Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
İblis, beni azdıran sensin dedi, onun için ben de andolsun ki onları senin doğru yolundan çıkarmak için pusu kurup oturacağım.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
"Madem ki benim yoldan çıkıp hataya düşmeme ve sapmama izin verdin, ben de gidip senin dosdoğru yolunun üzerinde, onlar için pusu kurup oturacağım.
Adem UğurAdem Uğur:
İblis dedi ki: Öyle ise beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
"Yemin ederim ki, (yudillü men yeşau = dilediğine sapmayı yaşattırır; realitesince) beni sapıttırmanın sonucu olarak, onlara engel olmak için senin sırat-ı müstakimine oturacağım!"
Ahmet VarolAhmet Varol:
’Beni azgınlığa düşürmene karşılık onlara karşı senin doğru yolunun üstünde oturacağım.
Ali BulaçAli Bulaç:
Dedi ki: "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı insanları saptırmak) için mutlaka Senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım."
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
İblis: "-Öyle ise, beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, insanoğullarını saptırmak için, muhakkak senin doğru yoluna oturacağım, vesvese verip pusu kuracağım.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
İblîs, “Öyle ise beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım” dedi.
Bekir SadakBekir Sadak:
(16-17) «eni azdirdigin icin, and olsun ki, Senin dogru yolun uzerinde onlara karsi duracagim; sonra onlerinden, ardlarindan, sag ve sollarindan onlara sokulacagim; cogunu Sana sukreder bulamiyacaksin» dedi.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
(16-17) (İblîs): «Beni azgınlığa itmene karşılık, and olsun ki, onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerinde oturacağım, sonra da onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından (yaklaşıp) geleceğim ve Sen, onların çoğunu şükreder bulamıyacaksın» dedi.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
(Bunun üzerine İblis:) “Mademki beni (yaptıklarım yüzünden rahmetinden uzaklaştırarak) azgın bıraktın, o halde ben de, gidip senin doğru yolunun üzerinde onlar(ı saptırmak) için pusuya yatacağım” dedi.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Şeytan dedi ki: "(Öyle ise) beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, ben de onları saptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde elbette oturacağım."
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
İblis dedi ki: Öyle ise beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onları saptırmak için senin doğru yolunun üstüne oturacağım.
Edip YükselEdip Yüksel:
"Beni saptırmana karşılık, onlar için senin dosdoğru yolun üzerine sinsice oturacağım."
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
«Öyleyse, dedi, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım.»
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
İblis dedi ki; «Beni kışkırtıp sapıklığa düşürdüğün için, andolsun ki, doğru yolun üzerinde pusu kurup insanların yolunu keseceğim.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Dedi ki: "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı, insanları saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım."
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Dedi ki: "O halde beni azdırdığından dolayı onlar için mutlaka senin dosdoğru yolunda oturacağım."
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
«(İblîs) öyleyse, dedi, (madem ki) Sen beni azgınlığa mahkûm etdin, ben de bu sebeble, andolsun ki, onlar (ı sapdırmak) için senin doğru yolunda (pusu kurub) oturacağım».
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
(İblis) dedi: `Öyle ise beni azdırmandan dolayı (ben de) mutlaka onlar(ı saptırmak) için, senin dosdoğru yoluna oturacağım!`
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Dedi ki: Öyleyse beni azgınlığa mahkum ettiğin için ben de andolsun ki; Senin dosdoğru yolun üzerinde onlara karşı duracağım.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
O da "Beni azdırmanın karşılığında, onları engellemek için, senin dosdoğru yoluna oturacağım. "
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
(İblis): "Bundan sonra, beni azdırman sebebiyle, mutlaka Senin Sıratı Mustakîmin’e onlara karşı (mani olmak için) oturacağım." dedi.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
(İblis,) "Beni azdırdığın için, mutlaka onlar için (sapsınlar diye) senin doğru yolunun üstüne oturacağım" dedi.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
(Bunun üzerine İblis): "Madem ki, benim yoldan çıkmamı istedin" dedi, "ben de, gidip senin doğru yolunun üzerinde onlar için pusuya yatacağım,
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
(Ve İblis) şöyle dedi: "Madem ki sen beni saptırdın, yemin olsun ki ben de senin dosdoğru yolunun üzerine onlar için pusu kuracağım;
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Dedi ki: «Sen beni azgınlığa uğrattığından dolayı ben de yemin ederim ki elbette onlar için senin dosdoğru yolun üzerinde oturacağım.»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
İblis: "Öyle ise beni azdırdığın için andolsun ki, ben de onları saptırmak için, senin doğru yolun üzerinde tuzak kuracağım. "
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
(iblis) dedi ki: "Görürsün, ben de gidip onları/kullarını saptırmak/azdırmak için, doğru yolunun üzerine oturacağım/pusuya yatacağım.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
İblis dedi ki; «Beni kışkırtıp sapıklığa düşürdüğün için, andolsun ki, doğru yolun üzerinde pusu kurup insanların yolunu keseceğim.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
(16-17) "Öyle ise" dedi, "Sen beni azgınlığa mahkûm ettiğin için, ben de onları gözetlemek üzere Senin doğru yolunun üzerinde pusu kurup oturacağım." "Sonra onların gâh önlerinden, gâh arkalarından, gâh sağlarından, gâh sollarından sokulacağım, vesvese verip pusu kuracağım, Sen de onların ekserisini şükreden kullar bulmayacaksın."
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
"Öyle ise, dedi, beni azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım."
Şaban PirişŞaban Piriş:
İblis: -Beni azdırmana karşılık, Ben de onlar için senin dosdoğru yolunun üzerinde oturacağım.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
De ki: «Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onlar(ı insanları saptırmak) için mutlaka senin dosdoğru yolunda (pusu kurup) oturacağım.»
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Dedi: "Beni azdırmana yemin ederim ki, onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerine kurulacağım."
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
He said: "Because thou hast thrown me out of the way, lo! I will lie in wait for them on thy straight way: