حَتَّىٰ إِذَا فُتِحَتْ يَأْجُوجُ وَمَأْجُوجُ وَهُمْ مِنْ كُلِّ حَدَبٍ يَنْسِلُونَ
Hatta iza fütihat ye’cucü ve me’cucü ve hüm min külli hadebiy yensilun
Kelime
Anlamı
Kökü
حَتَّىٰ
nihayet
إِذَا
zaman
فُتِحَتْ
önü açıldığı
يَأْجُوجُ
Ye’cuc’un
وَمَأْجُوجُ
ve Me’cuc’un
وَهُمْ
ve onlar
مِنْ
كُلِّ
her
حَدَبٍ
tepeden
يَنْسِلُونَ
akın etmeye başladıkları

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Sonunda Ye’cüc ve Me’cuc’un seti açılınca ve onlar, her tepeden yeryüzüne saldırınca.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Nihayet yerleri Allah tarafından bilinen, kalabalık nüfuslarıyla ünlü iki toplum olan Ye’cüc ve Me’cüc’ün sedleri açılıp ta yeryüzünü dağılmaları için her tepeden saldıracakları

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc kapılarının açıldığı zaman, her hadebden (yüksekçe yer - belki de uzay gemilerinden) hızlıca inerler!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Nihayet Ye’cuc ve Me’cuc(’un setleri) açıldığında onlar her tepeden akın ederler.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Yecuc ve Mecuc (un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler;

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc’ün seddi açılıp da her tepeden saldırdıkları;

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    (96-97) Nihayet Ye`cûc ve Me`cûc setleri açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman, verilen gerçek söz yaklaştığında inkâr edenlerin gözleri donakalır! “Yazıklar olsun bize! Gerçekten biz, bu durumdan habersizmişiz, hatta biz zâlim kimselermişiz” derler.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Yecuc ve Mecuc’un seddi yikildigi zaman her dere ve tepeden bosanirlar.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Sonunda Ye’cûc ve Me’cûc (seddi) açılır da her bir tepeden sökülüp sür’atle inerler.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Nihayet (kıyamet alametlerinden olan) Ye`cüc ve Me`cüc`ün önü açıldığı zaman her tepeden akın ederler.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc’ün önü açıldığı zaman her tepeden akın ederler.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc (sedleri) açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Nihayet, Yecuc ve Mecuc’un önü açıldığı zaman, onlar her yönden saldırırlar.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc(un seddi) açıldığı zaman, ki onlar her dere ve tepeden akın edip çıkarlar.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Sonunda Ye’cuc ile Me’cuc’un önündeki set yıkıldığında bunlar bütün tepelerden akarak her tarafa yayılırlar.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    (96-97) Yecuc ve Mecuc(un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler. Gerçek olan vaad yaklaşmıştır, işte o zaman, küfredenlerin gözleri yuvalarından fırlayacak: "Eyvahlar bize, biz bundan tam bir gaflet içindeydik hayır, bizler zalim kimselerdik" (diyecekler).

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc açıldığı ve onlar her tepeden akın ettiği zaman;

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    (96-97) Nihayet Ye’cûc ve Me’cûc (un seddi) açılıb da her tepeden saldıracakları ve gerçek va’d olan (kıyamet) yaklaşdığı vakit, işte o zaman o küfr (ve inkâr) edenlerin gözleri hemen belirib kalacak, «Eyvah bizlere! Doğrusu biz bundan gaflet içindeydik. Hayır, biz zaalim kimselerdik» (diyecekler).

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    (96-97) Nihâyet Ye`cüc ve Me`cüc`ün (seddi) açıldığı ve onların her tepeden akın etmekte olduğu ve gerçek va`d (olan kıyâmet)in yaklaştığı zaman bir de bakarsın ki, inkâredenlerin gözleri (dehşetten) donuktur. `Eyvah bize! Hakikaten bundan gaflet içindeydik,(biz) bil`akis (nefsimize) zulmeden kimseler imişiz!` (derler).

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Ye’cuc ve Me’cuc açılıp da her tepeden ve dereden akın ettikleri vakit.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Ancak ye’cüc ve me’cüc için kapılar açılıp da onlar her taraftan akın akın yeryüzüne dağılırlarsa (helak edilmiş kasaba halkı da yeryüzüne geri döner) .

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Nihayet yecüc ve mecüc, (sedleri) açıldığı zaman tepelerin hepsinden saldırırlar.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Ye’cüc ve Me’cüc (seddi) açılıncaya ve onlar her tepeden akın ettiği zamana kadar (zalimler asla dönmezler).

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Ta ki, Yecüc ve Mecüc’ün (dünyaya) salınıp, (yeryüzünün) her köşe(sin)den boşalacakları zamana kadar,

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    ta ki Ye`cuc ve Me`cuc`un salınıp, her bir köşeden boşalacakları zamana dek...

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ye’cüc ve Me’cüc açılıp da onlar her tepeden koşmaya başlayacakları zamana kadar (bu kavimlerin halleri devam eder).

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc (sedleri) açıldığı zaman her tepeden saldırırlar.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Nihayet yecüc ve Mecüc seddi açıldığında; onlar her bir tepeden akın ederler!

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Sonunda Ye’cuc ile Me’cuc’un önündeki set yıkıldığında bunlar bütün tepelerden akarak her tarafa yayılırlar.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    (96-97) Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc’ün sedleri açılıp her tepeden dünyaya akın etmeye başladıkları, doğru vâdin vaktinin yaklaştığı sıra, işte o zaman, kâfirlerin gözleri birden donakalır. "Eyvah, bizlere! Biz bundan tam bir gaflet içinde idik, daha doğrusu kendimize zulmettik!" diyecekler.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Nihâyet Ye’cûc ve Me’cûc’un önü açıldığı ve onlar her tepeden akın etmeye başladıkları zaman,

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Ne zaman ki Yecüc ve Mecüc serbest bırakılır, her tepeden ve dereden sel gibi akarlar.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Yecuc ve Mecuc(un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler;

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Ye’cûc ve Me’cûc’ün önü açıldığı zaman onlar, her tepeden akın ederler.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Until the Gog and Magog (people) are let through (their barrier), and they swiftly swarm from every hill.