تِلْكَ أُمَّةٌ قَدْ خَلَتْ ۖ لَهَا مَا كَسَبَتْ وَلَكُمْ مَا كَسَبْتُمْ ۖ وَلَا تُسْأَلُونَ عَمَّا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Tilke ümmetün kad halet leha ma kesebet ve leküm ma kesebtüm ve la tüs’elune amma kanu ya’melun
Kelime
Anlamı
Kökü
تِلْكَ
İşte onlar
أُمَّةٌ
bir ümmetti
قَدْ
ki
خَلَتْ
gelip geçti
لَهَا
onlarındır
مَا
şeyler
كَسَبَتْ
kazandıkları
وَلَكُمْ
ve sizindir
مَا
şeyler
كَسَبْتُمْ
sizin kazandıklarınız
وَلَا
تُسْأَلُونَ
sorulmazsınız
عَمَّا
şeylerden
كَانُوا
oldukları
يَعْمَلُونَ
onların yapıyor

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Onlar birer ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazançları onlara, sizin kazancınız size. Onların yaptıkları sizden sorulmaz.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Şimdi o toplumlar geçip gittiler. Onların kazandıkları kendilerine yazılacak, sizin kazandıklarınız ise size; ve siz onların yaptıklarından dolayı yargılanacak değilsiniz.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Onlar bir ümmetti; gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    İşte onlar bir ümmetti (topluluktu), geçtiler gittiler! Onların kazandıkları kendilerine aittir, sizin kazandıklarınız da size! Ve size onların yaptıklarının hesabı sorulmayacaktır.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Onların kazandıkları kendilerine sizin kazandırdıklarınız da size aittir; ve siz onların yaptıklarından kesinlikle sorumlu tutulmayacaksınız."

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Onlar, bir ümmetti, gelip geçti; onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    O bir ümmetti, geldi geçti. Onların kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizin; ve siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmeyeceksiniz.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Onlar gecmis birer ummettir. Kazandiklari kendilerine, sizin kazandiklariniz da sizedir. Onlarin yapmis olduklarindan sorumlu degilsiniz.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Onlar birer ümmetdi ki gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerinedir; sizin de kazandıklarınız sizedir. Onların yaptıklarından sorumlu tutulmayacaksınız.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Onlar bir ümmetti, geldi geçti. Onların kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizin ve siz onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Onlar bir ümmetti; gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size aittir. Siz onların yaptıklarından sorguya çekilmezsiniz.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    İşte onlar bir toplumdu; gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Onlar bir ümmet idiler, gelip geçtiler. Onlara kendi kazandıkları, size de kendi kazandıklarınız. Ve siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Onlar daha önce gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulmazsınız

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    İşte onlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız / sorulmayacaksınız.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    İşte onlar bir ümmetti, elbette gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız da sizindir ve siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Onlar birer ümmetdi, (gelib) geçdi. (O ümmetlerin) kazandığı kendilerinin, sizin kazandığınız da sizindir ve siz onların işlemiş olduklarından mes’ûl de olacak değilsiniz.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Bunlar gerçekten gelip geçmiş bir ümmettir. (Onların) kazandıkları kendilerine,(sizin) kazandıklarınız da sizedir. Ve (siz) onların yapmakta olduklarından suâl olunmayacaksınız!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Onlar bir ümmetti gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Ve siz onların yapmış olduklarından sorulmazsınız.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlar daha önce gelmiş geçmiş bir topluluktu, oların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yaptıklarından da siz sorgulanmazsınız.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    İşte onlar bir ümmetti ki geldi, geçti. Onların kazandığı şeyler kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından siz sorumlu değilsiniz.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorulacak değilsiniz.);

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    "Şimdi o toplumlar gelip geçtiler; onların kazandıkları onlara yazılacak, sizin kazandıklarınız ise size. Ve siz onların yaptıklarından ötürü yargılanacak değilsiniz."

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    "O toplumlar şimdi geçip gittiler: Onların kazandıkları kendilerine sizin kazandırdıklarınız da size aittir; ve siz onların yaptıklarından kesinlikle sorumlu tutulmayacaksınız."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    O bir ümmettir ki, gelip geçmiştir. Ona kendi kazandığı, size de sizin kazandığınız vardır. Ve siz onların yapmış olduklarından mesul olmayacaksınız.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da size âittir. Siz onların yaptıklarından sorumlu değilsiniz.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulacak değilsiniz.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Onlar daha önce gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Siz onların yaptıklarından sorumlu tutulmazsınız

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    İşte onlar bir ümmetti geldi geçti... Onların kazandığı kendilerine, sizin kazandığınız da sizedir! Siz onların işlediklerinden sorguya çekilmezsiniz.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Onlar bir ümmetti, gelip geçti. Onların kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız size aittir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Onlar gelip geçmiş bir ümmettir. Onların kazandıkları onlara, sizin kazandığınız da size aittir. Ve siz onların yaptıklarından dolayı sorumlu olmayacaksınız.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Onlar, bir ümmetti, gelip geçti; onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz, onların yaptıklarından sorumlu tutulmayacaksınız.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    İşte bunlar bir ümmetti, gelip geçtiler. Kazandıkları kendilerine. Sizin kazandığınız da size. Onların yapıp ettiklerinden siz sorumlu olmayacaksınız.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    That was a people that hath passed away. They shall reap the fruit of what they did, and ye of what ye do! Of their merits there is no question in your case: