Mekke döneminde inmiştir. 52 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “el-Kalem” kelimesinden almıştır. “Nûn” sûresi diye de anılır. Sûrede başlıca, Hz.Muhammed’in peygamberliğinin ispatı ve mü’minler ile kâfirlerin akıbetleri konu edilmiştir.
1.
Nun (Ulûhiyet ilmi) ve Kalem’e (ilmi açığa çıkaran) ve satır satır yazdıklarına (ilmin gereğini tüm detaylarıyla Sünnetullâh olarak yaratana) kasem ederim ki...
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
2.
Sen, Rabbinin nimeti olarak, bir cin (görünmeyen varlık türlerinden biri) hükmü altında olan değilsin!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
3.
Muhakkak ki senin için ardı kesilmeyen bir mükâfat vardır
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
4.
Muhakkak ki sen azîm bir ahlâklasın!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
5.
Yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
6.
Hanginiz cinlere tutulmuştur!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
7.
Muhakkak ki Rabbin, yolundan kimin saptığını (varlıklarından) iyi bilir! O, hakikate erenleri de (varlıklarında) iyi bilir!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
8.
O hâlde yalanlayanlara itaat etme!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
9.
Arzu ettiler ki, sen yumuşak (tavizkâr) davranasın da, onlar da (sana karşı) hoşgörülü davransınlar!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
10.
UYMA! Çokça yemin eden (Allâh’tan ve Sünnetullâh’tan kozalı olduğu için) basit, düşüncesiz her kişiye;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
11.
Alaycı, ayıplayan, laf taşıyan;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
12.
Durmadan (hakikatin) yaşanılmasına engel olan, haddi aşan suçlulara;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
13.
Tutucu cahile, üstelik inkârıyla damgalıya!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
14.
Zengin ve oğulları var diye mi (ona uyacaksın)!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
15.
Âyetlerimiz ona bildirildiğinde: "Öncekilerin masallarıdır" dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
16.
Yakında burnundan damgalayacağız onu (görmezden gelemeyecek)!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
17.
Doğrusu biz onları, o bahçe halkını belâlandırdığımız gibi belâlandırdık! Hani, sabah olurken onu mutlaka kesip devşireceklerine kasem etmişlerdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
18.
(İnşâAllâh diye) istisna yapmıyorlardı!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
19.
Onlar uyurlarken, Rabbinden bir sarıcı o bahçeyi sardı!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
20.
Kuruyup kararıverdi (o bahçe)!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
21.
Sabah olurken (kalktıklarında) birbirlerine seslendiler:
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
22.
"Eğer kesip devşirecekseniz, ekininize erken gidin!" (diye).
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
23.
Aralarında fısıldanarak yola koyulup gittiler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
24.
"Sakın bugün hiçbir yoksul ona (bahçeye) girip yanınıza gelmesin!" (diye).
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
25.
Yoksulları engellemeye güçleri yeterek gittiler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
26.
Bahçeyi gördüklerinde (harap olmuş): "Yanlış yere geldik herhâlde" dediler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
27.
"Hayır, (doğru yerdeyiz ama) biz yitirmişleriz!" (dediler).
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
28.
Onların biraz düşüncelisi dedi: "Ben size tespih (tenzih) etsenize, demedim mi?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
29.
Dediler ki: "Subhan’dır Rabbimiz! Muhakkak ki biz işin hakkını veremeyenler olduk!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
30.
Ardından birbirlerine dönüp birbirlerini suçlamaya başladılar!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
31.
Dediler ki: "Yazıklar olsun bize! Doğrusu biz küstahça davranmışız!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
32.
"Umulur ki Rabbimiz onun yerine ondan daha hayırlısını verir! Muhakkak ki biz (artık) Rabbimize yönelenleriz."
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
33.
İşte böylecedir azap! Sınırsız geleceğin azabı ise elbette ekberdir! Eğer bilselerdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
34.
Muhakkak ki korunmuş olanlar için, Rableri indînde Naîm cennetleri vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
35.
Teslim olmuşları, inkârcı suçlular gibi kılar mıyız hiç?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
36.
Ne oluyor size! Nasıl hüküm veriyorsunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
37.
Yoksa sizin bir kitabınız var da ondan mı ders alıyorsunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
38.
Ki ondaki keyfinize göre hükümler sizindir (zannınızca Sünnetullâh’a da tâbi değilsiniz)!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
39.
Yoksa dilediğinizi yapabilirsiniz diye kıyamete kadar geçerli, bizden alınmış bir sözünüz mü var?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
40.
Sor onlara: Onların hangisi böyle bir şeye kefildir?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
41.
Yoksa onların bize eş koştukları ortakları mı var? Eğer sözlerine sadıklarsa getirsinler ortaklarını!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
42.
Hakikatin açığa çıkıp, Allâh’tan ayrı vücud verdikleri benliklerinin yokluğunu itirafa (secdeye) davet edildikleri süreçte, bunun gereğini yerine getiremeyeceklerdir!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
43.
Gözleri dehşetten önlerine eğik, zillet hâlinde! Oysa onlar akılları başlarında dünyada iken secdeye davet olunuyorlardı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
44.
(Rasûlüm) artık beni ve bu olayı yalanlayanı (başbaşa) bırak! Onları hiç bilmedikleri yönden aşama aşama helâka götüreceğiz!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
45.
Mühlet veririm onlara... Muhakkak ki benim tuzağım çok sağlamdır!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
46.
Yoksa onlardan bir karşılık istiyorsun da, onlar borçtan ağır bir yük altına mı girmişler?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
47.
Yoksa gayb (algılanmayanlar) onların indînde de, onlar mı yazıyorlar?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
48.
Rabbinin hükmüne sabret ve balık sahibi (Yunus Nebi) gibi olma! Hani O, gamla dolu hâlde yönelmişti.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
49.
Eğer Ona Rabbinden bir nimet erişmemiş olsaydı, aşağılanmış hâlde çıplak araziye atılırdı!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
50.
Rabbi Onu seçti de Onu sâlihlerden (hakikati yaşayanlardan) kıldı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
51.
Muhakkak ki o hakikat bilgisini inkâr edenler, Zikri (hakikatlerini hatırlatıcıyı) işittiklerinde az kalsın bakışlarıyla seni devireceklerdi! "Muhakkak ki O, bir cin etkisi altındadır" diyorlardı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
52.
Oysa O, insanlar için sadece bir Zikir’dir (hakikatlerini hatırlatıcıdır)!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
×
klavye oklarıyla önceki/sonraki sureye geçebilirsiniz.