Medine döneminde inmiştir. 22 âyettir. Sûre, adını ilk âyette sözü edilen olaydan almıştır. “Mücâdele”, münakaşa etmek, tartışmak demektir. Bir adamın “zıhâr” yaptığı karısı, Hz. Peygambere gelerek onu şikâyet etmiş ve Hz. Peygamberlede tartışmıştı. Sûrede başlıca, zıhar, zıhar keffareti gibi bazı dînî hükümler ile bir takım görgü kuralları ve mü’minlerin inanmayanlara karşı takınmaları gereken tavır konu edilmektedir.
1.
Allah, kocası hakkında seninle tartışan ve Allah’a şikayette bulunan kadının sözünü işitmiştir. Allah sizin sürdürdüğünüz konuşmayı işitmekteydi. Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
2.
Içinizden eşlerine zıhar yapanlar; bilsinler ki, o eşleri onların anaları değildir. Onların anaları ancak kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar hoş karşılanmayan ve yalan bir söz söylüyorlar. Şüphesiz Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
3.
Kadınlarından zıhar yapıp ayrılan, sonra da söylediklerinden dönecek olan eşler; birlikte olmadan önce, bir köleyi/esiri azat etmeli/özgür bırakmalıdırlar. İşte bu hüküm ile size öğüt veriliyor. Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
Kim buna imkân bulamazsa, eşiyle birlikte olmadan önce ardarda iki ay oruç tutmalıdır. Kimin de buna gücü yetmezse altmış fakiri doyurmalıdır. Bunlar Allah’a ve Rasûlüne hakkıyla imana alışmanız diyedir. İşte bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kâfirler için çok acıklı bir azap vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Allah’a ve Rasûlüne düşmanlık edenler, kendilerinden öncekilerin alçaltıldığı gibi alçaltılacaklardır. Oysa Biz apaçık âyetler indirdik. Kâfirler için alçaltıcı bir azap vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Allah’ın onları hep birden diriltip yaptıklarını kendilerine haber vereceği günü hatırla. Allah onları sayıp zaptetmiş, onlarsa bunları unutmuşlardır. Allah herşeye şahittir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Göklerdeki ve yerdeki herşeyi Allah’ın bildiğini görmüyor musun? Üç kişi gizlice konuşmaz ki, dördüncüleri ‘O’ olmasın. Beş kişi gizlice konuşmaz ki, altıncıları ‘O’ olmasın. Bundan daha az, yahut daha çok da olsalar, nerede olurlarsa olsunlar, ‘O’mutlaka onlarla beraberdir. Sonra onlara yaptıklarını Kıyamet günü haber verecektir. Allah herşeyi hakkıyla bilir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Gizlice konuşmaktan menedilip de, menedildikleri şeyi yapan ve günah, düşmanlık ve Rasûl’e isyanı konuşanları görmedin mi? Sana geldiklerinde Allah’ın seni selâmlamadığı selâmla selâmlıyorlar. İçlerinden de; "Söylediklerimizden dolayı, Allah bize azap etse ya!" diyorlar. Cehennem onlara yeter! Oraya girecekler. Ne kötü varış yeridir orası!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Ey iman EDENLER! Siz baş başa gizlice konuştuğunuz zaman; günah, düşmanlık ve Rasûl’e isyanı konuşmayın. İyilik ve takvayı (nasıl korunabilirizi) konuşun ve huzuruna toplanacağınız Allah’a karşı gelmekten sakının.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
O kötü fısıltılar iman edenleri üzmek için, ancak şeytandan kaynaklanmaktadır. Oysa şeytan; Allah’ın izni/onayı olmadıkça, müminlere hiçbir zarar verebilecek güçte değildir. Öyle ise, müminler ancak Allah’a tevekkül etsinler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
Ey iman EDENLER! Size; "Meclislerde yer açın" denildiği zaman açın ki, Allah da size genişlik versin. Size; "Kalkın", denildiği zaman da kalkın ki, Allah içinizden inananların ve ilim/bilim adamlarının derecelerini yükseltsin. Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Ey iman EDENLER! Rasûl ile baş başa (özel) konuşacağınız zaman, baş başa (özel) konuşmanızdan önce, (işsizlere) sadaka verin. Bu, sizin için daha hayırlı ve daha temizdir. Şâyet (sadaka verecek bir şey) bulamazsanız, bilin ki Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Baş başa (özel) konuşmanızdan önce sadakalar vermekten çekindiniz öyle mi? Bunu yapmadığınız halde ve Allah da sizin pişmanlığınızı kabul ettiğine göre, artık namazı kılın, zekatı (çalışıp üreterek) verin. Allah’a ve Rasûlüne de itaat edin. Allah bütün yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
Allah’ın kendilerine gazap ettiği bir topluluğu, dost edinenleri görmez misin? Onlar ne sizdendirler, ne de onlardan. Onlar bile bile yalan yere yemin ederler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
Onlar yeminlerini kalkan yapıp, Allah’ın dininden alıkoymaya çalıştılar. Bunun için onlara alçaltıcı bir azap vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
Onların malları da evlâtları da, Allah’a karşı kendilerine bir yarar sağlamayacaktır. Onlar cehennemliklerdir. Onlar orada sonsuz/ebedi kalacaklardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Allah’ın onları hep birden dirilteceği, onların da bir iş üzerinde olduklarını sanarak size yemin ettikleri gibi, Allah’a da yemin edecekleri günü düşün! İyi bilin ki, onlar yalancıların ta kendileridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
Şeytan onlar üzerinde tam bir egemenlik kurmuş, kendilerine Allah’ı anmayı/düşünmeyi unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın tarafında olanlardır. İyi bilin ki; şeytanın tarafında olanlar, ziyana uğrayanların ta kendileridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
Allah; "şüphesiz Ben ve Elçilerim galip geleceğiz" diye yazmıştır. Şüphe yok ki Allah; çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
Allah’a ve ahiret gününe iman eden hiçbir topluluğun; babaları, oğulları, kardeşleri yahut kendi soysopları olsalar bile, Allah’a ve Rasûlüne düşmanlık eden kimselere, sevgi beslediğini göremezsin. İşte Allah, onların kalplerine imanın huzurunu vermiş ve onları kendi katından bir ruh (Suhuflar, Zebur, Tevrat, İncil ve Kur’an) ile desteklemiştir. Onlara, içlerinden ırmaklar akan ve içlerinde sonsuz kalacakları cennetler verecektir. Allah onlardan razı olmuş, onlar da Allah’tan razı olmuşlardır. İşte onlar, Allah’ın tarafında olanlardır. İyi bilin ki; Allah’ın tarafında olanlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster