أَمْ لَهُمْ شُرَكَاءُ شَرَعُوا لَهُمْ مِنَ الدِّينِ مَا لَمْ يَأْذَنْ بِهِ اللَّهُ ۚ وَلَوْلَا كَلِمَةُ الْفَصْلِ لَقُضِيَ بَيْنَهُمْ ۗ وَإِنَّ الظَّالِمِينَ لَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Em lehüm şürakaü şerau lehüm mined dıni ma lem ye’zem bihillah ve lev la kelimetül fasli le kudıye beynehüm ve innez zalimıne lehüm azabün elım
Kelime
Anlamı
Kökü
أَمْ
yoksa
لَهُمْ
onların var (mı?)
شُرَكَاءُ
ortakları
شَرَعُوا
şeriat kılan
لَهُمْ
kendilerine
مِنَ
الدِّينِ
dini
مَا
لَمْ
يَأْذَنْ
izin vermediği
بِهِ
onu
اللَّهُ
Allah’ın
وَلَوْلَا
eğer olmasaydı
كَلِمَةُ
sözü
الْفَصْلِ
ayırım
لَقُضِيَ
derhal hüküm verilirdi
بَيْنَهُمْ
aralarında
وَإِنَّ
ve kuşkusuz
الظَّالِمِينَ
zalimler (için)
لَهُمْ
onlara vardır
عَذَابٌ
bir azab
أَلِيمٌ
acıklı

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Yoksa Allah’ın emir ve izin vermediği bir dîni onlara kuran ortaklar mı var? Azâbın, mukadder bir zamâna geciktirilmesi takdîr edilmemiş olsaydı çoktan aralarında hükmedilir giderdi ve şüphe yok ki zâlimleredir elemli azap.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Yoksa Allah’ın emir ve izin vermediği bir dini onlara meşru kılıp, ortaya koyan ortakları mı var? Eğer azabın ertelenmesine dair kesin bir söz geçmemiş olsaydı, çoktan aralarında iş olup biterdi. Şüphe yok ki, yaratılış gayesi dışında yaşayanlara can yakıcı bir azap vardır.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Yoksa onların, Allah’ın izin vermediği bir dini getiren ortakları mı var? Eğer erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz zalimlere can yakıcı bir azap vardır.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Yoksa onların, Din’den Allâh’ın izin vermediği şeyi kendileri için meşru kılan ortakları mı var? Eğer zamanı geldiğinde ayrışma olacağı sözü olmasaydı, elbette aralarında hükmolunurdu... Zâlimlere gelince, onlar için feci bir azap vardır.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Yoksa onların, dinden Allah’ın izin vermediklerini kendilerine meşru kılan ortakları mı var? Eğer ayırım sözü olmasaydı aralarında hüküm verilmiş olurdu. Gerçekten zalimler için acıklı bir azap vardır.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Yoksa onların birtakım ortakları mı var ki, Allah’ın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine teşri’ ettiler (bir şeriat kıldılar)? Eğer o fasıl kelimesi olmasaydı, elbette aralarında hüküm (karar) verilirdi. Gerçekten zalimler için acı bir azap vardır.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Yoksa o kâfirlerin bir takım şeytanları (putları) var da, onlara, dinden Allah’ın izin vermediği şeyleri meşrû kıldılar, öyle mi? Eğer o fasıl kelimesi (azabın tehir edildiği ve amellerin ayırd edildiği kıyamet günü takdir edilmiş) olmasaydı, muhakkak aralarında hüküm verilir, işleri (helâkleri) bitiriliverirdi. Şübhe yok ki, zalimler için acıklı bir azab vardır.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Yoksa onların, Allah`ın izin vermediği bir dini kendilerine yasallaştıran ortakları mı var? Eğer erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz, zâlimlere can yakıcı bir azap vardır.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Yoksa, Allah’in dinde izin vermedigi bir seyi onlara mesru kilacak ortaklari mi vardir? Eger kesin yargi bulunmayacak olsaydi aralarinda hemen hukmedilirdi. Dogrusu, zalimlere can yakici azap vardir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Yoksa Allah’ın izin vermediği dini, onlara meşru’ kılıp ortaya koyan ortaklar mı var ? Eğer kesin bir söz geçmemiş olsaydı, aralarında hükmedilirdi de iş olup biterdi. Zâlimlere elbette elem verici bir azâb vardır.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Yoksa onların ortakları varda Allah, dininde hiçbir kimseye izin vermediği halde, o ortaklar dinde, onların uymaları gerekli hükümler ve kurallar (şeriat) mı belirlediler? Allah`ın doğru ile yanlışı ayırma sözü olmasaydı, onların arasında hüküm verilirdi. Hiç şüphe yok ki, zalimler için çok acıklı bir azap vardır.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Yoksa, Allah’ın izin vermediği bir dini kendilerine tutulacak yol kılan ortakları mı var? Eğer (cezaların ertelenmesine dair) kesin hükmü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz, zâlimler için elem dolu bir azap vardır.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Yoksa onların, Allah’ın izin vermediği bir dini getiren ortakları mı var? Eğer erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz zalimlere can yakıcı bir azap vardır.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Yoksa ALLAH’ın izni olmadığı halde onlar için dini kurallar ve yasalar ortaya koyan ortakları mı var? Daha önce belirlenmiş bir karar olmasaydı onların arasında yargı verilirdi. Zalimlere acı bir azap vardır.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Yoksa onların, Allah’ın dinde izin vermediği şeyi kendilerine meşru kılacak ortakları mı vardır? Eğer azabın ertelenmesine dair kesin yargı sözü olmasaydı, aralarında hemen hüküm verilir, işleri bitirilirdi. Gerçekten zalimler için acı bir azab vardır.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Yoksa, Allah’ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara kanun kılacak ortakları mı vardır? Eğer azabı erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz zalimler için can yakıcı bir azap vardır.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Yoksa onların birtakım ortakları mı var ki, Tanrı’nın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine teşri ettiler (bir şeriat kıldılar)? Eğer o fasıl kelimesi olmasaydı, elbette aralarında hüküm (karar) verilirdi. Gerçekten zalimler için acı bir azap vardır.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Yoksa onların birtakım ortakları mı var ki, Allah’ın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine bir şeriat kıldılar? Eğer ayırdedici söz olmasaydı, elbette aralarında hüküm verilirdi. Gerçekten zalimler için can yakıcı bir azap vardır.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Yoksa onların Allahın izin vermediği şeyleri (o fâsid) dîn (lerin) den kendilerine şerîat (çıkarıb) yapan ortakları mı var? Eğer o fasıl kelimesi olmasaydı aralarında mutlakaa (dünyâda icra) edilmiş (işleri bitirilmiş) di bile. Şübhesiz ki o zaalimler için hakkı çetin bir azâb vardır.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Yoksa onların, dinden Allah`ın kendisine izin vermediği şeyleri, kendilerine meşrû` kılan ortakları mı var? Hâlbuki (haklarında âhirette hüküm verileceğine dâir önceden söylenmiş) ayırma sözü olmasaydı, aralarında elbette hüküm verilmiş (işleri çoktan bitirilmiş)olurdu. İşte şübhesiz o zâlimler yok mu, onlar için, (pek) elemli bir azab vardır.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Yoksa Allah’ın izin vermediği bir şeyi, dinde onlara şeriat kılacak ortakları mı var? Şayet kesin söz bulunmayacak olsaydı; aralarında derhal hüküm verilirdi. Doğrusu zalimlere elim bir azab vardır.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Yoksa onların ortakları varda Allah, dininde hiçbir kimseye izin vermediği halde, o ortaklar dinde, onların uymaları gerekli hükümler ve kurallar (şeriat) mı belirlediler? Allah’ın doğru ile yanlışı ayırma sözü olmasaydı, onların arasında hüküm verilirdi. Hiç şüphe yok ki, zalimler için çok acıklı bir azap vardır.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Yoksa Allah’ın, dînde izin vermediği şeyleri, onlara şeriat kılan ortakları mı var? Ve fasıl (ayırma) sözü geçmemiş olsaydı, mutlaka onların arasında (hemen) hüküm verilirdi. Ve muhakkak ki zalimler, onlar için elîm azap vardır.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Yoksa onların, dinden Allah’ın izin vermediği bir şeyi yasayan ortakları mı var? Eğer (azabın ertelenmesine dair) kesin bir hüküm olmasaydı, aralarında hemen hükmedilirdi. Gerçekten zalimler için acıklı bir azap vardır.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Yoksa onlar, (bu dünyadan başka bir şeyi önemsemeyenler,) Allah’ın asla izin vermediği şeyleri kendileri için (hukuki ve) ahlaki bir yükümlülük haline sokan sözde uluhiyet ortağı güçlere mi inanırlar? Nihai hüküm ile ilgili (Allah’ın) bir kararı bulunmasaydı, onlar arasında her şey (bu dünyada) hükme bağlanmış olurdu ama zalimleri (öteki dünyada) acı bir azap beklemektedir.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Yoksa onları, Allah`ın izin vermediği şeyleri kendileri için dinin koyduğu şer`i bir kural haline getiren (Allah`a) ortak yaptıkları güçler mi var? Eğer konulmuş kesin bir yasa olmasaydı, haklarında hüküm hemen infaz edilirdi: şu kesin ki, zalimleri (ahirette) can yakıcı bir azap beklemektedir.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Yoksa onlar için şerikler var da onlar için dinden kendisiyle Allah’ın izin vermediği şeyleri meşrû mu kıldılar? Ve eğer o fâsıl kelimesi olmasa idi elbette aralarında hüküm icra edilmiş olurdu ve şüphe yok ki o zalimler için elîm bir azab vardır.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Yoksa onların, Allah’ın izin vermediği bir dini ortaya koyan ortakları mı var? Eğer erteleme sözü olmasaydı, derhâl aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz ki kâfirlere can yakıcı bir azap vardır.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Yoksa onların, dinden kendileri için koydukları kuralları meşru kılan, ortakları mı var, Allah’ın izin vermediği şeyleri! Eğer cezaların ahirete, ayırt edilme gününe bırakılma sözü olmasaydı; aralarında hüküm/karar verilip iş çoktan bitirilirdi. Kuşkusuz zalimler için acıklı bir azap vardır.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Yoksa, Allah’ın dinde izin vermediği bir şeyi onlara kanun kılacak ortakları mı vardır? Eğer azabı erteleme sözü olmasaydı, derhal aralarında hüküm verilirdi. Şüphesiz zalimler için can yakıcı bir azap vardır.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Yoksa Yüce Allah’ın izin vermediği birtakım şeyleri kendilerine din diye kabul ettirmek isteyen putları mı var? Şayet Allah’ın cezayı ertelemeye dair hükmü olmasaydı işleri çoktan bitirilmişti. Zalimlere elbette gayet acı bir azap vardır.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Yoksa onların, kendilerine, Allâh’ın izin vermediği dini koyan ortaklar mı var? Eğer (bir süre fırsat verilmesi hakkında) karar olmasaydı derhal aralarında hüküm verilir (işleri bitirilir)di. Kuşkusuz zâlimler için acı bir azâb vardır.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Yoksa onların hakimiyette ortakları mı var ki, Allah’ın din hususunda izin vermediği şeyleri kendileri için kanun yapıyorlar? Eğer "aralama" sözü olmasaydı hemen aralarında iş bitirilirdi. Gerçekten zalimler için acı bir azap vardır.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Yoksa onların birtakım ortakları mı var ki, Allah’ın izin vermediği şeyleri, dinden kendilerine teşrî’ ettiler (bir şeriat kıldılar)? Eğer o fasıl kelimesi olmasaydı, elbette aralarında hüküm (karar) verilirdi. Gerçekten zalimler için acıklı bir azap vardır.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Yoksa onların, dinden, Allah’ın izin vermediği şeyi kendileri için yasalaştıran ortakları mı var? Kesin ayrıma ilişkin söz olmasaydı, aralarında hüküm mutlaka verilirdi. O zalimler var ya, onlar için acıklı bir azap öngörülmüştür.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    What! have they partners (in godhead), who have established for them some religion without the permission of Allah? Had it not been for the Decree of Judgment, the matter would have been decided between them (at once). But verily the Wrong-doers will have a grievous Penalty.