أَوْ يَكُونَ لَكَ بَيْتٌ مِنْ زُخْرُفٍ أَوْ تَرْقَىٰ فِي السَّمَاءِ وَلَنْ نُؤْمِنَ لِرُقِيِّكَ حَتَّىٰ تُنَزِّلَ عَلَيْنَا كِتَابًا نَقْرَؤُهُ ۗ قُلْ سُبْحَانَ رَبِّي هَلْ كُنْتُ إِلَّا بَشَرًا رَسُولًا
Ev yekune leke beytüm min zuhrufin ev terka fis sema’ min külli meselin fe eba ekserun nasi illa küfura ve len nü’mine li rukıyyike hatta tünezzile aleyna kitaben nakraüh kul sübhane rabbı hel küntü illa beşerar rasula
Kelime
Anlamı
Kökü
أَوْ
yahut
يَكُونَ
olmalı
لَكَ
senin
بَيْتٌ
bir evin
مِنْ
زُخْرُفٍ
altından
أَوْ
ya da
تَرْقَىٰ
çıkmalısın
فِي
السَّمَاءِ
göğe
وَلَنْ
ama asla
نُؤْمِنَ
inanmayız
لِرُقِيِّكَ
senin (göğe) çıkmana
حَتَّىٰ
تُنَزِّلَ
indirmedikçe
عَلَيْنَا
üzerimize
كِتَابًا
bir Kitap
نَقْرَؤُهُ
okuyacağımız
قُلْ
de ki
سُبْحَانَ
şanı yücedir
رَبِّي
Rabbimin
هَلْ
miyim?
كُنْتُ
ben
إِلَّا
başka bir şey
بَشَرًا
bir insan(dan)
رَسُولًا
elçi ol(arak gönderil)en

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Yahut altından yapılma bir evin olmadıkça, yahut da gökyüzüne gözümüzün önünde çıkmadıkça ve bunu yapsan bile herbirimize gökten yazılı bir kitap indirmedikçe ve biz, onu okumadıkça gene gerçeklemeyiz, seni, gene inanmayız sana. De ki: Rabbimi tenzîh ederim, ben neyim, ancak insan bir peygamber.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Bu gibi hayalleri teklif etmekten Rabbimi tenzih ederim. Hâşâ ben O’na böyle şeyler yapmasını teklif edemem. Ben sadece, elçi olarak gönderilen bir insan değil miyim?"

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Yahut da altından bir evin olmalı, ya da göğe çıkmalısın. Bize, okuyacağımız bir kitap indirmediğin sürece (göğe) çıktığına da asla inanmayız. De ki: Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece beşer bir elçiyim.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Yahut senin altından bir evin olmalı ya da semâda uçmalısın... (Ayrıca) senin göğe uçmana da biz asla iman etmeyiz; tâ ki, kendisini okuyacağımız bir yazılı madde kitabı gökten bizim üzerimize indirinceye kadar!"... De ki: "Subhan’dır Rabbim! Rasûl bir beşerden başka neyim ki?"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Rabbimi tenzih ederim! Ben peygamber olan bir insandan başka bir şey miyim?’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız." De ki: "Rabbimi yüceltirim; ben, elçi olan bir beşerden başkası mıyım?"

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Yahud altından bir evin olsun, yahud semaya çıkasın; ona çıktığına da asla inanmayız, tâ ki bize, okuyacağımız bir kitap indiresin (böylece Peygamber olduğunu orada okumuş olalım). De ki: "-Rabbimi tenzîh ederim. Ben, ancak diğer insanlar gibi bir insanım, diğer peygamberler gibi de bir Peygamberim."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece beşer bir peygamberim.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    «eya altin bir evin olmali, yahut goge yukselmelisin ama oradan okuyacagimiz bir kitap indirmezsen yine o yukselmene inanmayacagiz.» De ki: «Fesubhanallah! Ben peygamber olan bir insandan baska bir sey miyim? «

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Veya senin altınla kaplanmış (cinsten) bir evin olsun, ya da göğe yükselesin, —ama okuyabileceğimiz bir kitabı oradan üzerimize indirmedikçe senin göğe yükselmene de elbette inanmıyacağız— De ki: Rabbimi tenzîh ederim; ben peygamber olan bir insandan başka bir şey miyim ?

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    “Yahut altından bir köşkün olmalı veya göğe çıkmalısın. Ancak (gökten) okuyacağımız bir kitabı bize indirmedikçe senin göğe çıktığına asla inanmayız!” De ki: “Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece elçi olan bir insandan başka ne olabilirim ki?”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    (90-93) Dediler ki: "Yerden bize bir pınar fışkırtmadıkça; yahut senin hurmalardan, üzümlerden oluşan bir bahçen olup, aralarından şarıl şarıl ırmaklar akıtmadıkça; yahut iddia ettiğin gibi, gökyüzünü üzerimize parça parça düşürmedikçe; yahut Allah’ı ve melekleri karşımıza getirmedikçe; yahut altından bir evin olmadıkça; ya da göğe çıkmadıkça sana asla inanmayacağız. Bize gökten okuyacağımız bir kitap indirmedikçe göğe çıktığına da inanacak değiliz." De ki: "Rabbimi tenzih ederim. Ben ancak resûl olarak gönderilen bir beşerim."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    «Yahut da altından bir evin olmalı, ya da göğe çıkmalısın. Bize, okuyacağımız bir kitap indirmediğin sürece (göğe) çıktığına da asla inanmayız.» De ki: Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece beşer bir elçiyim.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Ya da altın bir evin olmalı veya göğe yükselmelisin. Yükselsen bile okuyacağımız bir kitabı üzerimize indirmedikçe onu onaylamayız." De ki: "Efendim yücedir. Ben elçi olan bir insandan başka bir şey miyim ki!"

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    «Yahut altından bir evin olsun, ya da göğe çıkmalısın. Ona çıktığına da asla inanmayız. Ta ki bize, okuyacağımız bir kitap indiresin.» De ki: «Rabbimi tenzih ederim. Nihayet ben de, peygamber olan bir insandan başka bir şey değilim.»

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ya da altından bir köşkün olmalı veya göğe çıkmalısın. Gökte bize okuyabileceğimiz somut bir kitap indirmedikçe de oraya çıktığına kesinlikle inanmayız.» Onlara de ki; «Subhanallah! Ben peygamberlikle gönderilmiş bir insandan başka bir şey miyim ki?»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız" De ki: "Rabbimi yüceltirim; ben elçi olan bir beşerden başkası mıyım?"

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    "Yahut da altından bir evin olmalı, ya da göğe çıkmalısın. Bize, okuyacağımız bir kitap indirmediğin sürece (göğe) çıktığına da asla inanmayız." De ki: Rabbimi tenzih ederim. Ben, sadece beşer bir elçiyim.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    «Yahud altından bir evin olsun, yahud semâya çıkasın. Ona çıkdığına da asla inanmayız a! Tâki üstümüze okuyacağımız bir kitab indiresin»! (Şöyle) de: «Rabbimin şaanı yücedir. Ben (Allahın) resûl (ü) bir beşerden başkası mıyım ki»?

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `Yâhut, altından bir evin olmalı veya göğe çıkmalısın! Fakat bize okuyacağımız bir kitab indirmedikçe, göğe çıkmana da aslâ inanmayacağız!` De ki: `Rabbimi tenzîh ederim;(ben) sâdece peygamber olan bir insan değil miyim?`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Yahut da altundan bir evin olsun veya göğe yükselesin. Oradan bize okuyacağımız bir kitab indirilinceye kadar, senin yükselmene de inanmayacağız. De ki: Tenzih ederim Rabbımı. Ben, peygamber olarak gönderilmiş bir beşerden başkası değilim.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Veya senin altından bir evin olsun veyahut sen göğe çıkmalısın. Ancak, senin göğe çıktığına inanabilmemiz için, gökten bir kitap indirip, o kitabı biz alıp okumadıkça, sana inanacak değiliz" dediler. Deki "Allah bütün noksan sıfatlardan uzaktır. Ben bir insan elçiden başka bir şey değilim ki. "

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Veya senin altından bir evin olsun veya semaya yüksel. Bize okuyacağımız bir kitap indirmedikçe senin yükselişine (miracına) asla inanmayız. De ki: "Benim Rabbim, Sübhan’dır (O, noksan sıfatlardan münezzehtir). Ben, insan resûlden başka bir şey miyim?"

