قَالُوا يَا شُعَيْبُ مَا نَفْقَهُ كَثِيرًا مِمَّا تَقُولُ وَإِنَّا لَنَرَاكَ فِينَا ضَعِيفًا ۖ وَلَوْلَا رَهْطُكَ لَرَجَمْنَاكَ ۖ وَمَا أَنْتَ عَلَيْنَا بِعَزِيزٍ
Kalu ya şüaybü ma nefkahü kesıram mimma tekulü ve inna le nerake fına daıyfa ve lev la rahtuke le racemnake ve ma ente aleyna bi aziz
Kelime
Anlamı
Kökü
قَالُوا
dediler ki
يَا شُعَيْبُ
Şuayb
مَا
نَفْقَهُ
biz anlamıyoruz
كَثِيرًا
çoğunu
مِمَّا
şeylerin
تَقُولُ
senin söylediğin
وَإِنَّا
ve biz
لَنَرَاكَ
seni görüyoruz
فِينَا
içimizde
ضَعِيفًا
güçsüz
وَلَوْلَا
şayet
رَهْطُكَ
yakın çevren olmasaydı
لَرَجَمْنَاكَ
seni taşlardık
وَمَا
ve yoktur
أَنْتَ
senin
عَلَيْنَا
bize karşı
بِعَزِيزٍ
bir üstünlüğün

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ey Şuayb dediler, söylediğin sözlerin çoğunu anlamıyoruz ve seni de içimizde zayıf görmedeyiz. Kabîlen olmasaydı seni taşlardık ve sen, bizden üstün değilsin zâten.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Ey Şuayb! Söylediklerinden pek birşey anlamıyoruz ve içimizde seni, cidden zayıf ve aciz görüyoruz. Eğer kabilen olmazsa, seni mutlaka öldüresiye taşlardık. Öyle ya, bizim üzerimizde, bir gücün ve itibarın da yok ki!"

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Dediler ki: Ey Şuayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve içimizde seni cidden zayıf (âciz) görüyoruz! Eğer kabilen olmasa, seni mutlaka taşlayarak öldürürüz. Sen bizden üstün değilsin.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Dediler ki: "Yâ Şuayb... Biz senin dediklerinden birçoğunu anlamıyoruz! İşin doğrusu seni içimizde zayıf konumda görüyoruz... Eğer arkanda saydığımız aşiretin olmasaydı, kesinlikle seni taşlayarak öldürürdük! Sen bize galebe çalacak durumda değilsin."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Ey Şuayb! Biz senin söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve seni içimizde güçsüz görüyoruz. Yakın çevren olmasaydı seni mutlaka taşlardık. Bize karşı bir üstünlüğün de yoktur.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Ey Şuayb" dediler. "Senin söylediklerinin çoğunu biz ’kavrayıp anlamıyoruz’. Doğrusu biz seni içimizde zayıf biri görüyoruz. Eğer yakın-çevren olmasaydı, gerçekten seni taşa tutar-öldürürdük. Sen bize karşı güçlü ve üstün değilsin."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Onlar şöyle dediler: "-Ey Şuayp! Biz, senin söylediklerinin çoğunu iyice anlamıyoruz ve seni de içimizde hakikaten zayıf (âciz) görüyoruz. Eğer aşiretin olmasaydı, muhakkak seni taşla öldürürdük. Senin bize karşı hiç bir üstünlüğün ve kıymetin yok; (ancak dinimize bağlı aşiretinin önemi vardır.)"

