Mekke döneminde inmiştir. 123 âyettir. Sûre, adını içinde söz konusu edilen Hûd peygamberden almıştır. Sûrede başlıca tevhit, peygamberlik, öldükten sonra dirilme ve ceza konuları ele alınmakta ve bunlar bazı peygamberlerin kıssalarıyla desteklenmektedir.
1.
Elif Lam Ra. İşte! Bu kitabın ayetleri hükümlendirilmiş, sonra her şeyin hükmünü veren ve her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından açıklanmıştır ki.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
2.
Yalnızca Allah’a kulluk edesiniz diye. Ben de sizin için, sadece kitabın içindekilerle uyaran ve müjdeleyen birisiyim.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
3.
Aynı zamanda Rabbinizden nasıl bağışlanma dilemeniz ve sonra ondan nasıl tövbe etmeniz gerekir diye (kitap açıklanmıştır). Böylece O da sizi dünya hayatında, belirlenmiş bir vakte kadar güzel bir geçimlikle yaşatsın ve her lütuf sahibine (Allah’ın verdiklerini, karşılıksız olarak ihtiyaç sahiplerine verenlere), lütfundan versin. Eğer bu kitabın öğretilerinden yüz çevirirseniz, şüphe yok ki ben sizin için, büyük bir günün azabından korkarım.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Şimdi onlar kalplerinde olanları, O ndan (Allah dan) gizlemek için gerçekleri örtmeye çalışıyorlar öylemi? Hâlbuki onlar elbiseleri ile kendilerini örttüklerinde, içlerinde gizlediklerini de ve açıkça yaptıklarını da Allah bilmiyor mu? Elbetteki O, kalplerde olanları en iyi bilendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Yeryüzündeki tüm canlıların rızıkları şüphesiz ki Allah’a aittir. Her bir canlının ne kadar yeryüzünde kalacağı ve yeryüzünden ne zaman ölüp ayrılacağını O bilir. Bunların hepsi açık bir kitapta kayıtlıdır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Onun arşı su üzerinde iken, hanginiz daha güzel ameller yapacağını bilmesi ve sizi imtihan etmesi için, gökleri ve yerleri altı günde yaratan O dur. Eğer sen onlara "Ölümden sonra tekrar diriltileceksiniz" desen, getirdiğin haberi inkâr edenler aralarında "O zaman diriltilme olayı açıkça bir aldatmaca (sihir)" derler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
8.
Eğer bu inkârlarından sonra (hak ettikleri) azabı belirli bir vakte kadar ertelesek "Bize azap etmekten O nu (Allah’ı) alıkoyan nedir" derler. Onlara azap geldiğinde, onlardan bu azabı savabilecek var mı? Alay ettikleri azap onların üzerine hak olmuştur (mutlaka gelecektir).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Biz insana merhametimizden nimetleri tattırıp da, sonra o nimetleri geri aldığımızda, hemen ümitsizliğe düşüp, inkarcı kesilir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
Yine, ona isabet eden bir zarardan sonra nimetleri tattırırsak "Zarar benden uzaklaştı (gitti)" diye hemen övünerek sevinir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
Ancak (bu denemeler karşısında) sabır gösterenler ve doğru işler yapmaya devam edenler için, (Rablerinden) bağışlanma ve büyük mükafaatlar var.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
Onların "Sana bir hazine indisleydi veyahut seninle birlikte bir melek gelseydi" demelerine karşı göğsünün daraldığını ve sana vahy olanların bir kısmını atmak istediğini (biz biliyoruz). (Unutma) Sen ancak bir uyarıcısın, Allah ise her şeyin sorumluluğunu üzerine alandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Onu (Kur’an’ı) kendisi uydurdu diyorlar ise, onlara deki "Uydurabildiğiniz kadar Kur’an ın benzeri on sure meydana getirin ve eğer doğru söylüyorsanız, Allah dan başka, onun benzerini uydurmak için gücünüzün yettiklerini de çağırın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
14.
Eğer sizin bu çağrınıza cevap veremiyorlarsa! (Veremediler ve veremeyecekler) Şunu iyi bilin ki bu kitap, kendisinden başka hiçbir ilahın olmadığı Allah’ın ilmi ile indirilmiştir. Artık siz bu gerçeği kabulleniyor musunuz?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
Kim dünya hayatını ve onun zenginliğini isterse, bizde dünyadaki çalışmasının karşılığını ona öderiz ve dünyada onların çalışmalarının karşılığı eksiltilmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
İşte böyle, dünya hayatının zenginliğini isteyenlerin, ahiret hayatında karşılaşacakları ancak ve ancak ateştir. Dünya hayatında yaptıkları her şey boşa gitmiş ve yaptıkları iptal olmuştur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
(Dünya hayatını tercih edenlerle) Rabbinden gelen açık deliller üzerinde olan, bu delilleri okuyup onun doğruluğuna ve insanlara önderlik yapan ve Allah dan rahmet olarak gönderilen Musa’nın kitabına şahitlik yapanlar, eşit midir? İşte onlar bu açık delillerin doğruluğuna inanıyorlar. İnsan topluluklarından kim vahyin doğruluğunu inkar ederse, artık böyleleri için vaat edilen yer ateştir. Sakın ola ki, vahyin doğruluğundan şüphe etme. Zira o vahiy Rabbin tarafından indirilmiş gerçeklerdir. Ama insanların çoğu buna inanmıyorlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
Allah adına yalan uydurandan daha zalim kim vardır? Bunlar Rablerinin huzurunda toplanıldığı zaman, yalanlarına şahit olanlar "Rableri adına yalan söyleyenler işte bunlardır" diyecekler. Artık Allah’ın lanetini bu zalimler hak etmediler mi?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
Aynı zamanda, ahiret gününe inanmadıkları halde, insanları Allah’ın dininden çevirenlere ve Allah’ın dininde eksik ve yanlış arayanlara Allah’ın laneti yok mudur?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
İşte böyleleri yeryüzünde (Allah’ın dinine karşı) başarılı olamadılar ve Allah’ın mesajlarını dinlemek için hiçbir çaba harcamayıp ve gerçekleri de görmediklerinden dolayı, (hesap gününde) onlar için azap kat kat artırıldığında, Allah dan başka onları koruyup gözeten hiçbir kimse bulunmaz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
Dünya hayatında böyle davrananlar kendi kendilerine zarar vermişler ve uydurdukları aracılarda onlardan uzaklaşıp kaybolmuşlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
İman edip salih (doğru) işler yapanlar ve Rablerine saygılı davrananlar, işte onlar sürekli olarak cennette kalacak olanlardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
İki gurubun misali aynen, kör ve sağırla, gören ve işitenin durumu gibidir. Bunlar benzerlikte eşit midirler? Hiç düşünmüyor musunuz?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
"Yalnızca Allah’a kulluk edesiniz diye (uyarıyorum). Yoksa büyük bir günün acıklı azabından sizin için korkuyorum" demişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
Kavminden inkâr edenlerin önde gelenleri "Biz seni, bizim gibi bir insan olarak görüyoruz ve yine gördüğümüz o ki, sana tabi olanlar bizim toplumumuzun en aşağı ve ilkel dar görüşlü kesimi. Ayrıca seni kendimizden daha üstünde görmüyoruz, tam aksine senin yalancılardan olduğunu zannediyoruz" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
Nuh onlara "Ey kavmim! Dikkat edin! Bakın, ya ben Rabbimden açık, güçlü delillerle gelmiş ve yine Rabbim den bana bir rahmet (yol gösterici deliller) verilmişse, sizde onu görmezlikten gelip kör davranmışsanız (haliniz ne olacak). Biz Allah’ın bu mesajlarını size zorla mı kabul ettiriyoruz da, siz bunları hoş karşılamıyorsunuz?" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Ey Kavmim! "(Uyarılarıma karşılık) sizden bir mal da istemiyorum. Benim tebliğimin karşılığı Allah’a aittir. Aynı zamanda ben iman edenleri (siz küçük ve basit gördünüz diye) dışlayacak değilim. Onlar (inananlar) muhakkak Rablerine kavuşacaklar (ına inanıyorlar). Ancak sizi (hesap gününe inanmadığınız için) cahil bir topluluk olarak görüyorum. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
Ey Kavmim! "Eğer ben, bana inananları dışlayıp yüzüstü bırakırsam, Allah’ın azabına karşı bana kim yardım edecek? Düşünmüyor musunuz?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
31.
"Ben size Allah’ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Ben gizli olanları da (gaybı) bilmem. Sonra size ben bir meleğim de demiyorum ve sizin gözlerinizin küçük ve basit gördüğü kimselere, Allah bir hayır vermeyecek de demiyorum. Zira Allah onların içlerinde gizlediklerini en iyi bilendir. (Eğer size uyarda, onları dışlarsam) O zaman zalimlerden olurum. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
32.
Dediler ki "Ey Nuh! Bizimle iyi mücadele ettin ve mücadelemizi pek çok alanlara yaydın. Eğer doğru söyleyenlerden isen, O halde bize vaat ettiğin azabı başımıza getir. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
33.
Nuh "Size vaat ettiklerimi dilerse başınıza getirecek olan Allah dır ve sizde başınıza gelecekleri asla engelleyemezsiniz. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
"(Ben şunu anladım ki) Size öğüt vermek istesem de, Allah sizi bu azgınlık içinde bırakmayı dilediği sürece, vereceğim öğüdün size hiçbir faydası olmayacak. Çünkü sizin Rabbiniz O dur ve O na döndürüleceksiniz" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Yoksa "Onlara bildirdiği vahyi, uydurdu mu?" diyorlar. Deki "Eğer Allah adına söylediklerimi size ben uyduruyorsam, Allah adına yalan uydurma suçunun sorumluluğu bana aittir. Bende sizin işlediğiniz suçlardan uzağım (sorumlusu ben değilim). "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Nuh’a "Şu ana kadar inananlardan başka, kavminden hiçbir kimse sana inanmayacak. Onların yaptıklarına sakın ola ki üzülme" diye vahy olundu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Bizim gözetimimiz altında ve sana vahy ettiğimiz şekilde gemiyi yap. Zulmedip haksızlık yapanlar hakkında benimle muhatap olma. Çünkü onların hepsi boğulacaklar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
38.
Gemi yapılır ve kavminin ileri gelenlerinin Nuh’a her uğrayıp geçtiklerinde, yaptığı gemiden dolayı onunla alay ettiler. Nuh onlara "Bizim yaptığımız (gemi) den dolayı alay ediyorsunuz ama, bizde, bizimle alay ettiğiniz gibi, sizinle alay edeceğiz" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Sonra, azabın kime geleceğini ve onunla kimin alçalacağını kesinlikle öğrenecekler. Artık kalıcı bir azap onların üzerine hak olmuştur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
40.
Emrimiz gelip çattığında, (azap belirtileri) hareketler başladı. Nuh’a "Her çiftten ikişer adet ve yalnızca (azap) sözünün kendisine bildirilenler dışında ki ev halkını ve iman edenleri gemiye bindir. Ancak Nuh ile birlikte halkından pek azı iman etti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
Nuh iman edenlere "Hareketini ve hareketin vaktini Allah’ın belirleyeceği bu gemiye binin. Şüphe yok ki Rabbim bağışlayan ve merhamet edendedir" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
Gemi, dağ gibi dalgalar arasında içindekilerle birlikte akmaya başladığında, Nuh geminin ayrıldığı yerden oğluna "Ey oğlum! Bizimle birlikte gemiye bin, Allah’ı inkar edenlerle birlikte olma" diye seslendi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
43.
