ق و ل (ḲVL) kökü Kur'an'da 1722 kere geçmektedir.
Ayet
Kelime
Anlamı
يَقُولُ
derler
قِيلَ
denildiği
قَالُوا
derler
قِيلَ
denildiği
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
فَيَقُولُونَ
derler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler (melekler)
قَالَ
dedi
فَقَالَ
ve dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالَ
(Allah) dedi ki
أَقُلْ
size demiş
قُلْنَا
demiştik
وَقُلْنَا
ve dedik ki
وَقُلْنَا
ve dedik ki
قُلْنَا
dedik
قَالَ
demişti ki
قُلْتُمْ
demiştiniz
قُلْنَا
demiştik ki
وَقُولُوا
ve deyin
قَوْلًا
bir sözle
قِيلَ
söylenenden
فَقُلْنَا
demiştik
قُلْتُمْ
siz demiştiniz ki
قَالَ
dedi ki
فَقُلْنَا
işte dedik ki
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
يَقُولُ
diyor ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
يَقُولُ
diyor
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
يَقُولُ
şöyle diyor
قَالُوا
dediler
فَقُلْنَا
dedik ki
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
يَقُولُونَ
diyorlar
وَقَالُوا
Bir de dediler ki
قُلْ
De ki
تَقُولُونَ
söylüyorsunuz
وَقُولُوا
ve söyleyin
وَقَالُوا
ve dediler
قِيلَ
denildiği
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
قَالُوا
dediler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
يَقُولَا
demedikçe
تَقُولُوا
demeyin
وَقُولُوا
deyin
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
وَقَالَتِ
ve dediler ki
وَقَالَتِ
ve dediler ki
قَالَ
söylediler
قَوْلِهِمْ
onların sözlerinin
وَقَالُوا
ve dediler ki
يَقُولُ
der
وَقَالَ
dediler ki
قَالَ
söyle(mişler)di
قَوْلِهِمْ
onların dediklerinin
قُلْ
de ki
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالَ
(İbrahim) dedi ki
قَالَ
buyurdu
قَالَ
demişti ki
قَالَ
(Rabbi) buyurdu ki
قَالَ
demişti
قَالَ
dedi
قَالَ
(Ya’kub) dedi ki
قَالُوا
dediler ki
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
قُولُوا
deyin
قُلْ
söyle (onlara)
تَقُولُونَ
söylüyor(mu)sunuz
قُلْ
de ki
سَيَقُولُ
diyecekler ki
قُلْ
de ki
تَقُولُوا
demeyin
قَالُوا
derler
وَقَالَ
ve şöyle dediler
تَقُولُوا
ve söylemenizi
قِيلَ
dendiği
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
يَقُولُ
der ki
يَقُولُ
derki
قَوْلُهُ
sözü
قِيلَ
dendiği
يَقُولَ
diyorlardı
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
تَقُولُوا
söylemeniz
قَوْلًا
bir söz
فَقَالَ
demişti
قَالُوا
demişlerdi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
şöyle dediler
قَالَ
dediği
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
(Allah) dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
demişti
قَالَ
(Allah) dedi
قَالَ
(İbrahim) dedi ki
قَالَ
dedi
قَوْلٌ
bir söz (söylemek)
قَالُوا
demelerindendir
وَقَالُوا
ve dediler ki
يَقُولُونَ
derler
قُلْ
söyle
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
derler
فَقُلْ
de ki
وَقُلْ
ve de ki
قَالُوا
demelerindendir
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالَتِ
demişti ki
قَالَتْ
şöyle söyledi
قَالَ
derdi
قَالَتْ
(O da) derdi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Allah) dedi
قَالَ
dedi di
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالَتِ
demişti ki
قَالَتِ
demişti
قَالَتْ
dedi ki
قَالَ
dedi
يَقُولُ
der
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dediler
قَالَ
demişti
قَالَ
dedi ki
فَقُلْ
de ki
قُلْ
de ki
فَقُولُوا
deyin
وَقَالَتْ
ve dedi ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
dedikleri
وَيَقُولُونَ
ve söylüyorlar
وَيَقُولُونَ
ve derler
وَيَقُولُونَ
ve söylerler
يَقُولَ
demesi
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
تَقُولُ
sen diyordun
قَوْلَهُمْ
sözleri
قَالُوا
demelerinden
يَقُولُونَ
diyorlardı
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
diyorlar ki
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve diyenler (gibi)
قُلْتُمْ
dediniz
قُلْ
de ki
وَقِيلَ
dendiği halde
قَالُوا
dediler
يَقُولُونَ
söylüyorlar
قَالُوا
diyen(lere)
قُلْ
de ki
قَالَ
deyince
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَوْلَ
sözünü
قَالُوا
diyen(lerin)
قَالُوا
onların dedikleri
وَنَقُولُ
ve diyeceğiz
قَالُوا
dediler
قُلْ
de ki
قُلْتُمْ
ve bu dediğinizle
وَقُولُوا
ve söyleyin
قَوْلًا
söz
وَقُولُوا
ve söyleyin
قَوْلًا
söz
وَلْيَقُولُوا
ve söylesinler
قَوْلًا
söz
قَالَ
der
تَقُولُونَ
ne dediğinizi
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قَالُوا
deselerdi
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قِيلَ
dendiği
وَقُلْ
ve söyle
قَوْلًا
bir söz
قَالَ
der ki
لَيَقُولَنَّ
der
يَقُولُونَ
diyorlar
قِيلَ
denilen(leri)
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
يَقُولُوا
derler
يَقُولُوا
derler
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
derler ki
تَقُولُ
söylemiş olduğun
تَقُولُوا
demeyin
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
(Melekler) dediler ki
الْقَوْلِ
sözü
وَقَالَ
ve (o da) dedi
قِيلًا
sözlü
قُلِ
de ki
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
الْقَوْلِ
söz söylenmesini
وَيَقُولُونَ
ve derler
فَقَالُوا
demişlerdi
وَقُلْنَا
ve dedik
وَقُلْنَا
ve dedik
وَقَوْلِهِمْ
ve demeleri(nden ötürü)
وَقَوْلِهِمْ
ve sözlerinden
وَقَوْلِهِمْ
ve demelerinden (ötürü)
تَقُولُوا
ve söylemeyin
تَقُولُوا
demeyin
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْتُمْ
demiştiniz
وَقَالَ
demişti ki
قَالُوا
diyen(lerin)
قَالُوا
diyen(ler)
قُلْ
de ki
وَقَالَتِ
ve dediler
قُلْ
de ki
تَقُولُوا
demeyesiniz
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالَ
(Allah) buyurdu ki
قَالَ
demişti
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
derler
يَقُولُونَ
derler
يَقُولُونَ
diyerek
وَيَقُولُ
ve derler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
derler ki
قَوْلِهِمُ
onlarıv sözlerini
وَقَالَتِ
ve dediler
قَالُوا
söylediklerinden
قُلْ
de ki
قَالُوا
diyen(ler)
وَقَالَ
halbuki demişti ki
قَالُوا
diyen(ler)
يَقُولُونَ
dedikleri
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
diyenleri
يَقُولُونَ
derler ki
قَالُوا
sözlerinden
قُلْ
de ki
قِيلَ
dendiği
قَالُوا
derler ki
فَيَقُولُ
derler
قَالُوا
derler
قَالَ
demişti ki
فَقَالَ
demişti
قَالُوا
demişlerdi
قَالَ
demişlerdi ki
قَالَ
(Îsa) dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
buyurdu ki
قَالَ
demişti ki
قُلْتَ
dedin
قَالَ
dedi ki
أَقُولَ
söylemek
قُلْتُهُ
demiş
قُلْتُ
ben söylemedim
قَالَ
buyurdu
لَقَالَ
yine derlerdi
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
نَقُولُ
dediğimiz
قَالُوا
demelerinden
يَقُولُ
derler
فَقَالُوا
dediklerini
وَقَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
يَقُولُونَ
onların dedikleri
وَقَالُوا
dediler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
أَقُولُ
ben demiyorum
أَقُولُ
demiyorum
قُلْ
de ki
لِيَقُولُوا
demeleri için
فَقُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
يَقُولُ
dediği
قَوْلُهُ
sözü
قَالَ
demişti ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
dediler
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قَالَ
diyenden
قَالَ
diyen
تَقُولُونَ
söylüyor
وَلِيَقُولُوا
desinler diye
قُلْ
de ki
الْقَوْلِ
sözler
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
derler ki
قَالَ
(Allah da) buyurur ki
قَالُوا
dediler
قُلْ
de ki
فَقَالُوا
dediler ki
وَقَالُوا
dediler ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
فَقُلْ
de ki
سَيَقُولُ
diyecekler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْتُمْ
söylediğiniz
تَقُولُوا
demeyesiniz
تَقُولُوا
demeyesiniz
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
demelerinden
قُلْنَا
dedik
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
buyurdu
وَقَالَ
dedi
وَأَقُلْ
ve demedim mi?
قَالَا
dediler
قَالَ
buyurdu
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قُلْ
de
أَتَقُولُونَ
mi söylüyorsunuz?
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
تَقُولُوا
söylemenizi
قَالُوا
diyecekler
قَالُوا
dediler
قَالَ
(Allah) dedi
قَالَتْ
dediler ki
قَالَ
(Allah) dedi
وَقَالَتْ
dediler ki
وَقَالُوا
ve dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
يَقُولُ
derler ki
فَقَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi(ler) ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi(ler) ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dediler
قَالُوا
dediler
قَالَ
dediler
وَقَالُوا
ve dediler
وَقَالَ
ve dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
demelerinden
قَالَ
dedi
قَالَ
dediler ki
قَالَ
dedi ki
وَقَالَ
ve dediler ki
وَقَالَ
ve dedi
وَقَالُوا
ve dediler
وَقَالَ
dedi ki
أَقُولَ
söylememem
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
dedi(ler) ki
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
وَقَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
derler
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
وَقَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالَ
(Kardeşi) dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Musa) dedi ki
قَالَ
(Alah) buyurdu ki
قُلْ
de ki
قِيلَ
denildiği
وَقُولُوا
ve deyin
قَوْلًا
sözü
قِيلَ
söylenenden
قَالَتْ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قُلْنَا
dedik
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar ki
يَقُولُوا
söylemeyecekler
قَالُوا
dediler
تَقُولُوا
demeyesiniz
تَقُولُوا
demeyesiniz
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
الْقَوْلِ
bir sesle
قُلِ
de ki
قَالُوا
diyenler
قَالُوا
dediler
لَقُلْنَا
biz de söyleriz
قَالُوا
demişlerdi
قُلْ
söyle
وَقَالَ
ve demişti
وَقَالَ
ve dedi ki
يَقُولُ
diyorlardı
قُلْ
söyle
قُلْ
de ki
وَقَالَتِ
ve dediler ki
وَقَالَتِ
ve dediler
قَوْلُهُمْ
onların sözleridir
قَوْلَ
sözlerine
قِيلَ
dendiği
يَقُولُ
diyordu
وَقِيلَ
ve denildi
يَقُولُ
derler
يَقُولُوا
derler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve deselerdi
وَيَقُولُونَ
ve derler
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
لَيَقُولُنَّ
derler ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
söylemediklerine
قَالُوا
söylediler
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
فَقُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْتَ
sen deyince
قُلْ
de ki
وَقُلِ
ve de ki
يَقُولُ
der
فَقُلْ
de ki
قَالَ
dediler ki
قَالَ
derler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
فَقُلْ
de ki
قُلِ
de ki
نَقُولُ
deriz
وَقَالَ
ve (şöyle) derler
قُلْ
de ki
فَسَيَقُولُونَ
diyecekler
فَقُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
يَقُولُونَ
diyorlar
قُلْ
de ki
فَقُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قِيلَ
denilir
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَوْلُهُمْ
onların sözleri
قَالُوا
dediler
أَتَقُولُونَ
söylüyor musunuz?
قُلْ
de ki
قَالَ
şöyle söylemişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
أَتَقُولُونَ
böyle mi diyorsunuz?
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
وَقَالَ
ve dedi ki
فَقَالُوا
onlar da dediler ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالَ
dedi
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْتَ
onlara dersen
لَيَقُولَنَّ
hemen derler
لَيَقُولُنَّ
mutlaka derler
لَيَقُولَنَّ
mutlaka der
يَقُولُوا
demelerinden
يَقُولُونَ
diyorlar mı?
قُلْ
de ki
وَيَقُولُ
ve derler
فَقَالَ
dediler ki
قَالَ
dedi ki
أَقُولُ
ben demiyorum
أَقُولُ
demiyorum
أَقُولُ
diyemem
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
(Nuh) dedi
يَقُولُونَ
diyorlar (mı?)
قُلْ
de ki
قَالَ
dedi ki
قُلْنَا
dedik ki
الْقَوْلُ
hüküm verilmiş
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
(O) dedi ki
قَالَ
dedi ki
وَقِيلَ
ve denildi
وَقِيلَ
ve denildi
فَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالَ
dedi
قِيلَ
denildi ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَوْلِكَ
senin sözünle
نَقُولُ
diyoruz ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
şöyle dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
فَقَالَ
(bunun üzerine) dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
(O da) dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَتْ
dedi ki
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
onlar (şöyle) dediler
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
تَقُولُ
senin söylediğin
قَالَ
dedi ki
وَقُلْ
ve de ki
قَالَ
demişti
قَالَ
dedi
قَالُوا
demişlerdi ki
قَالَ
dedi
قَائِلٌ
bir sözcü
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَتْ
ve dedi
قَالَ
dedi
قَالَتْ
(kadın) dedi ki
قَالَ
(Yusuf) dedi ki
قَالَ
(kadına) dedi ki
وَقَالَ
ve dediler ki
وَقَالَتِ
ve dedi
وَقُلْنَ
ve dediler
قَالَتْ
dedi ki
قَالَ
(Yusuf) dedi ki
قَالَ
dedi ki
وَقَالَ
ve dedi
قَالَ
(Yusuf) şöyle dedi
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالُوا
dediler ki
وَقَالَ
dedi ki
قَالَ
(Yusuf) dedi ki
وَقَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قُلْنَ
dediler ki
قَالَتِ
dedi
وَقَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
نَقُولُ
söylediğimiz
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
فَقُولُوا
deyin ki
قَالَ
dedi
وَقَالَ
ve dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
أَقُلْ
demedim mi?
