Adem UğurAdem Uğur:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince: "Bu, apaçık bir büyüdür" dediler.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Mucizelerimiz apaçık onlara geldiğinde: "Bu apaçık bir sihirdir" dediler.
Ahmet VarolAhmet Varol:
’Bu apaçık bir büyüdür’ dediler.
Ali BulaçAli Bulaç:
Ayetlerimiz onlara, gözler önünde sergilenmiş olarak gelince dediler ki: "Bu, apaçık olan bir büyüdür."
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Vaktaki mucizelerimiz açık olarak onlara geldi: "- Bu meydanda bir sihirdir." dediler.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
“Bu, apaçık bir sihirdir” dediler.
Bekir SadakBekir Sadak:
Ayetlerimiz gozlerinin onune serilince: «Bu apacik bir sihirdir» dediler.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Mu’cize ve belgelerimiz onların gözleri önüne acık biçimde sergilenerek gelince, «bu açık bir sihirdir» dediler.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince: “Bu, apaçık bir büyüdür” dediler.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Nitekim âyetlerimiz kendilerine gerçeği gösterecek biçimde gelince, "Bu apaçık bir sihirdir" dediler.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince: «Bu, apaçık bir büyüdür» dediler.
Edip YükselEdip Yüksel:
Onlara açıkça görünen mucizelerimiz geldiğinde, "Bu apaçık bir büyüdür" dediler.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Bu şekilde âyetlerimiz onların gözleri önüne serilince, «Bu apaçık bir sihirdir» dediler.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince «Bu apaçık bir büyüdür» dediler.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Ayetlerimiz onlara gözler önünde sergilenmiş olarak gelince dediler ki: "Bu apaçık olan bir büyüdür."
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince: "Bu, apaçık bir büyüdür" dediler.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Vaktaki âyetlerimiz böyle parlak (ve vazıh) olarak onlara geldi, «Bu, apaçık bir büyüdür» dediler.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
İşte mu`cizelerimiz onlara (hakikati) açıkça gösterir bir şekilde gelince: `Bu apaçık bir sihirdir` dediler.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Ayetlerimiz böyle vazıh olarak onlara gelince; bu, apaçık bir büyüdür, dediler.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Onlara, gördükleri ayetlerimiz (mucizeler) geldiğinde "Bu apaçık bir sihirdir" derler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Âyetlerimiz onlara görünür olduğu zaman; "Bu apaçık bir sihirdir." dediler.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Ayetlerimiz onlara bütün aydınlığıyla apaçık olarak gelince dediler ki: "Bu, apaçık olan bir büyüdür."
Muhammed EsedMuhammed Esed:
Fakat onlara gerçeği bütün açıklığıyla ortaya koyan mesajlarımız gelince: "Bu apaçık bir büyü!" dediler;
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Fakat onlara göz açıcı nitelikteki (mucizevi) ayetlerimiz gelince: "Bu apaçık bir büyüdür" dediler.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Vaktâ ki, onlara âyetlerimizi, vazihen, (tarik-i hidâyeti gösterir bir halde) geldi. Dediler ki: «Bu apaçık bir sihirden ibarettir.»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Açıkça görünen âyetlerimiz onlara gelince: "Bu apaçık bir sihirdir. " dediler.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Açıkça görünen mucizelerimiz/ayetlerimiz onlara gelince: "Bu apaçık bir büyüdür!" dediler.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Mucizelerimiz onların gözleri önüne serilince «Bu apaçık bir büyüdür» dediler.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Mûcize ve belgelerimiz bütün aydınlığıyla apaçık olarak onlara geldiğinde: "Bu besbelli bir büyü!" dediler.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Onlara açıkça görünen âyetlerimiz gelince: "Bu, apaçık bir büyüdür" dediler.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Nitekim ayetlerimiz, gözleriyle görecekleri şekilde, kendilerine gelince: - Bu, apaçık bir sihirdir! dediler.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Ayetlerimiz onlara, gözler önünde sergilenmiş olarak gelince dediler ki: «Bu, apaçık olan bir büyüdür.»
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
İşte bu şekilde ayetlerimiz göz ve gönül açar bir biçimde onlara geldiğinde şunu deyiverdiler: "Açık bir büyüdür bu..."
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
But when Our Signs came to them, that should have opened their eyes, they said: "This is sorcery manifest!"