وَإِنْ أَدْرِي لَعَلَّهُ فِتْنَةٌ لَكُمْ وَمَتَاعٌ إِلَىٰ حِينٍ
Ve in edrı leallehu fitnetül leküm ve metaun ila hıyn
Kelime
Anlamı
Kökü
وَإِنْ
ve
أَدْرِي
bilmem
لَعَلَّهُ
belki de o
فِتْنَةٌ
denemek içindir
لَكُمْ
sizi
وَمَتَاعٌ
ve yaşatmak içindir
إِلَىٰ
-ye kadar
حِينٍ
bir süre-

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve bildirdiğim, sizi bir sınama ve bir zamana dek geçindirme de olabilir, onu da bilmem ben.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Bilmiyorum belki de, azabın ertelenmesi sizi denemek içindir veya Allah’ın acımasından dolayı yapılmış bir geciktirilmedir.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Bilmiyorum, belki de o (azabın ertelenmesi), sizi denemek ve bir zamana kadar sizi (imkânlardan) faydalandırmak içindir.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Bilmiyorum, belki de süre tanınması sizin için bir denemedir (kendinizin ne olduğunu bizzat yaşayıp görmeniz için) ve sınırlı bir yararlanmadır."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Bilmiyorum belki de, azabın ertelenmesi sizi denemek içindir veya Allah’ın acımasından dolayı yapılmış bir geciktirilmedir.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Bilemem; belki bu (sürenin açıklanmaması), sizin için bir (fitne) denemedir, (belki de) belli bir vakte kadar yararlanma (meta)dır."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Bilmem, belki bu ceza vaadinin uzaması, sizin için bir belâdır ve bir zamana kadar faydalanmadır."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Bilmem, belki de o azabın ertelenmesi, sizi sınamak ve bir süreye kadar yaşatmak içindir.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    «ilmem; belki bu gecikme sizi denemek ve bir sureye kadar gecindirmek icindir.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Bu (tehdîd edilen şeyin) geciktirilmesi sizin için bir sınav ve belki bir süreye kadar geçindirmek için midir bilmiyorum.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    “Bilmiyorum! Belki bu (hesap gününün gecikmesi) sizin için bir imtihan ve bir vakte kadar yararlanmadır.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    "Bilmem! Belki bu (mühlet) sizin için bir imtihan ve bir vakte kadar yararlanmadır."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Bilmiyorum, belki de o (azabın ertelenmesi), sizi denemek ve bir zamana kadar sizi (imkânlardan) faydalandırmak içindir.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Hiç bilmiyorum; belki sizin için bir test ve belli bir süreye kadar bir hoşlanma vesilesi olur."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Bilmem belki bu gecikme sizi denemek ve bir süreye kadar geçindirmek içindir.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Bilemem; belki de azabınızın ertelenmesi sizin sınavdan geçirilmeniz ve belirli bir sürenin sonuna kadar dünya nimetlerinden yararlandırılmanız içindir.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Bilemem belki bu (sürenin açıklanmaması), sizin için bir (fitne) denemedir, (belki de) belli bir vakte kadar yararlanma (meta)dır."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Bilmiyorum, belki de o (azabın ertelenmesi), sizi denemek ve bir zamana kadar sizi (imkânlardan) faydalandırmak içindir.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    «Ben bilmem. Belki bu (mühlet) sizin için bir imtihandır, bir zamana kadar bir fâidelenmedir, (bir geçinmedir)».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `Bilmem, belki de bu (azâbın te`hîr edilmesi), sizin için bir imtihan ve bir zamâna kadar bir faydalanmadır.`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Bilmem. Belki bu, sizin için bir deneme ve bir süreye kadar yararlanmadır.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Allah’ın belirlemiş olduğu vaktin, sizin için bir imtihan mı, yoksa size yaşamanız için verilmiş belli bir süremidir, ben onu da bilemem. "

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Eğer bilsem (bilmiyorum), belki de o (erteleme), sizin için bir imtihandır. Ve belli bir zamana kadar bir meta (faydalanma)dır.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Bilemem; belki bu (azabın ertelenmesi), sizin için bir sınamadır ve belli bir vakte kadar yararlanmadır."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ve (bana gelince, Hesap Günü’ndeki) bu (gecikmenin) sizin için bir sınama mı, yoksa bir süreye kadar (merhameten yapılmış) bir erteleme mi olduğunu ben bilemem."

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Ama ben; (bu ertelemenin) sizin için bir sınama ve kısa süreliğine verilmiş bir mühlet olup olmadığını herhalde bilemem."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    «Ve ben bilmem, belki o (mühlet verilmesi) sizin için bir imtihandır ve bir müddete kadar bir istifadedir.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Bilmiyorum, belki de bu (azabın ertelenmesi) sizi denemek ve bir süreye kadar sizi yaşatıp barındırmak içindir.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Bilemem, belki de o (size verilen süre); sizin için bir açığa çıkarılma ve bir süreye kadar faydalanma/geçimlik içindir."

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Bilemem; belki de azabınızın ertelenmesi sizin sınavdan geçirilmeniz ve belirli bir sürenin sonuna kadar dünya nimetlerinden yararlandırılmanız içindir.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    "Ne bileyim, belki de bu mühlet sizin için bir imtihandır ve hayattan biraz daha yararlandırma için yapılan bir ertelemedir."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    "Bilmem belki de o (azâbın ertelenmesi) sizi denemek ve bir süreye kadar yaşatmak içindir"

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Bilemem, belki bu sizi denemek ve bir süreye kadar faydalandırmak içindir.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Bilemem; belki bu (sürenin açıklanmaması), sizin için bir (fitne) denemedir, (belki de) belli bir vakte kadar yararlanma (meta)dır.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Bilmiyorum, belki de o, sizin için bir fitnedir. Belirli bir süreye kadar bir nimetlendirmedir.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    "I know not but that it may be a trial for you, and a grant of (worldly) livelihood (to you) for a time."