وَمَا أَنْتَ بِهَادِي الْعُمْيِ عَنْ ضَلَالَتِهِمْ ۖ إِنْ تُسْمِعُ إِلَّا مَنْ يُؤْمِنُ بِآيَاتِنَا فَهُمْ مُسْلِمُونَ
Ve ma ente bi hadil umyi an dalaletihim in tüsmiu illa mey yü’minü bi ayatina fe hüm müslimun
Kelime
Anlamı
Kökü
وَمَا
ve değilsin
أَنْتَ
sen
بِهَادِي
doğru yola getirecek
الْعُمْيِ
kör(ler)i
عَنْ
-ndan
ضَلَالَتِهِمْ
sapıklıkları-
إِنْ
تُسْمِعُ
sen duyuramazsın
إِلَّا
dışındakilere
مَنْ
يُؤْمِنُ
inananlar
بِايَاتِنَا
ayetlerimize
فَهُمْ
işte onlar
مُسْلِمُونَ
müslümanlardır

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve köre, sapıklığından döndürüp doğru yolu gösteremezsin sen; ancak delillerimize inanan kişiye duyurursun sesini ve onlardır gerçekten de Müslüman olanlar.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Ve yine sen, kalben kör olanları saptıkları yoldan çevirip, doğru yola yöneltemezsin ve sen sesini, ancak mesajlarımıza inanmaya istekli olanlara işittirebilirsin ki, onlar da zaten gerçekten müslüman olanlardır.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da teslim olanlara duyurabilirsin.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Sen körlere doğru yolu gösteremezsin, saptıkları yanlış yoldan çıkarmak için! Sen sadece teslim olmuşlar olmaları dolayısıyla, varlıklarındaki işaretlerimize iman eden kimselere işittirirsin.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Sen körleri sapıklıklarından çıkarıp doğru yola iletecek de değilsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin. İşte Müslüman olanlar onlardır.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Ve sen körleri düştükleri sapıklıktan çekip hidayete erdirici değilsin; sen ancak, ayetlerimize iman edenlere (söz) dinletebilirsin, işte Müslüman olanlar bunlardır.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Sen, o körleri sapıklıklarından hidayete erdirici de değilsin. Sen ancak âyetlerimize iman edeceklere dâvetini duyurursun da onlar müslüman olurlar.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Manen körleri sapıklıklarından döndürüp doğru yola iletemezsin; ancak âyetlerimize inanıp teslim olanlara duyurabilirsin.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Korleri sapikliklarindan vazgecirip dogru yola donduremezsin; ancak ayetlerimize inananlara sen duyurabilirsin; iste onlar muslumanlardir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Ve sen körleri bulundukları sapıklıktan kurtarıp doğru yola eriştirici de değilsin. Sen ancak âyetlerimize inanan kimselere (Hakk’ın sesini) duyurabilirsin. İşte (Hakk’a) teslîm olup esenliğe erişenler bunlardır.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Sen körleri de sapıklıklarından kurtarıp doğru yola iletemezsin. Sen ancak ayetlerimize inanan ve Rablerine boyun eğmiş Müslümanlara söz dinletebilirsin.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Körleri sapıklıklarından vazgeçirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da müslüman olmuş olanlara duyurabilirsin.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da teslim olanlara duyurabilirsin.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Körü de sapıklığından çıkarıp yola iletemezsin. Sen ancak, ayetlerimizi onaylayanlara duyurabilirsin; onlar (anlattığın gerçeği) kabul ederler.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getirecek değilsin. Ancak (gönülden) teslim olarak âyetlerimize iman edenlere duyurabilirsin.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Sen körleri de sapıklıklarından kurtarıp doğru yola iletemezsin. Sen ancak ayetlerimize inanan ve Rab’lerine boyun eğmiş müslümanlara söz dinletebilirsin.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Ve sen körleri düştükleri sapıklıktan çekip hidayete erdirici değilsin; sen ancak, ayetlerimize inananlara (söz) dinletebilirsin; işte müslüman olanlar bunlardır.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getiremezsin. Ancak âyetlerimize inanıp da teslim olanlara duyurabilirsin.