1. Elif. Lam. Mim. Sad. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. Bu sana indirilen bir Kitap’tır. Onunla uyarman ve mü’minlere öğüt vermen hususunda gönlünde bir sıkıntı olmasın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. "Uyun Rabbinizin katından size indirilene! O’nun dışında birtakım otoritelere de asla uymayın!" Ne kadar da kıt hafızalısınız! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. Biz nice kasabaları helak ettik. Onlara azabımız ya gece vakti veya gündüz uykusuna yattıkları sırada ulaştı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. ’Şüphesiz biz zalim kimselerdik’ demekten başka savunmaları olmadı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Kendilerine peygamber gönderilmiş olanlara da, peygamber olarak gönderilenlere de soracağız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. (Yapıp ettiklerini) onlara bilgi ile anlatacağız; çünkü biz onlardan habersiz değildik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. Gerçek tartı o gündedir. Kimin tartıları ağır gelirse işte kurtuluşa erecekler onlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Kimin tartıları hafif gelirse onlar da ayetlerimize karşı haksızlık etmelerinden dolayı kendilerini zarara sokanlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Doğrusu sizi yeryüzüne yerleştirdik ve size orada çeşitli geçim imkanları verdik. Çok az şükrediyorsunuz! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. ’Adem’e secde edin’ dedik. İblis dışında hepsi secde etti. O ise secde edenlerden olmadı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. ’Ben ondan üstünüm. Beni ateşten yarattın onu ise çamurdan yarattın’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. ’Öyleyse oradan in. Orada büyüklenmeye hakkın olamaz. Çık. Sen küçük düşürülenlerdensin’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. ’Onların yeniden diriltilecekleri güne kadar bana mühlet ver’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. ’Haydi, sen kendilerine mühlet verilenlerdensin’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. ’Beni azgınlığa düşürmene karşılık onlara karşı senin doğru yolunun üstünde oturacağım. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. Sonra onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım. Böylece sen onların çoğunu şükredenlerden bulmayacaksın.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. ’Oradan kınanmış ve kovulup aşağılanmış olarak çık. Onlardan kim sana uyarsa (bilin ki) cehennemi hep sizinle dolduracağım.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. ’Ey Adem! Sen de eşinle birlikte cennete yerleş ve orada istediğiniz her yerden yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa zalimlerden olursunuz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Rabbinizin sizi bu ağaçtan menetmesi sırf melek yahut sonsuz hayat süreceklerden olmamanız içindir dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. ’Şüphesiz ki ben size öğüt verenlerdenim’ diye onlara karşı yemin etti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. ’Ben sizi bu ağaçtan menetmemiş miydim ve size ’şüphesiz ki şeytan size açık bir düşmandır’ dememiş miydim?’ diye seslendi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. ’Ey Rabbimiz! Biz kendimize haksızlık ettik. Sen bizi bağışlamaz ve bize rahmet etmezsen muhakkak ki zarar edenlerden oluruz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. ’Birbirinize düşman olarak inin. Siz yeryüzünde belli bir süreye kadar kalacak ve orada geçim süreceksiniz’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. (Yine) ’Orada yaşar, orada ölür ve oradan çıkarılırsınız’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Ey Adem oğulları! Size avret yerlerinizi örten giysi ve giyinip süsleneceğiniz elbise indirdik. Takva elbisesi ise en hayırlı olandır. İşte bunlar Allah’ın ayetlerindendir. Umulur ki öğüt alırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Ey Adem oğulları! Şeytan, anne babanızın avret yerlerini kendilerine göstermek için elbiselerini soyarak onları cennetten çıkardığı gibi sizi de yanılgıya düşürmesin. O ve taraftarları, sizin kendilerini göremediğiniz yerden sizi görmektedirler. Biz şeytanları iman etmeyenlerin dostları kıldık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. ’Allah kesinlikle hayasızlığı emretmez. Siz Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz?’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. ’Rabbim adaleti emretti. Her secde yerinde yüzlerinizi (O’na) doğrultun ve dini yalnız kendisine has kılarak O’na dua edin. Sizi ilk kez yarattığı gibi (O’na) dönersiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. (Allah) bir grubu doğru yola yöneltti, bir grup için de sapıklık hak oldu. Onlar Allah’ı bırakıp şeytanları dost edinmekte ve kendilerinin doğru yol üzere olduklarını sanmaktadırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. Ey Adem oğulları! Her mescide gidişinizde süslerinizi alın , yiyin, için ve israf etmeyin. Çünkü O, israf edenleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. ’Onlar dünya hayatında iman edenler içindir. Kıyamet gününde ise yalnız onlara özeldir.’ Bilen bir topluluk için ayetlerimizi işte böyle etraflıca açıklıyoruz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. ’Rabbim ancak, gizli olsun açık olsun bütün hayasızlıkları, günah işlemeyi, haksız yere taşkınlık etmeyi, hakkında bir delil indirmediği bir şeyi Allah’a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. Her ümmetin bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde ne bir saat geriye bırakabilirler ve ne de öne alabilirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. Ey Adem oğulları! İçinizden, ayetlerimizi size okuyan peygamberler geldiğinde, kim sakınır ve durumunu düzeltirse onlar için korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Ayetlerimizi yalanlayıp onlara karşı büyüklük taslayanlar ise, onlar da cehennemliklerdir. Onlar orada sürekli kalacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. ’Bizim yanımızdan kayboldular’ derler ve kâfir olduklarına dair kendi aleyhlerine şahitlik ederler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. ’Herkes için kat kattır ama siz bilmiyorsunuz’ der. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. ’Sizin bize bir üstünlüğünüz yoktu. Kazandıklarınıza karşılık azabı tadın’ derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. Ayetlerimizi yalanlayan ve onlara karşı büyüklük taslayanlara göğün kapıları açılmaz ve deve iğne deliğinden geçmedikçe onlar cennete giremezler. Suçluları işte böyle cezalandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerini kaplayan (ateşten) örtüler vardır. Zalimleri işte böyle cezalandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. İman edip iyi işler işleyenler ise -ki biz hiçbir canı yapabileceğinden fazlasıyla yükümlü tutmayız- işte onlar cennete girecek olanlardır. Onlar orada sürekli kalacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. ’İşte bu cennete yaptıklarınıza karşılık olarak mirasçı kılındınız’ diye seslenilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. ’Biz Rabbimizin bize vaad ettiğinin gerçek olduğunu gördük siz de Rabbinizin size vaad ettiğinin gerçek olduğunu gördünüz mü?’ diye seslenirler. Onlar ’Evet’ derler. O sırada bir seslenici ’Allah’ın laneti zalimlerin üzerinedir’ diye seslenir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. Onlar Allah’ın yolundan alıkoyar ve onu çarpık bir hale sokmak isterler. Onlar aynı zamanda ahireti inkar ederler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. ’Size selam olsun’ diye seslenirler. Bunlar henüz oraya girmemiş olan ama girmeyi arzulayan kimselerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. ’Ey Rabbimiz! Bizi zalimler topluluğu ile birlikte bulundurma’ derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. ’Çokluğunuz (veya biriktirdikleriniz) ve büyüklenmeleriniz size bir yarar sağlamadı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Allah’ın kendilerine rahmet ulaştırmayacağına yemin ettiğiniz kimseler bunlar mı? Girin cennete! Size bir korku yoktur ve üzülmeyeceksiniz de!’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. ’Allah onları kâfirlere haram etmiştir’ derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. Onlar dinlerini oyun ve eğlence edinmişlerdir ve dünya hayatı kendilerini aldatmıştır. Onlar bu günle karşılaşacaklarını unuttukları ve bizim ayetlerimizi bile bile inkar ettikleri gibi biz de bugün onları unuturuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. Biz onlara bilgi ile açıkladığımız, iman edenler topluluğu için yol gösterici ve rahmet olan bir kitap getirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. ’Rabbimizin peygamberleri hakkı bildirmişlerdi. Şimdi bizim şefaatçilerimiz var mı ki bize şefaat etsinler? Yahut geriye döndürülsek de daha önce yaptıklarımızdan farklı işler yapsak’ derler. Onlar kendilerini zarara sokmuşlardır ve uydurdukları şeyler de yanlarından kaybolmuştur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. Şüphesiz sizin Rabbiniz gökleri ve yeri altı günde yaratıp sonra Arş’ı kuşatan Allah’tır. O, geceyi kendisini durmadan kovalayan gündüze örter. Güneş, ay ve yıldızları kendi buyruğuna baş eğmiş olarak var eden O’dur. Dikkat edin, yaratma ve emir O’na aittir. Alemlerin Rabbi olan Allah pek uludur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Rabbinize gönülden yalvararak ve gizlice dua edin. Şüphesiz ki O aşırıya gidenleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. Düzene sokulmasından sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. O’na korku ve ümit ile dua edin. Muhakkak ki Allah’ın rahmeti iyilik edenlere yakındır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. Rüzgarları rahmeti öncesinde müjdeci olarak gönderen O’dur. Nitekim bunlar ağır bulutları taşıdıklarında, onları ölü bir beldeye iletiriz. Onlardan su indirir ve onunla her tür ürün çıkarırız. İşte ölüleri de böyle çıkarırız. Umulur ki öğüt alırsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. Güzel bir beldenin bitkisi Rabbinin izniyle çıkar. Çoraklaşmış olan beldeden ise ancak çok zorlukla (veya yararsız) bitki çıkar. Şükreden bir topluluk için ayetleri işte böyle genişçe açıklarız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. ’Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin O’ndan başka ilahınız yoktur. Ben sizin için büyük bir günün azabından korkuyorum’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. ’Biz seni açık bir sapıklık içinde görüyoruz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 61. ’Ey kavmim! Bende herhangi bir sapıklık yok. Ancak ben alemlerin Rabbinden bir elçiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 62. Size, Rabbimin vahiyle bildirdiklerini ulaştırıyorum, size öğüt veriyorum ve ben Allah katından sizin bilmediğiniz şeyleri biliyorum. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 63. Olur ki merhamet olunursunuz diye sakınmanız için sizi uyarması için aranızdan bir adam vasıtasıyla size bir uyarı (zikir) gelmesine hayret mi ettiniz?’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 64. Onlar onu yalanladılar. Biz de onu ve gemide onunla beraber olanları kurtardık, ayetlerimizi yalanlayanları da (suda) boğduk. Şüphesiz onlar görmeyen bir topluluk idiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 65. ’Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. O’ndan başka ilahınız yoktur. Sakınmaz mısınız?’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 66. ’Biz seni akli yetersizlik içinde görüyor ve senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 67. ’Ey kavmim! Bende herhangi bir akli yetersizlik yoktur. Ancak ben alemlerin Rabbinden bir elçiyim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 68. Size Rabbimin vahiyle bildirdiklerini ulaştırıyorum ve ben sizin için güvenilir bir öğütçüyüm. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 69. Sizi uyarması için içinizden bir adam vasıtasıyla Rabbinizden size bir uyarı gelmesine hayret mi ettiniz? Düşünün ki Nuh kavminden sonra sizi halifeler kıldı ve sizin yaratılıştaki gücünüzü daha da artırdı. Allah’ın nimetlerini anın; olur ki kurtuluşa erersiniz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 70. ’Sen bize, babalarımızın taptığı şeyleri bırakmamız ve yalnız Allah’a kulluk etmemiz için mi geldin? Eğer doğru sözlülerden isen bize, tehdit ettiğin şeyi getir’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 71. ’Size Rabbinizden azap ve gazap kesinleşti. Sizin ve babalarınızın taktığı ve Allah’ın haklarında herhangi bir delil indirmediği birtakım isimler üzerinde benimle tartışmaya mı giriyorsunuz? Bekleyin, ben de sizinle birlikte bekleyenlerdenim’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 72. Nitekim biz onu ve beraberindekileri tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık. Ayetlerimizi yalanlayarak iman etmeyenlerin de sonlarını getirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 73. ’Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. O’ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir belge geldi. Şu Allah’ın devesi sizin için bir mucizedir. Onu kendi haline bırakın Allah’ın toprağında otlasın ve ona bir kötülükte bulunmayın. Yoksa sizi acıklı bir azap yakalar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 74. Düşünün ki, sizi Ad kavminden sonra halifeler kıldı ve sizi yeryüzüne yerleştirdi. Düzlüklerinde köşkler yapıyor, dağlarında kayaları yontarak evler inşa ediyorsunuz. Allah’ın nimetlerini hatırlayın ve yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 75. ’Biz onunla gönderilene iman edenleriz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 76. ’Biz de sizin iman ettiğinizi inkar edenleriz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 77. ’Ey Salih! Eğer gerçekten peygamber olarak gönderilenlerden isen bizi tehdit ettiğin azabı getir bakalım’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 78. Bunun üzerine onları kuvvetli bir sarsıntı aldı ve yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 79. ’Ey kavmim! Ben size Rabbimin bildirdiğini ulaştırdım ve size öğüt verdim; ama siz öğüt verenlerden hoşlanmıyorsunuz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 80. ’Sizden önce alemlerden kimsenin işlemediği bir kötülüğü siz mi işliyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 81. Siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz çok ileri giden bir topluluksunuz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 82. ’Onları kasabanızdan çıkarın. Onlar pek fazla temiz olmaya çalışan insanlarmış!’ demek oldu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 83. Biz de onu ve karısı dışında bütün ailesini kurtardık. O (karısı) ise azapta kalanlardandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 84. Onların üzerine şiddetli bir (azap) yağmuru yağdırdık. Suçluların sonlarının nasıl olduğuna bak! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 85. ’Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. O’ndan başka ilahınız yoktur. Size Rabbinizden açık bir belge geldi. Ölçüyü tartıyı tam yapın ve insanların eşyasını eksik vermeyin. Düzene sokulmasından sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Eğer mü’minler iseniz bu sizin için daha hayırlıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 86. Tehditlerde bulunmak, insanları Allah’ın yolundan alıkoymak ve onda çarpıklık aramak üzere bütün yollara oturmayın. Düşünün ki az sayıdaydınız Allah sizi çoğalttı. Bozguncuların sonlarının nasıl olduğuna bakın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 87. Eğer içinizden bir topluluk benimle gönderilmiş olana iman etmiş bir topluluk da iman etmemişse Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 88. ’İstemesek de mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 89. Allah bizi ondan kurtardıktan sonra sizin dininize dönersek Allah’a iftirada bulunmuş oluruz. Rabbimiz Allah dilemedikçe de zaten sizin dininize dönmemiz söz konusu olamaz. Rabbimiz ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. Biz Allah’a güvendik. Ey Rabbimiz! Bizimle kavmimizin arasını hak üzere aç (aramızda hak üzere hükmet). Sen açanların (hükmedenlerin) en hayırlısısın.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 90. ’Eğer Şu’ayb’a uyarsanız o zaman zarara uğrayanlardan olursunuz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 91. Bunun üzerine onları kuvvetli bir sarsıntı aldı ve yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 92. Şu’ayb’ı yalanlayanlar sanki orada hiç yaşamamış gibi oldular. Asıl zarara uğrayanlar Şu’ayb’ı yalanlayanlar oldu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 93. ’Ey kavmim! Ben size Rabbimin bildirdiklerini ulaştırdım ve size öğüt verdim. Artık inkarcılar topluluğuna nasıl üzülürüm?’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 94. Hangi kasabaya peygamber gönderdiysek mutlaka oranın halkını, belki gönülden yalvarıp yakarırlar diye sıkıntı ve darlıkla karşı karşıya getirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 95. ’Babalarımıza da darlık ve rahatlık dokunmuştu’ dediler. Bunun üzerine onları farkında olmadıkları bir sırada ansızın yakaladık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 96. Eğer, kasabaların halkı iman etmiş ve sakınmış olsalardı onlara göklerin ve yerin bereketlerini açardık. Ancak onlar yalanladılar biz de onları kazandıklarına karşılık yakalayıverdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 97. Kasabaların halkı, uyumakta oldukları bir gece vaktinde kendilerine şiddetli azabımızın gelmeyeceğinden güvende miydiler? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 98. Yahut kasabaların halkı, eğlenmekte oldukları bir kuşluk vaktinde kendilerine şiddetli azabımızın gelmeyeceğinden güvende miydiler? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 99. Onlar Allah’ın tuzağından güvende miydiler? Zarara uğrayan bir topluluktan başka kimse Allah’ın tuzağından güvende olamaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 100. Eski halkından sonra yeryüzüne varis olanlarca şu husus anlaşılmadı mı ki, biz dileseydik onları da günahlarından dolayı musibete uğratırdık ve kalplerine mühür vururduk da, artık bir şey duymazlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 101. İşte o kasabaların haberlerinden bazılarını sana anlatıyoruz. Şüphesiz onlara peygamberleri açık belgeler getirmişlerdi. Ancak daha önce yalanladıklarına iman etmeye yanaşmadılar. İşte Allah, kâfirlerin kalplerini böyle mühürler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 102. Onların çoğunda bir ahde bağlılık görmedik. Çoğunu ancak fasık kimseler olarak bulduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 103. Sonra onların ardından Musa’yı ayetlerimizle, Firavun’a ve onun ileri gelenlerine gönderdik; ancak onlar ayetlerimize haksızlık ettiler. Bozguncuların sonlarının nasıl olduğuna bir bak! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 104. ’Ey Firavun! Ben alemlerin Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamberim. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 105. Bana yaraşan, Allah hakkında gerçek olandan başkasını söylememektir. Size Rabbinizden açık bir belge getirdim. Artık İsrailoğullarını benimle birlikte gönder.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 106. ’Eğer bir mucize getirdiysen; doğru sözlülerden isen, onu ortaya koy’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 107. Bunun üzerine (Musa) asasını attı ve bir anda apaçık bir yılan oluverdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 108. Ardından elini çıkardı. O da bakanlara bembeyaz görünüverdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 109. ’Bu bilgin bir büyücüdür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 110. Sizi toprağınızdan çıkarmak istiyor. Buna göre ne buyurursunuz?’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 111. ’Onu ve kardeşini şimdilik beklet. Sonra şehirlere toplayıcılar gönder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 112. Bütün bilgin büyücüleri sana getirsinler’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 113. ’Eğer üstün çıkan biz olursak bize elbette bir mükafat olacak değil mi?’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 114. ’Evet. Hem o zaman siz, bana yakın kimselerden olacaksınız’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 115. ’Ey Musa! Sen mi atacaksın yoksa önce atan biz mi olalım?’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 116. ’Atın’ dedi. Attıklarında insanların gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler ve büyük bir büyü ortaya koydular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 117. ’Asanı at’ diye vahyettik. Bir de baktılar ki o, onların uyduruverdikleri şeyleri yutuyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 118. Böylece hak ortaya çıktı ve onların yaptıkları ortadan silindi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 119. Onlar burada yenildiler ve zelil oldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 120. Büyücüler hemen secdeye kapandılar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 121. ’Alemlerin Rabbine iman ettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 122. Musa ve Harun’un Rabbine’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 123. ’Ben size izin vermeden önce ona iman mı ettiniz? Bu, halkını içinden çıkarmak amacıyla şehirde kurmuş olduğunuz bir tuzaktır. Yakında bileceksiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 124. Sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kesecek sonra hepinizi asacağım.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 125. ’Muhakkak ki biz Rabbimize döneceğiz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 126. Sen bizden sırf, Rabbimizin ayetleri bize geldiğinde onlara iman ettik diye öç alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bolca sabır ver ve canlarımızı Müslümanlar olarak al.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 127. ’Onların oğullarını öldürecek ve kadınlarını sağ bırakacağız. Biz onların üstünde ezici bir güce sahibiz’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 128. ’Allah’tan yardım dileyin ve sabredin. Yeryüzü Allah’ındır, ona kullarından dilediğini mirasçı kılar. Sonuç ise takva sahiplerinindir’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 129. ’Olur ki Rabbiniz, düşmanınızı helak edip, sizi onların yerlerine yerleştirir ve sizin nasıl davranacağınıza bakar’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 130. Şüphesiz biz Firavun’un ailesini belki öğüt alırlar diye kıtlık ve meyvelerden eksiltme yoluyla sıktık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 131. ’Bu bizim hakkımızdır’ derlerdi. Başlarına bir kötülük geldiğinde de Musa ve beraberindekilerin uğursuzluğuna yorarlardı. İyi bilin ki, onların uğursuzluğu Allah katındandır , ancak çoğu bunu bilmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 132. ’Sen bizi büyülemek için ne kadar mucize getirirsen getir biz yine de sana iman edecek değiliz.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 133. Biz ayrı ayrı alametler olarak üzerlerine tufan, çekirge, haşarat, kurbağalar ve kan gönderdik. Ama onlar yine büyüklük tasladılar ve suçlular toplumu oldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 134. ’Ey Musa! Sana olan ahdine dayanarak bizim için Rabbine dua et. Eğer üzerimizden bu felaketi kaldırırsan sana iman edecek ve İsrailoğullarını seninle birlikte göndereceğiz’ diyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 135. Üzerlerinden, erişecekleri belli bir zamana kadar o felaketi kaldırdığımızda onlar derhal sözlerinden dönüyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 136. Biz de ayetlerimizi yalanladıklarından ve onları umursamadıklarından dolayı kendilerinden öç aldık ve tümünü denizde boğduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 137. Sonra da zayıf düşürülen topluluğu (mustaz’afları) bereketlendirdiğimiz yerin doğularına ve batılarına mirasçı kıldık. Böylece Rabbinin İsrailoğullarına olan güzel sözü sabretmelerine karşılık tam yerine geldi. Firavun ile toplumunun yapmakta olduklarını ve yükselttiklerini de yıktık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 138. ’Siz gerçekten cahillik eden bir topluluksunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 139. Şunların içinde bulundukları şey mahvolup gitmeye mahkumdur; yapmakta oldukları da hep boşunadır.