنْ
هَدَاكُمْ
size hidayeti nedeniyle
لِلْإِيمَانِ
imana
إِنْ
eğer
كُنْتُمْ
iseniz
صَادِقِينَ
doğrulardan

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Müslüman olduk diye seni minnet altında mı bırakırlar? De ki: Müslümanlığınızdan dolayı beni minnet altında bırakmaya kalkışmayın, hayır, Allah’a karşı siz minnet altındasınız, sizi doğru yola sevkedip îmanda başarı verdiğinden, eğer doğru söylüyorsanız.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Müslüman olmanızı benim başıma kakmayın. Bilakis sizi imana ilettiği için, Allah size lütufta bulunmuştur. Eğer sözünüzde samimi iseniz."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Onlar İslâm’a girdikleri için seni minnet altına sokuyorlar. De ki: Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Eğer doğru kimselerseniz bilesiniz ki, sizi imana erdirdiği için asıl Allah size lütufta bulunmuştur.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Onlar İslâm oldular diye sana lütufta bulunduklarını mı sanıyorlar! De ki: "İslâm’ı kabullenmeniz bana bir lütuf değildir (bunu kendi çıkarınız için yapıyorsunuz)! Bilakis sizi imana yönlendirmekle Allâh size lütufta bulunmuştur! Eğer (imanınızda) sadıklar iseniz (bilirsiniz böyle olduğunu)."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Müslüman olmanızı bana minnet etmeyin. Aksine, sizi imana yöneltmesi dolayısıyla size minnet eder; eğer doğrular iseniz.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Müslüman oldular diye sana minnet etmektedirler. De ki: "Müslümanlığınızı bana karşı minnet (konusu) etmeyin. Tam tersine, sizi imana yönelttiği için Allah size minnet etmektedir. Eğer doğru sözlüler iseniz (bunu böyle kabullenmeniz gerekir.)"

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Bedevî’ler= Benî esed kabilesi, biz müslüman olduk; bize ikram et; bize yiyecek ver diye) İslâm’a girdiklerini senin başına kakıyorlar. (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: "-İslâm oluşunuzu benim başıma kakmayın. Doğrusu sizi imana hidayet buyurduğundan, Allah sizin başınıza kakar; eğer (imanınızda) sadık kimselerseniz.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Müslüman olmanızı benim başıma kakmayınız. Tersine, eğer gerçekten inanmışsanız, sizi imana ilettiği için Allah, başınıza kaksa yeridir.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Musluman oldular diye seni minnet altinda birakmak isterler; de ki: «Musluman olmanizla beni minnet altinda tutmayin, hayir; eger dogru kimselerseniz, sizi imana eristirmekle Allah sizi minnet altinda birakir.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    islâm’a girmelerini senin başına kakıyorlar. De ki: islâm’a girmenizi benim başıma kakmayın, ama eğer doğru kimselerseniz Allah, sizi doğru yola eriştirdiği için sizi minnet altında tutar.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (Ey Muhammed!) Onlar, Müslüman oldukları için, sana bir lütufta bulunduklarını zannediyorlar. De ki: “Müslüman olmanızı bir lütuf gibi bana hatırlatıp durmayın! Tam tersine eğer doğru kimselerseniz sizi imana erdirmesinden dolayı Allah size lütufta bulunmuştur.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Müslüman olmalarını bir lütufta bulunmuş gibi sana hatırlatıyorlar. De ki: "Müslüman olmanızı bir lütuf gibi bana hatırlatıp durmayın. Tam tersine eğer doğru kimselerseniz sizi imana erdirmesinden dolayı Allah size lütufta bulunmuş oluyor."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Onlar İslâm’a girdikleri için seni minnet altına sokuyorlar. De ki: Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Eğer doğru kimselerseniz bilesiniz ki, sizi imana erdirdiği için asıl Allah size lütufta bulunmuştur.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Müslüman (teslim) oldular diye seni minnet altında bırakmak istiyorlar. De ki: "Müslümanlığınızı başıma kakmayın. Aslında, sizi gerçeği onaylamaya ulaştırdığı için ALLAH sizi kendisine borçlu görür, eğer doğru kimselerseniz."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Onlar İslâm’a girdikleri için sana minnet ediyorlar. De ki: Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Bilakis sizi imana erdirdiği için Allah sizin başınıza kakar. Eğer doğrulardan iseniz (Allah’a minnettar olmanız gerekir.)

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ey Muhammed! Müslüman oldular diye seni minnet altında bırakmak isterler de ki: «Müslüman olmanızı benim başıma kakmayın. Tersine, size imanı nasip ettiği için Allah sizi minnet altında bırakır.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Müslüman oldular diye sana minnet etmektedirler. De ki: "Müslümanlığınızı bana karşı minnet (konusu) etmeyin. Tam tersine, sizi inanca yönelttiği için Tanrı size minnet etmektedir. Eğer doğru sözlüler iseniz (bunu böyle kabullenmeniz gerekir)."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Müslüman oldular diye sana minnet etmektedirler. De ki: "Müslümanlığınızı bana karşı minnet etmeyin. Tam tersine sizi imana yönelttiği için Allah size minnet etmektedir. Eğer doğru sözlüler iseniz."

