قَالَ نَعَمْ وَإِنَّكُمْ لَمِنَ الْمُقَرَّبِينَ
Kale neam ve inneküm le minel mükarrabın
Kelime
Anlamı
Kökü
قَالَ
dedi
نَعَمْ
evet
وَإِنَّكُمْ
hem de siz
لَمِنَ
olanlardansınız
الْمُقَرَّبِينَ
yakınlar(ım)

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Evet dedi Firavun ve siz, mutlaka yakınlarımdan olacaksınız.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Elbette" diye karşılık verdi. "Üstelik o zaman benim en yakınlarımdan olacaksınız."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    (Firavun): Evet hem de siz mutlaka yakınlarımdan olacaksınız, dedi.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    (Firavun): "Evet" dedi... "Muhakkak ki siz benim çok yakınlarımdan olacaksınız."

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Evet. Hem o zaman siz, bana yakın kimselerden olacaksınız’ dedi.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Evet" dedi. "(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Firavun: "- Evet, şüphesiz ki, siz yakınlarımdan olacaksınız." dedi.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Firavun, “Evet, hem de siz bana yakınlardan olacaksınız” dedi.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Firavun, «Evet, yenerseniz gozdelerden olacaksiniz» dedi.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    O da, evet ve hem de (bana) yakınlardan olursunuz, dedi.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Firavun: “Evet, yakın adamlarım arasına gireceksiniz” dedi.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Firavun, "Evet. Üstelik siz (ücretle de kalmayacaksınız) mutlaka benim en yakınlarımdan olacaksınız" dedi.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    (Firavun): Evet hem de siz mutlaka yakınlarımdan olacaksınız, dedi.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Evet" dedi, "Siz benim yakın çevreme de girersiniz."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    «Evet» dedi (Firavun), «Üstelik o zaman benim yakınlarımdan olacaksınız.»

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Firavun: «Evet, yakın adamlarım arasına gireceksiniz» dedi.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Evet" dedi. "(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan olacaksınız."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    "Evet, ayrıca gerçekten de siz yakınlaşanlardan olacaksınız." dedi.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    (Fir’avn): «Var ya, dedi, hem siz (benim) en yakınlar (ım) dan da olacaksınız muhakkak».

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    (Fir`avun:) `Evet, hem elbette siz, kesinlikle (bana) yakın kılınanlardan olacaksınız` dedi.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Evet, hem siz muhakkak gözdeler olacaksınız, dedi.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Firavun "Elbette bunun karşılığında, bana yakın kimseler olacaksınız" dedi.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    (Firavun) şöyle dedi: "Evet ve siz mutlaka en yakın olanlardan (olacaksınız)."

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Dedi ki: "Evet, (O zaman) siz yakın kılınanlardan olursunuz."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (Firavun): "Elbette" diye karşılık verdi, "üstelik, o zaman gözdelerimizin arasına katılmış olacaksınız."

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    (Firavun): "Kesinlikle!" dedi, "üstelik siz (protokolde) maiyetimiz arasındaki yerinizi de alacaksınız."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Dedi ki: «Evet. Ve şüphe yok siz (o zaman) en yakınlardansınızdır.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    O da: "Evet, o takdirde siz gözde kimselerden olacaksınız!" dedi.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    (Firavun): "Evet! Şüphesiz siz en yakınlarımdan olacaksınız" dedi.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    «Evet, yakın adamlarım arasına gireceksiniz» dedi.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Firavun: "Elbette! Üstelik siz benim gözdelerimden olacaksınız!" dedi.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    (Fir’avn): "Evet, dedi, hem de siz (benim) yakınlar(ım)dan(olacak)sınız!"

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    -Evet, elbette siz benim yakınlarım olacaksınız, dedi.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Evet» dedi. «(O zaman) Siz en yakın(larım) kılınanlardan da olacaksınız.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "Evet, dedi, ayrıca siz benim en yakınlarımdan olacaksınız."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    He said: "Yea, (and more),- for ye shall in that case be (raised to posts) nearest (to my person)."