Oğlu "Şu dağa sığınacağım, o dağ beni sudan korur" deyince, Nuh "Bu gün Allah’ın emrinden, merhamet ettiği kimselerin dışındakileri kurtaracak hiçbir kimse yok" dedi. İkisi arasına bir dalga girdi ve oğlu boğulanlardan oldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
Sonra "Ey arz suyunu em (yut), Ey gök suyunu tut (yağma)" denildi. Sular kesildi ve böylece Allah’ın hükmü yerine geldi, gemi Cudi (dağı seviyesine çıktı) üzerine oturdu. Böylece, "Haksızlık yapan toplum (inananlardan) uzak olsun" denildi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Nuh Rabbine seslenmiş ve "Ey Rabbim oğlum, benim ev halkım (zürriyetim) dan ve senin vaadin de haktır. Şüphesiz sen, hüküm verenlerin en iyi hüküm verenisin" demişti.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Allah Nuh’a "Ey Nuh! O senin ailenden değil. Zira O doğru olmayan işler yapmıştır. Bilgin olmayan konular hakkında benden bir şey isteme, muhakkak ki ben, cahillerden olmamanı sana tavsiye ediyorum" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Nuh "Rabbim bilgim olmayan konularda bir şeyler istemekten, sana sığınıyorum. Eğer beni bağışlamaz ve bana merhamet etmezsen, ben kendine yazık etmişlerden olurum" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
Rabbi "Ey Nuh! Benim güvencem ve bereketim (bolluk) içerisinde sen ve seninle birlikte aynı şekilde inananlar gemiden inin. (İçinizden inkar ve isyan eden) Topluluğa yaşamaları ve geçinmeleri için belirli bir süre vereceğiz, sonra bizden acıklı bir azap onları yakalayıverir" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
49.
Bunlar sana vahyettiğimiz gayb haberlerindendir. Sen ve senin kavmin daha önceden bunları bilmiyordunuz. O halde sende sabret. Muhakkak ki gelecek Allah dan sakınanların olacaktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
Ad kavmine de kardeşleri Hud’u elçi olarak gönderdik. Kavmine "Ey kavmim! Sizin için kendisinden başka hiçbir ilahın olmadığı, Allah’a kulluk edin. Siz yalnızca (Allah dan başka tapınmak için ilahlar) uyduruyorsunuz. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
51.
"Size yaptığım bu uyarıların karşılığında sizden hiçbir karşılık istemiyorum. Benim uyarılarımın karşılığını vermek, yalnızca beni yaratan Allah’a aittir, hiç aklınızı kullanmıyorsunuz?" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
52.
Ey Kavmim "Rabbinizden bağışlanma dileyin, sonra O na tövbe edin ki, size gökten bolca yağmur ve bereket göndersin ve sizin gücünüze güç katsın. Asla günahkarların korumaları altına girmeyin (veli edinmeyin)" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
53.
Kavmi "Ey Hud! Bize açıkça inanacağımız deliller getirmedin. Bu yüzden senin sözünden dolayı ilahlarımızı terk etmeyeceğiz ve sana inanmayacağız. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
"İlahlarımızın bazıları seni çok kötü çarpmış demekten başka sana söyleyecek sözümüz yok" dediler. Hud onlara "Ben Allah’ı şahit olarak gösteriyorum ve sizde şahit olun ki, ben sizin Allah’a ortak koştuklarınızdan uzağım. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
56.
"Ben, benimde Rabbim ve sizinde Rabbiniz olan Allah’a güvendim. Ancak her canlının kontorolu O nun elindedir. Şüphe yok ki benim Rabbim (her canlı için) en doğru yolu uygular. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
57.
"Eğer bu gerçeklerden yüz çevirirseniz, (şunu bilin ki) ben, gönderildiğim doğruları size tebliğ ettim. (Getirdiklerimi inkar ederseniz) Rabbim (sizi yok edip) sizin yerinize başka bir toplumu getirecek ve siz bundan dolayı O na hiçbir şekilde zarar veremezsiniz. Benim Rabbim her şeyi kontrol edip gözetleyendir" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Azap emrimiz onlara geldiği zaman, bizden onlara bir rahmet olarak, Hud’u ve onunla birlikte iman edenleri, çok şiddetli bir azaptan kurtardık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
59.
Böylece Ad kavmi ayetlerimizi yalanladılar, Allah’ın elçisine isyan ettiler ve her inatçı zorbaların emirlerine tabi oldular.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
İnsanları kendilerine zorla uymalarını sağlayan zorbalara, bu dünyada ve ahiret gününde bir lanet var. Ad toplumu Rablerini inkar etmedi mi? Hud’un kavmi Ad (yaptıklarından dolayı) yok olup toplumlardan uzak olmasın mı?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
61.
Semud toplumuna da kardeşleri Salih’i elçi olarak gönderdik "Ey kavmim! Yalnızca Allah’a kulluk edin. Sizin için O ndan başka hiçbir ilah yok. Sizi yer yüzündeki topraktan yaratan ve yer yüzünde sizin yaşamanızı sağlayan O dur. Yaptığınız hatalardan dolayı O ndan bağışlanma dileyin ve O na tövbe edin. Çünkü benim Rabbim (kuluna) en yakın olan ve (kulunun çağrılarına) icabet edendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
62.
Kavmi "Ey Salih! Sen bundan önce aramızda çok iyi şeyler yapacağını umduğumuz birisi idin. Atalarımızın ibadet ettiklerine kulluk etmemizi mi yasaklıyorsun? Bizi davet ettiğin, bir olan Allah’a kulluk etmede tereddüt ve şüphe içindeyiz" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
63.
Salih "Ey kavmin görüyor musunuz? Ya bende Rabbimden açık, güçlü deliller varsa ve Rabbimden bana bir rahmet verilmişse, bu halde iken isyan edersem, Allah dan gelecek azaba karşı bana kim yardım eder. (Sizin Allah dan başkalarına ettiğiniz kulluğu onaylarsam) Bu benim yalnızca mahvımı artırır. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
64.
"Ey kavmim! Şu gördüğünüz Allah’ın devesi sizin için bir ibret. Onu bırakın, Allah’ın arzında yesin içsin, sakın ola ki ona bir zarar vermeyin, yoksa sizi hemen bir azap yakalayacak" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
65.
Daha sonra deveyi boğazlayarak (keserek) öldürdüler. Salih onlara "Üç gün daha yurtlarınızda yaşayın. Bu yalanlanamayacak (Allah’ın) bir vaadidir" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Azap emrimiz geldiğinde, Salih ve onunla birlikte iman edenleri, rahmetimizle aşağılayıcı bir günden kurtardık. Zira senin Rabbin çok kuvvetli güçlere sahip olandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
67.
Ardından (Allah’ın uyarılarına karşı çıkarak) kendilerine zulmedenleri çok yüksek frekanslı bir ses (sayha) yakaladı. Bunun ardından bulundukları yerde dizlerinin üstlerine çöke kaldılar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
68.
Sanki daha önce orada hiç yaşamamışlardı. Çünkü Semud, Rablerini inkar etmiş ve bu cezada, Semud’un (yeryüzünden) yok edilişi olmuştur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
69.
Elçilerimiz İbrahim’e müjde vermek için gelmişler ve "Selam" (sana ey İbrahim) demişlerdi. İbrahim de onlara "Selam" diyerek cevap verdi ve hemen ardından kızartılmış buzağı etini getirmekte geç kalmadı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Ete ellerini uzatmadıklarını görünce, bu durum hoşuna gitmedi ve bundan dolayı İbrahim’in içini bir korku kapladı. Elçiler İbrahim’e "Korkma, biz Lut kavmi için gönderildik" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
Yanlarında ayakta duran karısı (Kendi kavimlerini yok etmeye gelmeyişlerine sevinip) gülmüştü. Bunun ardından da İbrahim’in karısına İshak’ı müjdeledik ve İshak’ın arkasından da Yakup’u (doğuracağını) müjdeledik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
İbrahim’in karısı "Vay başıma gelene, ben yaşlı, elden ayaktan düşmüş bir kadın, kocamda kocamış bir erkek hale gelmişken doğuracak mıyım? Gerçekten bu şaşılacak bir durum" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
Melekler kadına "Allah’ın sizin üzerinize olan rahmeti ve bereketi ile, (size çocuklar vererek) tam bir aile (ehli beyt) olmanızı sağlayacak, Allah’ın rutin işlerinden (her an yaratma halinde) birisi olanın, bu emrine mi şaşıyorsun? Şüphesiz ki Allah her an yeni bir şey yaratmasıyla, övülmeye layık olandır" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
İbrahim gerçekten çok halim (insanlara karşı yumuşak huylu) insanları düşünen (acıyan) ve Rabbine samimi bir şekilde yönelen birisiydi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
76.
Melekler "Ey İbrahim! Bu mücadeleden vazgeç, Lut kavmini helak emri, senin Rabbindendir. Artık, kesinlikle geri çevrilemeyecek bir azap onlara gelmiştir" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
77.
Elçiler Lut’a geldiklerinde, elçilere yapılacak kötülüklere engel olamayacağı için canı sıkıldı ve "Bu zor bir gün olacak" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
78.
Daha önce yaptıkları çirkin işleri yapacakları düşüncesiyle, kavmi koşarak Lut’a geldiler. Lut onlara "Ey kavmim! İşte kızlarım, onlar sizin için daha temizdir. Allah dan sakının misafirlerimin içinde beni küçük düşürmeyin. İçinizden bunu engelleyecek güçte kimse yok mu?" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
79.
Kavmi Lut’a "Sen bizim kızların hakkındaki gerçek düşüncelerimizi biliyorsun. Sen aynı zamanda ne istediğimizi de biliyorsun" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
81.
Elçiler Lut’a "Biz Rabbinin elçileriyiz. Sana (kötülük yapmak için) asla ulaşamazlar Ailenle birlikte gecenin bir bölümünde şehri terk et, karının dışında (inananlardan) hiçbir kimse geride kalmasın, kavmine isabet edecek azap, onunda başına gelecek. Onlara verilen süre bu sabah ( (dolacak) tır. Sabah ise çok yakın değil mi?" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
83.
(8283) (Azap) emrimiz gelince, o şehirlerin altını üstüne getirdik, tepelerine de pişirilmiş balçıktan meydana getirilip istif edilmiş ve Rabbinin katında (nereye ve kime atılacağı) damgalanmış taşlar yağdırdık. O taşlar, zalimlerin başından hiç eksik olmazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
84.
Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı gönderdik. "Ey kavmim! Sizin için kendisinden başka ilah olmayan Allah’a kulluk edin. Ölçerken ve tartarken eksik ölçüp tartmayın. Muhakkak ki ben size doğru olanı gösteriyorum. Aksi halde ben, her şeyi kuşatan büyük bir azabın sizin üzerinize gelmesinden korkuyorum. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
85.
"Ey Kavmim! Ölçme ve tartma işini adaletli bir şekilde yerine getirin, yeryüzünde kargaşa çıkartarak, insanların eşyalarını eksilterek vermeyin. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
86.
"Eğer Allah’a inanıyorsanız Allah’ın sizin için hak olarak bıraktığı daha iyidir. Ben sizin üzerinizde denetleyici de değilim" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
87.
Kavmi "Ey Şuayb! Atalarımızın ibadet ettikleri ilahları terk etmemizi veyahut sahip olduğumuz mallarımızdan dilediğimiz şeyleri yapmamamızı senin dinin (salatınnamazın) mı emrediyor? Halbuki sen gerçekten aklı başında bir insansın" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
88.
Şuayb onlara "Ey kavmim! Bakın, ben Rabbim tarafından açık ve sağlam delillerle destekleniyor ve güzel bir rızıkla rızıklandırılıyorsam damı? (Beni dinlemeyeceksiniz) Size yasakladığım şeylere muhalefet edip, o yasakları kendim yapmayı kesinlikle istemiyorum. Benim istediğim, gücümün yettiğince doğru olan şeyleri yapmak. Bunları başarmam ancak Allah’ın dilemesiyledir. Ben yalnızca ona güvendim ve benim dönüşüm O na dır. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
90.
"Rabbinizden bağışlanma dileyin ve yaptığınız hatalardan vazgeçin. (tövbe ederek Allah’ın emirlerine itaat edin) Şüphesiz Allah (kullarına) çok acıyan ve (kendisine itaat edenleri) çok sevendir" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
91.
Kavmi "Ey Şuayb! Söylediklerinden pek çoğunu anlamıyoruz ve seni aramızda çok zayıf birisi olarak görüyoruz. Eğer senin çevrendeki sana inananlar (taraftarın) çok olmasaydı, seni mutlaka taşa tutardık. Sen bizden güçlü birisi değilsin" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
92.
Şuayb onlara "Ey kavmim! Bana inanan insanların çokluğu, sizin için Allah dan daha mı güçlüdür? Allah’ı (unutarak) arkanıza atıp, emirlerini dışladınız. Ama benim Rabbim yaptıklarınızı çepe çevre kuşatandır. "Mealleri KıyaslaSayfada Göster
93.
"Ey kavmim! Bulunduğunuz yerde ki tüm imkanlarınızı kullanarak dilediğinizi yapın, bende doğru bildiklerimi yapacağım. Azabın kendisine geldiği kimseyi nasıl alçalttığını ve yalancının kim olduğunu öğreneceksiniz. Şimdi, siz bekleyip görün, bende bekleyip göreceğim" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
94.
Azap emrimiz onlara geldiğinde, Şuayb ve onunla birlikte iman edenleri, bizden bir rahmet olarak kurtardık. Arkasından şiddetli bir ses dalgası, zulmedip haksızlık yapanları yakaladı ve bulundukları yerde dizlerinin üstlerine çöke kaldılar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
95.
Sanki onlar orada hiç yaşamamış gibi oldular. Semud kavmi yok edilip yer yüzünden silindiği gibi, Medyen halkı da yok edilmeyi hak etmedi mi?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
97.
Firavun’a ve onun çevresindeki yöneticilerine gönderdik. Firavunun emirleri doğru olmadığı halde, çevresindekiler Firavun’a itaat etmişlerdi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
99.
Onlar kendilerini bu lanet yere sürükleyecek şeylere uydular ve kıyamet gününde de (aynı şekilde uyacaklar). Paylarına (yaptıklarının karşılığı olarak) düşen ne kadar kötü.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
100.
Bu sana anlattığımız kasabanın haberlerindendir. Onlar (bir zamanlar) ayakta idiler, sonra (biçilmiş ekinler gibi) yerle bir oldular.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
101.
Biz onlara haksızlık yapmadık, ama onlar zulmederek kendilerine haksızlık yaptılar. Allah dan başka dua ettikleri ilahları, başlarına gelen Rablerinin felaketinin hiç birinden onları kurtarmaya güçleri yetmedi. (Sahte ilahlara yalvarmaları) Yalnızca yok olmalarını artırdı.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
102.
İşte Rabbinin bu yakalayışı, zulüm ederek haksızlık yapan bu kasaba halkını cezalandırışıdır. Allah’ın yakalayıp ceza verişi çok acıklı ve çok şiddetlidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
103.
Ahiret azabından korkanlar için, anlatılan bu kasaba halkından alınacak ibretler var. İşte bu gün, insanların Allah için toplanılacağı gün ve o gün her şeyin şahitlendirileceği bir gündür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
105.
O gün geldiğinde, Allah’ın izin verdiklerinden başka hiçbir kimse konuşamaz. İçlerinde Allah’a baş kaldırmış olanlar da olsa, mutlu olanlarda olsa (konuşamazlar).Mealleri KıyaslaSayfada Göster
106.
Şimdi başkaldıranlara (şakiler) gelince, onların ateşin içerisinde feryat edip bağırıp, çağırıp iç çekmekten başka yapacakları bir şey yok.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
107.
Rabbinin dilediği süre gökler ve yer var oldukça, onlarda ateşin içinde sürekli kalacaklar. Senin Rabbin dilediğini yapandırMealleri KıyaslaSayfada Göster
109.
Onların ibadet ettikleri şeylerin, gerçek ilahlar olabilecekleri şüphesinde bulunma. Onlar, daha önceki atalarının kulluk ettikleri gibi, (sahte ilahlara) kulluk ediyorlar. Bizde bu davranışlarından dolayı paylarına düşeni, onlara eksiksiz verdik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
110.
Musa ya da bir kitap indirmiştik. Sonra kitabın içeriğinde ihtilafa düşüldü. Daha önce Rabbinden verilmiş bir söz olmasaydı, (kitabın içeriği açık ve anlaşılır olduğu halde) ihtilafa düşenler hakkında hemen (azap için) hüküm verilirdi. Şurası bir gerçek ki onlar, kitap hakkında şüphe ve güvensizlik içinde idiler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
111.
Bunun karşılığında senin Rabbin, ihtilaf edenlerin hepsine yaptıklarının karşılığını ödeyecektir. Çünkü Rabbin onların yaptıklarının tümünden haberdardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
112.
O halde, sen ve yaptıkları yanlışlardan dönenler (tövbe edenler), kitapta emrolunduğunuz gibi dosdoğru olun ve Rabbinizin emirlerine isyan etmeyin. Bilin ki O, yaptıklarınızı görendir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
113.
Sakın ola ki haksızlık yapıp zulmedenlere meyletmeyin. Yoksa size ateş dokunur da, ateşe karşı sizi koruyacak Allah dan başka hiçbir kimse bulunmaz ve size yardımda edilmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
114.
Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın zamanında namaz kılın. (Şunu unutmayın) güzel davranışlar, yapılan yanlışlıkları siler. Bu hatırlatma düşünenler içindir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
115.
(Yaptığınız güzel ve faydalı şeylerin karşılığını almakta acele etmeyin) Sabredin. Allah, yapılan iyilikleri zayi etmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
116.
Sizden önceki nesiller içerisindeki güç sahipleri, yeryüzünde karışıklık çıkarmayı yasaklamaları gerekirken, o toplumların içinden kurtardığımız pek az bir azınlık fesadı engellemeye çalıştı. Fesadı engellemeyen zalimler, yeryüzünde kendilerini azdıran kazançların peşine düştüler ve suçlulardan oldular.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
117.
Bir şehrin toplumu (inansın veya inanmasın), doğru ve yararlı davranışlarda bulunduğu sürece, senin Rabbin o şehri haksız yerer (zulüm ile) yok edecek değildir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
118.
Rabbin dileseydi, yeryüzünde farklı inançlarda olan (ihtilaf eden) tüm insanları, tek inançlı bir toplum (ümmet) haline getirirdi (insanları ikna edeceğim diye kendinizi paralamayın)Mealleri KıyaslaSayfada Göster
119.
Ancak Rabbinin merhamet ettiği kimseler (ihtilaf etmezler). Rabbin insanları bu şekilde (farklı, ihtilaf edebilecek kabiliyette) yarattı. Rabbinin verdiği söz tamamlanınca (kıyametin vakti gelince), sizin bilmediğiniz (cin) ve bildiğiniz (nas), ihtilafa düşüp inkar etmiş insanların hepsini cehenneme dolduracağım.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
120.
Sana anlattıklarımızın tamamı, senin kalbine yerleştirdiğimiz elçilerin haberlerindendir. Bu anlatılanlar sana gerçek yaşanmış doğrular olarak gelmiş olup, inananlar için bir öğüt ve hatırlatmadır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
123.
Göklerin ve yerin bilinmeyenlerini bilmek Allah’a aittir. Bütün işler (yapılanlar, yaşananlar) O na döndürülür. O halde yalnızca O na kulluk et ve yalnızca O na güven. Senin Rabbin yaptığınız hiçbir şeyden habersiz değildir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster