فَقَدْ كَذَّبُوا فَسَيَأْتِيهِمْ أَنْبَاءُ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ
Fe kad kezzebu fe seye’tıhim embaü ma kanu bihı yestehziun
Kelime
Anlamı
Kökü
فَقَدْ
şüphesiz
كَذَّبُوا
yalanladılar
فَسَيَأْتِيهِمْ
ama kendilerine gelecektir
أَنْبَاءُ
haberleri
مَا
şeyin
كَانُوا
oldukları
بِهِ
onunla
يَسْتَهْزِئُونَ
alay edip duruyor(lar)

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Gerçekten de yalanladılar, artık yakında alay ettikleri şeyin haberleri gelip çatacak onlara.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Nitekim işte bu mesajı da yalanladılar, ama alay edip durdukları şeylerin haberleri, yakında gelip çatacak onlara.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Üstelik (ona) "yalandır" derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Gerçekten yalanladılar! Alay edegeldikleri şeyin haberleri, kendilerine yakında gelecektir.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Onlar yalanladılar; (ancak) alaya aldıkları şeyin haberleri kendilerine gelecektir.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu yaptıkları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Onlar, ısrarla Peygamberi ve Kur’an’ı yalanladılar. Fakat o istihza ettikleri Kur’an’ın dehşetli (azab) haberi kendilerine yakında gelecektir. (Bedir savaşında veya kıyamette perişan olacaklardır).

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Nitekim Kur`ân`ı da yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeyin haberleri yakında onlara gelecektir.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Evet, yalanladilar; alay edip durduklari seylerin haberleri kendilerine ulasacaktir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Cidden (onu) yalanladılar. Alaya aldıkları hususların haberi kendilerine gelecektir.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Onlar (Allah`tan gelen ayetleri) yalanladılar. Fakat alay konusu ettikleri şeyin (azap) haberleri ile yakında yüz yüze geleceklerdir.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Onlar (Allah’ın âyetlerini) yalanladılar, fakat alay edegeldikleri şeylerin haberleri başlarına gelecek.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Üstelik (ona) «yalandır» derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Yalanladıkları için, eğlenceye aldıkları şeylerin haberleri kendilerine ulaşacaktır.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Üstelik (ona) «yalandır» dediler; fakat onlara alay edip durdukları şeyin haberleri yakında gelecektir.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Onlar yalanladılar. Fakat, alay konusu ettikleri gerçeklerin somut olayları ile yakında yüzyüze geleceklerdir.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu yaptıkları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Üstelik (ona) "yalandır" derler; fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında onlara gelecektir.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Şimdi (kat’î suretde) tekzîb etdiler. (Fakat) istihza edegeldikleri (hakıykatların mühim) haberleri yakında onlara gelecekdir.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Üstelik (onu) gerçekten yalanladılar; fakat kendisiyle alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine yakında gelecektir.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Onlar, gerçekten yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine yakında gelecektir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlar öğütlerle dolu zikri yalanladılar. Ancak ayetlerle alay edenlerin (başlarına gelen) haberleri onlara da gelecek

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Böylece onlar yalanladılar. Fakat alay etmiş oldukları şeyin haberleri onlara yakında gelecek.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Sonuçta gerçekten de yalanladılar; fakat alay konusu edinmekte oldukları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Nitekim, işte (bu mesajı da) yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeyin tahakkuku yakında bütün açıklığıyla onların karşısına çıkarılacak!

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Kaldı ki, işte onlar (bunu) da yalanladılar. Buna rağmen, alay edip durdukları haberler yine de karşılarına çıkarılacaktır.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Muhakkak ki, tekzîp ettiler. Artık kendisiyle istihzâda bulundukları şeyin haberleri kendilerine yakında gelecektir.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Üstelik yalanladılar. Fakat alay edip durdukları şeylerin haberleri yakında kendilerine gelecektir.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Israrla yalanlıyorlar; yalanlıyor oldukları şeyin haberleri kendilerine, yakında gelecektir!

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Onlar yalanladılar. Fakat, alay konusu ettikleri gerçeklerin somut olayları ile yakında yüzyüze geleceklerdir.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Nitekim işte bu mesajı da yalan saydılar, ama alay edip durdukları Kur’ân’ın bildirdiği olaylar, yakında başlarına gelince, alay etmenin ne demek olduğunu anlayacaklardır.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Yalanladılar ama, alay edip durdukları şeyin haberleri, yakında kendilerine gelecektir.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Onlar, inkar ettiler; ama, alay ettikleri şeyin haberleri onlara gelecektir.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Gerçekten yalanladılar; fakat, alay konusu edinmekte oldukları şeyin haberi kendilerine pek yakında gelecektir.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Yemin olsun, yalanladılar ama yakında gelecektir onlara alaya alıp durdukları şeyin haberleri.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    They have indeed rejected (the Message): so they will know soon (enough) the truth of what they mocked at!