Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Firavun’a ve kavminin ileri gelenlerine, ululanmak istediler ve kibirli bir topluluktu onlar.
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Firavun ve onun seçkinler çevresine gönderdik. Fakat bunlar büyüklük tasladılar. Zaten oldum olası, kendilerini büyük gören bir toplumdu bunlar.
Adem UğurAdem Uğur:
Firavun’a ve ileri gelenlerine de (gönderdik). Onlar ise kibire kapıldılar ve ululuk taslayan bir kavim oldular.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Firavun’a ve onun ileri gelenlerine... Sadece kibirlilik tasladılar ve baş eğmeyen bir topluluk oldular.
Ahmet VarolAhmet Varol:
Firavun’a ve ileri gelenlerine. Ancak onlar büyüklendiler. Onlar üstünlük taslayan bir topluluktu.
Ali BulaçAli Bulaç:
Firavun’a ve ileri gelen çevresine; fakat onlar büyüklendiler. Onlar, ’büyüklenen-zorba’ bir topluluktu.
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
(45-46) Sonra Mûsa ile kardeşi Harûn’u, mucizelerimizle ve açık bir hüccetle, Firavun’a ve onun ileri gelenlerine gönderdik de bunlar, (iman etmeyi) kibirlerine yediremediler. Onlar büyüklenen bir kavimdiler.
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
(45-46) Sonra Mûsâ ve kardeşi Hârûn`u, Firavun ve ileri gelenlerine âyetlerimizle ve kesin delillerimizle gönderdik. Kibirlendiler ve zaten büyüklük taslayan bir topluluktular.
Bekir SadakBekir Sadak:
(45-46) Sonra Musa ve kardesi Harun’u, Firavun ve erkanina mucizelerimiz ve apacik delille gonderdik. Buyukluk tasladilar. Zaten magrur bir topluluktular.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
(45-46) Sonra da Musâ ile kardeşi Harun’u, Fir’avn’a ve onun yandaşlarına mu’cizelerle ve çok açık belge ve delillerle gönderdik. Onlar ise büyüklük tasladılar. Zaten dik başlı, kendilerini çok yükseklerde gören bir milletti.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
(45-46) Sonra Musa ve (kardeşi) Harun`u ayetlerimizle ve apaçık bir delille Firavun ile kodamanlarına gönderdik. Fakat onlar iman etmeyi kibirlerine yediremediler. Zaten onlar büyüklük taslayan bir zümre idi.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
(45-46) Sonra Mûsâ ve kardeşi Hârûn’u mucizelerimizle ve apaçık bir delille Firavun ve ileri gelenlerine peygamber olarak gönderdik de (onlar) büyüklük tasladılar ve kendilerini büyük görüp böbürlenen bir topluluk oldular.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
(45-46) Sonra âyetlerimizle ve apaçık bir fermanla Musa ve kardeşi Harun’u Firavun’a ve ileri gelenlerine gönderdik. Onlar ise kibire kapıldılar ve ululuk taslayan bir kavim oldular.
Edip YükselEdip Yüksel:
Firavun ve ileri gelen takımına… Ancak onlar büyüklendiler. Onlar küstah bir topluluk olmuştu.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Firavun’a ve ileri gelenlerine de (gönderdik). Bunun üzerine onlar kibire kapıldılar ve ululuk taslayan zorba bir kavim oldular.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Firavun ile onun önde gelen adamlarına. Fakat onlar büyüklük kompleksine kapılarak iman etmeye yanaşmadılar. Zaten onlar kendilerini beğenmiş kimselerdi.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Firavun’a ve ileri gelen çevresine; fakat onlar büyüklendiler. Onlar, ’büyüklenen, zorba’ bir topluluktu.
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Firavun’a ve ileri gelenlerine de. Onlar ise kibire kapıldılar ve ululuk taslayan bir kavim oldular.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
(45-46) Daha sonra Musâyi ve biraderi Hârunu bunca mucizelerimizle ve apaçık hüccetimizle Fir’avne ve onun ileri gelenlerine gönderdik de (îman etmeyi bir türlü) kibirlerine yediremediler. Onlar mütekebbir ve müstebid adamlardı.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
(45-46) Sonra Mûsâ`yı ve kardeşi Hârûn`u, âyetlerimizle ve apaçık bir delil ile Fir`avun`a ve onun ileri gelenlerine gönderdik, fakat (onlar) kibirlendiler; zâten büyüklük taslayan bir kavim idiler.
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Firavun’a ve erkanına. Bunun üzerine büyüklük tasladılar. Zaten mağrur bir topluluktular.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Firavun’a ve onun yöneticilerine (gönderdik). Kendilerinin erişilmez yüce bir topluluk olduklarını zannederek büyüklenip kibirlendiler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
(Hz. Musa’yı ve Hz. Harun’u), firavun ve onun ileri gelenlerine (gönderdik). Fakat onlar, kibirlendiler (büyüklendiler). Ve âlîn (mağrur, zorba) bir kavim oldular.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Firavun’a ve ileri gelen çevresine (gönderdik); fakat onlar büyüklendiler. Onlar zaten ululuk taslayan bir topluluktu.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
Firavun ve onun seçkinler çevresine gönderdik; fakat bunlar büyüklük tasladılar; zaten (oldum olası) kendilerini büyük gören bir toplumdu bunlar.
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Firavun ve onun önde gelen çevresine gönderdik; çünkü onlar büyüklük taslamıştılar; zaten öteden beri hep tepeden bakan bir güruhtular.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
Fir’avun’a ve onun kavmine. Onlar ise ululandılar ve kendilerini yüksek görür bir kavim oldular.
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Firavun’a ve ileri gelenlerine. Bunun üzerine büyüklük tasladılar ve kibirli bir kavim oldular.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Firavun’a ve ileri gelen adamlarına! Onlar büyüklük tasladılar. Zaten böbürlenen bir topluluk idiler!
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Firavun ile onun önde gelen adamlarına. Fakat onlar büyüklük kompleksine kapılarak iman etmeye yanaşmadılar. Zaten onlar kendilerini beğenmiş kimselerdi.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
(45-46) Sonra da Mûsa ile kardeşi Hârun’u âyetlerimizle ve apaçık delille Firavun ile ileri gelen yardımcılarına gönderdik. Onlar da hakkı kabulden kibirlendiler. Zaten onlar kendilerini çok büyük gören bir zümre idi.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Fir’avn’e ve ileri gelen adamlarına. Onlar büyüklük tasladılar ve böbürlenen bir topluluk oldular.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Firavun’a ve çevresine. Ama onlar, büyüklendiler, zaten mağrur bir kavim idiler.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Firavun’a ve ileri gelen çevresine; fakat onlar büyüklendiler. Onlar, ’büyüklenen, zorba’ bir topluluktu.
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Firavun’a ve kodamanlarına. Ancak kibre saptılar, çünkü kendilerini büyük gören bir topluluktu onlar.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
To Pharaoh and his Chiefs: But these behaved insolently: they were an arrogant people.