Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Nûh, ey kavmim dedi, ya ben Rabbimden apaçık bir delille gelmişsem ve katından bana bir rahmet vermişse, fakat bunu, siz görmüyorsanız. İstemediğiniz halde kabûl etmeniz için de sizi zorlayacak mıyım ki?
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
"Ey kavmim" dedi. "Ne dersiniz, eğer ben Rabbimden gelen açık bir delil üzere isem ve O, kendi katından bana bir rahmet sunmuş da, siz buna karşı kör kalmışsanız, şimdi siz ondan hoşlanmazken, biz sizi Allah’ın rahmetine zorla mı sokacağız?
Adem UğurAdem Uğur:
(Nuh) dedi ki: Ey kavmim! Eğer ben Rabbim tarafından (bildirilen) açık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir rahmet vermiş de bu size gizli tutulmuşsa, buna ne dersiniz? Siz onu istemediğiniz halde biz sizi ona zorlayacak mıyız?
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
(Nuh) dedi ki: "Ey halkım... Gördünüz mü? Ya Rabbimden bir açık kanıtım varsa ve O indînden bir rahmet (nübüvvet) vermiş de siz bunu değerlendiremiyorsanız? Siz ondan hoşlanmadığınız hâlde, biz size onu zorla mı kabul ettireceğiz?"
Ahmet VarolAhmet Varol:
’Ey kavmim! Ne dersiniz? Ben Rabbimden bir delil üzere isem ve O bana katından bir rahmet vermiş de bu sizin gözlerinizden gizli bırakılmış ise? Siz istemediğiniz halde biz sizi buna zorlayacak mıyız?
Ali BulaçAli Bulaç:
Dedi ki: "Ey kavmim, görüşünüz nedir söyleyin? Eğer ben Rabbimden apaçık bir belge üzerinde isem ve Rabbim bana Kendi Katından bir rahmet vermiş de (bu,) sizin gözlerinizden saklı tutulmuşsa? Siz bunu istemiyorken biz sizi buna zorlayacak mıyız?"
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Nûh şöyle dedi: "-Ey Kavmim! Söyleyin bakayım, fikriniz nedir? Eğer ben Rabbimden verilen açık bir burhan (mûcize) üzerinde isem (Bu benim Peygamberlik dâvamı doğruluyorsa), bir de Allah bana kendi katından bir Peygamberlik vermiş de, size, onu görecek göz verilmemişse, istemediğiniz halde onu size zorla mı kabul ettireceğiz?
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
“Ey kavmim! Bakın, bende Rabbim tarafından verilen açık bir delil varsa, O kendi tarafından bana bir rahmet vermiş ise ve siz de ona karşı körleşmiş iseniz, ben ne yapabilirim? Siz onu istemediğiniz halde biz sizi ona zorlayacak mıyız?”
Bekir SadakBekir Sadak:
Nuh: «Ey milletim! Rabbimin katindan bir delilim bulunsa ve bana yine katindan bir rahmet vermis de bunlar sizden gizlenmis olsa, soyleyin bana, hoslanmadiginiz halde zorla sizi bunlara mecbur mu ederiz?» dedi.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Nûh : «Ey kavmim !» dedi, «ne dersiniz, eğer ben Rabbimden gelen açık bir kanıt üzere isem ve O kendi katından bana bir rahmet vermiş de o size kapalı kalmışsa, ondan tiksinip hoşlanmadığınız halde sizi ona zorlayabilir miyim ?»
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Nuh dedi ki: “Ey Kavmim! Söyleyin bakalım; şayet ben Rabbimden gelen apaçık bir delil üzerinde isem ve O, kendi katından bana bir rahmet vermiş de siz ona karşı kör kalmışsanız, o rahmeti istemediğiniz hâlde, biz sizi ona zorlayabilir miyiz?”
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Nûh dedi ki: "Ey Kavmim! Söyleyin bakalım; şâyet ben Rabbimden gelen apaçık bir delil üzerinde isem ve O, kendi katından bana bir rahmet vermiş de siz ona karşı kör kalmışsanız, onu istemediğiniz hâlde, biz sizi ona zorlayacak mıyız?"
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
(Nuh) dedi ki: Ey kavmim! Eğer ben Rabbim tarafından (bildirilen) açık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir rahmet vermiş de bu size gizli tutulmuşsa, buna ne dersiniz? Siz onu istemediğiniz halde biz sizi ona zorlayacak mıyız?
Edip YükselEdip Yüksel:
Dedi ki: "Ey halkım, ya ben Efendimden gelen kesin bir kanıta sahip isem ve bana bir rahmet vermiş de bunlar gözünüze görünmüyorsa? Siz onu istemezken sizi ona biz mi zorlayacağız?"
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Nuh dedi ki; «Ey kavmim! Peki şu söyleyeceğime ne diyeceksiniz? Ben Rabbimden apaçık bir delil üzere isem ve O, bana kendi tarafından bir rahmet bahşetmişse, size de onu görecek göz verilmemişse biz, istemediğiniz halde onu size zorla mı kabul ettireceğiz?»
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Nuh dedi ki; «Ey soydaşlarım, baksanıza, eğer ben Rabbimden gelen açık belgelere dayanıyorsam, eğer O bana kendi katından bir rahmet verdi ise de siz bunu görmekten yoksun bırakıldı iseniz, istemediğiniz halde sizi bu açık belgeleri ve bu rahmeti kabul etmeye mi zorlayacağız?»
Gültekin OnanGültekin Onan:
Dedi ki: "Ey Kavmim, görüşünüz nedir söyleyin? Eğer ben rabbimden apaçık bir belge üzerinde isem ve rabbim bana kendi katından bir rahmet vermiş de (bu,) sizin gözlerinizden saklı tutulmuşsa? Siz bunu istemiyorken biz sizi buna zorlayacak mıyız?"
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Dedi ki: "Ey kavmim, görüşünüz nedir söyleyin? Eğer ben Rabbimden apaçık bir delil üzerinde isem ve Rabbim bana kendi katından bir rahmet vermiş de bunlar size gizli kalmışsa; siz onu istemediğiniz halde onu size zorla mı kabul ettireceğiz?"
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
(Nuh) dedi ki: «Ya ben (da’vâmın sıdkına şâhid olmak üzere) Rabbimden (gelen) apaçık bir bürhan üzerinde isem? O, bana kendi katından bir rahmet vermiş de bunlar siz (in kör gözleriniz) den gizli bırakılmışsa? Söyleyin bana ey kavmim? Sizi ona, kendiniz hoş görmeyib dururken de zorlayacak mıyız (sanki)»?
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
(Nûh) dedi ki: `Ey kavmim! Söyleyin bakalım; ya (ben) Rabbimden apaçık bir delîl üzerinde isem ve (O), bana kendi katından bir rahmet vermiş de, (o rahmet) size gizli bırakılmış ise? Siz onu istemeyen kimseler olduğunuz hâlde, (biz) sizi ona zorlayacak mıyız?`
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Nuh dedi ki: Ey kavmim; eğer Rabbım tarafından bir delilim bulunur ve O, katından bana ihsan eder de bunlar sizden gizli kalırsa; onu istemediğiniz halde size zorla mı kabul ettireceğiz?
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Nuh onlara "Ey kavmim! Dikkat edin! Bakın, ya ben Rabbimden açık, güçlü delillerle gelmiş ve yine Rabbim den bana bir rahmet (yol gösterici deliller) verilmişse, sizde onu görmezlikten gelip kör davranmışsanız (haliniz ne olacak). Biz Allah’ın bu mesajlarını size zorla mı kabul ettiriyoruz da, siz bunları hoş karşılamıyorsunuz?" dedi.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Dedi ki: "Ey kavmim! Sizin reyiniz (görüşünüz) bu mu? Eğer ben, Rabbimden bir beyyine üzerinde isem ve bana Kendi katından bir rahmet verdi ise ve artık o, size gizli tutulduysa ve siz onu kerih görüyorken, sizi ona mecbur mu edelim (zorlayalım mı)?"
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Dedi ki: "Ey Kavmim! Söyleyin bakayım; eğer ben Rabbimden gelen açık belgelere dayanıyorsam ve O bana kendi katından bir rahmet verdi de siz bunu görmekten yoksun bırakıldıysanız, istemediğiniz halde onu yine size zorla mı kabul ettireceğiz?"
Muhammed EsedMuhammed Esed:
(Nuh:) "Ey kavmim!" dedi, "Ne dersiniz, ya benim, Rabbimin katından apaçık bir kanıta dayandığım; Onun katından bana (aydınlatıcı) bir rahmetin, (bir vahyin) bahşedildiği doğruysa ve siz de buna karşı kör kalmışsanız, söyleyin, hoşunuza gitmediği halde onu görüp fark etmeniz için sizi zorlayabilir miyiz?"
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Dedi ki: "Ey kavmim! Düşünsenize bir: ya ben Rabbimin katından gelen açık bir delile dayanıyorsam; dahası, ya O bana katından bir rahmet bahşettiği halde siz bunu görmüyorsanız? Şimdi siz, (O`nun delil ve rahmetini) görmeye dahi tahammül edemezken biz kalkıp da ona (imana) sizi zorlayabilir miyiz?
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Dedi ki: «Ey kavmim! Bana haber veriniz, eğer ben Rabbimden bir açık bürhan üzere oldum ise ve kendi cânibinden bana bir rahmet vermiş ise, sizin üzerinize ise gizli kalmış ise artık siz onu kerih gördüğünüz halde onu size ilzam mı edeceğiz?»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Nuh dedi ki: "Ey kavmim! Eğer ben Rabbimden gelen apaçık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir rahmet vermiş de, bu sizin gözlerinizden gizli bırakılmış ise buna ne dersiniz? Hoşlanmadığınız halde, biz sizi ona zorlayacak mıyız?"
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
"ey ulusum!" dedi; "Bakınız eğer ben Rabbimden bir kanıt üzerinde isem ve kendi katından bana bir iyilik vermişse; siz görmek istemedikten sonra, sizi ona zorlayabilir miyiz? Siz onu istemediğiniz halde!
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Nuh dedi ki; «Ey soydaşlarım, baksanıza, eğer ben Rabbimden gelen açık belgelere dayanıyorsam, eğer O bana kendi katından bir rahmet verdi ise de siz bunu görmekten yoksun bırakıldı iseniz, istemediğiniz halde sizi bu açık belgeleri ve bu rahmeti kabul etmeye mi zorlayacağız?»
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Nuh şöyle cevap verdi: "Ey benim halkım! Düşünün bir kere: Ya ben Rabbimden gelen çok âşikâr bir belgeye, kesin delile dayanıyorsam, ya O, bana tarafından bir nübüvvet vermiş, bunlar size gizli kalmış da siz görememişseniz?Ne yapalım, istemediğiniz o rahmete girmeye sizi zorlayabilir miyiz?"
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Dedi ki: "Ey kavmim, bakın, ya ben Rabbimden bir delil üzerinde isem ve (O), kendi katından bana bir rahmet vermiş de, o (rahmet) sizin gözlerinizden gizli bırakılmış ise? Şimdi siz onu istemezken, biz sizi o(Tanrı rahmeti)ne zorla mı sokacağız?"
Şaban PirişŞaban Piriş:
-Ey Halkım, dedi. Sonunu düşündünüz mü? Eğer ben, Rabbim tarafından açık bir belge ile gelmişsem ve O’nun yanından bana, bir rahmet verilmişse; siz de bunu görmüyorsanız? İstemediğiniz halde sizi (onu kabul edin diye) zorluyor muyuz?
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Dedi ki: «Ey Kavmim, görüşünüz nedir söyleyin? Eğer ben Rabbimden apaçık bir belge üzerinde isem ve Rabbim bana kendi katından bir rahmet vermiş de (bu), sizin gözlerinizden saklı tutulmuşsa? Siz bunu istemiyorken biz sizi buna zorlayacak mıyız?
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Nûh dedi ki: "Ey toplumum! Bir düşünün! Ya ben Rabbimden gelen bir beyyine üzerindeysem; katından bana bir rahmet vermiş de o rahmet sizin gözlerinizden saklanmışsa! Siz ona tiksintiyle bakarken, biz sizi ona zorla mı ulaştıracağız?"
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
He said: "O my people! See ye if (it be that) I have a Clear Sign from my Lord, and that He hath sent Mercy unto me from His own presence, but that the Mercy hath been obscured from your sight? shall we compel you to accept it when ye are averse to it?