وَنَزَعَ يَدَهُ فَإِذَا هِيَ بَيْضَاءُ لِلنَّاظِرِينَ
Ve nezea yedehu fe iza hiye beydaü lin nazırın
Kelime
Anlamı
Kökü
وَنَزَعَ
ve çıkardı
يَدَهُ
elini
فَإِذَا
işte
هِيَ
o (da)
بَيْضَاءُ
parıl parıl parlıyor(du)
لِلنَّاظِرِينَ
bakanlara

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Elini koynundan çıkardı, derhal bakanlara parıl parıl parlayan bembeyaz bir el göründü.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Ve elini koynundan çıkardı, bir de ne görsünler, bakanlar için bembeyaz ışık saçan bir lamba gibi oluvermiş.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Elini de (koynundan) çıkardı; o da seyredenlere bembeyaz görünen (nur saçan bir şey oluvermiş)!

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    (Musa) elini çekip çıkardı (gömleğinden), bakanlar bembeyaz gördü!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Ardından elini çıkardı. O da bakanlara bembeyaz görünüverdi.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Elini de çekip çıkardı, bir de (ne görsün) o, bakanlar için ’parlayıp aydınlanıvermiş’.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Bir de elini çekti çıkardı; o da, bakanlara bembeyaz (nur saçan bir el) kesiliverdi.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Elini de koynundan çıkardı, bir de ne görsünler; bembeyaz olmuş.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Elini cikardi, bakanlara bembeyaz gorundu.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Ve elini çekip çıkardı derken o durup bakanlara (pırıl pırıl ışık veren) bembeyaz (bir görünüme büründü).

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Ve elini (koynundan) çekip çıkardı ki bakanların gözlerini kamaştıracak kadar bembeyaz (olmuş)!

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Elini koynundan çıkardı, bir de ne görsünler, bakanlara bembeyaz olmuş.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Elini de (koynundan) çıkardı; o da seyredenlere bembeyaz görünen (nur saçan bir şey oluvermiş)!

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Elini çıkarınca bakanlara bembeyaz görünüverdi.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Elini de (koynundan) çekti çıkardı; bakanlara bembeyaz (görünen, nur saçan bir şey) oluverdi.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ve elini yeninin altından çıkardı; bakanlar, onun ak bir parıltı saçtığını gördüler.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Elini de çekip çıkardı, bir de (ne görsün) o, bakanlar için ’parlayıp aydınlanıvermiş’.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Elini de çıkardı; o da seyredenlere bembeyaz görünen!

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Elini de çekib çıkardı. Bir de (ne görsünler) bu, temâşâ edenler için bembeyaz (ve nuur saçan bir el) dir.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Ve elini (koynundan) çıkardı; bir de gördüler ki o, bakanlara bembeyaz (parlayan, ışık saçan bir el)dir.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Elini çıkardı, bir de ne görsün; bakanlara bembeyazdır.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Elini çıkarınca, Musa nın eli bakanlara bembeyaz göründü.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve elini çıkardı. İşte o zaman onu seyredenler için o, bembeyaz (nurlu) oldu.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Elini de çekip çıkardı, (bir de ne görsün) bakanlara bembeyaz oluverdi.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Sonra elini ortaya çıkardı; bakanlar ne görsünler, bembeyazdı.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Ve elini çıkardı, fakat o da ne, bu bakanların (gözünü kamaştıran) bir beyazlık!

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ve elini çekip çıkardı. Hemen o, nazar edenlere karşı bembeyaz (kesilmiş) idi.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Bir de elini çıkardı, bakanlara parıl parıl parlayan bir şey oluverdi.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Elini çıkardı, bir de ne görsünler; o, bakanlar için bembeyaz bir şey!

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Ve elini yeninin altından çıkardı; bakanlar, onun ak bir parıltı saçtığını gördüler.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Bir de elini koynundan çıkardı ki bakanların gözlerini kamaştıracak kadar parlak mı parlak!

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Elini (koltuğunun altından) çıkardı; o da, bakanlara parıl parıl parlayan bir şey oluverdi.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Elini çekip çıkardı o da bakanlara bembeyaz oluverdi.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Elini de çekip çıkardı, bir de (ne görsün) o, bakanlar için ’parlayıp aydınlanıvermiş.’

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Elini çıkardı, o da anında seyredenler önünde bembeyaz kesildi.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    And he drew out his hand, and behold, it was white to all beholders!