هُوَ الَّذِي بَعَثَ فِي الْأُمِّيِّينَ رَسُولًا مِنْهُمْ يَتْلُو عَلَيْهِمْ آيَاتِهِ وَيُزَكِّيهِمْ وَيُعَلِّمُهُمُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَإِنْ كَانُوا مِنْ قَبْلُ لَفِي ضَلَالٍ مُبِينٍ
Huvelleziy be’ase fiyl’ummiyyiyne resulen minhum yetlu ’aleyhim ayatihi ve yuzekkiyhim ve yu’allimuhumulkitabe velhıkmete ve inkanu min kablu lefiy dalalin mubiynin.
Kelime
Anlamı
Kökü
هُوَ
O
الَّذِي
بَعَثَ
gönderendir
فِي
içinde
الْأُمِّيِّينَ
ümmiler
رَسُولًا
bir elçi
مِنْهُمْ
kendilerinden olan
يَتْلُو
okuyan
عَلَيْهِمْ
onlara
ايَاتِهِ
O’nun ayetlerini
وَيُزَكِّيهِمْ
ve onları yücelten
وَيُعَلِّمُهُمُ
ve onlara öğreten
الْكِتَابَ
Kitabı
وَالْحِكْمَةَ
ve hikmeti
وَإِنْ
oysa
كَانُوا
onlar idiler
مِنْ
قَبْلُ
önceden
لَفِي
içinde
ضَلَالٍ
bir sapıklık
مُبِينٍ
açık

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    O, bir mâbuttur ki Mekkeliler içinden, kendi cinslerinden bir peygamber göndermiştir; onlara âyetlerini okumaktadır ve onları tertemiz bir hale getirmektedir ve onlara kitabı ve şerîatlerin hikmetlerini öğretmektedir ve bundan önce onlar, elbette apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    O Allah ki, kitap ve okuma ile ilgisi olmayan bir topluma, kendi aralarından kendilerine, Allah’ın mesajını aktaran, onları küfür, şirk ve nifak gibi hastalıklardan arındıran, ilâhî kelamı ve hikmeti öğreten bir elçi göndermiştir ki, oysa onlar bundan önce, apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Çünkü ümmîlere içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O’dur. Kuşkusuz onlar önceden apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    O ki, ümmîler içinde kendilerinden Rasûl bâ’s etti ki; onlara O’nun işaretlerini okuyan, onları saflaştıran ve onlara Kitabı (hakikat ve Sünnetullâh BİLGİsi) ve Hikmeti (oluşum sistemi bilgisi) öğretsin. Oysa onlar daha önce apaçık bir inanç sapıklığı içindeydiler.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    O, ümmiler içinde kendilerinden, onlara ayetlerini okuyan, onları arındıran ve onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Oysa onlar daha önce apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    O, ümmîler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp-temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    (Çoğu okuma yazma bilmiyen) Arablar içinde, soylarından bir peygamber gönderen O’dur. (Bu Peygamber Muhammed Aleyhisselâm) üzerlerine O’nun ayetlerini okuyor, onları (şirk kirinden) temizliyor, kendilerine Kur’an ve şeriat (dinî hükümler) öğretiyor. Halbuki bundan önce (Peygamberin gelişinden evvel) açık bir sapıklık içinde idiler.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Ümmîlere/cahillere, kendilerine Allah`ın âyetlerini okuyan, onları arındıran, onlara kitabı ve hikmeti öğreten içlerinden bir peygamberi gönderen O`dur. Onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    Kitapsiz kimseler arasindan, kendilerine ayetlerini okuyan, onlari aritan, onlara Kitabi ve hikmeti ogreten bir peygamber gonderen O’dur. Onlar, daha once, suphesiz apacik bir sapiklik icinde idiler.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Ümmîlere (çoğu okur-yazar olmayan Araplara) kendilerinden bir peygamber gönderen O’dur. O Peygamber, onlara Allah’ın âyetlerini okur, onların (iç ve dışlarını) arındırıp temizler; onlara kitap ve hikmet öğretir; oysa ümmîler daha önce açık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    O, ümmilere içlerinden, kendilerine (Allah`ın) âyetlerini okuyan, onları (şirk kirinden) temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Hâlbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    O, ümmîlere, içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Hâlbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Çünkü ümmîlere içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O’dur. Kuşkusuz onlar önceden apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    O ki, ümmilerin arasından, kendilerinden olan bir elçi göndermiştir ki onlara O’nun ayetlerini okuyor, onları temizliyor ve onlara kitabı ve bilgeliği öğretiyor. Bundan önce onlar apaçık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    O’dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allah’ın âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitap ve hikmeti öğreten bir Peygamber gönderdi. Oysa onlar, önceden apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Ümmiler arasından kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, onları arındıran, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen Allah’tır. Halbuki onlar daha önceleri apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    O, ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    O, ümmiler içinde, onlara ayetlerini okuyan, onları arındıran, onlara kitap ve hikmeti öğreten kendilerinden bir rasul gönderendir. Oysa onlar, bundan önce apaçık bir sapkınlık içinde idiler.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    O, ümmîler içinde kendilerinden (kendilerine) bir peygamber gönderendir ki (bu), onlara âyetlerini okur, onları temizler, onlara kitabı, hikmeti öğretir. Halbuki onlar daha evvel hakıykaten apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    O (Allah), ümmîler (Arablar) içinde, kendilerinden bir peygamber gönderendir; (o peygamber) onlara O`nun âyetlerini okuyor, onları (günahlardan) temizliyor ve onlara kitâbı ve hikmeti öğretiyor. Hâlbuki (onlar) daha önce gerçekten apaçık bir dalâlet içinde idiler.

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Ümmiler arasından, kendilerine O’nun ayetlerini okuyan, onları temizleyen ve onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O’dur. Halbuki onlar; daha önceleri gerçekten apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Ümmi bir topluma kendi içlerinden bir elçi gönderen de O dur. O elçi onlara Allah’ın ayetlerini okuyup, onları tertemiz yapıyor, onlara kitabı ve kitabın içindeki hükümleri öğretiyor. Hâlbuki onlar, elçi gönderilmeden önce açık bir sapıklık içinde olan bir toplumdu.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ümmîler arasında, kendilerinden bir resûl beas eden (görevlendiren) O’dur. Onlara, O’nun (Allah’ın) âyetlerini okur, onları tezkiye eder (nefslerini temizler), onlara Kitab’ı (Kur’ân-ı Kerim’i) ve hikmeti öğretir. Ve daha önce (resûle tâbî olmadan evvel) elbette onlar, sadece açık bir dalâlet içinde idiler.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    O; ümmiler içinde kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir peygamberi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    O, Kitap ile ilgisiz bir topluma, kendi içlerinden kendilerine Allah’ın mesajlarını aktaran, onları arındıran, ilahi kelamı ve hikmeti öğreten bir elçi göndermiştir ki, o’ndan önce, açık bir sapıklık içindeydiler;

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Daha önce kitaptan mahrum olan ve derin bir sapıklık içinde bulunan topluma kendi ayetlerini okumak, onları arındırmak, kitabı ve isabetli hüküm vermeyi öğretmek için kendi içlerinden bir Elçi gönderen O`dur.

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    O, o (Mabûd-i Kerîm)dir ki, ümmîler arasında kendilerinden bir peygamber gönderdi, onlara karşı âyetlerini okur ve onları temizler ve onlara kitabı ve hikmeti öğretir. Halbuki onlar evvelce pek açık bir sapıklık içinde idiler.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    O Allah ki okuma yazma bilmeyen ümmî bir kavmin içinden, onlara Allah’ın âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermiştir. Halbuki onlar daha önceden apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    O, ümmîlere (kitap nedir, iman nedir bilmeyenlere); içlerinden kendilerine ayetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara Kitabı ve Hikmet’i (problem çözme bilimini) öğreten, bir Rasûl gönderendir. Halbuki onlar bundan önce, (kitap nedir, iman nedir bilmeyen) apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Ümmiler arasından kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, onları arındıran, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen Allah’tır. Halbuki onlar daha önceleri apaçık bir sapıklık içindeydiler.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    O, ümmîler arasından, kendilerinden olan bir elçi gönderdi. Bu elçi onlara Allah’ın âyetlerini okur, onları arındırır, onlara kitabı ve hikmeti öğretir. Halbuki daha önce belli ve kesin bir sapıklık içinde idiler.

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    O’dur ki ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara Allâh’ın âyetlerini okuyan, onları yücelten, onlara Kitabı ve hikmeti öğreten bir elçi gönderdi. Oysa onlar, önceden, açık bir sapıklık içinde idiler.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Ümmiler içinde, onlara ayetleri okuyan, onları arındıran, onlara kitabı ve hikmeti öğreten, kendilerinden birini elçi gönderen O’dur. Onlar daha önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    O, ümmiler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir peygamberi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    O Allah’tır ki, ümmîlere içlerinden bir resul göndermiştir de o, onlara Allah’ın ayetlerini okur, onları arıtıp temizler, onlara Kitap’ı ve hikmeti öğretir. Onlar bundan önce tam bir sapıklık içine gömülmüşlerdi.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    It is He Who has sent amongst the Unlettered a messenger from among themselves, to rehearse to them His Signs, to sanctify them, and to instruct them in Scripture and Wisdom,- although they had been, before, in manifest error;-