1. (1-2) Andolsun (emrimizle) iyilik için gönderilen meleklere/vahiylere, Şiddetle eserek (zararlıları) savurup atanlara, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. (1-2) Andolsun (emrimizle) iyilik için gönderilen meleklere/vahiylere, Şiddetle eserek (zararlıları) savurup atanlara, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. (3-4) Tohumları/bulutları yaydıkça yayanlara, (Hak ile batılı) birbirinden ayıranlara, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. (3-4) Tohumları/bulutları yaydıkça yayanlara, (Hak ile batılı) birbirinden ayıranlara, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. (5-7) Arındırmak ve sakındırmak için İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun ki, vaad olunduğunuz, (kıyamet) vuku bulacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. (5-7) Arındırmak ve sakındırmak için İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun ki, vaad olunduğunuz, (kıyamet) vuku bulacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. (5-7) Arındırmak ve sakındırmak için İlahi mesajı peygamberlere iletenlere andolsun ki, vaad olunduğunuz, (kıyamet) vuku bulacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. (8-11) Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gök yarıldığı/parçalandığı, dağlar toz gibi ufalandığı ve peygamberlerin (Allah`ın mesajlarını ilettikleri kişi ve topluluklar aleyhine veya lehine şahitlik yapmaları için) tanıklık sıraları geldiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. (8-11) Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gök yarıldığı/parçalandığı, dağlar toz gibi ufalandığı ve peygamberlerin (Allah`ın mesajlarını ilettikleri kişi ve topluluklar aleyhine veya lehine şahitlik yapmaları için) tanıklık sıraları geldiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. (8-11) Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gök yarıldığı/parçalandığı, dağlar toz gibi ufalandığı ve peygamberlerin (Allah`ın mesajlarını ilettikleri kişi ve topluluklar aleyhine veya lehine şahitlik yapmaları için) tanıklık sıraları geldiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. (8-11) Yıldızların ışığı söndürüldüğü, gök yarıldığı/parçalandığı, dağlar toz gibi ufalandığı ve peygamberlerin (Allah`ın mesajlarını ilettikleri kişi ve topluluklar aleyhine veya lehine şahitlik yapmaları için) tanıklık sıraları geldiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. (Bunları duyanlar şöyle derler:) Bu tanıklık hangi güne ertelenmiştir? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. (Doğru ile eğrinin, hak ile bâtılın) birbirinden ayrılıp hükme bağlanacağı güne (ertelenmiştir). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. Hüküm ve ayırım gününün ne olduğunu biliyor musun? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. (Bunu) yalanlayanların o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. Biz, (peygamberlerini inkâr eden kavimlerden) evvelkileri, helâk etmedik mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. Sonra arkadan gelen (inkârcı)ları da (kötü niyetleri yüzünden) onların peşine takacağız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. Biz suçlulara işte böyle yaparız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. (Allah`ın ayetlerini) yalanlayanların o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Biz sizi bayağı bir sudan (meniden) yaratmadık mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. (21-22) Sonra o suyu, (doğum için) belirli bir vakte kadar sağlam bir yerde (rahimde) muhafaza ettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. (21-22) Sonra o suyu, (doğum için) belirli bir vakte kadar sağlam bir yerde (rahimde) muhafaza ettik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. Biz o sıvı damlacığın gelişmesini (insanın yaratılışını) aşamalı bir plânla gerçekleştirdik. Bizim gerçekleştirme kudretimiz ne mükemmeldir! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. (Öldükten sonra dirilmeyi) yalan sayanların o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. (25-26) Biz yeryüzünü hem dirilere, hem ölülere bir toplanma yeri kılmadık mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. (25-26) Biz yeryüzünü hem dirilere, hem ölülere bir toplanma yeri kılmadık mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Orada sabit yüce dağlar yaratmadık mı, size tatlı bir su içirmedik mi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. (Bütün bu nimetleri) inkâr edenlerin o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. (Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi yalan saydığınız azaba gidin. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. (30-31) “Haydi gidin, üç kola ayrılmış (dumandan) bir gölgeye (ki o) ne gölgelendirir ne de ateşten korur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. (30-31) “Haydi gidin, üç kola ayrılmış (dumandan) bir gölgeye (ki o) ne gölgelendirir ne de ateşten korur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. (32-33) Şüphesiz o (cehennem), tomruk/saray gibi kocaman kıvılcımlar saçar. Sanki o kıvılcımın her biri sarı renkte birer halattır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. (32-33) Şüphesiz o (cehennem), tomruk/saray gibi kocaman kıvılcımlar saçar. Sanki o kıvılcımın her biri sarı renkte birer halattır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. (Bu durumu) yalan sayanların, o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. Bu, (hakka karşı direnenlerin) konuşamayacakları gündür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Onlara izin de verilmez ki, özür dilesinler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. İnkâr edenlerin, o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. Bu, sizi ve önceki ümmetleri topladığımız doğru ile eğrinin, hak ile bâtılın ayrıldığı gündür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. Eğer (azabı kaldıracak) bir hileniz varsa, haydi bana hile yapın bakalım! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. (Öldükten sonra dirilmeyi) inkâr edenlerin o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. (41-42) Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar, (serin) gölgeler altında ve pınarlar arasında hem de canlarının istediği meyveler içindedirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. (41-42) Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar, (serin) gölgeler altında ve pınarlar arasında hem de canlarının istediği meyveler içindedirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. (43-44) (Onlara şöyle denir:) “Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere afiyetle yiyin için.” Şüphesiz biz iyilik yapanları işte böyle mükâfatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. (43-44) (Onlara şöyle denir:) “Yaptıklarınıza karşılık olmak üzere afiyetle yiyin için.” Şüphesiz biz iyilik yapanları işte böyle mükâfatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. (Cenneti) inkâr edenlerin, o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. (Ey inkârcılar!) Yiyiniz, (dünyada) az bir süre yararlanıp geçininiz. Gerçekten sizler suçlu günahkârlarsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. (Peygamberi ve ahiret gününü) yalanlayanların o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. Onlara, “Rükû edin (Allah`a boyun eğin)!” denildiği zaman rükû etmezler (boyun eğmez ve Allah`ın emirlerine itaatte bulunmazlar). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. (Allah`ın hükümlerini) yalanlayanların o gün vay haline! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. Artık onlar bundan sonra hangi söze inanacaklar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster