وَلَهُ الْحَمْدُ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَعَشِيًّا وَحِينَ تُظْهِرُونَ
Ve lehül hamdü fis semavati vel erdı ve aşiyyev ve hıyne tuzhirun
Kelime
Anlamı
Kökü
وَلَهُ
O’na mahsustur
الْحَمْدُ
hamd
فِي
السَّمَاوَاتِ
göklerde
وَالْأَرْضِ
ve yerde
وَعَشِيًّا
ve günün sonunda
وَحِينَ
ve zaman
تُظْهِرُونَ
öğleye erdiğiniz

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Ve onadır hamd göklerde ve yeryüzünde; ve tenzîh edin onu gündüzün sonlarında ve öğle vaktinde.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Göklerde ve yerde her türlü eksiksiz övgünün, O’na mahsus olduğunu görerek, öğle ve akşam vaktine girerken de, O’nun şanını yüceltin.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    (17-18) Haydi siz, akşama ulaştığınızda (akşam ve yatsı vaktinde) sabaha kavuştuğunuzda, gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde Allah’ı tesbih edin (namaz kılın), ki göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur.

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Ki, semâlarda ve arzda Hamd O’na aittir... Güneşin tam tepede olduğu ya da kaybolmaya yüz tuttuğu süreçte!

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Göklerde ve yerde hamd O’na aittir. Gündüzün sonunda ve öğleye erdiğiniz vakit de (O’nu tesbih edin).

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Hamd O’nundur; göklerde ve yerde, günün sonunda ve öğleye erdiğiniz vakit de.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Göklerde ve yerde hamd O’nundur. İkindi vaktinde de, öğleye girdiğiniz vakitte de (öğle ile ikindi namazını kılın ve Allah’ı tesbih edin).

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    (17-18) O halde, akşama ulaştığınızda, sabaha kavuştuğunuzda, gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde Allah`ı tesbîh ediniz/namaz kılınız! Göklerde ve yerde övgü O`na aittir.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    (17-18) Aksamlarken ve sabahlarken, ogle ve ikindi vaktinde Allah’i (ki goklerde ve yerde hamd O’na mahsustur) tesbih edin, namaz kilin.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    Hamd (her türlü güzel övgü) göklerde de, yerde de O’na mahsustur, (övülmeğe ancak O lâyıktır). İkindi vaktinde de, öğleye girerken de (O’nu tesbîh edin, namaz kılın).

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    Göklerde ve yerde her türlü övgü O`na mahsustur. İkindi vaktinde de, öğleye girdiğiniz vakitte de (öğle ile ikindi namazını kılın ve Allah`ı tesbih edin).

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur. Gündüzün sonunda ve öğle vaktine girdiğinizde Allah’ı tespih edin.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    (17-18) Haydi siz, akşama ulaştığınızda (akşam ve yatsı vaktinde) sabaha kavuştuğunuzda, gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde Allah’ı tesbih edin (namaz kılın), ki göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur.

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Akşam ve öğle tatilinde göklerde ve yerde tüm övgüler O’nadır.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Göklerde ve yerde, ikindileyin de, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O’na mahsustur.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Göklerde ve yerde, günün sonunda, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O’nundur.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Hamd O’nundur; göklerde ve yerde, günün sonunda ve öğleye erdiğiniz vakit de.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Haydi siz, akşama ulaştığınızda (akşam ve yatsı vaktinde) sabaha kavuştuğunuzda, gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde Allah’ı tesbih edin (namaz kılın), ki göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur.

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Göklerde ve yerde hamd Onundur. Gündüzün nihâyetinde de, öğle vakfına vardığınız vakıtda da (Allâhı tenzîh ve tesbîh edin, namaz kılın).

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Hâlbuki göklerde ve yerde hamd, O`na mahsustur. Akşama doğru ve öğlene girdiğiniz zaman da (Allah`ı tesbîh edin! İkindi ve öğle namazını kılın)!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Ve hamd, O’nadır. Göklerde de, yerde de, günün sonunda da, öğleye erdiğiniz vakitte de.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Göklerde ve yerde, gece ve gündüzün orta vaktinde övülmeye layık olan yalnızca O dur.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Ve göklerde ve yerde hamd, O’na mahsustur. İkindide ve öğle vaktinde (O’na hamdedin)!

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Göklerde ve yerde; günün sonunda da öğleye girerken de bütün güzel övgüler O’na mahsustur.

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    Göklerde ve yerde her türlü övgünün O’na mahsus olduğunu (görerek) öğle vaktinde de sonrasında da (O’nu yüceltin).

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    Göklerde ve yerde her tür sena ve övgüye layık tek varlık O olduğuna göre, öğleyin ve akşama girerken de (O`nu anın).

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Ve hamd, göklerde ve yerde O’na mahsustur ve gündüzün nihâyetinde de ve öğle vaktine vardığınızda da.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur. Gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde de (Allah’ı tesbih edin).

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Övgü o’na mahsustur, göklerde de yeryüzünde de; gündüzün sonunda [ikindi vaktinde], öğleye erdiğiniz zaman da!

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Göklerde ve yerde, günün sonunda, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O’nundur.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    Göklerde ve yerde hamd, güzel övgü O’na mahsustur. İkindi vaktinde de, öğleye girerken de, O’nu takdis ve tenzih edin, namaz kılın!

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    Göklerde ve yerde, günün sonunda da, öğleye erdiğiniz zaman da hamd, O’na mahsustur.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Göklerde ve yerde hamd kendisine ait olanı, yatsılayın ve öğleyin de (tesbih ve hamd edin).

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Hamd O’nundur; göklerde de, yerde de, günün sonunda da ve öğleye erdiğiniz vakit de.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Göklerde ve yerde hamt da O’na; gün sonunda da öğleye erdiğinizde de.

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    Yea, to Him be praise, in the heavens and on earth; and in the late afternoon and when the day begins to decline.