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Ey Şu‘ayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve içimizde seni cidden zayıf görüyoruz! Eğer kabilen olmasa, seni mutlaka taşlayarak öldürürüz. Sen bizden üstün değilsin.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    «Ey Şuayb! Soylediklerinin cogunu anlamiyor ve dogrusu seni aramizda gucsuz goruyoruz. Eger taraftarlarin olmasaydi seni taslardik. Esasen bizim gozumuzde pek itibarin da yoktur» dediler.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Dediler ki: Ey Şuâyb ! Biz senin söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve biz seni aramızda zayıf olarak görüyoruz. Kabilen olmasaydı, elbette seni taşlardık. Hem sen bizim yanımızda pek aziz-şerefli, itibırlı, üstün bir kimse de değilsin.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Dediler ki: “Ey Şuayb! Dediklerinin çoğunu anlamıyoruz. Hem biz seni aramızda zayıf görüyoruz. Eğer kabilen olmasaydı, seni taşlayarak öldürürdük. Zaten senin bize karşı hiçbir üstünlüğün de yok.”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Dediler ki: "Ey Şu’ayb! Dediklerinin çoğunu anlamıyoruz. Hem biz seni aramızda zayıf görüyoruz. Eğer kabilen olmasaydı, seni taşa tutardık. Zaten sen bizce itibarlı biri değilsin."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Dediler ki: Ey Şuayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve içimizde seni cidden zayıf (âciz) görüyoruz! Eğer kabilen olmasa, seni mutlaka taşlayarak öldürürüz. Sen bizden üstün değilsin.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Şuayb" dediler, "Senin söylediklerinin birçoğunu anlamıyoruz. Üstelik biz, seni aramızda güçsüz görüyoruz. Kabilen olmasaydı seni taşlardık/kovardık. Senin bize karşı herhangi bir üstünlüğün yoktur."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Dediler ki: «Ey Şu’ayb! Biz senin söylediklerinin çoğundan birşey anlamıyoruz. Ayrıca seni içimizde çok zayıf biri olarak görüyoruz. Eğer akrabaların olmasaydı mutlaka seni recmederdik (taşa tutardık). Senin bize hiçbir üstünlüğün yoktur.»

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Medyenoğulları dediler ki; «Ey Şuayb, söylediklerinin çoğundan hiçbir şey anlamıyoruz. Seni aramızda güçsüz görüyoruz. Eğer aşiretin olmasaydı, seni taşa tutarak öldürürdük. Sen bizim gözümüzde saygın ve dokunulmaz bir kişi değilsin.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Ey Şuayb" dediler. "Senin söylediklerinin çoğunu biz kavrayamıyoruz. Doğrusu biz seni içimizde zayıf biri görüyoruz. Eğer yakın çevren olmasaydı, gerçekten seni taşa tutar öldürürdük. Sen bize karşı güçlü ve üstün değilsin."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Dediler ki: "Ey Şuayb, biz senin söylediklerinden bir çoğunu kavrayıp anlamıyoruz. Doğrusu biz seni içimizde zayıf biri görüyoruz. Eğer aşiretin olmasaydı seni taşa tutardık. Zaten sen bize karşı güçlü ve üstün değilsin."

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Dediler ki: «Ey Şuayb, biz senin söylemekde olduğundan bir çoğunu iyice anlamıyoruz. Seni de içimizden cidden zaîf görüyoruz. Eğer kabilen olmasaydı muhakkak ki seni taşla öldürürdük. Sen bizden üstün bir şeref saahibi değilsin ki...»

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Dediler ki: `Ey Şuayb! Senin söylemekte olduğun şeylerden birçoğunu anlamıyoruz ve doğrusu biz, seni içimizde gerçekten zayıf olarak görüyoruz. Eğer kabîlen olmasaydı, elbette seni taşla(yarak öldürü)rdük. Senin bizim üzerimize bir üstünlüğün de yoktur!`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Dediler ki: Ey Şuayb; söylediklerinin çoğunu anlamıyor ve seni aramızda cidden zayıf görüyoruz. Taraftarların olmasaydı, seni taşlardık. Esasen sen, bizim yanımızda şerefli kimse de değilsin.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Kavmi "Ey Şuayb! Söylediklerinden pek çoğunu anlamıyoruz ve seni aramızda çok zayıf birisi olarak görüyoruz. Eğer senin çevrendeki sana inananlar (taraftarın) çok olmasaydı, seni mutlaka taşa tutardık. Sen bizden güçlü birisi değilsin" dediler.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Şöyle dediler: "Ya Şuayb, senin söylediklerinin çoğunu biz anlamadık! Ve gerçekten biz, seni içimizde zayıf görüyoruz. Ve senin rahtın (sana destek olan gurubun) olmasaydı mutlaka seni taşlardık. Ve sen, bize karşı üstün değilsin."

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Ey Şuayb! Söylediklerinin çoğunu anlamıyor ve doğrusu seni aramızda güçsüz görüyoruz. Eğer aşiretin olmasaydı seni taşlardık. Esasen bizim için pek değerli de değilsin" dediler.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (Fakat soydaşları o’na:) "Ey Şuayb! Söylediklerinden pek bir şey anlamıyoruz" dediler, "ayrıca aramızda ne kadar zayıf olduğunun da açıkça farkındayız; eğer ailen olmasaydı seni mutlaka öldüresiye taşlardık! Öyle ya, bizim üstümüzde bir gücün, bir nüfuzun yok ki!"

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    "Ey Şuayb!" dediler, "Senin söylediklerinden bir çoğunu anlamıyoruz; üstelik biz, aramızdaki konumunun ne kadar zayıf olduğunun da farkındayız: eğer ailen(den hatırını saydıklarımız) olmasaydı, seni mutlaka taşa tutardık; zira sen bizden hiç de güçlü ve üstün değilsin."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Dediler ki: «Ya Şuayb! Söylediklerinden bir çoğunu iyice anlayamıyoruz. Şüphe yok ki, biz seni aramızda cidden zayıf görüyoruz ve eğer senin aşiretin olmasa idi elbette seni taşlayarak öldürürdük ve sen bizim üzerimize bir izzet sahibi değilsin.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Dediler ki: "Ey Şuayb! Sözlerinin çoğunu anlamıyoruz. Biz seni cidden içimizde zayıf, güçsüz görüyoruz. Eğer kabilen olmasaydı, seni mutlaka taşlardık. Senin bize karşı hiçbir üstünlüğün yoktur. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    "ey şuayb!" dediler. "Dediğin şeylerin çoğunu anlamıyoruz! Doğrusu, biz seni içimizde zayıf birisi görüyoruz. Eğer yakınların/kabilen olmasaydı elbette seni taşa tutup öldürürdük. Zaten, bize karşı senin hiçbir üstünlüğün yoktur."

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    eğer ailen(den hatırını saydıklarımız) olmasaydı, seni mutlaka taşa tutardık; zira sen bizden hiç de güçlü ve üstün değilsin."

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Halkı ise "Şuayb!" dediler, "söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz, kabul etmiyoruz. Hem içimizde seni pek zayıf görüyoruz, eğer senin üç beş kişilik akraba grubunun hatırı olmasaydı seni taşa tutar linç ederdik. Bizim nazarımızda senin hiç önemin yoktur."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Dediler ki: "Ey Şu’ayb, senin söylediklerinden çoğunu anlamıyoruz, biz seni içimizde zayıf görüyoruz. Kabilen olmasaydı seni mutlaka taşla(yarak öldürü)rdük! Senin bizim yanımızda hiçbir değerin yoktur!"

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    -Ey Şuayb, Biz, senin söylediklerinin çoğunu anlamıyoruz ve biz, senin aramızda zayıf olduğunu görüyoruz. Eğer taraftarların olmasaydı seni taşa tutardık. Zaten senin bizim gözümüzde hiç bir değerinde yok, dediler.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Ey Şuayb» dediler. «Senin söylediklerinin çoğunu biz ’kavrayıp anlamıyoruz’. Doğrusu biz seni içimizde zayıf da görüyoruz. Eğer yakın çevren olmasaydı, gerçekten biz seni taşa tutar öldürürdük. Sen bize karşı güçlü ve üstün değilsin.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Dediler ki: "Ey Şuayb! Söylediklerinin birçoğunu anlamıyoruz. Ve biz seni aramızda zayıf bir adam olarak görüyoruz. Hani kabilen olmasa, kafanı taşla ezivereceğiz. Senin bize karşı hiçbir üstünlüğün yok."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    They said: "O Shu´aib! much of what thou sayest we do not understand! In fact among us we see that thou hast no strength! Were it not for thy family, we should certainly have stoned thee! for thou hast among us no great position!"