Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir. Sûrede başlıca Mûsâ, İbrahim, Nûh, Hûd, Salih ve Şu’ayb peygamberlerin kıssaları dile getirilmekte; müşriklerin, Kur’an’ın vahiy dışı bir kaynağa dayalı olduğu iddialarına karşılık, onun bir vahiy eseri olduğu vurgulanmakta, söz konusu kaynakların Kur’an üzerinde hiçbir etkisinin bulunamayacağı ifade edilmektedir.
1.
Ta, Sin, Mim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
2.
Bunlar apaçık kitabın ayetleridir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
3.
Mü’min olmuyorlar diye nerede ise kendini mahvedeceksin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
4.
Dilersek, onlara gökten bir ayet indiririz de ona boyunları eğik kalır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
5.
Onlara Rahman’dan bir öğüt geldiğinde, mutlaka ondan yüz çevirirler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
6.
Onlar, gerçekten yalanladılar. Ama alay edip durdukları şeylerin haberleri kendilerine yakında gelecektir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
7.
Yeryüzüne bakmazlar mı ki; Biz, orada bitkilerden nice güzel çiftler bitirmişizdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
8.
Muhakkak ki bunda, bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’min olmadılar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
9.
Ve muhakkak ki senin Rabbın, elbette O; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
10.
Hani Rabbın Musa’ya seslenmişti ki: Zalimler güruhuna git;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
11.
Firavun kavmine. Sakınmazlar mı hala?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
12.
Dedi ki: Rabbım, onların beni yalanlamalarından korkarım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
13.
Göğsüm daralıyor, dilim açılmıyor. Bunun için Harun’a da elçilik ver.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
14.
Hem onların bana isnad ettikleri bir suç var. Korkarım ki beni öldürürler
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
15.
Buyurdu ki: Hayır, ikiniz ayetlerimizle gidin. Muhakkak Biz, sizinle beraber dinleyicilerdeniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
16.
Firavun’a varın, deyin ki: Biz, alemlerin Rabbının peygamberleriyiz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
17.
İsrailoğullarını bizimle beraber gönder.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
18.
Dedi ki: Çocukken biz, seni yanımıza alıp büyütmedik mi? Ve sen, hayatının bir çok yılllarını aramızda geçirdin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
19.
Ve yapacağın işi de yaptın. Sen nankörlerdensin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
20.
Dedi ki: Ben, onu yaptım, ama o zaman şaşkınlardandım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
21.
Bu yüzden sizden korktuğum için kaçtım. Sonra Rabbım bana hüküm ihsan etti ve beni peygamberlerden kıldı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
22.
İşte, başıma kaktığın o nimet, İsrailoğullarını köle ettiğin içindir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
23.
Firavun: Alemlerin Rabbı da nedir? dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
24.
Dedi ki: Göklerin, yerin ve ikisinin arasında bulunanların Rabbıdır. Eğer siz yakin getirenlerden iseniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
25.
Yanında bulunanlara: İşitmiyor musunuz? dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
26.
O da: Sizin de Rabbınız ve önce geçmiş atalarınızın da Rabbıdır, dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
27.
Firavun dedi ki: Size gönderilen peygamberiniz şüphesiz delidir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
28.
O da: Eğer aklınızı başınıza alırsanız; doğunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbıdır, dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
29.
Firavun dedi ki: Benden başka bir tanrı edinirsen; şüphesiz seni hapse atılanlardan kılarım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
30.
Sana apaçık bir şeyle gelmişsem de mi? dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
31.
Firavun: Eğer doğru söylüyorsan, haydi getir onu, dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
32.
Bunun üzerine o asasını attı, bir de ne görsün; apaçık bir ejderhadır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
33.
Elini çıkardı, bir de ne görsün; bakanlara bembeyazdır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
34.
Çevresinde bulunan ileri gelenlere dedi ki: Şüphesiz bu, belletilmiş bir büyücüdür.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
35.
Sizi büyüsüyle memleketinizden çıkarmak istiyor. Ne dersiniz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
36.
Dediler ki: Onu ve kardeşini alıkoy. Şehirlere toplayıcılar gönder.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
37.
Belletilmiş tüm büyücüleri sana getirsinler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
38.
Büyücüler belli bir günün tayin edilen vaktinde toplandılar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
39.
İnsanlara: Siz de toplanır mısınız? denildi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
40.
Eğer onlar galip gelirlerse; büyücülere belki biz de tabi oluruz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
41.
Büyücüler geldikleri vakit, Firavun’a dediler ki: Galip gelenler biz olursak; muhakkak bize bir ücret vardır değil mi?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
42.
Evet, dedi. O takdirde siz, muhakkak gözdelerdensiniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
43.
Musa onlara dedi ki: Atacak olduğunuz şeyleri atın.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
44.
Onlar da bunun üzerine iplerini ve değneklerini attılar ve dediler ki: Firavun hakkı için elbette elbette biz galib gelenleriz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
45.
Ardından Musa asasını attı. Bir de ne görsünler; onların uydurduklarını yutuveriyor.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
46.
Bunun üzerine büyücüler secdeye kapandılar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
47.
Dediler ki: Biz, alemlerin Rabbına inandık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
48.
Musa ve Harun’un Rabbına.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
49.
Ben size izin vermezden önce mi ona inandınız? Şüphesiz size büyü öğreten büyüğünüzdür. Şimdi bileceksiniz; elbette ben, ellerinizi ve ayaklarınızı andolsun ki çaprazlama kestireceğim ve hepinizi astıracağım, dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
50.
Onlar da dediler ki: Zararı yok. Biz muhakkak Rabbımıza dönenleriz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
51.
Mü’minlerin ilki olmamızdan dolayı biz, gerçekten Rabbımızın hatalarımızı bağışlayacağını umarız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
52.
Musa’ya da vahyetti ki: Kullarımı geceleyin yola çıkar. Şüphesiz siz, izleneceksiniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
53.
Bunun üzerine Firavun şehirlere toplayıcılar gönderdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
54.
Şüphesiz ki bunlar; döküntü azınlıklarıdır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
55.
Ve gerçekten bize de büyük bir öfke beslemektedirler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
56.
Doğrusu biz, topluca tedbirli olmalıyız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
57.
Fakat Biz, onları bahçelerden ve pınar başlarından çıkardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
58.
Hazinelerden ve şerefli makamlardan.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
59.
Böylece onlara İsrailoğullarını mirasçı kıldık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
60.
Güneş üzerlerine doğarken onları izlediler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
61.
İki topluluk karşı karşıya geldiğinde, Musa’nın arkadaşları dediler ki: Gerçekten biz, yakalandık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
62.
Hayır, dedi. Muhakkak ki Rabbım benimledir. Bana doğru yolu gösterecektir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
63.
Bunun üzerine Musa’ya vahyettik ki: Asanı denize vur. O, hemen yarıldı ve her parçası yüce bir dağ gibi oldu.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
64.
Sonra diğerlerini oraya yaklaştırdık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
65.
Musa’yı ve beraberindekileri yopluca kurtardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
66.
Sonra diğerlerini suda boğduk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
67.
Şüphesiz ki bunda, bir ayet vardır. Ama onların çoğu inananlar değildi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
68.
Muhakkak ki Rabbın, elbette o; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
69.
Onlara İbrahim’in haberini oku.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
70.
Hani babasına ve kavmine: Nelere tapıyorsunuz? demişti.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
71.
Onlar da: Putlara tapıyoruz ve onlara bağlanıp duruyoruz, demişlerdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
72.
O da demişti ki: Çağırdığınızda sizi duyuyorlar mı?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
73.
Yahut size fayda veya zarar veriyorlar mı?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
74.
Demişlerdi ki: Hayır. Atalarımızı böyle yapar gördük.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
75.
O da demişti ki: Neye tapmış olduğunuzu görüyor musunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
76.
Siz ve geçmiş atalarınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
77.
Doğrusu onlar, benim düşmanımdır. Ancak alemlerin Rabbı müstesna.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
78.
Ki O, yaratmıştır beni. Ve O doğru yola eriştirir beni.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
79.
Ki O, yedirir, içirir beni.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
80.
Hastalandığımda O, şifa verir bana.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
81.
Ki O, öldürür beni, sonra da O, diriltir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
82.
Ve din günü günahlarımı bağışlamasını umduğum O’dur.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
83.
Rabbım, bana hüküm ver. Ve beni salihlere kat.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
84.
Ve sonrakiler içinde bana doğru söyler bir dil ihsan et.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
85.
Beni Naim cennetinin varislerinden kıl.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
86.
Babamı da bağışla. Şüphesiz o, sapıklardan olmuştur.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
87.
Diriltilecekleri günde beni rezil etme.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
88.
O gün ki mal da fayda vermez, çocuklar da.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
89.
Ancak Allah’a kalb-i selimle gelmiş olan başka.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
90.
Cennet, muttakiler için hazırlanmıştır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
91.
Cehennem de azgınlara gösterilir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
92.
Ve onlara denilir ki: Nerededir taptıklarınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
93.
Allah’tan başka? Size yardım ediyorlar mı veya kendilerine yardımları dokunuyor mu?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
94.
Oraya; onlar ve azgınlar atılırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
95.
İblis’in askerleri de topluca.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
96.
Orada birbirleriyle çekişerek derler ki:
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
97.
Andolsun Allah’a ki; biz, apaçık sapıklıkta idik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
98.
Hani biz, sizi alemlerin Rabbı ile bir tutmuştuk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
99.
Ve bizi suçlulardan başka da saptıran olmamıştı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
100.
Şimdi bize şefaat eden kimse yoktur.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
101.
Ve sıcak bir dostumuz da yoktur.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
102.
Keşki bizim için geri dönüş olsa da, mü’minlerden olsak.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
103.
Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
104.
Muhakkak ki Rabbın, elbette o; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
105.
Nuh’un kavmi de peygamberleri yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
106.
Hani onlara kardeşleri Nuh demişti ki: Siz sakınmaz mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
107.
Muhakkak ki ben, size emin bir peygamberim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
108.
Artık Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
109.
Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak alemlerin Rabbına aittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
110.
O halde Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
111.
Sana mı inanacağız? Halbuki sana uyanlar en rezil kimselerdir, dediler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
112.
Dedi ki: Onların yapmakta oldukları şeyler hakkında bir bilgim yoktur.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
113.
Onların hesabı ancak Rabbıma aittir. Keşki düşünseniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
114.
Ve ben, inananları kovacak değilim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
115.
Ben, ancak apaçık bir uyarıcıyım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
116.
Ey Nuh, eğer son vermezsen, sen muhakkak taşlananlardan olursun, dediler
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
117.
O da dedi ki: Rabbım, doğrusu kavmim beni yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
118.
Artık benimle onların arasında Sen, bir hüküm ver. Beni ve beraberimdeki mü’minleri kurtar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
119.
Bunun üzerine Biz de, onu ve beraberindekileri, dolu bir gemi içinde kurtardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
120.
Sonra geride kalanları suda boğduk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
121.
Muhakkak ki bunda, bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
122.
Ve muhakkak ki Rabbın, elbette o; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
123.
Ad da peygamberleri yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
124.
Hani onlara kardeşleri Hud demişti ki: Siz, sakınmaz mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
125.
Muhakkak ki ben, size emin bir peygamberim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
126.
Artık Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
127.
Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak alemlerin Rabbına aittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
128.
Siz, her yüksek yere koca bir bina kurup boş şeylerle mi uğraşırsınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
129.
Temelli kalacağınızı umarak sağlam yapılar mı edinirsiniz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
130.
Ve yakaladığınız zaman da zorbaca mı yakalarsınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
131.
O halde Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
132.
Bildiğiniz şeylerle sizi destekleyenden sakının.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
133.
O, desteklemiştir sizi, hayvanlar ve oğullarla;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
134.
Bahçeler ve çeşmelerle.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
135.
Doğrusu hakkınızda büyük bir günün azabından korkuyorum.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
136.
Dediler ki: Öğüt versen de, yahut öğüt verenlerden olmasan da bizim için eşittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
137.
Bu, öncekilerin adetinden başka bir şey değildir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
138.
Hem biz, azaba uğratılacak da değiliz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
139.
Böylece onu yalanladılar. Ve Biz, onları yok ettik. Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
140.
Ve muhakkak ki Rabbın, elbette o; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
141.
Semud da peygamberleri yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
142.
Hani onlara kardeşleri Salih demişti ki: Siz, sakınmaz mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
143.
Muhakkak ki ben, size emin bir peygamberim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
144.
Artık Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
145.
Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, ancak alemlerin Rabbına aittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
146.
Burada emniyet içinde bırakılır mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
147.
Bahçelerde, çeşmelerde.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
148.
Ekinler, salkımları sarkmış hurmalıklar arasında.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
149.
Dağlarda ustalıkla evler oyar mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
150.
O halde Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
151.
Müsriflerin emrine itaat etmeyin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
152.
Onlar ki yeryüzünde bozgunculuk yaparlar da ıslah etmezler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
153.
Dediler ki: Şüphesiz sen, ancak büyülenmişlerdensin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
154.
Hem sen, bizim gibi insandan başka bir şey değilsin. Şayet sadıklardan isen o zaman bir ayet getir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
155.
Dedi ki: İşte şu devedir. Su içme hakkı; belirli bir gün onun ve belirli bir gün sizindir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
156.
Sakın ona bir kötülük yapmayın. Yoksa sizi büyük bir günün azabı yakalayıverir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
157.
Onlar ise onu kestiler de pişman oldular.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
158.
Bunun üzerine azab onları yakaladı. Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
159.
Muhakkak ki Rabbın, elbette O; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
160.
Lut kavmi de peygamberleri yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
161.
Hani onlara kardeşleri Lut demişti ki: Siz, sakınmaz mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
162.
Muhakkak ki ben, size emin bir peygamberim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
163.
Artık Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
164.
Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, ancak alemlerin Rabbına aittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
165.
İnsanlar arasında erkeklere mi yaklaşıyorsunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
166.
Ve Rabbınızın sizin için yarattığı eşleri bırakıyor musunuz? Hayır, siz azmış bir kavimsiniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
167.
Dediler ki: Ey Lut, buna son vermezsen sen, elbette çıkarılanlardan olursun.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
168.
Dedi ki: Doğrusu ben, sizin işlediğinize kızanlardanım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
169.
Rabbım, beni ve ailemi bunların yaptıklarından kurtar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
170.
Bunun üzerine onu ve ailesini topluca kurtardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
171.
Sadece yaşlı bir kadın geride kalanlardan oldu.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
172.
Sonra diğerlerini yerle bir ettik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
173.
Üzerlerine de bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
174.
Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
175.
Muhakkak ki Rabbın, elbette O; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
176.
Eyke halkı da peygamberleri yalanladı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
177.
Hani onlara Şuayb demişti ki: Siz, sakınmaz mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
178.
Muhakkak ki ben, size emin bir peygamberim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
179.
Artık Allah’tan korkun da bana itaat edin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
180.
Buna karşı sizden bir ücret istemiyorum. Benim ücretim, ancak alemlerin Rabbına aittir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
181.
Ölçüyü tam yapın da eksiltenlerden olmayın.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
182.
Doğru ölçekle tartın.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
183.
İnsanların eşyasını azaltmayın ve yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
184.
Sizi ve daha önceki nesilleri yaratmış olandan korkun.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
185.
Dediler ki: Sen, ancak büyülenmişlerdensin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
186.
Bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsin. Doğrusu biz, seni yalancılardan sanıyoruz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
187.
Eğer sadıklardan isen bize, gökten bir parça indir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
188.
Dedi ki: Rabbım; yaptıklarınızı en iyi bilendir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
189.
Onu da yalanladılar ve onları bulutlu bir günün azabı yakaladı. Doğrusu o, büyük bir günün azabı idi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
190.
Muhakkak ki bunda bir ayet vardır. Ama onların çoğu mü’minler olmadı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
191.
Muhakkak ki Rabbın, elbette O; Aziz’dir, Rahim’dir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
192.
Muhakkak ki o, elbette alemlerin Rabbının indirmesidir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
193.
Onu Ruh el-Emin indirmiştir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
194.
Senin kalbine ki uyarıcılardan olasın.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
195.
Apaçık arab diliyle.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
196.
O, daha öncekilerin kitablarında vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
197.
İsrailoğullarının bilginlerinin bunu bilmesi de onlar için bir ayet değil midir?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
198.
Biz, onu arapça bilmeyen kimselerden birine indirseydik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
199.
Ve o, bunu onlara okusaydı, yine de ona inananlardan olmazlardı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
200.
İşte böylece onu suçluların kalbine sokarız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
201.
Elim azabı görünceye kadar ona inanmazlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
202.
O da kendilerine apansız, haberleri olmadan geliverir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
203.
O zaman derler ki: Acaba bekletilemez miyiz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
204.
Bizim azabımızı mı çabucak istiyorlardı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
205.
Gördün mü, şayet Biz onları yıllarca yararlandırsak;
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
206.
Sonra kendilerine vaadolunan şey başlarına gelse,
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
207.
Eğlendirilmiş olmaları onlara bir fayda sağlamaz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
208.
Uyarıcılar olmaksızın Biz, hiç bir kasabayı helak etmedik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
209.
Öğüt olarak. Ve Biz, zalimler olmadık
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
210.
Onu şeytanlar indirmemiştir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
211.
Bu, onlara düşmez de, buna güçleri de yetmez.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
212.
Onlar, gerçekten işitmekten uzak tutuldular.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
213.
O halde Allah ile beraber başka bir tanrıya yalvarma. Yoksa azablandırılanlardan olursun.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
214.
Ve yakın akrabalarını uyar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
215.
Mü’minlerden sana uyanlara kanatlarını ger.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
216.
Şayet sana isyan ederlerse, de ki: Ben sizin yaptıklarınızdan uzağım.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
217.
Aziz, Rahim’e tevekkül et.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
218.
Görür O seni, kalktığında.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
219.
Secde edenler arasında bulunduğunda.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
220.
Muhakkak ki O’dur O; Semi, Alim.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
221.
Şeytanların kime indiğini size bildireyim mi?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
222.
Onlar her günahkar, her müfteriye inerler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
223.
Bunlar ona kulak verirler ve çoğu yalancılardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
224.
Şairlere gelince; onlara da azgınlar uyar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
225.
Görmedin mi; onlar, her vadide şaşkın şaşkın dolaşırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
226.
Ve onlar, gerçekten yapmadıklarını söylerler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
227.
Ancak iman etmiş, salih amel işlemiş, Allah’ı çokça zikretmiş ve zulme uğratıldıktan sonra zafer kazananlar müstesnadır. Zulmedenler göreceklerdir nasıl bir yıkılışla yıkılacaklarını.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
×
klavye oklarıyla önceki/sonraki sureye geçebilirsiniz.