قُلْ كَفَىٰ بِاللَّهِ بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ شَهِيدًا ۖ يَعْلَمُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۗ وَالَّذِينَ آمَنُوا بِالْبَاطِلِ وَكَفَرُوا بِاللَّهِ أُولَٰئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ
Kul kefa billahi beynı ve beyneküm şehıda ya’lemü ma fis semavati vel ard vellezıne amenu bil batıli ve keferu billahi ülaike hümül hasirun
Kelime
Anlamı
Kökü
قُلْ
de ki
كَفَىٰ
yeter
بِاللَّهِ
Allah
بَيْنِي
benimle
وَبَيْنَكُمْ
sizin aranızda
شَهِيدًا
şahid olarak
يَعْلَمُ
O bilir
مَا
olanları
فِي
السَّمَاوَاتِ
göklerde
وَالْأَرْضِ
ve yerde
وَالَّذِينَ
ve
امَنُوا
inananlar
بِالْبَاطِلِ
batıla
وَكَفَرُوا
ve inkar edenler
بِاللَّهِ
Allah’ı
أُولَٰئِكَ
işte
هُمُ
onlardır
الْخَاسِرُونَ
ziyana uğrayanlar

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    De ki: Aramda ve aranızda tanık olarak Allah yeter; bilir ne varsa göklerde ve yeryüzünde ve bâtıla inanıp Allah’a kâfir olanlara gelince: Onlardır ziyan edenlerin ta kendileri.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    "Benimle sizin aranızda, şahit olarak Allah yeter. O göklerde ve yerde olan herşeyi bilir. Geçersiz ve uydurma şeylere inananlara ve Allah’ı inkâr edenlere gelince, işte gerçek zarar eden onlardır."

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Bâtıla inanıp Allah’ı inkâr edenler (var ya), işte ziyana uğrayacaklar onlardır.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    De ki: "Benimle aranızda şahitlik itibarıyla Esmâ’sıyla hakikatim olan Allâh yeterlidir! Semâlarda ve arzda olanı bilir! Bâtıla inanıp (kendilerini toprak olacak beden kabul edip); Esmâ’sıyla nefslerinin hakikati olan Allâh’ı inkâr edenlere gelince, işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir!"

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    ’Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Batıla inanıp Allah’ı inkar edenler ise, işte onlar ziyana uğrayanlardır.’

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inanan ve Allah’ı inkar edenler ise, işte onlar hüsrana uğrayanlardır."

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Ey Rasûlüm), de ki: "- Benimle sizin aranızda (peygamber olduğuma dair) Allah şahid olarak yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa hepsini bilir. Batıla inanıb Allah’ı inkâr edenler, (küfre varanlar) işte onlar, tamamen aldananlardır.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    “Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Bâtıla inanıp Allah`ı inkâr edenler var ya, işte ziyana uğrayacaklar onlardır.”

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    De ki: «Allah benimle sizin aranizda sahit olarak yeter. O, goklerde ve yerde olani, batila inananlari ve Allah’i inkar edenleri bilir.» Iste kaybedenler bunlardir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    De ki: Aramızda şâhid olarak Allah yeter; O göklerde ve yerde olanları bilir. Bâtıla inananlar ve Allah’ı inkâr edenler var ya, işte onlar zarara uğrayanlardır.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    De ki: “Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter! O, göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. Batıla inanıp Allah`ı inkâr edenler var ya, işte hüsrana uğrayanlar onlardır!

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanları bilir. Batıla inanıp Allah’ı inkâr edenler var ya; işte onlar asıl ziyana uğrayanlardır."

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Bâtıla inanıp Allah’ı inkâr edenler (var ya), işte ziyana uğrayacaklar onlardır.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    De ki: "Benimle sizin aranızda tanık olarak ALLAH yeter. Göklerde ve yerde ne varsa bilir. Yanlışı gerçek diye onaylayıp, ALLAH’ı onaylamayanlar, asıl zarara uğrayanlardır."

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Batıla inanıp inkâr edenler var ya, işte ziyana uğrayacaklar onlardır.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Onlara de ki; «Benimle sizin aranızda Allah’ın tanıklığı yeterlidir. O göklerde ve yerde ne varsa hepsini bilir. Batıla, eğriye inanıp Allah’ı inkar edenler var ya, onlar hüsrana uğrayacak kimselerdir.»

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahid olarak Tanrı yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inanan ve Tanrı’ya küfredenler ise, işte onlar hüsrana uğrayanlardır."

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde ne varsa bilir. Bâtıla inanıp Allah’ı inkâr edenler (var ya), işte ziyana uğrayacaklar onlardır.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    De ki: «Benimle sizin aranızda Allahın hakkıyle şâhid olması yeter. Göklerde, yerde ne varsa O bilir. Baatıla îman ve Allâhı (inkâr ile) kâfir olanlar (Yok mu?) İşte onlar hüsranda kalanların ta kendileridir.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    De ki: `Benimle sizin aranızda şâhid olarak, Allah yeter! (O,) göklerde ve yerde ne varsa bilir. Bâtıla inanıp Allah`ı inkâr edenler ise, işte onlar hüsrâna uğrayanların ta kendileridir!`

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    De ki: Şahid olarak benimle sizin aranızda Allah yeter. O; göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inanıp Allah’a küfredenler, işte onlar hüsrana uğrayanların kendileridir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlara deki "Benimle sizin aranızda (bu kitabın Allah dan indiğine) şahit olarak Allah yeter. Göklerde ve yerde olanları, batıla inananları ve Allah’ı inkar edenleri O bilir. İşte böyleleri açıkça kaybedenlerdir.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    De ki: "Sizinle benim aramda şahit olarak Allah, kâfidir. Göklerde ve yerde ne varsa bilir." Bâtıla inananlar ve Allah’ı inkâr edenler, işte onlar hüsranda olanlardır.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inanan ve Allah’ı inkâr edenler (var ya), işte onlar hüsrana uğrayanlardır."

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (İman etmeyecek olanlara) De ki: "Benim ile sizin aranızda şahit olarak Allah yeter! O, göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. Geçersiz ve uydurma şeylere inananlara ve bu suretle Allah’ı inkara şartlanmış olanlara gelince; işte ziyanda olanlar onlardır!"

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    (Onlara) de ki: "Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter; O göklerde ve yerde olan her şeyi bilir; yine (bilir) ki: Batıl inançlara saplanan ve Allah`a nankörlük eden kimseler hüsrana uğrayacak olanların ta kendisidirler."

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    De ki: «Benimle sizin aranızda Allah Teâlâ’nın şahit olması kifâyet eder. Göklerde ve yerde ne olduğunu bilir. Ve o kimseler ki, bâtıla inanmışlar ve Allah’ı inkar etmişlerdir. İşte hüsrâna düşmüş olanlar, ancak onlardır.»

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şâhit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Bâtıla inanan ve Allah’ı inkâr edenler; işte onlar hüsrana uğrayanların tâ kendileridir. "

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Göklerde ve yeryüzünde ne varsa onları bilir. Gerçek dışı şeylere/bâtıla/yalana inanıp da, Allah’a karşı nankörlük edenler; işte onlar zarara uğrayanların ta kendileridir."

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Onlara de ki; «Benimle sizin aranızda Allah’ın tanıklığı yeterlidir. O göklerde ve yerde ne varsa hepsini bilir. Batıla, eğriye inanıp Allah’ı inkar edenler var ya, onlar hüsrana uğrayacak kimselerdir.»

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olan her şeyi bilir. Gerçek ortada iken, batıla iman edip Allah’ı inkâr edenler, işte asıl ziyana ve hüsrana uğrayanlar onlar olacaktır."

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    De ki: "Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allâh yeter. O, göklerde ve yerde olanları bilir. Bâtıla inanıp Allah’a karşı nankörlük edenler, işte ziyana uğrayacaklar onlardır."

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    De ki:-Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inananlar ve Allah’ı tanımayanlar ise, işte onlar, hüsrana uğrayacak olanlardır.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    De ki: «Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. O, göklerde ve yerde olanı bilir. Batıla inanan ve Allah’ı inkâr edip küfredenler ise, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.»

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    De ki: "Sizinle benim aramda tanık olarak Allah yeter. Göklerde ne var, yerde ne var biliyor O. Bâtıla iman edip Allah’ı inkâr edenlere gelince, işte onlar hüsrana uğramışların ta kendileridir."

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Say: "Enough is Allah for a witness between me and you: He knows what is in the heavens and on earth. And it is those who believe in vanities and reject Allah, that will perish (in the end).