فَمَا كَانَ دَعْوَاهُمْ إِذْ جَاءَهُمْ بَأْسُنَا إِلَّا أَنْ قَالُوا إِنَّا كُنَّا ظَالِمِينَ
Fe ma kane da’vahüm iz caehüm be’süna illa en kalu inna künna zalimın
Kelime
Anlamı
Kökü
فَمَا
kalmadı
كَانَ
دَعْوَاهُمْ
yalvarıları
إِذْ
zaman
جَاءَهُمْ
onlara geldiği
بَأْسُنَا
azabımız
إِلَّا
başka
أَنْ
قَالُوا
demelerinden
إِنَّا
biz gerçekten
كُنَّا
ظَالِمِينَ
zalimlermişiz

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Azâbımız geldiği zaman ancak, biz zulmetmiştik diye niyâz edebildiler.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Ve cezamız başlarına koptuğu zaman, kendi kendilerine "Vah bize, biz gerçekten yaratılış gayesine aykırı hareket edenlerdendik" demekten başka, söyleyecek sözleri olmamıştır.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Azabımız onlara geldiğinde çağırışları, "Biz gerçekten zalim kişilermişiz" demelerinden başka bir şey olmadı.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Azabımız onlara geldiğinde, onların seslenişleri: "Biz gerçekten zâlimlermişiz" demekten başka bir şey olmadı.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Şüphesiz biz zalim kimselerdik’ demekten başka savunmaları olmadı.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Zorlu azabımız onlara gelince yakarabildikleri: "Biz gerçekten zulme sapanlardandık" demelerinden başka olmadı.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Azabımız kendilerine geldiği zaman, yalvarış ve itirafları ancak şu olmuştu: "- Gerçekten bizler zalimlerdeniz."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Azabımız onlara geldiğinde çağırışları, “Biz gerçekten zâlim kişilermişiz” demelerinden başka bir şey olmadı.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Baskinimiza ugradiklarinda, sozleri, «Gercekten biz haksizdik» demekten ibaret kalmistir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Kahredici azabımız gelip çattığında, bağırıp çağırmaları sadece, «doğrusu biz zâlimler idik!» olmuş tur.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Baskınımız başlarına geldiği zaman, çağırışları: “Biz gerçekten (haddi aşan) zalimlerdendik” demekten başka bir şey olmadı.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Azabımız kendilerine geldiğinde, "(Biz bunu hak ettik.) Gerçekten biz zalimler olmuştuk" demekten başka söyleyecekleri kalmamıştı.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Azabımız onlara geldiğinde çağırışları, «Biz gerçekten zalim kişilermişiz» demelerinden başka bir şey olmadı.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Kendilerine azabımız geldiği vakit, "Gerçekten bizler zalimler imişiz" demekten başka sözleri olmadı.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Azabımız onlara geldiğinde «Biz gerçekten zalimlermişiz!» demelerinden başka yalvarışları kalmadı.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Azabımıza uğradıkları andaki tek feryadları «Biz gerçekten zalimdik» demekten ibaret oldu.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Zorlu azabımız onlara gelince yakarabildikleri: "Biz gerçekten zulme sapanlardandık" demelerinden başka olmadı.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Azabımız kendilerine geldiği zaman onların yalvarışları ancak: "Biz gerçekten de zalimlermişiz." demeleri olmuştur.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Kendilerine azabımız geldiği zaman çağrışları «Biz hakîkaten zaalimlerdendik» demelerinden başka (bir şey) olmadı.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Azâbımız onlara geldiğinde: `Gerçekten biz zâlimlerdik!` demelerinden başka çağırışları (ve yalvarışları) da olmadı.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Baskınımız geldiği zaman, çağırışları: Biz gerçekten zalimlerdendik, demekten başka birşey olmadı.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Azap onların üzerine çöktüğünde, söyleyebildikleri tek söz "Eyvah biz kendimize yazık etmişiz" olmuştur.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Azabımız onlara geldiği zaman, onların duaları (yalvarmaları): "Muhakkak ki; biz zalimler olduk." demekten başka bir şey olmadı.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Azabımız kendilerine geldiğinde, "Bizler, gerçekten zalimlerdik!" demekten başka bir yakarışları olmadı.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ve cezamız başlarında koptuğu zaman, kendi kendilerine, "vah bize! Biz gerçekten zalim kimselerdik!" demekten başka söyleyecek sözleri olmamıştır.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Kahredici gazabımız kendilerine gelip çatınca, "Kesinlikle bizdik haksız olan, evet biz!" itirafından başka bir savunmaları olmayacaktır.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Onlara azabımız geldiği zaman ise onların sözleri, «Biz hakikaten zalim kimseler olmuş idik» demekten başka olmamıştır.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Azabımız kendilerine geldiğinde onların çağırışları: "Biz gerçekten zâlim kişilermişiz!" demelerinden başka bir şey olmadı.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Azabımız onlara gelince onların çağırışları/feryatları: "Biz gerçekten zalimlermişiz" demelerinden, başka bir şey olmadı.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Azabımıza uğradıkları andaki tek feryadları «Biz gerçekten zalimdik» demekten ibaret oldu.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Azabımız gelip çattığında da itiraf ve yalvarmaları: "Biz gerçekten zalim adamlarmışız!" demekten başka bir şey olmadı.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Azâbımız onlara geldiğinde "Biz gerçekten zâlimlermişiz!" demelerinden başka yalvarıları kalmadı.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Azabımız onlara geldiği vakit, feryatları "Biz, gerçekten zalimler idik!" demekten başka bir şey olmadı.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Zorlu azabımız onlara geliverince yakarabildikleri: «Biz gerçekten zulme sapanlardandık» demelerinden başka olmadı.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Azabımız onlara gelip çattığında, yaptıkları, şu çığlığı yükseltmekten başka birşey olmamıştır: Biz gerçekten zalimlerdik!

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    When (thus) Our punishment took them, no cry did they utter but this: "Indeed we did wrong."