وَرُسُلًا قَدْ قَصَصْنَاهُمْ عَلَيْكَ مِنْ قَبْلُ وَرُسُلًا لَمْ نَقْصُصْهُمْ عَلَيْكَ ۚ وَكَلَّمَ اللَّهُ مُوسَىٰ تَكْلِيمًا
Ve rusülen kad kasasnahüm aleyke min kablü ve rusülel lem naksushüm aleyk ve kellemellahü musa teklıma
Kelime
Anlamı
Kökü
وَرُسُلًا
ve elçilere
قَدْ
elbette
قَصَصْنَاهُمْ
anlattığımız
عَلَيْكَ
sana
مِنْ
قَبْلُ
daha önce
وَرُسُلًا
ve elçilere
لَمْ
نَقْصُصْهُمْ
anlatmadığımız
عَلَيْكَ
sana
وَكَلَّمَ
ve konuşmuştu
اللَّهُ
Allah
مُوسَىٰ
Musa’ya
تَكْلِيمًا
sözle

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve öyle peygamberler var ki onların ahvâlini anlattık sana önceden ve Allah Mûsâ ile de konuşmuştu.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Daha önce sana bildirdiğimiz öteki elçilere, hem de bahsetmediğimiz elçilere de vahyetmiştik ve Allah Musa ile de konuştu.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Bir kısım peygamberleri sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Ve Allah Musa ile gerçekten konuştu.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Daha önce sana hikâyelerini anlattığımız veya anlatmadığımız Rasûllere de (vahyettik)... Allâh Musa’ya kelime kelime konuştu.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Biz kıssalarını sana anlatmış olduğumuz peygamberler ve sana kıssalarını anlatmış olmadığımız peygamberler gönderdik. Allah Musa ile de doğrudan konuştu.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Allah, Musa ile de konuştu.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Gönderdiğimiz öyle peygamberler vardır ki, onları, bundan (bu sûreden) önce sana beyan ettik. Öyle peygamberler de vardır ki, sana onların kıssalarını bildirmedik; ve Allah, Musa’ya (vasıtasız) hitap etti.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Bir kısım peygamberleri daha önce sana anlattık; bir kısmını ise sana anlatmadık. Allah, Mûsâ`ya sözünü söyledi.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    (164-16) 5 Peygamberlerden sonra, insanlarin Allah’a karsi bir huccetleri olmamasi icin, gonderilen mujdeci ve uyarici peygamberlerden bir kismini daha once sana anlatmis, bir kismini da anlatmamistik. Allah, Musa’ya hitabetmisti. Allah gucludur, Hakim’dir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Hem daha önce kıssalarını sana haber verdiğimiz peygamberlerle, kıssalarını haber vermediğimiz peygamberlere (vahyettiğimiz gibi) ve Allah Musa’ya seslenip konuştuğu gibi sana da vahiy indirdik).

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Daha önce kıssalarını sana anlattığımız bir kısım peygamberler ve sana anlatmadığımız daha (nice) peygamberler gönderdik. Allah, Musa ile de doğrudan konuşmuştur.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Daha önce kıssalarını sana anlattığımız peygamberler gönderdik. Anlatmadığımız (nice) peygamberler de gönderdik. Allah, Mûsa ile de doğrudan konuştu.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Bir kısım peygamberleri sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Ve Allah Musa ile gerçekten konuştu.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Sana önceden anlattığımız elçilere ve anlatmadığımız elçilere de… Ve ALLAH Musa ile de kelimelerle konuşmuştu.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Daha önce sana anlattığımız peygamberlerle, anlatmadığımız başka peygamberlere de (vahyettik). Ve Allah Musa ile de konuştu.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Daha önce bazılarını sana anlattığımız, bazılarını da anlatmadığımız peygamberler gönderdik. Allah, Musa ile de bizzat konuştu.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere, anlatmadığımız elçilere (vahyettik). Tanrı, Musa ile de konuştu.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    O rasuller ki onları elbette sana daha önce anlattık. Öyle rasuller de var ki onları sana anlatmadık ve Allah Musa ile doğrudan doğruya konuştu.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Öyle peygamberler (gönderdik ki) kıssalarını hakıykat önceden sana bildirdik. (Yine) öyle peygamberler (Yolladık ki) sana onların kıssalarını haber vermedik. Allah Musâya da hıtaab ile konuşdu.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Hem öyle peygamberler (gönderdik) ki, elbette onları(n kıssalarını) daha önce sana anlattık ve öyle peygamberler de var ki onları(n kıssalarını) sana anlatmadık. Ve Allah, Mûsâ ile (ses, harf ve kelimelere muhtaç olmadan, vâsıtasız) bir hitâb ile konuştu.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Kıssalarını daha önce sana anlattığımız peygamberlerle, kıssasını sana anlatmadığımız peygamberlere de. Ve Allah Musa ile konuşmuştur.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Sana hikayelerini anlattığımız elçiler olduğu gibi, sana anlatmadığımız elçilerde var. Bunların arasından Allah Musa ile bizatihi konuştu.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve daha önce sana kıssa etmiş olduğumuz (bahsettiğimiz) resûllere ve sana bahsetmediğimiz resûllere de (vahyettik). Ve Allah, Hz. Musa ile kelimelerle (hitap ederek) konuştu.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Peygamberlerden bir kısmını daha önce sana anlatmış, bir kısmını da anlatmamıştık ve Allah, Musa ile açık bir şekilde (aracısız) konuştu.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    ve hem daha önce sana bildirdiğimiz (öteki) elçilere, hem de bahsetmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi: ve Allahın Musaya sözünü söylediği gibi;

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    tıpkı hem daha önce sana bildirdiğimiz elçiler, hem de bildirmediğimiz elçiler(e vahyettiğimiz) gibi; Allah`ın Musa`ya kelamını söylediği gibi...

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ve evvelce kıssalarını sana bildirdiğimiz peygamberleri ve kıssalarını sana bildirmediğimiz peygamberleri gönderdik. Ve Allah Teâlâ Mûsa ile bilmuhâtabe (aracısız) tekellüm buyurmuştur.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Bir kısım peygamberlerin kıssalarını sana daha önce anlattık, bir kısmını ise sana anlatmadık. Allah Musa ile de konuşmuştu.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Daha önce kıssalarını sana anlattığımız peygamberler gönderdik. Anlatmadığımız (nice) peygamberler de gönderdik. Allah Musa ile de doğrudan konuştu.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Daha önce bazılarını sana anlattığımız, bazılarını da anlatmadığımız peygamberler gönderdik. Allah, Musa ile de bizzat konuştu.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Durumlarını sana daha önce anlattığımız nice elçiler gönderdik. Anlatmadığımız nice elçiler de gönderdik. Allah Mûsâ’ya da hitab ederek konuştu.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Daha önce sana anlattığımız elçilere ve sana anlatmadığımız elçilere de (vahyetmiştik). Ve Allâh Mûsâ’ya da konuşmuştu.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Daha önce sana anlattığımız Peygamberlere ve anlatmadığımız Peygamberlere de (vahyettik). Allah Musa ile de doğrudan doğruya konuşmuştu.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Ve sana daha önceden gerçekten haberlerini aktarıp verdiğimiz peygamberler ile sana haberlerini aktarıp vermediğimiz peygamberlere de (vahyettik) . Allah, Musa ile de konuştu.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Resuller var, hayat ve hatıralarını daha önce sana anlattık; resuller var, hayat ve hatıralarını sana anlatmadık. Allah, Mûsa’ya kelime kelime söz söylemişti.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Of some messengers We have already told thee the story; of others We have not;- and to Moses Allah spoke direct;-