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Ve sen o körleri sapıklıklarından ayırıb hidâyet verici de değilsin. Sen âyetlerimize îman edecek kimselerden başkasına (söz) dinletemezsin. İşte müslüman olanlar onlardır.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Ve o körleri, (içinde bulundukları) dalâletlerinden (çevirip) hidâyete erdirecek olan sen değilsin! (Sen da`vetini) ancak, âyetlerimize îmân edip de kendileri (ihlâsla) teslîm olan kimselere işittirebilirsin.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Körleri sapıklıklarından vazgeçirip hidayete erdirecek değilsin Sen; ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin. Ve onlar müslümanlardır.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Kendileri sapıklık yolunu tercih edenleri, sen doğru yola iletemezsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara işittirebilirsin. Artık inananlar (ayetlerimize) teslim olmuşlardır.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve sen, körleri dalâletlerinden (çevirip) hidayete erdirecek değilsin. Sen, ancak âyetlerimize inananlara işittirebilirsin. İşte onlar, teslim olanlardır.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Ve sen, körleri düştükleri sapıklıktan çekip hidayete erdirici de değilsin. Sen ancak ayetlerimize iman edenlere (söz) dinletebilirsin. İşte Müslüman olanlar bunlardır.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    ve (yine) sen (kalben) kör olanları saptıkları yoldan çevirip doğru yola yöneltemezsin; sen (sesini) ancak mesajlarımıza inan(maya istekli ol)anlara işittirebilirsin, ki onlar da zaten bize yürekten boyun eğecek olan kimselerdir.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Yine, yoldan çıkan körleri doğru yola getirecek olan da sen değilsin. Sen ancak ayetlerimize inananlara duyurabilirsin; ki zaten onlar gönülden teslim olan kimselerdir.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ve sen o körleri sapıklıklarından hidâyete erdirici değilsin, sen ancak Bizim âyetlerimize inananlara işittirirsin, işte müslüman olanlar da onlardır.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Sen körleri sapıklıklarından çevirip doğru yola getiremezsin, sen ancak âyetlerimize iman edenlere duyurabilirsin. Onlar teslim olanlardır.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Sen körleri (gerçekleri görmek istemeyenleri) sapkınlıklarından çevirip zorla doğru yola getiremezsin. Sen ancak ayetlerimize inanan kimselere duyurabilirsin. İşte onlar teslim olanlardır.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Sen körleri de sapıklıklarından kurtarıp doğru yola iletemezsin. Sen ancak ayetlerimize inanan ve Rab’lerine boyun eğmiş müslümanlara söz dinletebilirsin.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Sen körleri de sapıklıktan kurtarıp doğru yola getiremezsin. Sen ancak ayetlerimize iman etmeye yatkın kimselere çağrını duyurabilirsin. Çünkü onlar hakka teslim olurlar.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Ve sen kör(ler)i içine düştükleri sapıklıklardan çıkarıp yola getiremezsin. Sen, ancak âyetlerimize inananlara duyurabilirsin ve onlar derhal müslüman olurlar.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Sen, körleri sapıklıklarından doğru yola çıkaramazsın. Sen ancak ayetlerimize iman edenlere duyurabilirsin. İşte müslüman olanlar onlardır.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Ve sen, körleri düştükleri sapıklıktan çekip hidayete erdirici de değilsin; sen ancak, ayetlerimize iman edenlere (söz) dinletebilirsin, işte müslüman olanlar bunlardır.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Ve sen, düştükleri sapıklıktan körleri de çıkaramazsın. Teslim olmuş kişiler halinde ayetlerimize inananlardan başkasına sesini duyuramazsın.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Nor canst thou be a guide to the blind, (to prevent them) from straying: only those wilt thou get to listen who believe in Our Signs, and they will bow in Islam.