لِيَكْفُرُوا بِمَا آتَيْنَاهُمْ ۚ فَتَمَتَّعُوا فَسَوْفَ تَعْلَمُونَ
Li yekfüru bima ateynahüm fe temetteu fe sevfe ta’lemun
Kelime
Anlamı
Kökü
لِيَكْفُرُوا
inkar etmeleri için
بِمَا
şeyi
اتَيْنَاهُمْ
kendilerine verdiğimiz
فَتَمَتَّعُوا
şimdi zevk içinde yaşayın
فَسَوْفَ
yakında
تَعْلَمُونَ
bileceksiniz

  • Abdulbaki Gölpınarlı Abdulbaki Gölpınarlı:
    Şirk koşarlar, onlara verdiğimiz nîmetlere nankörlük etmek için; şimdilik geçinin bakalım, yakında bilip anlarsınız.

  • Abdullah Parlıyan Abdullah Parlıyan:
    Sanki kendilerine verdiğimiz nimetlere karşı, nankörlüklerini göstermek istiyorlar. Madem böyle düşünüyorsunuz, şimdilik bu kısa ömrünüzün tadını  çıkarın, ama yakında bilip anlarsınız.

  • Adem Uğur Adem Uğur:
    Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

  • Ahmed Hulusi Ahmed Hulusi:
    Kendilerine verdiklerimize nankörlükleri açığa çıksın diye... Hadi (geçici şeylerden) zevklenin bakalım; yakında bileceksiniz.

  • Ahmet Varol Ahmet Varol:
    Kendilerine verdiğimize karşı nankörlük etmek için (böyle yaparlar). Yararlanın bakalım. Yakında bileceksiniz.

  • Ali Bulaç Ali Bulaç:
    Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize nankörlük etsinler diye. Öyleyse metalanıp-yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

  • Ali Fikri Yavuz Ali Fikri Yavuz:
    Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etmek için (bunu yaparlar). Haydi zevk edib yaşayın, yakında (ahirette size ne yapılacağını) bileceksiniz.

  • Bayraktar Bayraklı Bayraktar Bayraklı:
    Kendilerine bahşettiğimiz nimetlere karşı nankörlük etsinler bakalım. Haydi, sefa sürün; fakat yakında öğreneceksiniz.

  • Bekir Sadak Bekir Sadak:
    (33-34) Insanlar bir darliga ugrayinca Rablerine donerek O’na yalvarirlar, sonra Allah katindan onlara bir rahmet tattirinca iclerinden bir takimi kendilerine verdiklerimize nankorluk ederek Rablerine es kosarlar. Safa surun bakalim, yakinda goreceksiniz.

  • Celal Yıldırım Celal Yıldırım:
    (33-34) İnsanlara bir zarar dokununca gönülden yönelerek Rablarına yalvarırlar. Sonra da kendi katından onlara bir rahmet tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı Rablarına ortak koşarlar. Böylece kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Öyle ise eğlenip yararlanın yararlanabildiğiniz kadar, ileride (gerçeği) anlayıp öğreneceksiniz (ama neden sonra).

  • Cemal Külünkoğlu Cemal Külünkoğlu:
    (33-34) İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, Rablerine yönelerek O`na yalvarırlar. Sonra Rableri, onlara kendinden bir rahmet tattırınca, içlerinden bir grup kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük ederek, başka güçleri Rablerinin ilahlığına ortak koşarlar. Haydi! Bir süre eğlenin bakalım, yakında (Allah`tan başka varlıklara tanrısal nitelikler yüklemenin ne olduğunu) bileceksiniz.

  • Diyanet İşleri Diyanet İşleri:
    Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etsinler bakalım! Haydi (şimdilik) yararlanın, ama yakında bileceksiniz.

  • Diyanet Vakfı Diyanet Vakfı:
    Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

  • Edip Yüksel Edip Yüksel:
    Böylece kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Zevklenin bakalım; ileride bileceksiniz.

  • Elmalılı Hamdi Yazır Elmalılı Hamdi Yazır:
    Bunu da kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etmek için yaparlar. Haydi geçinedurun bakalım, yakında bileceksiniz.

  • Fizil-al il Kuran Fizil-al il Kuran:
    Böyle yaparlar ki kendilerine verdiğimiz nimete karşı nankörlük etsinler. Haydi! Biraz eğlenin bakalım, yakında sonunuzun ne olduğunu bileceksiniz.

  • Gültekin Onan Gültekin Onan:
    Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize küfretsinler diye. Öyleyse metalanıp yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

  • Harun Yıldırım Harun Yıldırım:
    Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler bakalım! Haydi sefa sürün; ama yakında bileceksiniz!

  • Hasan Basri Çantay Hasan Basri Çantay:
    Kendilerine verdiğimiz (ni’metler) e nankörlük etmeleri için. Hele zevk ede durun, yakında bileceksiniz!

  • Hayrat Neşriyat Hayrat Neşriyat:
    Tâ ki kendilerine verdiğimiz şeylere (ni`metlere) nankörlük etsinler! Şimdi zevk edin(bakalım)! Artık ileride bileceksiniz!

  • İbn-i Kesir İbn-i Kesir:
    Kendilerine verdiğimize nankörlük etmeleri için. Sefa sürün bakalım, yakında bileceksiniz.

  • İlyas Yorulmaz İlyas Yorulmaz:
    Onlar şimdilik (Rablerinin nimetlerini) inkâr etsinler ve verdiklerimizle bir müddet hayatlarını devam etsinler. Sonra bilecekler.

  • İskender Ali Mihr İskender Ali Mihr:
    Onlara verdiklerimizi inkâr etsinler. Böylece metalansınlar (faydalansınlar). Yakında bilecekler.

  • Kadri Çelik Kadri Çelik:
    Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler (bakalım)! Öyleyse faydalanıp yararlanın; artık yakında bileceksiniz!

  • Muhammed Esed Muhammed Esed:
    (sanki) kendilerine bahşettiğimiz (nimetler)e karşı nankörlüklerini göstermek istiyorlar. Madem böyle (düşünüyorsunuz,) bu (kısa) ömrünüzün tadını çıkarın ama zamanı geldiğinde (gerçeği) göreceksiniz!

  • Mustafa İslamoğlu Mustafa İslamoğlu:
    sonuçta kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etmiş olurlar. Haydi bakalım, siz de bir miktar safa sürün; nasıl olsa zamanı gelince (gerçeği) öğreneceksiniz!

  • Ömer Nasuhi Bilmen Ömer Nasuhi Bilmen:
    Onlara verdiklerimize nankörlük yapsınlar için (öyle şirke düşerler) imdi faidelenip durunuz, artık yakında bileceksiniz.

  • Ömer Öngüt Ömer Öngüt:
    Ki, kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler. Safâ sürün bakalım! Yakında bileceksiniz!

  • Sadık Türkmen Sadık Türkmen:
    Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük ederler. Haydi, nimetler içinde biraz eğlenin! Ama yakında bileceksiniz.

  • Seyyid Kutub Seyyid Kutub:
    Böyle yaparlar ki kendilerine verdiğimiz nimete karşı nankörlük etsinler. Haydi! Biraz eğlenin bakalım, yakında sonunuzun ne olduğunu bileceksiniz.

  • Suat Yıldırım Suat Yıldırım:
    (33-34) İnsanlar bir derde düşünce, başka her şeyi unutarak yalnız Rab’lerine gönülden yalvarırlar; sonra Allah onlara nezdinden bir rahmet ve bolluk tattırınca, bir de bakarsın ki onlardan bir kısmı Rab’lerine eş, ortak koşuyor ve böylece Allah’ın nimetlerine nankörlük ediyorlar. De ki: "Bir süre eğlenin bakalım, yakında öğrenirsiniz!"

  • Süleyman Ateş Süleyman Ateş:
    (Böyle yaparlar) ki kendilerine verdiğimiz (ni’met)e karşı nankörlük etsinler. Şimdi zevk içinde yaşayın bakalım, yakında (sonunuzun ne olduğunu) bileceksiniz.

  • Şaban Piriş Şaban Piriş:
    Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler bakalım, haydi biraz daha geçinin. Yakında bilip anlayacaksınız.

  • Tefhim-ul Kur'an Tefhim-ul Kur'an:
    Kendilerine (nimet olarak) verdiklerimize nankörlük etsinler diye. Öyleyse metalanıp yararlanın, artık yakında bileceksiniz.

  • Yaşar Nuri Öztürk Yaşar Nuri Öztürk:
    Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler diye. Haydi, yararlanın/zevklenin! Yakında bileceksiniz...

  • Yusuf Ali (İngilizce) Yusuf Ali (İngilizce):
    (As if) to show their ingratitude for the (favours) We have bestowed on them! Then enjoy (your brief day); but soon will ye know (your folly).