Medine döneminde hicretin ikinci yılında Bedir savaşından sonra inmiştir. 75 âyettir. Sûre, adını ilk ayetteki “el-Enfâl” kelimesinden almıştır. “Enfâl”, savaş ganimetleri demektir. Sûrede başlıca, savaş, özellikle Bedir savaşı sonrası elde edilen ganimetlerle, bunların kimlere ve nasıl pay edileceği konu edilmektedir.
1.
Resulüm! Sana savaş ganimetlerine dair soru soruyorlar. De ki: "Ganimetler Allah’ın ve Resul’ünündür. " O halde siz gerçekten müminler iseniz Allah’tan korkun. Aranızı düzeltin. Allah’a ve Resul’üne itaat edin.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
2.
Müminler o kimselerdir ki, Allah zikredilince kalpleri titrer, kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır ve yalnız Rablerine tevekkül ederler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
İşte onlar gerçek müminlerin tâ kendisidir. Onlar için Rableri katında nice dereceler, bağışlanma ve tükenmez bir rızık vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Nitekim Rabbin seni hak uğrunda evinden savaş için çıkarmıştı. Oysa müminlerden bir kısmı bundan hoşlanmamış, isteksizlik göstermişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Hak apaçık ortaya çıktıktan sonra bile onlar bu hususta, sanki gözleri göre göre ölüme sürükleniyorlarmış gibi seninle mücadele ediyorlardı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Hani Allah size iki tâifeden birinin muhakkak sizin olacağını vâdediyordu. Siz ise güçsüz ve silahsız olanın sizin olmasını istiyordunuz. Oysa Allah sözleriyle hakkın yerine gelmesini, kâfirlerin kökünü kesmeyi istiyordu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Hani siz Rabbinizden yardım istiyordunuz. Buna karşılık O: "Ben sizi birbiri peşinden bin melekle destekleyip yardım edeceğim. " diyerek duânızı kabul etmişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
Allah bu yardımı sırf müjde olması ve onunla kalbinizin iyice yatışması için yapmıştı. Yardım ancak Allah katındandır. Çünkü Allah Azîz’dir, yegâne hüküm ve hikmet sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
O zaman Allah kendi katından bir güven işareti olmak üzere, sizi hafif bir uykuya daldırıyordu. Sizi tertemiz yapmak, şeytanın vesvesesini sizden gidermek, kalplerinizi birbirine bağlamak ve (savaşta) ayaklarınıza sebat vermek için gökten üzerinize su indiriyordu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Hani Rabbin meleklere: "Ben sizinleyim, haydi inananlara destek verin!" diye vahyetmişti. Ben kâfirlerin yüreğine korku salacağım. Artık siz de vurun boyunlarının üstüne! Doğrayın parmaklarını!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Çünkü onlar Allah’a ve Peygamber’ine karşı koydular. Kim ki Allah’a ve Peygamber’ine karşı koyarsa, bilsin ki Allah’ın azabı şiddetlidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
Tekrar savaşmak için bir tarafa çekilme (taktik kullanma) veya bir başka (müslüman) topluluğa katılma dışında, her kim böyle bir günde düşmanına arkasını dönerse, Allah’ın gazabına uğramış olur. Onun varıp kalacağı yer cehennemdir. Orası, varılacak ne kötü yerdir!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
Onları siz öldürmediniz, Allah öldürdü. Resulüm! Attığın zaman sen atmadın, Allah attı. Allah bunu, müminleri güzel bir imtihana tâbi tutmak için yapmıştı. Şüphesiz ki Allah işitendir, bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
(Ey kâfirler!) Eğer siz fetih istiyorsanız, işte size fetih gelmiştir. Eğer vazgeçerseniz bu sizin için daha iyidir. Yok, tekrar dönerseniz biz de döneriz. Topluluğunuz çok da olsa, sizden hiçbir şeyi savamaz. Çünkü Allah müminlerle beraberdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
Eğer Allah onlarda bir hayır görseydi, elbette onlara işittirirdi. Fakat işittirseydi bile, onlar yine yüz çevirerek dönerlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
Ey iman edenler! Allah ve Peygamber’i sizi, size hayat verip canlandıracak şeylere çağırdığı zaman icabet edin. Bilin ki Allah kişi ile onun kalbi arasına girer. Siz O’nun huzurunda mutlaka toplanacaksınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Öyle bir fitneden sakının ki, aranızdan sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz, (hepinize sirayet eder). Bilin ki Allah’ın azabı şiddetlidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
Hatırlayın ki, bir zamanlar sayınız az idi, yeryüzünde âciz tanınıyordunuz. İnsanların sizi kapıp götürmesinden korkuyordunuz. Allah sizi barındırdı, yardımı ile destekledi ve temiz şeylerden rızıklandırdı. Tâ ki şükredesiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Ey iman edenler! Eğer siz Allah’tan korkar, takvâ sahibi olursanız, O size furkan (iyi ile kötüyü ayırt edecek bir mârifet, bir nur) verir. Kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Çünkü Allah büyük lütuf sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
Hani o inkâr edenler, bir zamanlar seni bağlayıp bir yere kapamak veya öldürmek ya da sürmek için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar tuzak kurarlarken Allah da tuzaklarını bozuyordu. Allah tuzak kuranlara karşılık verenlerin en hayırlısıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman: "İşittik, istersek biz de benzerini söyleyebiliriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir. " derlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
32.
Hani bir zaman da onlar: "Ey Allah’ım! Eğer bu kitap gerçekten senin katından ise üzerimize gökten taş yağdır veya bize acıklı bir azap getir. " demişlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
Onlar Mescidi haram’ın hizmetine ehil olmadıkları halde müminleri oradan geri çevirirlerken Allah onlara ne diye azap etmeyecek? Onun gerçek dostları (mütevellisi) ancak takvâ sahipleridir. Fakat onların çoğu bunu bilmezler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Onların Beytullah’ın yanındaki duâları da ıslık çalmak ve el çırpmaktan ibarettir. Küfre girmiş olmanıza karşılık tadın azabı!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Kâfirler şüphesiz ki mallarını Allah yolundan alıkoymak için sarfediyorlar. Daha da sarfedecekler. Sonra bu kendilerine bir yürek acısı olacak ve en sonunda mağlup olacaklar. (Küfründe inat eden) kâfirler ise cehenneme sürükleneceklerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Bu, Allah’ın murdarı temizden (kâfiri müminden) ayırıp, bütün murdarları üstüste koyarak, topunu bir araya yığması ve cehenneme atması içindir. İşte onlar mahvolanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
38.
Küfre sapanlara, eğer savaştan vazgeçerlerse, geçmişlerinin bağışlanacağını ve tekrar dönerlerse, kendilerine evvelkilerin sünnetinin (hükmünün) uygulanacağını söyle.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Fitneden eser kalmayıp ve din de tamamen Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse şüphesiz ki Allah onların yaptıklarını görendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
Eğer Allah’a ve hak ile bâtılın ayrıldığı, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı günde, kulumuza indirdiğimize inanmış iseniz, biliniz ki; ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah’ın, Resul’ünün ve yakınlarının, yetimlerin, yoksulların, yolcularındır. Allah her şeye hakkıyla kâdirdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
O zaman siz vâdinin yakın bir kenarında idiniz, onlar da uzak kenarında idiler. Kervan ise sizin daha aşağınızda (deniz sahilinde) idi. Eğer onlarla sözleşmiş olsaydınız, sözleştiğiniz vakit hususunda anlaşamazdınız. Fakat Allah olması gereken (zafer)in olması için böyle takdir etti. Tâ ki, helâk olan, apaçık bir delil gördükten sonra helâk olsun. Yaşayan da apaçık bir delilden sonra yaşasın. Şüphesiz ki Allah işitendir, bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
43.
Allah uykuda onları sana az gösteriyordu. Eğer onları sana çok gösterseydi, çekinir ve bu hususta çekişirdiniz. Fakat Allah sizi kurtardı. Şüphesiz ki O göğüslerin özünü bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
Allah, olacak olan emri yerine getirmek için (düşmanla) karşılaştığınızda onları sizin gözünüzde az gösteriyor, sizi de onların gözlerinde az gösteriyordu. Bütün işler ancak Allah’a döndürülür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Ey iman edenler! Düşman topluluğu ile karşılaştığınız zaman sebat edin ve Allah’ı çok zikredin ki umduğunuza kavuşabilesiniz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Allah’a ve Resul’üne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin. Sonra korku ile zaafa düşersiniz ve kuvvetiniz elden gider. Sabredin! Muhakkak ki Allah sabredenlerle beraberdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Yurtlarından böbürlenerek, insanlara gösteriş yaparak ve (insanları) Allah yolundan alıkoyarak çıkanlar gibi olmayın. Allah onların yaptıklarını çepeçevre kuşatmıştır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
Hani şeytan onlara yaptıklarını güzel gösterdi de: "Bugün insanlardan size galip gelecek kimse yoktur. Ben de sizin yardımcınızım. " dedi. Fakat iki ordu birbirini görünce gerisin geri dönerek: "Ben sizden uzağım, ben sizin görmediğinizi görüyorum, ben Allah’tan korkarım, çünkü Allah’ın azabı çok şiddetlidir. " dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
49.
O sırada münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunanlar: "Bunları dinleri aldatmış!" diyorlardı. Halbuki kim Allah’a tevekkül ederse, bilsin ki Allah yegâne galip ve hikmet sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
Melekler o kâfirlerin yüzlerine ve arkalarına vurarak ve: "Haydi yangın azabını tadın!" diyerek canlarını alırken onları bir görsen!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Firavun hânedânı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi, onlar da Allah’ın âyetlerini inkâr ettiler. Bu yüzden Allah onları günahları sebebiyle yakalamıştı. Çünkü Allah çok güçlüdür, cezalandırması çok şiddetlidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
Bunun sebebi, bir kavim kendilerini değiştirmedikçe, Allah’ın onlara verdiği nimeti değiştirmeyeceğinden dolayıdır. Gerçekten de Allah işitendir, bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
Bunların hâli Firavun hânedânı ile daha evvelkilerin hâli gibidir. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlayıp inkâr etmişlerdi, biz de onları günahları ile helâk ettik. Firavun’un hânedânını denizde boğduk. Onların hepsi zâlim idiler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Bir kavmin (andlaşmayı bozmak hususunda) hâinlik yapmasından çekinirsen, sen de hak ve adaletle (onların seninle yaptıkları andlaşmayı) aynı şekilde onlara at (andlaşmayı bozduğunu onlara bildir). Şüphesiz ki Allah hâinlik yapanları sevmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
(Ey iman edenler!) Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar kuvvet ve cihad için bağlanıp beslenen atlar hazırlayın. Bununla hem Allah’ın düşmanlarını, hem de sizin düşmanlarınızı ve bunların dışında sizin bilmediğiniz Allah’ın bildiği diğer düşmanlarınızı korkutup yıldırırsınız. Allah yolunda ne harcarsanız, size eksiksiz ödenir ve siz aslâ haksızlığa uğratılmazsınız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
63.
Onların gönüllerini birleştiren Allah’tır. Eğer sen yeryüzünde bulunan her şeyi verseydin, yine onların gönüllerini birleştiremezdin. Fakat Allah onların aralarını bulup kaynaştırdı. Çünkü O Azîz’dir, hüküm ve hikmet sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
65.
Ey Peygamber! Müminleri savaş için coştur. Eğer sizden sabırlı yirmi kişi bulunursa, onlardan ikiyüz kâfire galip gelirler. Eğer sizden yüz kişi olursa, kâfir olanlardan bin kişiye galip gelirler. Çünkü onlar anlayışsız bir gürûhtur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Şimdi Allah yükünüzü hafifletti, sizde zayıflık olduğunu bildi. O halde sizden sabırlı yüz kişi bulunursa, onlardan ikiyüz kişiye galip gelirler ve eğer sizden bin kişi olursa, onlardan ikibin kişiye Allah’ın izniyle galip gelirler. Allah sabredenlerle beraberdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
67.
Hiçbir peygambere yeryüzünde ağır basıp düşmanı yere sermeden esir almak yaraşmaz. Siz geçici dünya malını istiyorsunuz. Oysa Allah ahireti kazanmanızı istiyor. Allah Azîz’dir, yegâne hikmet sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
68.
Eğer daha önceden Allah’tan verilmiş bir hüküm olmasaydı, aldığınız fidyeden ötürü size mutlaka büyük bir azap dokunurdu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
69.
Elde ettiğiniz ganimetleri helâl ve temiz olarak yiyin. Allah’tan korkun. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Ey Peygamber! Elinizde bulunan esirlere de ki: "Eğer Allah kalplerinizde bir iyilik bulursa, sizden alınan (fidyeden) daha hayırlısını size verir ve sizi bağışlar. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
Eğer sana hâinlik etmek isterlerse, zaten daha önce Allah’a da hâinlik etmişlerdi. Bundan dolayı onlara karşı Allah sana imkân vermişti. Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
İman edip de hicret edenler, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenler ve (muhacirleri) barındırıp yardım edenler birbirlerinin dostlarıdırlar. İman edip hicret etmeyenlerle, hicret edinceye kadar sizin dostluğunuz yoktur. Şayet onlar din hususunda sizden yardım isterlerse, yardım etmek üzerinize borçtur. Ancak aranızda sözleşme bulunan bir kavim aleyhine olursa o, bu hükmün dışındadır. Allah yaptıklarınızı görmektedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
Kâfir olanlar birbirlerinin dostlarıdırlar. Eğer siz bunu yapmazsanız yeryüzünde fitne ve büyük bir fesad (kargaşalık) olur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
74.
İman edip hicret edenler, Allah yolunda cihad edenler, muhacirleri barındıranlar var ya, işte gerçek müminler onlardır. Onlar için mağfiret ve cömertçe verilmiş bir rızık vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
Sonradan iman eden ve hicret edip de sizinle beraber cihad edenler de sizdendir. Akraba olanlar ise, Allah’ın kitabına göre birbirlerine (vâris olmaya) daha yakındırlar. Şüphesiz ki Allah her şeyi bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster