اذْهَبْ بِكِتَابِي هَٰذَا فَأَلْقِهْ إِلَيْهِمْ ثُمَّ تَوَلَّ عَنْهُمْ فَانْظُرْ مَاذَا يَرْجِعُونَ
İzheb bi kitabı haza fe elkıh ileyhim sümme tevelle anhüm fenzur maza yarciun
Kelime
Anlamı
Kökü
اذْهَبْ
götür
بِكِتَابِي
mektubumu
هَٰذَا
bu
فَأَلْقِهْ
ve at
إِلَيْهِمْ
onlara
ثُمَّ
sonra
تَوَلَّ
biraz öteye çekil
عَنْهُمْ
onlardan
فَانْظُرْ
ve bak
مَاذَا
neye
يَرْجِعُونَ
başvuruyorlar

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Git, şu mektubumu götür, ver onlara, sonra biraz çekil onlardan, bak bakalım, ne cevap verecekler?

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Al, bu mektubu onlara götür ve bak bakalım nasıl bir sonuca varacaklar."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    "Şu mektubumu götür onlara bırak! Sonra bir kenara çekil de bak bakalım, hangi anlayışta olacaklar?"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak; sonra onlardan biraz uzaklaş da bak ki neye başvuruyorlar.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    "Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Bu mektubumu götür de bırak onlara. Sonra yanlarından çekil de bak, ne neticeye varacaklar."

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Şu yazımı götürüp onlara at! Sonra onlardan uzaklaş da bak bakalım, nasıl davranacaklar.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    «Bu yazimi gotur, onlara at, sonra bir yana cekil, varacaklari sonuca bak.»

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    «Şimdi bu mektubumu götür de onların yanına bıraktıktan sonra geri çekil, nasıl bir sonuca varacaklarına bir bak!»

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    “Al bu mektubumu onlara götür; sonra bir kenara çekilip onları kendi hallerine bırak ve bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar?”

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    "Benim şu mektubumu götür onlara at, sonra da yanlarından ayrıl ve ne sonuca varacaklarına bak."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    "Şu mektubumu onlara götürüp ilet ve sonra bir yana çekilip tepkilerini gözle."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    «Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.»

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Şu mektubumu götürüp onlara at, sonra seni göremeyecekleri bir yere çekil de bak bakalım ne gibi bir sonuca varacaklar?

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    "Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak sonra onlardan (biraz) uzaklaş böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Şu mektubumu götür, onu kendilerine ver, sonra onlardan biraz çekil de, ne sonuca varacaklarına bak.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    «Şu mektubumu götür, onu kendilerine bırak. Sonra onlardan biraz çekil de bak neye dönecekler»?

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    `Bu mektûbumu götür de kendilerine bırak; sonra onlardan (biraz öteye) çekil de, ne (netîce)ye varacaklarına bak!`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Şu yazımı götür, kendilerine bırak. Sonra bir yana çekil, bak; neye dönecekler.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    "Bu yazdığım mektubu götür ve onlara ver. Sonra onlardan dönüp uzaklaş ve onları gözetle. Nasıl bir tepki verecekler?" dedi.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Bu yazımı (mektubumu) götür, böylece onlara (onu) at (ulaştır). Sonra onlardan (geri) dön, neye dönecekler (ne cevap verecekler) bak!

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    "Şu mektubumu götür, onlara at, sonra da onlardan bir tarafa çekil; böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?"

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    "Al bu mektubumu onlara götür; sonra bir kenara çekilip onları kendi hallerine bırak ve bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar".

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    "Bu mektubumu al onlara ulaştır; sonra onlardan uzaklaşıp bir köşeye çekil de bak bakalım, nasıl bir sonuca varacaklar."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    «Şu mektubum ile git, hemen onlara bırak, sonra onlardan çekil de bak ki, neye varacaklar?»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    "Şu mektubumu götür, onlara at! Sonra bir yana çekil de, ne neticeye varacaklar bir bak!"

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Bu mektubumu götür onlara bırak. Sonra onlardan biraz geri çekil. Neye başvuruyorlar bir bak!"

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Şu mektubumu götürüp onlara at, sonra seni göremeyecekleri bir yere çekil de bak bakalım ne gibi bir sonuca varacaklar?

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    (27-28) "Bakalım, dedi Süleyman, doğru mu söyledin, yoksa yalancının teki misin, bunu anlayacağız. Sen şimdi şu mektubumu götür, bırak onların yanına, sonra onlardan biraz uzaklaş ve ne yapacaklarını gözle."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    "Bu mektubumu götür, onlara at, sonra onlardan biraz öteye çekil de bak, neye başvuruyorlar (ne yapacaklar)."

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Bu mektubumu götür ve onlara ilet, sonra onlardan biraz ayrıl ve neye başvuracaklarına bak!

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    «Bu mektubumla git, onu kendilerine bırak, sonra onlardan (biraz) uzaklaş, böylelikle bir bakıver, neye başvuracaklar?»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    "Şu yazımı götürüp onlara at. Sonra onlardan uzaklaş da bak bakalım, nasıl davranacaklar."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    "Go thou, with this letter of mine, and deliver it to them: then draw back from them, and (wait to) see what answer they return"...