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 140. ’O sizi bütün alemlere üstün kılmışken ben sizin için Allah’tan başka ilah mı arayacağım!’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 141. Düşünün ki, size en kötü işkenceleri yapan, oğullarınızı öldürüp kadınlarınızı sağ bırakan Firavun hanedanından sizi kurtardık. Bunda sizin için Rabbinizin katından büyük bir imtihan vardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 142. ’Kavmimim içinde benim yerime geç, düzelt ve bozguncuların yoluna uyma’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 143. ’Sen pek yücesin. Sana tevbe ettim ve ben mü’minlerin ilkiyim’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 144. ’Ey Musa! Ben ilahi tebliğlerimle ve seninle konuşmamla, seni insanlara karşı seçkin kıldım. Sana verdiğimi al ve şükredenlerden ol!’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 145. Onun için levhalarda her şeyle ilgili bir öğüt ve her şey hakkında bir açıklama yazdık. ’Bunlara sıkıca sarıl ve kavmine de bunlara en güzel şekilde uymalarını emret. Size fasıkların yurdunu göstereceğim.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 146. Yeryüzünde haksız yere büyüklenenleri ayetlerimden uzaklaştıracağım. Onlar bütün ayetleri (mucizeleri) görseler de iman etmezler. Doğru yolu görseler de onu yol olarak benimsemezler. Azgınlık yolunu görürlerse onu yol olarak benimserler. Bu, ayetlerimizi yalanlamaları ve onlara karşı umursuz davranmaları yüzündendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 147. Ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalanlayanların ise yaptıkları boşa gitmiştir. İşlediklerinden başka bir şeyle mi cezalandırılıyorlar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 148. Musa’nın kavmi, onun ardından süs eşyalarından yapılmış, buzağı görünümde ve böğürmesi olan bir heykeli (ilah olarak) benimsediler. Onun kendileriyle konuşmadığını ve kendilerini bir yola iletmediğini görmediler mi? Onu benimsediler ve zalim kimseler oldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 149. ’Eğer Rabbimiz bize merhamet etmez ve bizi bağışlamazsa zarar edenlerden oluruz’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 150. ’Ey annemin oğlu! Bu topluluk beni iyice zayıf görüp hırpaladı ve neredeyse beni öldüreceklerdi. Üzerime düşmanları güldürme ve beni zalimler topluluğu ile beraber tutma’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 151. ’Ey Rabbim! Beni de kardeşimi de bağışla ve bizi rahmetine kavuştur. Sen merhametlilerin en merhametlisisin’ dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 152. Buzağıyı (ilah olarak) benimseyenler Rabblerinin gazabına ve dünya hayatında bir zillete uğrayacaklardır. İşte iftiracıları böyle cezalandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 153. Kötülükler yapıp da sonra hemen ardından tevbe ve iman edenlere gelince; muhakkak ki Allah bundan sonra çok bağışlayıcı çok rahmet edicidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 154. Musa’nın öfkesi geçince levhaları aldı. Onların içinde yazılanlarda Rabblerinden korkanlar için hidayet ve rahmet vardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 155. ’Ey Rabbim! İsteseydin onları da beni de daha önce helak ederdin. İçimizdeki düşüncesizler yüzünden bizleri helak eder misin? O ancak senin bir imtihanındır. Onunla dilediğini sapıklığa düşürür dilediğini de doğru yola eriştirirsin. Sen bizim dostumuzsun. Şu halde bizi bağışla ve bize merhamet eyle. Sen bağışlayanların en hayırlısısın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 156. ’Azabıma dilediğimi uğratırım. Rahmetim ise her şeyi kuşatmıştır. Onu sakınan, zekatı veren ve ayetlerimize iman edenlere yazacağım. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 157. Onlar, kendi yanlarındaki Tevrat’ta ve İncil’de yazılı buldukları okuma yazma bilmeyen, kendilerine iyiliği emredip kötülükten sakındıran, temiz şeyleri onlara helal kılıp pis şeyleri haram eden, ağır yüklerini ve daha önce üzerlerinde bulunan bağları indiren o nebi peygambere iman ederler. Ona iman eden, saygı gösteren, yardımda bulunan ve onunla indirilmiş olan nura uyan kimseler işte onlar kurtuluşa erenlerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 158. ’Ey insanlar! Ben, göklerin ve yerin mülkiyeti kendisine ait olan, kendisinden başka ilah olmayan, öldüren ve dirilten Allah tarafından sizin tümünüze gönderilmiş bir peygamberim. Allah’a ve O’nun, Allah’a ve sözlerine iman eden, okuma yazma bilmeyen nebi peygamberine iman edin ve ona uyun; olur ki doğru yola erersiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 159. Musa’nın kavminden hakka yönelten ve onunla adaleti uygulayan bir grup vardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 160. ’Asanla taşa vur’ diye vahyettik. Ondan on iki göze fışkırdı. Her topluluk su içeceği yeri (gözeyi) öğrendi. Onların üzerlerine bulutları gölge ettik ve kendilerine kudret helvası ile bıldırcın eti indirdik. ’Size rızk olarak verdiklerimizin temizlerinden yiyin.’ Onlar bize haksızlık etmediler, ancak kendi kendilerine haksızlık ediyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 161. ’Şu şehirde oturun, orada istediğiniz yerden yiyin, ’bağışlanma diliyoruz (:hitta)’ deyin ve secde ederek kapıdan girin ki biz de hatalarınızı bağışlayalım. İyilik edenlere ise daha fazlasını vereceğiz’ denilmişti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 162. İçlerinden zulmedenler sözü kendilerine söylenmiş olandan başkasıyla değiştirdiler . Biz de zulmetmelerinden dolayı onların üzerine gökten şiddetli bir azap indirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 163. Onlara deniz kıyısındaki şehir hakkında soru sor. Hani onlar cumartesi gününde sınırı aşıyorlardı. Cumartesi (tatili) yaptıkları gün balıklar akın akın yanlarına geliyor ancak cumartesi (tatili) yapmadıkları günlerde hiç gelmiyorlardı. Yoldan çıkmaları sebebiyle biz onları böyle imtihan ediyorduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 164. ’Rabbinize karşı bir mazeretimizin olması için ve belki sakınırlar diye!’ dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 165. Onlar kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında kötülükten sakındıranları kurtardık; zulmedenleri de yoldan çıkmalarına karşılık çok çetin bir azap ile yakaladık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 166. ’Aşağılık maymunlar olun’ dedik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 167. Rabbin onların başlarına, kendilerine kıyamet gününe kadar en kötü şekilde azap edecek birilerini musallat edeceğini bildirmişti. Muhakkak ki Rabbin cezayı çabuk verendir. O aynı zamanda bağışlayıcı, rahmet edicidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 168. Onları yeryüzünde değişik toplumlara ayırdık. Onların içinde salih olanlar da vardır aşağı derecelerde olanlar da. Belki dönerler diye onları iyiliklerle ve kötülüklerle imtihan ettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 169. ’Biz bağışlanacağız’ derler. Onun gibi bir başka menfaat gelse onu da alırlar. Kendilerinden Kitap’ta Allah hakkında gerçekten başkasını söylememeleri üzere kesin söz alınmamış mıydı? Onlar da o Kitab’ın içindekileri okuyup incelediler. Sakınanlar için ahiret yurdu daha hayırlıdır. Akıl etmiyor musunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 170. Kitab’a sımsıkı sarılan ve namazı kılanlar (bilsinler ki); biz iyiliğe çalışanların ecirlerini zayi etmeyiz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 171. Bir zamanlar dağı, onların üzerlerine doğru adeta bir gölgelik gibi yükseltmiştik de onun başlarına düşeceğini sanmışlardı. ’Size verdiğimize sımsıkı sarılın ve içinde bulunanları düşünün, olur ki sakınırsınız.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 172. ’Biz bundan habersizdik’ demeyesiniz diye. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 173. ’Daha önce babalarımız ortak koştular biz de onların artlarından gelen bir nesildik. Batıla çalışanların yaptıklarından dolayı bizi helak eder misin?’ demeyesiniz diye. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 174. Belki dönerler diye ayetlerimizi böyle etraflıca açıklıyoruz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 175. Bir de onlara, mesajlarımızı ulaştırdığımız halde, onları elinin tersiyle itip şeytana uyan ve sonunda sapık olup çıkan kimsenin durumunu haber ver. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 176. Biz dileseydik onu onlarla (o ayetlerle) yükseltirdik. Ancak o kendisini yeryüzünde sonsuza kadar kalacak sandı ve arzularına uydu. Onun durumu üstüne varsan da soluyan, kendi haline bıraksan da soluyan bir köpeğin durumuna benzer. Bu kıssayı anlat, olur ki düşünürler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 177. Ayetlerimizi yalanlayarak sadece kendi kendilerine haksızlık eden topluluğun durumu ne kadar da kötüdür! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 178. Allah kimi doğru yola eriştirirse o doğru yoldadır. Kimleri de sapıklığa düşürürse onlar da ziyandadırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 179. Cehennem için de insanlardan ve cinlerden pek çok kimse yarattık ki onların kalpleri vardır, onlarla anlamazlar, gözleri vardır onlarla görmezler ve kulakları vardır onlarla duymazlar. Bunlar hayvanlar gibi hatta daha aşağıdırlar. İşte bunlar gafillerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 180. En güzel isimler Allah’ındır. O’na onlarla dua edin ve O’nun isimleri hakkında aykırılığa sapanları bırakın . Onlar yaptıklarının cezasını göreceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 181. Yarattıklarımız içinde hakka yönelten ve onunla adaleti uygulayan bir topluluk da vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 182. Ayetlerimizi yalanlayanları bilmedikleri bir yönden yavaş yavaş helake yaklaştıracağız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 183. Onlara mühlet veriyorum. Şüphesiz benim tuzağım çok sağlamdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 184. Arkadaşlarında herhangi bir delilik eseri bulunmadığı üzerinde düşünmediler mi? O ancak apaçık bir uyarıcıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 185. Onlar göklerin ve yerin hükümranlığı, Allah’ın yarattığı şeyler ve ecellerinin yaklaşmış olabileceği üzerinde düşünmediler mi? Bundan sonra hangi söze inanacaklar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 186. Allah kimi sapıklığa düşürürse onu doğru yola iletecek yoktur. (Allah) onları taşkınlıkları içinde bocalar bir halde bırakır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 187. ’Onun bilgisi Allah katındadır. Ancak insanların çoğu bilmezler.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 188. ’Allah dilemedikçe ben kendime herhangi bir yarar veya zarar verecek güce sahip değilim. Eğer gaybı biliyor olsaydım, hayrı artırırdım ve bana bir kötülük dokunmazdı. Ben sadece iman eden bir topluluk için bir uyarıcı ve müjdeciyim.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 189. ’Eğer bize sağlıklı (bir çocuk) verirsen sana şükredenlerden olacağız’ diye dua ettiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 190. (Allah) onlara sağlıklı bir çocuk verince de, kendilerine verdiği şeyde O’na ortak koşmaya başladılar. Allah onların ortak koştuklarından yücedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 191. Kendileri yaratılan ve bir şey yaratmayan şeyleri Allah’a ortak mı koşuyorlar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 192. Ortak koştukları şeyler ne onlara yardımda bulunabilir ne de bizzat kendilerine yardım edebilirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 193. Onları doğru yola çağırsanız size uymazlar. Onları çağırsanız da sussanız da sizin için birdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 194. Allah’tan başka taptıklarınız da sizin gibi kullardır. Eğer doğru sözlü iseniz çağırın onları da size cevap versinler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 195. ’Ortaklarınızı çağırın, sonra bana tuzak kurun. Haydi bana hiç göz açtırmayın!.’ Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 196. Benim dostum Kitab’ı indiren Allah’tır. O salihleri kendine dost edinir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 197. O’ndan başka taptıklarınız ise ne size yardımda bulunabilir ne de bizzat kendilerine yardım edebilirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 198. Onları doğru yola çağırsanız duymazlar. Onları sana bakıyormuş gibi görürsün ama gerçekte görmezler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 199. Sen af yolunu tut, iyiliği emret ve bilgisizlerden yüz çevir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 200. Şeytandan bir aykırı düşünce (vesvese) seni dürtükleyecek olursa hemen Allah’a sığın. Muhakkak ki O duyandır, bilendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 201. Takva sahiplerine şeytan tarafından bir vesvese gelecek olursa (Allah’ın emir ve yasaklarını) anarlar ve hemen (hakkı) görürler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 202. (Şeytanlar) kardeşlerini ise azgınlığın içine sürüklerler ve sonra hiç peşlerini bırakmazlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 203. ’Ben ancak bana Rabbimden vahyedilene uyuyorum.’ Bunlar, Rabbinizden gerçeği görmenizi sağlayacak işaretler ve iman edenler topluluğu için bir hidayet rehberi ve rahmettir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 204. Kur’an okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki rahmet olunasınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 205. Rabbini gönülden yalvararak ve korku ile, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam an. Gafillerden olma. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 206. Rabbinin katında olanlar O’na ibadet etmekte büyüklük taslamazlar, O’nu tesbih ederler ve O’na secde ederler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster