إِنَّ الَّذِينَ ارْتَدُّوا عَلَىٰ أَدْبَارِهِمْ مِنْ بَعْدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمُ الْهُدَى ۙ الشَّيْطَانُ سَوَّلَ لَهُمْ وَأَمْلَىٰ لَهُمْ
İnnellezıner teddu ala edbarihim min ba’di ma tebeyyene lehümül hüdeş şeytanü sevvele lehüm ve emla lehüm
Kelime
Anlamı
Kökü
إِنَّ
şüphesiz
الَّذِينَ
kimselere
ارْتَدُّوا
dönen(lere)
عَلَىٰ
üzerine
أَدْبَارِهِمْ
arkaları
مِنْ
بَعْدِ
sonra
مَا
تَبَيَّنَ
belli olduktan
لَهُمُ
kendilerine
الْهُدَى
doğru yol
الشَّيْطَانُ
şeytan
سَوَّلَ
sürüklemiştir
لَهُمْ
onları
وَأَمْلَىٰ
ve uzun emellere düşürmüştür
لَهُمْ
onları

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Gerisin geriye, hem de doğru yol, kendilerince apaçık anlaşıldıktan sonra, eski dinlerine dönenlere gelince: Şeytan, yanlış hareketlerini, kendilerine bezemektedir ve onları, uzun uzun dileklere düşürmektedir.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Hidayet ve doğru yol kendilerine açıklandıktan sonra, gerisin geriye dönüp hak dinden dönenlere ise, şeytan yaptıklarını güzel göstermiş ve onları boş umutlara boğmuştur.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Şüphesiz ki, kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, arkalarına dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Hakikat kendilerine apaçık zâhir olduktan sonra arkalarına dönenlere (ikiyüzlülere) gelince, şeytan (saptırıcı fikirleri) onlara (bu yaptıklarını) sevdirmiş, onları boş ümitlerle oyalamıştır.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Kendilerine doğru yol belli olduktan sonra arkalarına dönenlere şeytan teşvikte bulunmuş ve onları uzun emellere kaptırmıştır.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Şüphesiz, kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra, gerisin geri (küfre) dönenleri, şeytan kışkırtmış ve uzun emellere kaptırmıştır.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Muhakkak ki, kendilerine hak belli olduktan sonra arkalarına (eski küfürlerine ve bâtıl dinlerine) dönenlere şeytan teşvikte bulunmuş ve kendilerini uzun boylu emellere düşürmüştür.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Kendilerine doğru yol apaçık belli olduktan sonra eski hallerine dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Kendileri icin dogru yol belli olduktan sonra ardlarina donenleri, bu isi yapmaya seytan suruklemis, onlara umit vermistir.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Kendilerine doğru yol belli olduktan sonra arkalarını dönüp gidenlere şeytan bunu çok çekici göstermiş ve kendilerine uzun umut ve emel vermiştir.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Şüphesiz ki kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, ona arka dönenleri, şeytan süsleyip bezemiş ve onları sahte ve düzmece ümitlerle doldurmuştur.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Kendileri için hidayet yolu belli olduktan sonra gerisingeri dönenleri, şeytan aldatıp peşinden sürüklemiş ve kendilerini boş ümitlere düşürmüştür.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Şüphesiz ki, kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, arkalarına dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Kendilerine doğru yol belli olduktan sonra geriye dönenleri sapkın ayartmıştır ve onlara ümit vermiştir.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Gerçekten doğru yol kendilerine açıkça belli olduktan sonra gerisin geri küfre dönenlere şeytan, kötülüklerini güzel göstermiş ve onları uzun emellere düşürmüştür.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Şüphesiz ki kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, ona arka dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Şüphesiz, kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra, gerisin geri (küfre) dönenleri şeytan kışkırtmış ve uzun emellere kaptırmıştır.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Şüphesiz kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra, gerisi geri dönenleri, şeytan kışkırtmış ve uzun emellere kaptırmıştır.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Hakıykat, kendilerine hidâyet besbelli oldukdan sonra arkalarına dönenler (yok mu?) şeytan onları fitlemiş, onlara uzun zaman göstermişdir.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Şübhesiz ki kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, gerisin geri dönen (o münâfık)lar yok mu, şeytan onlara (kötü amellerini) süslemiş ve onları (uzun) emellere düşürmüştür.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Muhakkak ki kendilerine hidayet belli olduktan sonra arkalarına dönenleri şeytan aldatmış ve onlara ümit vermiştir.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Doğru yol onlara açık bir şekilde belirtildikten sonra, (beyyinelere tavır alarak) arkalarına bakarak dönüp gidenlere, şeytan yaptıklarını doğru göstermiş ve onların kalplerini batılla doldurmuştur.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Muhakkak ki kendilerine hidayet tebeyyün ettikten (açıkça belli olduktan) sonra arkalarına geri dönenleri şeytan (küfre) ulaştırdı. Ve onları (kötü) emellere yöneltti.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Şüphesiz kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra gerisin geri (inkâra) dönenlere şeytan, (kötülüklerini) güzel göstermiş ve onları uzun emellere düşürmüştür.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Gerçek şu ki, kendilerine doğru yol apaçık gösterildikten sonra sırtlarını (bu mesaja) dönenler (böyle yaparlar, çünkü) Şeytan onların hayallerini süsleyip bezemiş ve onları sahte ve düzmece ümitlerle doldurmuştur.

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Elbet doğru yol kendilerine açıklandıktan sonra ona sırtlarını dönenler olur: Şeytan onların tasavvurlarını yamultmuş ve onlara boş umutlar vaad etmiştir.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Şüphe yok, o kimseler ki kendilerine hidâyet besbelli olduktan sonra arkaları üzerine dönüverdiler, onlar için şeytan süslemiş ve onları uzunca emellere düşürmüştür.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Hidayet kendilerine apaçık belli olduktan sonra arkalarını dönenlere, yaptıklarını şeytan hoş göstermiş ve onları uzun emellere düşürmüştür.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Doğrusu, kendilerine doğru yol belli olduktan sonra gerisin geri (eski durumlarına) dönenler, şeytan gibi olmuşlar ve onlar ‘af ediliriz’ ümidine kapılmışlardır.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Şüphesiz ki kendilerine doğru yol belli olduktan sonra, ona arka dönenleri, şeytan sürüklemiş ve kendilerine ümit vermiştir.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Kendilerine doğru yol iyice belli olduktan sonra, gerisin geri dinden çıkanlara muhakkak ki şeytan önce fit vermiş; onları uzun emellere, düşürmüştür.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Kendilerine doğru yol belli olduktan sonra arkalarına (yine eski küfürlerine) dönenlere, şeytân hatâlarını süslemiş ve (günâh işlemelerini) kolaylaştırmış ve onları uzun emellere, umutlara düşürmüştür.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Kendilerine doğru yol açıkça belli olduktan sonra, arkalarına dönenlere, şeytan işlerini kolaylaştırmış, onlara ümit vermiştir.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Şüphesiz, kendilerine hidayet açıkça belli olduktan sonra, gerisin geri (küfre) irtidat eden (dönen)leri, şeytan kışkırtmış ve uzun emellere kaptırmıştır.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Hidayet kendilerine açıkça belli olduktan sonra arkalarına dönenlere şeytan fit vermiş, sonu gelmez arzuların/ümitlerin ardına takmıştır onları.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Those who turn back as apostates after Guidance was clearly shown to them,- the Evil One has instigated them and busied them up with false hopes.