Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
O en büyük korku, onları hüzünlendirmez ve melekler, onları karşılarlar da işte derler, size vaadedilen gün, bugün.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
"Size söz verilen mutlu gün, işte bu gündür!" sözleriyle karşılayacaklar.
Adem UğurAdem Uğur:
En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vâdedilmiş olan (mutlu) gününüzdür.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
O en büyük korku (ölüm kavramı kalktığı için) onları üzmez ve melekler onları karşılar: "İşte bu vadolunduğunuz sizin gününüzdür."
Ahmet VarolAhmet Varol:
’İşte bu, size vaadedilmiş olan gününüzdür’ diye karşılarlar.
Ali BulaçAli Bulaç:
Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: "İşte bu sizin gününüzdür, size va’dedilmişti" diye melekler onları karşılayacaklardır.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
O en büyük korku (Sûr’a son üfürülüş anı), bunları mahzun etmiyecek ve kendilerini melekler şöyle (demekle) karşılayacaklar: "- İşte bu, size dünyada vaad olunan (mutlu) gününüzdür!..."
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
En büyük dehşet bile onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini, “Size söz verilen gün, işte bugündür” diye karşılarlar.
Bekir SadakBekir Sadak:
En buyuk korku bile onlari uzmez; kendilerini melekler: «Size soz verilen gun iste bugundur» diye karsilarlar.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
En büyük dehşet salan korku onları üzmez. Melekler onları karşılar da «bu size söz verilen gündür!» derler.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
(Diriliş gününün uyandıracağı) o benzeri olmayan büyük korku bile onları kaygılandırmayacak. Çünkü melekler böylelerini: “Size vaadedilen (mutlu) gün işte bugündür!” sözleriyle karşılayacaklardır.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
En büyük korku bile onları tasalandırmaz ve melekler onları, "İşte bu, size vaad edilen (mutlu) gününüzdür" diyerek karşılarlar.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vâdedilmiş olan (mutlu) gününüzdür.
Edip YükselEdip Yüksel:
O en büyük korku onları üzmez. Kendilerini melekler, "İşte bu, size söz verilen gününüzdür!" diye karşılar.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
O en büyük korku bunları üzmez; kendilerini melekler: «Size söz verilen gün işte bugündür» diye karşılarlar.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Onları o en büyük korku ürkütmez. Melekler kendilerini «Bugün, size vaktiyle vadedilen gündür» diyerek karşılarlar.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: "İşte bu sizin gününüzdür, size vaadedilmişti" diye melekler onları karşılayacaklardır.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
En büyük dehşet dahi onları tasalandırmaz. Melekler kendilerini şöyle karşılar: İşte bu size vâdedilmiş olan (mutlu) gününüzdür.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
O en büyük korku bunları asla tasaya düşürmez. Bunları melekler karşılayarak: «Bu, size (dünyâda) va’d olunan (mutlu) gününüzdür» (diye cennet kapıları önünde tebrik ederler).
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
En büyük dehşet (kıyâmet dahi) onları üzmez! Ve onları melekler karşılar: `İşte bu, sizin (dünyada iken) va`d edilmekte olduğunuz gününüzdür!` (derler).
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
O en büyük korku bile onları tasalandırmaz. Melekler onları: Size söz verilen gün, işte bu gündür, diye karşılarlar.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Daha büyük çığlıklar bile onları hüzünlendirmeyecek ve melekler onları karşıladıklarında "İşte size vaat edilen gün, bu gündür" diyecekler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
O en büyük dehşet (korku), onları mahzun etmez. Ve melekler, onları karşılar (ve derler ki): "Bu, sizin vaadolunduğunuz gününüzdür."
Kadri ÇelikKadri Çelik:
En büyük korku bile onları üzmez. Melekler kendilerini, "Size söz verilen gün işte bugündür" diye karşılarlar.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
(Kıyamet Günü’nün uyandıracağı) o benzeri olmayan büyük korku bile onları kaygılandırmayacak; çünkü melekler böylelerini "Size söz verilen (mutlu) Gün işte bu Gün’dür!" sözleriyle karşılayacaklar.
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Onları, (kıyamete mahsus) o benzeri görülmemiş dehşetli panik dahi tasalandırmayacak; zira melekler kendilerini "Bu, işte size vaad edilen o (mutlu) gündür!" diye karşılayacaklar.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Onları en büyük korku mahzun etmez ve onları melekler istikbal ederler. (Ve onlara derler ki:) «İşte bu, sizin vaadolunur olduğunuz gününüzdür.»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
O gün büyük korku onları aslâ tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılar: "İşte bu, size vâdedilmiş olan gününüzdür. "
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
O en büyük korku onları üzmez. Melekler, onları şöyle karşılar: "İşte bu, vadedilmiş olduğunuz gündür."
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Onları o en büyük korku ürkütmez. Melekler kendilerini «Bugün, size vaktiyle vadedilen gündür» diyerek karşılarlar.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
O en büyük dehşet (Sûra ikinci üfleyiş) dahi onları tasalandırmaz. Melekler onları: "İşte size vâd olunan gün bugündür!" diye karşılarlar.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
O en büyük korku, onları asla tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılar: "İşte bu, size va’dedilen gününüzdür!"
Şaban PirişŞaban Piriş:
O en büyük korku bile onları üzmez. Melekler onları: -Size söz verilen gün, işte bu gündür, diyerek karşılarlar.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Onları, o en büyük korku hüzne kaptırmaz ve: «İşte bu sizin gününüzdür, size va’dedilmişti» diye melekler onları karşılayacaklardır.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
O en büyük korku onları tasalandırmaz. Melekler onları şöyle karşılarlar: "Bu size o vaat edilen gününüzdür!"
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
The Great Terror will bring them no grief: but the angels will meet them (with mutual greetings): "This is your Day,- (the Day) that ye were promised."