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
وَقَالَ
ve dedi
وَقَالَ
ve dedi
قُلْ
de ki
قَوْلُهُمْ
onların şu sözlerine
وَيَقُولُ
ve diyorlar ki
الْقَوْلَ
sözü
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
O halde, de
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
وَيَقُولُ
ve diyorlar
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
الْقَوْلِ
söz mü (söylüyorsunuz)?
قُلْ
de ki
وَيَقُولُ
ve diyorlar ki
قُلْ
de ki
قَالَ
demişti ki
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالَتْ
dediler ki
قَالُوا
onlar dediler
قَالَتْ
dediler ki
وَقَالَ
dediler ki
فَقَالَ
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
وَقَالَ
şöyle dedi
بِالْقَوْلِ
söz ile
قُلْ
de ki
قُلْ
söyle
قَالَ
şöyle demişti
فَيَقُولُ
ve diyecekleri
وَقَالُوا
dediler ki
لَقَالُوا
derlerdi
قَالَ
demişti ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
buyurdu ki
فَقَالُوا
ve dediler
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
وَقُلْ
ve de ki
يَقُولُونَ
onların söylediklerine
قِيلَ
dendi
قَالُوا
derler
وَيَقُولُ
ve derki
قَالَ
derler
وَقِيلَ
ve dendi ki
قَالُوا
dediler
يَقُولُونَ
derler
وَقَالَ
ve dediler
قَوْلُنَا
söyleyeceğimiz söz
نَقُولَ
dememizdir
وَقَالَ
ve dedi
قَالُوا
derler ki
الْقَوْلَ
şu sözle
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
dediklerini
تَقُولُوا
demeyin
الْقَوْلُ
(azab) karar(ı)
تَقُلْ
deme
وَقُلْ
söyle
قَوْلًا
bir söz
وَقُلْ
ve deki
فَقُلْ
bari söyle
قَوْلًا
bir söz
لَتَقُولُونَ
söylüyorsunuz
قَوْلًا
bir söz
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
dedikleri
يَقُولُونَ
onların dedikleri-
يَقُولُ
dedikleri
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
فَسَيَقُولُونَ
diyecekler ki
قُلِ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
قُلْ
de ki
وَقُلْ
ve söyle
يَقُولُوا
söylesinler
قُلِ
de ki
قُلْنَا
demiştik
قُلْنَا
demiştik
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
(Allah) dedi ki
وَقُلْ
ve de ki
وَقُلْ
ve de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
dediler ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
demeleridir
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
فَقَالَ
demişti
قَالَ
(Musa) dedi ki
وَقُلْنَا
ve dedik
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve derler
قُلِ
de ki
وَقُلِ
ve de ki
قَالُوا
diyenleri
يَقُولُونَ
onlar söylemiyorlar
فَقَالُوا
dediler
فَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْنَا
konuşmuş oluruz
قَالَ
dedi ki
قَائِلٌ
konuşan biri
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
فَقَالُوا
dediler
قَالَ
dediler ki
سَيَقُولُونَ
diyecekler
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
وَيَقُولُونَ
ve diyecekler
قُلْ
de ki
تَقُولَنَّ
deme
وَقُلْ
ve de ki
قُلِ
de ki
وَقُلِ
de ki
فَقَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قُلْتَ
demen
وَيَقُولُ
ve diyordu
وَيَقُولُونَ
ve dediklerini
قُلْنَا
demiştik
يَقُولُ
(Allah, kafirlere) der ki
قَالَ
demişti ki
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Uşağı) dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
أَقُلْ
demedim mi?
قَالَ
dedi
قَالَ
(Musa) dedi ki
قَالَ
dedi
أَقُلْ
dememiş miydim?
