Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Ve önlerine bir set çektik, arkalarına bir set ve gözlerini bağladık da bu yüzden onlar, görmezler.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Hem önlerine, hem arkalarına birer set çekmişiz ve böylece kendilerini sarıp kuşatmışız da, artık baksalar da göremezler.
Adem UğurAdem Uğur:
Önlerinden bir set ve arkalarından bir set çektik de onları kapattık, artık göremezler.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Onların önlerinden bir set (geleceği göremezler) ve arkalarından bir set (geçmişlerinden ders almazlar) oluşturduk da böylece onları bürüdük... Artık onlar görmezler.
Ahmet VarolAhmet Varol:
Onların önlerine bir set, arkalarına da bir set çektik. Böylece onları örtüverdik. Artık görmezler.
Ali BulaçAli Bulaç:
Biz önlerinde bir sed, arkalarında bir sed çektik. Böylelikle onları örtüverdik, artık görmezler.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Biz onların önlerine (ahiret işlerine) bir engel, arkalarına (dünya işlerine) bir engel çekip kendilerini sarmışız da artık onlar (hakkı) göndermezler.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
Önlerinden bir set ve arkalarından bir set çektik de onları çepeçevre kuşattık. Artık göremezler.
Bekir SadakBekir Sadak:
Onlerine ve arkalarina sed cekmisizdir. Gozlerini perdeledigimizden artik goremezler.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Önlerine de, arkalarına da bir sed koyduk, gözlerini de bir perdeyle örtüverdik, artık onlar görmezler.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Biz, onların hem önlerine bir set, hem de arkalarına da bir set çekip gözlerini perdeledik. Artık onlar görmezler.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Biz, onların önlerine bir set, arkalarına da bir set çekip gözlerini perdeledik. Artık görmezler.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Önlerinden bir set ve arkalarından bir set çektik de onları kapattık, artık göremezler.
Edip YükselEdip Yüksel:
Önlerinden bir set ve arkalarından bir set çekerek onları perdeledik; artık göremezler.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Hem önlerinden bir sed, arkalarından bir sed çekmişiz, kendilerini sarmışızdır. Baksalar da görmezler.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Önlerine ve arkalarına set çektik. Gözlerini perdelediğimizden artık göremezler.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Biz önlerinde bir sed, arkalarında bir sed çektik. Böylelikle onları örtüverdik, artık görmezler.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Önlerinden bir set ve arkalarından bir set çektik de onları kapattık, artık göremezler.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Biz hem önlerinden bir sed, hem arkalarından bir sed çektik. Böylece onları sarıverdik. Artık görmezler.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
(İsyanlarındaki ısrarları yüzünden) önlerinden bir sed, arkalarından da bir sed çektik de onları(n gözlerini) perdeledik; artık onlar görmezler.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Önlerinden bir sed ve arkalarından da bir sed çekmişizdir. Gözlerini perdelemişizdir. Bu yüzden artık göremezler.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Önlerine ve arkalarına bir engel koyduk ve onları çepe çevre kuşattık. Artık göremezler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Ve onların önlerine ve arkalarına set kılarak (çekerek) böylece onları perdeledik. Artık onlar görmezler.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Biz onların önlerine bir sed, arkalarına da bir sed çektik. Böylelikle onları örtüverdik, artık görmezler.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
önlerine ve arkalarına setler çektik ve göremesinler diye üzerlerine perdeler geçirdik:
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Yine (adeta) önlerinden ve arkalarından birer set çekmiş ve gözlerini perdelemişizdir de, artık görememektedirler.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Ve Biz onların önlerinde bir sed ve arkalarında bir sed vücuda getirdik, öylece onları sarıverdik. Artık onlar göremezler.
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Biz onların önlerine bir sed, arkalarına bir sed çektik. Gözlerini de bir perdeyle örtüverdik, artık görmezler.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Sanki önlerinde arkalarında set var. Gerçekleri duymak görmek istemiyorlar.
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Önlerine ve arkalarına set çektik. Gözlerini perdelediğimizden artık göremezler.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Hem önlerinden hem arkalarından bir set yaparak, öylesine çepeçevre sardık ki, artık hiç göremezler onlar...
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Önlerinden bir sed ve arkalarından bir sed çektik de onları kapattık; artık görmezler.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Önlerine bir set, arkalarına da bir set çekerek onları bürüdük de artık göremezler.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Biz onların önlerinde bir sed, arkalarında da bir sed çektik. Böylelikle onları örtüverdik, artık görmezler.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Önlerine bir set, arkalarına da başka bir set çektik. Böylece onları kuşatıp sardık; artık onlar görmezler.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
And We have put a bar in front of them and a bar behind them, and further, We have covered them up; so that they cannot see.