وَلَئِنْ سَأَلْتَهُمْ مَنْ خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ لَيَقُولُنَّ اللَّهُ ۚ قُلْ أَفَرَأَيْتُمْ مَا تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ إِنْ أَرَادَنِيَ اللَّهُ بِضُرٍّ هَلْ هُنَّ كَاشِفَاتُ ضُرِّهِ أَوْ أَرَادَنِي بِرَحْمَةٍ هَلْ هُنَّ مُمْسِكَاتُ رَحْمَتِهِ ۚ قُلْ حَسْبِيَ اللَّهُ ۖ عَلَيْهِ يَتَوَكَّلُ الْمُتَوَكِّلُونَ
Ve lein seeltehüm men halekas semavati vel erda le yekulünnellah kul eferaeytüm ma ted’une min dunillahi in eradeniyellahü bi durrin hel hünne kaşifatü durrihı ev eradenı bi rahmetin hel hünne mümsikatü rahmetih kul hasbiyellah aleyhi yetevekkelül mütevekkilun
Kelime
Anlamı
Kökü
وَلَئِنْ
ve andolsun şayet
سَأَلْتَهُمْ
onlara sorsan
مَنْ
kim?
خَلَقَ
yarattı
السَّمَاوَاتِ
gökleri
وَالْأَرْضَ
ve yeri
لَيَقُولُنَّ
elbette derler
اللَّهُ
Allah
قُلْ
de ki
أَفَرَأَيْتُمْ
o halde gördünüz mü?
مَا
şeyleri
تَدْعُونَ
yalvardığınız
مِنْ
دُونِ
başka
اللَّهِ
Allah’tan
إِنْ
eğer
أَرَادَنِيَ
bana istese
اللَّهُ
Allah
بِضُرٍّ
bir zarar vermek
هَلْ
mı?
هُنَّ
onlar
كَاشِفَاتُ
kaldıracaklar
ضُرِّهِ
O’nun zararını
أَوْ
yahut
أَرَادَنِي
bana dilese
بِرَحْمَةٍ
bir rahmet
هَلْ
mı?
هُنَّ
onlar
مُمْسِكَاتُ
durduracaklar
رَحْمَتِهِ
O’nun rahmetini
قُلْ
de ki
حَسْبِيَ
bana yeter
اللَّهُ
Allah
عَلَيْهِ
O’na
يَتَوَكَّلُ
dayanırlar
الْمُتَوَكِّلُونَ
tevekkül edenler

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve andolsun ki onlara, gökleri ve yeryüzünü kim yarattı diye sorsan elbette Allah derler. De ki: Gördünüz mü şu halde, onu bırakıp kimlere kulluk etmedesiniz? Allah, bana bir zarar vermek istese onun zararını giderebilir mi onlar, yahut bana rahmet etmek dilese rahmetini menedebilirler mi? De ki: Yeter bana Allah, ona dayansın dayananlar.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Allah bana yeter, O’nun varlığına inananlar, yalnızca O’na sığınıp dayansınlar."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Andolsun ki onlara: Gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorsan, elbette "Allah’tır" derler. De ki: Öyleyse bana söyler misiniz? Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun bu rahmetini önleyebilirler mi? De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O’na güvenip dayanırlar.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Andolsun ki eğer onlara: "Semâları ve arzı kim yarattı?" diye sorsan, elbette: "Allâh" diyeceklerdir... De ki: "(Bu cevabınıza göre) Allâh dûnunda isimlendirdiklerinizin (yerini) gördünüz mü? Eğer Allâh bende bir zarar, sıkıntı irade ederse, O’nun verdiği zararı, sıkıntıyı onlar açıp kaldıracaklar mı? Yahut (Allâh) bende bir rahmet irade ederse, O’nun rahmetini onlar engelleyebilirler mi?"... De ki: "Allâh bana yeter! Tevekkül edenler O’nu Vekiyl kılar!"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Allah bana yeter. Güvenenler (tevekkül edenler) de yalnız O’na güvensinler.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan, elbette "Allah" diyecekler. De ki: "Gördünüz mü-haber verin; Allah’tan başka taptıklarınız, eğer Allah bana bir zarar dileyecek olsa, O’nun zararını kaldırabilirler mi? Ya da bana bir rahmet vermeyi istese, O’nun rahmetini tutup-önleyebilecekler mi" De ki: "Allah, bana yeter. Tevekkül edecek olanlar, O’na tevekkül etsinler."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Ey Rasûlüm), muhakkak ki o müşriklere sorsan: "- Gökleri ve yeri kim yarattı?" Şübhesiz: "- Allah" diyecekler. Sen de ki: "- O halde bana haber verin bakalım: Allah bana bir keder dilerse, sizin Allah’dan başka taptıklarınız O’nun bu zararını giderebilir mi? Yahud Allah, bana bir nimet ve afiyet dilerse, onlar O’nun bu nimetini engelleyebilirler mi?" De ki: "- Allah, bana yeter. Hep tevekkül edenlerin tevekkülü ancak O’nadır."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Bana Allah yeter. Tevekkül edenler ancak O`na güvenip dayanırlar.