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Musa) dedi ki
قَالَ
dedi
قُلْ
de ki
قُلْنَا
dedik ki
قَالَ
dedi ki
وَسَنَقُولُ
ve söyleyeceğiz
قَوْلًا
söz
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
(Zu’l-Karneyn) dedi ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَتْ
(Meryem) dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَتْ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَتْ
dedi
فَقُولِي
de ki
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
(Çocuk) dedi
قَوْلَ
söz
يَقُولُ
der
قَالَ
demişti ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
وَيَقُولُ
ve diyor ki
قَالَ
derler
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve diyeni
يَقُولُ
onun dediği
يَقُولُ
dediği
وَقَالُوا
ve dediler
بِالْقَوْلِ
sözü
فَقَالَ
demişti
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Allah) buyurdu
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَوْلِي
sözümü
قَالَ
buyurdu ki
فَتَقُولُ
ve diyordu
فَقُولَا
ve söyleyin
قَوْلًا
bir söz
قَالَا
dediler ki
قَالَ
dedi
فَقُولَا
deyin ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Musa) dedi ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
(Musa) dedi ki
قُلْنَا
dedik
قَالُوا
dediler
قَالَ
(Fir’avn) dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
فَقَالُوا
dediler ki
قَوْلًا
bir sözle
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
تَقُولَ
diyeceksin
قَوْلِي
sözümü
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Musa) dedi
تَقُولَ
diyeceksin
يَقُولُونَ
onların dedikleri
يَقُولُ
der ki
فَقُلْ
de ki
قَوْلًا
sözünden
وَقُلْ
ve de ki
قُلْنَا
demiştik
فَقُلْنَا
dedik ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
der ki
قَالَ
(Allah) buyurur ki
يَقُولُونَ
onların dedikleri
وَقَالُوا
ve dediler ki
لَقَالُوا
elbette derlerdi
قُلْ
de ki
قَالَ
dedi ki
الْقَوْلَ
konuşulanı
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve dediler
بِالْقَوْلِ
bir söz
يَقُلْ
derse
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
لَيَقُولُنَّ
derler
قَالَ
demişti ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
يُقَالُ
deniliyormuş
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
فَقَالُوا
ve dediler
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قُلْنَا
biz de dedik ki
قُلْ
de ki
فَقُلْ
de ki
الْقَوْلِ
sözün
قَالَ
dedi ki
الْقَوْلِ
sözün
قَوْلَ
sözden
يَقُولُوا
diyorlar
قُلْ
de ki
فَقُلِ
de ki
قُلْ
de ki
فَقَالَ
dedi
فَقَالَ
(şöyle) dedi
قَالَ
(Nuh) dedi ki
الْقَوْلُ
söz
فَقُلِ
de ki
وَقُلْ
ve de ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
(Allah) dedi ki
فَقَالُوا
dediler
الْقَوْلَ
o sözü (Kur’an’ı)
يَقُولُونَ
(-mı) diyorlar?
قَالُوا
onlar da dediler
قَالَ
dedi (ise)
قَالُوا
dediler ki
قُلْ
de ki
سَيَقُولُونَ
diyecekler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
سَيَقُولُونَ
diyecekler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
سَيَقُولُونَ
diyecekler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقُلْ
ve de ki
قَالَ
der ki
قَائِلُهَا
onun söylediği
قَالُوا
dediler
قَالَ
buyurdu ki
يَقُولُونَ
diyorlar
قَالَ
ve buyurdu
قَالُوا
dediler
قَالَ
buyurdu ki
وَقُلْ
ve de ki
وَقَالُوا
ve demeleri
وَتَقُولُونَ
ve söylüyorsunuz
قُلْتُمْ
demeniz
يَقُولُونَ
onların söyledikleri
قِيلَ
denirse
قُلْ
söyle
وَقُلْ
ve söyle
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قَوْلَ
sözü
يَقُولُوا
demeleridir
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
وَقَالَ
ve dediler ki
قُلْ
de ki
فَيَقُولُ
der ki
قَالُوا
derler ki
تَقُولُونَ
dedikleriniz
وَقَالَ
ve dedi(ler)
وَيَقُولُونَ
ve onlar derler
يَقُولُ
der
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَ
ve dedi(ler)
فَقُلْنَا
dedik ki
قُلْ
de ki
قِيلَ
denildi
قَالُوا
derler
قَالُوا
derler
يَقُولُونَ
derler
يَقُولُونَ
derler
قُلْ
de ki
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Allah) dedi
فَقُولَا
ve deyin ki
قَالَ
(Fir’avn) dedi ki
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالُوا
dediler ki
وَقِيلَ
ve denildi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
وَقَالُوا
ve dediler
قَالُوا
dediler
قَالَ
(Fir’avn) dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi(ler)
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
وَقِيلَ
ve denilir
قَالُوا
derler ki
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
(Nuh) dedi
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
demişti ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi ki
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
(Lut) dedi ki
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
فَيَقُولُوا
derler
فَقُلْ
de ki
يَقُولُونَ
söylerler
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
وَقَالَا
ve dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَتْ
dedi
قَوْلِهَا
onun sözüne
وَقَالَ
ve dedi
فَقَالَ
dedi ki
فَقَالَ
ve dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَتْ
dedi ki
قَالَتْ
dedi ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَتْ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi ki
قِيلَ
dendi
قَالَتْ
dedi
قِيلَ
dendi
قَالَ
dedi
قَالَتْ
(Kraliçe) dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
لَنَقُولَنَّ
diyelim
قَالَ
demişti ki
قَالُوا
demek
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
dediler ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قُلْ
de ki
الْقَوْلُ
söz
قَالَ
(Allah onlara) der ki
الْقَوْلُ
karar
فَقُلْ
de ki
وَقُلِ
ve de ki
وَقَالَتِ
ve dedi ki
وَقَالَتْ
ve dedi ki
فَقَالَتْ
dedi ki
قَالَ
(sonra) dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
(Musa) dedi
قَالَتَا
dediler ki
فَقَالَ
dedi
قَالَتْ
dedi
قَالَ
dedi
قَالَتْ
dedi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Musa) dedi
نَقُولُ
dediğimiz
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
(Allah) dedi ki
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَ
ve dedi ki
فَيَقُولُوا
diyecekler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
الْقَوْلَ
sözü(müzü)
قَالُوا
derler
وَقَالُوا
ve derler
وَقَالُوا
ve dediler ki
فَيَقُولُ
der ki
قَالَ
derler
الْقَوْلُ
söz
وَقِيلَ
ve denir ki
فَيَقُولُ
der ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
فَيَقُولُ
der ki
فَقُلْنَا
ve deriz
قَالَ
demişti ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi(ler)
وَقَالَ
ve dedi(ler)
يَقُولُونَ
demeğe
قُلْ
de ki
يَقُولُوا
demekle
يَقُولُ
der
لَيَقُولُنَّ
andolsun derler ki
وَقَالَ
ve dedi(ler)
قَالَ
dedi ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
demelerinden
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالُوا
demelerinden
قَالَ
(Lut) dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
(İbrahim) dedi ki
قَالُوا
dediler ki
وَقَالُوا
ve dediler
فَقَالَ
dedi
وَقُولُوا
ve deyin ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُ
ve (Allah) der ki
لَيَقُولُنَّ
elbette derler
لَيَقُولُنَّ
elbette derler
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve dedi(ler) ki
لَيَقُولَنَّ
derler
قَالَ
demişti ki
قِيلَ
dense
قَالُوا
derler
لَيَقُولُنَّ
mutlaka derler
قُلِ
de ki
يَقُولُونَ
diyorlar-
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
الْقَوْلُ
söz
وَقِيلَ
ve denilir
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قُلْ
de ki
قَوْلُكُمْ
sizin sözlerinizdir
يَقُولُ
söyler
يَقُولُ
diyordu
قَالَتْ
demişti ki
يَقُولُونَ
diyerek
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَالْقَائِلِينَ
ve diyenleri
قَالُوا
dediler
قُلْ
söyle
بِالْقَوْلِ
sözlerinizde
وَقُلْنَ
ve söyleyin
قَوْلًا
bir söz
تَقُولُ
diyordun
قُلْ
söyle
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
derler ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالُوا
onların dediklerinden
وَقُولُوا
ve söyleyin
قَوْلًا
söz
وَقَالَ
ve dediler ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve dediler ki
فَقَالُوا
dediler
قُلِ
de ki
قَالُوا
derler ki
قَالَ
buyurdu
قَالُوا
derler
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
diyorlar ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
dediler ki
الْقَوْلَ
söz
يَقُولُ
diyorlar
قَالَ
dedi(ler) ki
وَقَالَ
ve dedi(ler)
قَالَ
diyenden
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
يَقُولُ
der ki
قَالُوا
derler ki
وَنَقُولُ
biz deriz
قَالُوا
dediler ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
وَقَالَ
ve dediler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve demektedirler
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
الْقَوْلُ
o söz
فَقَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قِيلَ
denilince
قَالَ
dedi ki
قِيلَ
dendiği
قِيلَ
dendiği
قَالَ
derler
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قَالُوا
dediler
قَوْلًا
sözle
الْقَوْلُ
(azab) söz(ü)
قَوْلُهُمْ
onların sözü
قَالَ
dedi
قُلْ
de ki
يَقُولَ
demesidir
وَقَالُوا
ve diyorlar
قُلْ
de ki
وَقَالُوا
ve dediler
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler
قَوْلُ
sözü
قِيلَ
dendiği
وَيَقُولُونَ
ve derlerdi
قَالَ
dedi
قَائِلٌ
bir sözcü
يَقُولُ
derdi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
demişti ki
فَقَالَ
ve dedi
فَقَالَ
ve dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
(İbrahim ona) dedi
قَالَ
dedi
قَالَ
demişti ki
لَيَقُولُونَ
diyorlar ki
لَيَقُولُونَ
şöyle diyorlardı
وَقَالَ
ve dedi(ler) ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
يَقُولُونَ
onların dedikleri
قَالُوا
dediler
فَقَالَ
fakat (kardeşim) dedi
قَالَ
(Davud) dedi ki
فَقَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالُوا
dediler
وَقَالُوا
ve dediler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالَ
demişti ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالَ
buyurdu ki
قَالَ
dedi
قَالَ
buyurdu
قَالَ
dedi
قَالَ
buyurdu ki
أَقُولُ
ben diyorum ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قُلْ
de ki
الْقَوْلَ
sözü
وَقِيلَ
ve denilir
لَيَقُولُنَّ
elbette derler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلِ
de ki
قَالَ
der
قَالَهَا
bunu demişlerdi
قُلْ
de ki
تَقُولَ
demesinden (sakının)
تَقُولَ
demesinden
تَقُولَ
demesinden
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve şöyle der
قَالُوا
derler
قِيلَ
denilir
وَقَالَ
ve derler
وَقَالُوا
ve derler
وَقِيلَ
ve denilir
قَالُوا
dediler ki
فَقَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi
وَقَالَ
ve dedi
وَقَالَ
ve (şöyle) dedi
يَقُولَ
diyor
قَالَ
dedi
وَقَالَ
ve dedi ki
قُلْتُمْ
dediniz
وَقَالَ
ve dedi ki
وَقَالَ
dedi ki
أَقُولُ
söylediysem
فَيَقُولُ
dediler ki
قَالَ
dedi(ler) ki
وَقَالَ
ve dedi(ler) ki
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قُلْ
de ki
يَقُولُ
der
قِيلَ
denilecektir
قَالُوا
diyecekler ki
قَالُوا
dediler
وَقَالُوا
ve dediler ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
فَقَالَ
sonra dedi
قَالَتَا
dediler ki
فَقُلْ
de ki
قَالُوا
dediler
وَقَالُوا
ve dediler
وَقَالُوا
ve dediler
قَالُوا
dediler
الْقَوْلُ
söz
وَقَالَ
ve dediler ki
وَقَالَ
ve dediler ki
قَالُوا
diyen(lere)
قَوْلًا
sözlü
وَقَالَ
ve diyenden
يُقَالُ
söylenen
قِيلَ
söylenmiş
لَقَالُوا
derlerdi ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
demişlerdir
لَيَقُولَنَّ
elbette der ki
قُلْ
de ki
وَقُلْ
ve de ki
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
diyorlar (mı?)
يَقُولُونَ
dediklerini
وَقَالَ
ve demişlerdir
لَيَقُولُنَّ
elbette diyecekler ki
وَتَقُولُوا
ve (şöyle) demeniz için
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
diyenlerden
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالَ
demişti ki
قَالُوا
dediler
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالَ
der ki
فَقَالَ
dedi
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالَ
dedi ki
وَقَالُوا
ve dediler
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قُلْ
de ki
لَيَقُولُنَّ
elbette derler
وَقِيلِهِ
ve onun demesi(ne andolsun)
وَقُلْ
ve de ki
وَقَالُوا
ve dediler
لَيَقُولُونَ
diyorlar ki
قُلْ
söyle
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَالُوا
demelerinden
قُلِ
de ki
قِيلَ
dendiği
قُلْتُمْ
demiştiniz
وَقِيلَ
ve denildi
قُلْ
de ki
قَالَ
dediler
يَقُولُونَ
(-mu) diyorlar?
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَقَالَ
ve dedi(ler)
فَسَيَقُولُونَ
diyeceklerdir ki
قَالُوا
diyen(ler)
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
فَيَقُولُ
derken o der ki
الْقَوْلُ
(azab) söz(ü)
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
قَالُوا
derler
قَالَ
der
قَالُوا
derler
قَالَ
söyledi
وَيَقُولُ
ve derler
وَقَوْلٌ
ve söylemektir
قَالُوا
dediler
الْقَوْلِ
sözlerinin
سَيَقُولُ
diyecekler ki
يَقُولُونَ
onlar söylüyorlar
قُلْ
de ki
سَيَقُولُ
diyecekler
قُلْ
de ki
قَالَ
buyurdu
فَسَيَقُولُونَ
onlar diyecekler
قُلْ
de ki
بِالْقَوْلِ
sözü
قَالَتِ
dediler
قُلْ
de ki
قُولُوا
deyin
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
فَقَالَ
dediler
قَوْلٍ
söz
وَقَالَ
ve dedi ki
قَالَ
dedi ki
قَالَ
(Allah) buyurdu ki
الْقَوْلُ
söz
نَقُولُ
deriz
وَتَقُولُ
ve der
يَقُولُونَ
onların dedikleri
يَقُولُونَ
onların dedikleri
قَوْلٍ
söz(ler)
فَقَالُوا
ve demişlerdi
قَالَ
dedi ki
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
وَقَالَتْ
ve dedi
قَالُوا
dediler ki
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
قَالُوا
dediler
وَقَالَ
ve dedi ki
قِيلَ
denmişti
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
يَقُولُونَ
diyorlar (mı?)
قُلْ
de ki
يَقُولُونَ
diyorlar
تَقَوَّلَهُ
onu uydurdu (mu?)
يَقُولُوا
derler
وَيَقُولُوا
ve derler
يَقُولُ
derler
وَقَالُوا
ve dediler
فَقَالُوا
dediler
يَقُولُونَ
diyorlar (mı?)
قِيلًا
denilir
يَقُولُونَ
diyorlardı ki
قُلْ
de ki
يَقُولُ
derler ki
قِيلَ
denilir ki
قَالُوا
derler ki
قَوْلَ
sözünü
لَيَقُولُونَ
söylüyorlar
الْقَوْلِ
söz-
قَالُوا
söyledikleri
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
نَقُولُ
dediğimizden
قِيلَ
dendiği
قِيلَ
dendiği
يَقُولُونَ
derler ki
يَقُولُونَ
derler
قَالَ
demişti
قَالَ
demişti
قَالُوا
onlar demişlerdi
قَوْلَ
demesi
تَقُولُونَ
söylüyorsunuz
تَقُولُوا
söylemenin
قَالَ
demişti
قَالَ
demişti
قَالُوا
dediler
قَالَ
demişti
قَالَ
dediler
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالُوا
derler
يَقُولُوا
konuşsalar
لِقَوْلِهِمْ
sözlerini
قِيلَ
dendiği
يَقُولُونَ
diyorlar
يَقُولُونَ
diyorlar ki
فَيَقُولَ
ve demeden
فَقَالُوا
fakat onlar dediler
قُلْ
de ki
قَالَتْ
(eşi) dedi
قَالَ
dedi ki
يَقُولُونَ
derler ki
وَقِيلَ
ve denildi
قَالَتْ
demişti
قَالُوا
dediler
وَقُلْنَا
ve dedik ki
وَقَالُوا
ve dediler ki
قَوْلَكُمْ
sözünüzü
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
قُلْ
de ki
وَقِيلَ
ve dendi
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَالَ
der
قَالُوا
dediler
قَالَ
dedi
أَقُلْ
ben demedim mi?
قَالُوا
dediler
قَالُوا
dediler
وَيَقُولُونَ
ve diyorlardı
فَيَقُولُ
der ki
فَيَقُولُ
der ki
لَقَوْلُ
elbette sözüdür
بِقَوْلِ
sözü
بِقَوْلِ
sözü
تَقَوَّلَ
iftira etseydi
الْأَقَاوِيلِ
laflar uydurup
قَالَ
dedi
قَالَ
dedi
فَقُلْتُ
dedim ki
قَالَ
dedi
وَقَالُوا
ve dediler ki
وَقَالَ
ve dedi ki
قُلْ
de ki
فَقَالُوا
ve dedikleri
يَقُولُ
söylüyor
تَقُولَ
söylemeyeceklerini
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قَوْلًا
bir söz
قِيلًا
söz(ler)
يَقُولُونَ
onların dedikleri
فَقَالَ
sonra dedi
قَوْلُ
sözü(nden)
وَلِيَقُولَ
ve desinler diye
قَالُوا
dediler ki
يَقُولُ
der
وَقِيلَ
ve denir
قِيلَ
dendiği
وَقَالَ
ve o da söyler
وَيَقُولُ
ve der
يَقُولُونَ
diyorlar ki
قَالُوا
dediler
فَقُلْ
de ki
فَقَالَ
ve dedi
لَقَوْلُ
sözüdür
بِقَوْلِ
sözü
قَالَ
der
يُقَالُ
denilecektir
قَالُوا
derlerdi
لَقَوْلٌ
muhakkak bir sözdür
فَيَقُولُ
der ki
فَيَقُولُ
der ki
يَقُولُ
der ki
يَقُولُ
diyor
فَقَالَ
demişti
وَقَالَ
ve dediği (zaman)
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki
قُلْ
de ki