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Onlar İslama girdiklerini senin başına kakıyorlar. (Onlara) de ki: «Müslümanlığınızı benim başıma kakmayın. Bil’akis sizi îmâna muvaffak etdiği için size Allah minnet eder, eğer size («İnandık» demenizde) sadık (insan) larsanız.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    (Onlar) İslâm`a girmelerini senin başına kakıyorlar. De ki: `İslâm`a girmenizle beni minnet altında bırakmayın! Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, bil`akis sizi îmâna erdirdiği için Allah sizi minnet altında bırakır.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Müslüman oldukları için sana minnet ediyorlar. De ki: Müslümanlığınızla bana minnet etmeyin. Bilakis sizi imana erdirdiği için Allah, size minnet eder. Şayet sadıklardan iseniz.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlar müslüman olmalarından dolayı, seni minnet altında bırakıyorlar. Böylelerine deki "Müslüman olmanızdan dolayı beni minnet altında bırakmayın. Tam aksine, eğer doğru düşünenlerdenseniz, bilin ki! Allah size iman etmenin doğru yollarını göstermesinden dolayı, sizi minnet altında O bırakıyor.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Teslim olmaları ile seni minnette bırakmak istiyorlar. De ki: "Sizin İslâmiyet’inizle beni minnet altında bırakmayın." Hayır, bilâkis, sizi îmâna ulaştırarak Allah sizi minnettar kılar, eğer siz sadıklarsanız.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Müslümanlar oldular diye sana minnet etmektedirler. De ki: "Müslümanlığınızı bana karşı minnet (konusu) etmeyin. Tam tersine sizi imana yöneltip ilettiği için Allah size minnet etmektedir. Eğer (iman iddianızda) doğru sözlüler iseniz (Allah’a minnettar olmanız gerekir)."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Birçok insan, (sana) teslim olmak suretiyle (ey Muhammed), sana bir lütufta bulunduklarını zannederler. De ki: "Teslimiyetinizi bana bir lütuf olarak görmeyin! Hayır, tersine size iman yolunu göstermek suretiyle Allah size lütufta bulunmuştur; eğer sözünüzde samimi iseniz!"

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Onlar Müslüman oldular diye seni minnet altına almaya kalkıyorlar. De ki: "Müslüman olmanızdan dolayı beni minnet altına alıp bana lutfettiğinizi sanmayın; eğer (hakikate) sadıksanız, sizi doğru yola yönelttiği için asıl Allah size lutufta bulunmuştur.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    İslâm olduklarından dolayı sana karşı minnette bulunurlar. De ki: «Benim üzerime İslâmiyetinizle minnette bulunmayın. Belki Allah Teâlâ sizi imâna hidayet ettiğinden dolayı size minnet buyurur, eğer siz sâdıklar oldunuz iseniz.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Onlar İslâm’a girdikleri için sana minnet ediyorlar. De ki: "Müslüman olmanızı benim başıma kakmayın. Eğer doğru kimseler iseniz, aksine sizi imana erdirdiği için Allah size minnet eder. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Müslüman olmalarını bir lütûfta bulunmuş gibi, sana hatırlatıyorlar. De ki: "Müslüman olmanızı bir lütûf gibi, bana hatırlatıp durmayın. Tam tersine eğer doğru kimselerseniz, Rasûlü/Elçisi ile sizlere doğru yolu bildirdiği için, Allah size lütûfta bulunmuş oluyor."

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    «Müslüman olmanızı benim başıma kakmayın. Tersine, size imanı nasip ettiği için Allah sizi minnet altında bırakır.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    İslâm’a girmelerini sana minnet ediyorlar. Onlara de ki: "Müslümanlığınızı bana minnet etmeyin. Asıl size iman yolunu gösteren Allah size minnet eder, eğer iman iddianızda samimi iseniz!"

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    İslâm olmalarını senin başına kakıyorlar. De ki: "Müslüman olmanızı benim başıma kakmayın. Tersine, eğer gerçekten inanmışsanız, sizi imâna ilettiği için Allah, sizin başınıza kaksa yeridir."

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Müslüman oldular diye seni minnet altında tutmak istiyorlar. De ki: Müslüman olmanız sebebiyle beni minnet altında bırakmayın, bilakis size doğru yolu gösterdiği için Allah sizi minnet altında tutar, eğer samimi iseniz.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Müslümanlar oldular diye, sana minnet etmektedirler. De ki: «Müslümanlığınızı bana karşı minnet (konusu) etmeyin. Tam tersine, sizi imana yöneltip ilettiği için Allah size minnet etmektedir. Eğer doğru sözlüler iseniz (bunu böyle kabullenmeniz gerekir.)»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    İslam’a girmelerini senin başına kakıyorlar. De ki: "İslamınızı benim başıma kakmayın! Aksine, eğer özü sözü doğru insanlarsanız, sizi imana kılavuzladığı için Allah, hepinizi minnet borcu altına sokar."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    They impress on thee as a favour that they have embraced Islam. Say, "Count not your Islam as a favour upon me: Nay, Allah has conferred a favour upon you that He has guided you to the faith, if ye be true and sincere.