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    And olsun ki, onlara, «Gokleri ve yeri yaratan kimdir?» diye sorsan: «Allah’tir» derler. De ki: «Oyleyse bana bildirin, Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’i birakip da taptiklariniz, O’nun verdigi zarari giderebilir mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, O’nun rahmetini nleyebilir mi?» De ki: «Allah bana yeter; guvenenler O’na guvenir.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    And olsun ki, onlara : «Gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan, şüphen olmasın ki, «Allah...» derler. De ki: Gördünüz ya, Allah’ı bırakarak taptıklarınız, Allah bana bir zarar ve sıkıntı vermeyi dilerse, onlar o sıkıntıyı kaldırabilirler mi ? Veya bana bir rahmet (kapısı açmayı) dilerse, onlar O’nun rahmetini tutup engel olabilirler mi ? De ki: Allah bana yeter. Güvenip dayananlar ancak O’na güvenip dayansınlar.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Andolsun ki, onlara: “Gökleri ve yeri yaratan kimdir?” diye sorsan; “Allah`tır” derler. De ki: “Öyleyse bana bildirin; Allah bana zarar vermek isterse, Allah`ı bırakıp da taptıklarınız, O`nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, onlar O`nun rahmetini önleyebilir mi?” De ki: “Allah bana yeter! Güvenecek yer arayanlar da, yalnız O`na dayanıp güvensinler.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Andolsun, eğer onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan elbette, "Allah", derler. De ki: "Peki söyleyin bakalım? Allah’ı bırakıp da ibadet ettikleriniz var ya; eğer Allah bana herhangi bir zarar dokundurmak isterse, onlar Allah’ın dokundurduğu zararı kaldırabilirler mi? Yahut Allah bana bir rahmet dilese, onlar O’nun rahmetini engelleyebilirler mi?" De ki: "Allah bana yeter. Tevekkül edenler ancak O’na tevekkül ederler."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Andolsun ki onlara: Gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorsan, elbette «Allah’tır» derler. De ki: Öyleyse bana söyler misiniz? Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun bu rahmetini önleyebilirler mi? De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O’na güvenip dayanırlar.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, "ALLAH" diyecekler. De ki: "ALLAH’ın dışında hizmet ettiklerinize ne dersiniz? ALLAH benim için bir zarar dilese onlar O’nun zararını giderebilir mi? Yahut O benim için bir rahmet dilese onlar O’nun rahmetini tutabilir mi? De ki: "ALLAH bana yeter." Güvenenler O’na güvensinler.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Andolsun ki onlara: «O gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan: «Elbette Allah!» diyeceklerdir. O halde gördünüz ya Allah’tan başka çağırdıklarınızı! Eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, onlar O’nun zararını giderebilirler mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun rahmetini tutabilirler mi? De ki: «Allah, bana yeter.» Tevekkül edenler, hep O’na dayanırlar.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ey Muhammed! Andolsun ki, onlara, «Gökleri ve yeri yaratan kimdir?» diye sorsan; «Allah’dır» derler. De ki: «Öyleyse bana bildirin; Allah bana zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, O’nun rahmetini önleyebilir mi?» De ki: «Allah bana yeter. Dayananlar O’na dayanır.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Andolsun, onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan, elbette "Tanrı" diyecekler. De ki: "Gördünüz mü, haber verin; Tanrı’dan başka taptıklarınız, eğer Tanrı bana bir zarar dileyecek olsa, O’nun zararını kaldırabilirler mi? Ya da bana bir rahmet vermeyi istese, O’nun rahmetini tutup önleyebilecekler mi?" De ki: "Tanrı, bana yeter. Tevekkül edecek olanlar, O’na tevekkül etsinler."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Andolsun ki onlara: Gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorsan, elbette "Allah’tır" derler. De ki: Öyleyse bana söyler misiniz? Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah, bana bir rahmet dilerse, onlar O’nun bu rahmetini önleyebilirler mi? De ki: Bana Allah yeter. Tevekkül edenler, ancak O’na güvenip dayanırlar.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Andolsun, onlara: «O gökleri, o yeri kim yaratdı?» (diye) sorarsan muhakkak «Allah» diyecekler. De ki: «O halde bana haber verin. Allah bana herhangi bir zarar dilerse sizin Allâhı bırakıb da tapdıklarınız Onun bu zararını giderebilici midirler? Yahud (Allah) bana bir rahmet dilerse onlar Onun bu rahmetini tutabilici midirler»? De ki: «Bana Allah yeter. Güvenib dayanacaklar da ancak Ona güvenib dayanır (lar)».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    And olsun ki, eğer onlara: `Gökleri ve yeri kim yarattı?` diye sorsan, mutlaka: `Allah!` diyeceklerdir. De ki: `Söyleyin bana! Allah`dan başka (kendisine) yalvarmaktaolduklarınız, eğer Allah bana bir zarar vermek istese, onlar, O`nun vereceği zararı giderebilecek olan şeyler midir? Yâhut beni bir rahmete mazhar etmek istese, onlar O`nun rahmetini tutabilecek olan şeyler midir?` De ki: `Allah bana yeter! Tevekkül edenler, ancak O`na tevekkül eder.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Andolsun ki; onlara: Gökleri ve yeri yaratan kimdir? diye sorsan; muhakkak, Allah’tır, diyecekler. De ki: Öyleyse söyleyin bakalım; Allah, bana bir zarar vermek istese, O’nu bırakıp da taptıklarınız O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, O’nun rahmetini önleyebilir mi? De ki: Allah, bana yeter. Tevekkül edenler O’na tevekkül ederler.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlara "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, şüphe yok ki "Allah yarattı" diyecekler. Onlara deki "Allah’dan başka kulluk edip yalvardıklarınızı görüyor musunuz? Allah, bana bir zarar vermeyi dilese, onun verdiği zararı benden kim kaldırabilir? Veyahut Allah, bana bir rahmet vermeyi dilese, o rahmeti kim engelleyebilir ki. " Onlara deki "Allah bana yeter. Güvenip dayanak arayanlar, O’na güvenip dayanırlar. "

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve eğer gerçekten onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorarsan, mutlaka: "Allah" derler. De ki: "Allah’tan başka taptıklarınızı gördünüz mü? Eğer Allah bana bir zarar dileseydi, O’nun zararını onlar giderebilir mi? Veya bana bir rahmet dileseydi, onun rahmetini tutabilirler mi (engelleyebilirler mi) ona tevekkül ederler (onu vekil ederler)."

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Şüphesiz onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye soracak olsan, elbette "Allah" diyecekler. De ki: "Öyleyse söyleyin bakalım; Allah bana bir zarar vermek istese, O’nu bırakıp da taptıklarınız O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut bana bir rahmet dilerse, O’nun rahmetini önleyebilir mi?" De ki: "Allah bana yeter. Tevekkül edenler O’na tevekkül ederler."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ve işte böyledir (çoğu insanlar): Eğer onlara "Gökleri ve yeri yaratan kimdir?" diye sorarsan hiç tereddütsüz "Allah’tır!" derler. De ki: "Allah’ı bırakıp taptıklarınızın ne olduğunu hiç düşündünüz mü? Eğer Allah bana bir zarar vermek istese, bu (hayali güçler) O’nun vereceği zararı önleyebilirler mi? Yahut bana rahmet dilese O’nun rahmetini (benden) esirgeyebilirler mi?" De ki: "Allah bana yeter! (O’nun varlığına) emin olanlar, (yalnızca) O’na güven duyarlar".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Ve eğer onlara "Gökleri ve yeri yaratan kimdir?" diye sorsan, kesinlikle "Allah`tır" derler. Sor onlara: "Allah dışında yalvarıp yakardığınız varlıklara hiç baktınız mı? Eğer Allah benim için bir zarar murad etse, O`ndan gelecek zararı onlar def edebilirler mi? Veya bana bir rahmet dilese, onlar O`nun rahmetine engel olabilir mi?" İlan et: "Allah bana yeter! Artık O`nun (kuluna yeteceğine) güvenen herkes, sadece O`na dayansın!"

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Andolsun ki, onlardan soracak olsan ki, gökleri ve yeri kim yarattı? Elbette diyeceklerdir ki: «Allah». De ki: «O halde gördünüz mü? (Bana haber veriniz) Allah’tan başka kendilerine ibadet ettiğiniz şeyler, eğer Allah bana bir zarar verse onlar, onun zararını açabilecek kimseler midir? Veya bana bir rahmet dilese onlar onun rahmetini tutabilir kimseler midir? De ki Allah buna kâfidir. Tevekkül edenler, O’na tevekkülde bulunurlar.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Andolsun ki onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, elbette: "Allah’tır!" derler. De ki: "Öyle ise söyleyin bana; eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah’ı bırakıp da taptıklarınız, O’nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah bana bir rahmet dilerse, O’nun bu rahmetini önleyebilirler mi?" De ki: "Allah bana yeter. " Tevekkül edenler ancak O’na tevekkül etsinler.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Eğer onlara: "Gökleri ve yeryüzünü kim yarattı?" diye sorsan, elbette; "Allah!" diyeceklerdir. De ki: "Peki öyleyse, Allah’tan başka yalvardıklarınızı gördünüz mü? (Bana haber verin!) Allah bana bir zarar vermek istese, onlar O’nun vereceği zararı kaldırıp uzaklaştırabilirler mi? Ya da bana bir rahmet/iyilik vermek istese, onlar O’nun rahmetini/vereceği iyiliği durdurabilirler mi?" De ki: "Allah bana yeter! Güvenenler, yalnız O’na dayanıp güvenirler!"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    «Allah bana yeter. Dayananlar O’na dayanır.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Eğer onlara: "gökleri ve yeri yaratan kimdir?" diye sorarsan "Allah!" derler. De ki: "Peki öyleyse, şimdi baksanıza Allahtan başka ibadet ettiğiniz şu nesnelere: Şayet Allah bana bir musîbet verirse bunlar o musîbeti giderebilirler mi? Yahut bana rahmet ve nimet vermek isterse o rahmeti engelleyebilirler mi? Şu halde sen şöyle de: "Allah bana kâfidir. Güvenecek yer arayanlar da, yalnız O’na dayanıp güvensinler."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Andolsun onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, elbette "Allâh" derler. De ki: "O halde Allah’tan başka yalvardıklarınızı gördünüz mü, şimdi Allâh, bana bir zarar vermek istese, onlar O’nun vereceği zararı kaldırabilirler mi? Yahut (Allâh) bana bir rahmet (fayda) vermek dilese onlar O’nun rahmetini durdurabilirler mi?" De ki: "Allâh bana yeter. Tevekkül edenler O’na dayanırlar."

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Onlara: -Gökleri ve yeri kim yarattı? diye sorsan; -Allah, diyeceklerdir, De ki: -Allah’tan başka dua ettiklerinizi gördünüz mü, Allah bana bir zarar vermek istese onlar, onun zararını giderebilir mi? Ya da bana bir rahmet dilese, onlar, onun rahmetini engelleyebilirler mi? De ki: -Allah bana yeter. Bağlananlar yalnız ona bağlansınlar.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Andolsun, onlara: «Gökleri ve yeri kim yarattı?» diye soracak olsan, elbette «Allah» diyecekler. De ki: «Gördünüz mü, haber verin; Allah’tan başka tapmakta olduklarınız, eğer Allah bana bir zarar dileyecek olsa, O’nun zararını onlar kaldırabilirler mi? Ya da bana bir rahmet vermeyi istese, O’nun rahmetini onlar tutup önleyebilecekler mi» De ki: «Allah, bana yeter. Tevekkül edecek olanlar, O’na tevekkül etsinler.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Onlara, "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, yemin olsun "Allah!" diyecekler. De onlara: "Peki Allah dışındaki yakardıklarınız hakkında ne diyorsunuz? Allah bana bir zarar vermek istese, O’nun vereceği zararı uzaklaştırabilirler mi? Yahut bana bir rahmet dilese, O’nun rahmetini tutabilirler mi?" De ki: "Bana Allah yeter! Tevekkül edenler O’na dayanıp güvenirler."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    If indeed thou ask them who it is that created the heavens and the earth, they would be sure to say, "Allah". Say: "See ye then? the things that ye invoke besides Allah,- can they, if Allah wills some Penalty for me, remove His Penalty?- Or if He wills some Grace for me, can they keep back his Grace?" Say: "Sufficient is Allah for me! In Him trust those who put their trust."