Abdulbaki GölpınarlıAbdulbaki Gölpınarlı:
Sonunda, vaadedilen şeyi gördüler mi artık bilirler kimmiş yardımcısı daha zayıf ve sayı bakımından taraftarı daha az?
Abdullah ParlıyanAbdullah Parlıyan:
Nihayet o inkârcılar tehdit edildikleri azabı ve kıyamet saatini gördükleri zaman kimin yardımcı bakımından daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bilip öğreneceklerdir.
Adem UğurAdem Uğur:
Sonunda, tehdit edilip durduklarını (azabı, kıyameti) gördükleri zaman, kim yardımcı olma bakımından daha güçsüz ve sayıca daha az imiş, bileceklerdir.
Ahmed HulusiAhmed Hulusi:
Nihayet vadolundukları şeyi (ölüm) gördüklerinde anlayacaklar kim azınlıkta ve çaresizmiş!
Ahmet VarolAhmet Varol:
Nihayet o inkârcılar tehdit edildikleri azabı ve kıyamet saatini gördükleri zaman kimin yardımcı bakımından daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bilip öğreneceklerdir.
Ali BulaçAli Bulaç:
Sonunda onlar, kendilerine vadedileni gördükleri zaman, yardımcı olmak bakımından kim daha zayıfmış ve sayı bakımından kim daha azmış artık öğrenmiş olacaklardır."
Ali Fikri YavuzAli Fikri Yavuz:
Nihayet o vaad olundukları azabı (kıyamette) gördükleri vakit; yardımcısı en zayıf, sayıca da en az olan kimmiş bilecekler; (O mu, yoksa kendileri mi).
Bayraktar BayraklıBayraktar Bayraklı:
Sonunda uyarıldıkları azabı gördüklerinde, kimin yardımcıları daha zayıf ve taraftarlarının daha az olduğunu bileceklerdir.”
Bekir SadakBekir Sadak:
Sonunda, kendilerine soz verileni gordukleri zaman, kimin yardimcisinin daha gucsuz va sayisinin daha az oldugunu bileceklerdir.
Celal YıldırımCelal Yıldırım:
Nihayet o va’dolunduklarını görecekleri vakit, kimin yardımcı bakımından daha güçsüz ve sayı bakımından daha az olduğunu bileceklerdir.
Cemal KülünkoğluCemal Külünkoğlu:
Onlar kendilerine yönelik tehditlerin somut olarak gerçekleştiğini (kıyameti/azabı) gördüklerinde hangi tarafın destek bakımından zayıf ve sayıca az olduğunu anlayacaklardır.
Diyanet İşleriDiyanet İşleri:
Nihayet uyarıldıkları şeyi gördüklerinde kimin yardımcısı daha zayıf, kimin sayısı daha azmış, bilecekler.
Diyanet VakfıDiyanet Vakfı:
Sonunda, tehdit edilip durduklarını (azabı, kıyameti) gördükleri zaman, kim yardımcı olma bakımından daha güçsüz ve sayıca daha az imiş, bileceklerdir.
Edip YükselEdip Yüksel:
Kendilerine söz verilen şeyi gördüklerinde kimin yardımcısının güçsüz ve sayıca az olduğunu görecekler.
Elmalılı Hamdi YazırElmalılı Hamdi Yazır:
Kendilerine vaad edilen şeyi gördükleri zaman, kimin yardımcısının en zayıf ve en az olduğunu bileceklerdir.
Fizil-al il KuranFizil-al il Kuran:
Onlar kendilerine yönelik tehditlerin somut olarak gerçekleştiğini gördüklerinde hangi tarafın destek bakımından zayıf ve sayıca az olduğunu anlayacaklardır.
Gültekin OnanGültekin Onan:
Sonunda onlar, kendilerine vadedileni gördükleri zaman, yardımcı olmak bakımından kim daha zayıfmış ve sayı bakımından kim daha azmış artık öğrenmiş olacaklardır."
Harun YıldırımHarun Yıldırım:
Nihayet tehdit olundukları şeyi gördükleri zaman, kimin yardımcılarının daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bileceklerdir.
Hasan Basri ÇantayHasan Basri Çantay:
Nihayet onlar tehdîd edilmekde oldukları (azâbı) gördükleri zaman kimin yardımcısı daha zaîf, sayısı daha azmış bileceklerdir.
Hayrat NeşriyatHayrat Neşriyat:
Nihâyet tehdîd olunup durdukları (Cehennem azâbı)nı gördükleri zaman, artık kimin yardımcı bakımından daha güçsüz ve sayıca daha az olduğunu bileceklerdir!
İbn-i Kesirİbn-i Kesir:
Nihayet kendilerine vaadedilenleri gördükleri zaman, kimin yardımcısının daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bileceklerdir.
İlyas Yorulmazİlyas Yorulmaz:
Onlar kendilerine vaat edileni gördüklerinde, kimin yardımcı olarak daha zayıf ve sayıca az olduğunu öğrenecekler.
İskender Ali Mihrİskender Ali Mihr:
Nihayet vaadolundukları şeyi gördükleri zaman, artık kimin yardımcısı daha zayıf ve sayı bakımından daha az, yakında bilecekler.
Kadri ÇelikKadri Çelik:
Sonunda onlar, kendilerine vaat edileni gördükleri zaman, yardımcı olmak bakımından kim daha zayıfmış ve sayı bakımından kim daha azmış artık öğrenmiş olacaklardır.
Muhammed EsedMuhammed Esed:
(Öyleyse bırak,) önceden uyarıldıkları (akibet)i görecekleri an gelinceye kadar (beklesinler), o zaman anlayacaklar kim, hangi (tür) insan daha çaresiz ve daha kimsesizdir!
Mustafa İslamoğluMustafa İslamoğlu:
Tehdit edildikleri azabı görünceye kadar yolları var; işte o zaman, kimin yardıma daha muhtaç ve sayıca az olduğunu anlayacaklar.
Ömer Nasuhi BilmenÖmer Nasuhi Bilmen:
(24-25) Tehdid olunur oldukları şeyi gördükleri vakit artık bileceklerdir ki, yardımcı itibariyle en zaif ve adeden en az olan kim imiş? De ki: «Ben bilmem ki tehdid edilir olduğunuz şey, yakın mıdır, yoksa Rabbim onun için uzun bir müddet mi tayin kılar?»
Ömer ÖngütÖmer Öngüt:
Nihayet onlar kendilerine vaad olunan şeyi gördükleri zaman, kimin yardımcısının daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bileceklerdir.
Sadık TürkmenSadık Türkmen:
Sonunda vadolundukları şeyi gördükleri zaman, yardımcısı en zayıf ve sayıca en az olanın kim olduğunu yakında bilecekler!
Seyyid KutubSeyyid Kutub:
Onlar kendilerine yönelik tehditlerin somut olarak gerçekleştiğini gördüklerinde hangi tarafın destek bakımından zayıf ve sayıca az olduğunu anlayacaklardır.
Suat YıldırımSuat Yıldırım:
Kendilerine vâd olunan azabı veya kıyamet saatini gördüklerinde, kimin yardımcılarının daha zayıf, kimin askerlerinin daha az olduğunu, işte o zaman anlayacaklardır.
Süleyman AteşSüleyman Ateş:
Kendilerine va’dedilen şeyi (ya azâbı veya kıyâmet sâ’atini) gördükleri zaman, kimin yardımcı bakımından daha zayıf ve sayıca daha az olduğunu bileceklerdir.
Şaban PirişŞaban Piriş:
Kendilerine vaat edileni gördükleri zaman, kimin yardımcı olarak daha zayıf ve sayısının az olduğunu anlayacaklar.
Tefhim-ul Kur'anTefhim-ul Kur'an:
Sonunda onlar, kendilerine vadedileni gördükleri zaman, yardımcı olmak bakımından kim daha zayıfmış ve sayı bakımından kim daha azmış artık öğrenmiş olacaklardır.»
Yaşar Nuri ÖztürkYaşar Nuri Öztürk:
Sonunda, onlar kendilerine vaat edileni gördüklerinde, yardımcı bakımından daha zayıf kim, sayı bakımından daha az kim, bileceklerdir.
Yusuf Ali (İngilizce)Yusuf Ali (İngilizce):
At length, when they see (with their own eyes) that which they are promised,- then will they know who it is that is weakest in (his) helper and least important in point of numbers.