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız." De ki: "Rabbim münezzehtir; ben, elçi olan bir beşerden başkası mıyım?"

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    yahut altından (yapılmış) bir evin olmadıkça; yahut göğe yükselmedikçe -kaldı ki göğe yükselmene dahi, bize (oradan, kendi gözlerimizle) okuyabileceğimiz bir kitap getirmedikçe- inanmayız ya!" (Ey peygamber) de ki: "Kudret ve yüceliğinde sınırsız olan Rabbimdir! Ben ölümlü bir elçiden başka biri miyim ki?"

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Veyahut da senin altından bir köşkün olmalı ya da semaya çıkmalısın; fakat semaya çıkman durumunda (dahi) oradan bize okuyacağımız bir kitap indirmedikçe yine de sana inanmayacağız." De ki: "Kudret ve yüceliğinde sınır bulunmayan sadece Rabbimdir; ben, fani bir elçiden başka neyim ki?"

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    «Veyahut senin için altından bir hane olmalı veya göğe derece derece yükselesin ve senin yükselmene de asla inanmayız, tâ ki, üzerimize kendisini okuyacağımız bir kitap indiresin.» De ki: «Rabbimi tenzih ederim, ben bir beşer olan resûlden başka değilim.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    "Yahut da altından bir evin olmalı veya göğe çıkmalısın. Oradan bize okuyacağımız bir kitap indirmediğin sürece, senin yükselmene de aslâ inanmayız. " De ki: "Rabbimi tenzih ederim! Ben sadece beşer olan bir peygamber değil miyim?"

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Veya senin, altından yapılmış bir evin olmalı. Ya da gökyüzüne çıkmalısın! Ve ona çıkmana da asla inanmayacağız, ta ki bize; kendisini okuyacağımız bir kitap indirmedikçe!" De ki: "Rabbimi yüceltir, tenzih ederim! Ben sadece elçi olan bir beşer/insan değil miyim?"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Ya da altından bir köşkün olmalı veya göğe çıkmalısın. Gökte bize okuyabileceğimiz somut bir kitap indirmedikçe de oraya çıktığına kesinlikle inanmayız.» Onlara de ki; «Subhanallah! Ben peygamberlikle gönderilmiş bir insandan başka bir şey miyim ki?»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Yok, yok! Bu da yetmez, senin altundan bir evin olmalı yahut göğe çıkmalısın.(Ama unutma!) Sen bize oradan dönerken okuyacağımız bir kitap indirmedikçe yine de senin oraya çıktığına inanmayız ha!" De ki: "Fe Sübhanallah! Ben sadece elçi olan bir insandan başka ne olabilirim ki?."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    "Yahut altundan bir evin olmalı, ya da göğe çıkmalısın. Ama, sen üzerimize, okuyacağımız bir Kitap indirmedikçe senin sadece göğe çıkmana da inanmayız!" De ki: "Rabbimin şânı yücedir. (Böyle şeyleri yapmak benim işim değildir). Ben, sadece elçi ol(arak gönderil)en bir insan değil miyim?"

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    -Veya altından bir evin olmalı ya da göğe yükselmelisin oradan bize okuyacağımız bir kitap getirmedikçe yine de sana inanmayacağız. De ki: -Rabbimi tenzih ederim, ben elçi olan bir insandan başka bir şey miyim?

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Yahut altından bir evin olmalı veya gökyüzüne yükselmelisin. Üzerimize bizim okuyabileceğimiz bir kitap indirinceye kadar senin yükselişine de inanmayız.» De ki: «Rabbimi yüceltirim; ben, elçi olan bir beşerden başkası mıyım?»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "Yahut altından bir evin olmalı, yahut göğe yükselmelisin. Ancak senin göğe çıktığına, okuyacağımız bir kitabı bize indireceğin zamana kadar, asla inanmayız!" De ki: "Rabbimin şanı yücedir. Ben, insan bir resulden başka neyim ki?"

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    "Or thou have a house adorned with gold, or thou mount a ladder right into the skies. No, we shall not even believe in thy mounting until thou send down to us a book that we could read." Say: "Glory to my Lord! Am I aught but a man,- a messenger?"