40,94,95 ve 96. âyetler Medine döneminde, diğerleri Mekke döneminde inmiştir. 109 âyettir. Sûrede temel konu olarak Allah’ın rahmetinin gazabına üstün olduğu vurgulanmaktadır. Sûrede, Yûnus, Nûh ve Mûsâ peygamberler ile bunların kavimlerinin kıssalarına yer verilmektedir. Sûre, adını içindeki Yûnus kıssasından almıştır.
2.
Kendilerinden biri olan ve onların arasından seçtiğimiz Peygambere; "Bütün insanlığı uyar, inananlara her bakımdan ihlaslı, samimi ve dürüst olmakla, Rableri katında diğer herkesten ileri geçtiklerini müjdele" diye vahyetmemiz, insanların tuhafına mı gitti ki, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenler bakın, bu peygamber "Düpedüz bir büyücüdür" derler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
3.
Gerçek şu ki; Rabbiniz, gökleri ve yeri altı zaman ve birimde yaratan, sonra da kudret ve egemenlik makamına geçip kâinâtı yöneten Allah’tır.O’nun izni olmadıkça araya girip kayırıcılık yapacak kimse yoktur. İşte Rabbiniz olan Allah budur, başkası değil. Öyleyse yalnız O’na kulluk edin; artık iyice düşünüp, ibret almaz mısınız?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
4.
Hepiniz topluca O’na döneceksiniz. Bu Allah’ın gerçekleşmesi kaçınılmaz olan sözüdür, yaratmayı ilk başlatan ve devamlı sürdüren O’dur iman edip doğru ve faydalı işler yapanlara, adaletle karşılık vermek için yeniden yaratacak olan da Allah’tır. Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenlere gelince, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas etmeleri dolayısıyla, onlar için kaynar sudan bir içki ve can yakıcı bir azap vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
5.
Güneşi parlak bir ışık kaynağı, ayı da aydınlık kılan ve yılların sayısını ve vakitlerin hesabını bilesiniz, yani zamanı ölçebilesiniz diye aya dolaşma konakları düzenleyen O’dur. Allah bunların hiçbirini boş yere değil, belli amacı gerçekleştirmek üzere, koyduğu genel kanunlara uyumlu bir düzen olarak yaratmıştır. Allah, bilmek isteyen bir toplum için ayetlerini böylece açıklıyor.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
6.
Çünkü geceyle gündüzün birbiri ardınca gelmesinde ve Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı herşeyde, yolunu Allah ve kitap ile bulmaya çalışan bir toplum için mutlaka işaretler vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
7.
Öldükten sonra dirilip bize kavuşmayı beklemeyenler, dünya hayatına razı olup onunla rahat bulanlar ve ayetlerimizi umursamayanlara gelince,Mealleri KıyaslaSayfada Göster
9.
Ama iman edip te, doğru ve yararlı işler yapanlara gelince, Rableri imanlarından dolayı onları doğru yola eriştirmektedir. Ahirette ise nimet dolu cennetlerde, onların konaklarının altından ırmaklar akmaktadır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
10.
"Ey Allah’ım! Sınırsız kudret ve izzetinle ne yücesin, seni her türlü noksanlıktan tenzih ederiz" diye dua ederler. Orada, onların selamlaşmaları "Selam olsun" şeklinde olacaktır. Dua ve niyazlarının sonu ise, "Eksiksiz bütün övgüler, alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur" derler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
11.
Eğer Allah, insanlara, hayrı hemen acele istedikleri gibi, günahları yüzünden hakettikleri şerri çabucak verseydi, onların sonu çarçabuk gelmiş olurdu. Ne var ki, bize kavuşmayı arzu etmeyenleri, azgınlıkları içinde, bocalar bir halde bırakıveririz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
12.
İnsana bir dert ve sıkıntı dokunduğu zaman, yanı üzere yatarken, otururken yahut ayakta bize yalvarır, dua eder; ama biz kendisinden dert ve sıkıntıyı kaldırdığımızda ise, kendisine dokunan dert ve sıkıntıdan kurtulmak için bize hiç dua etmemiş gibi hareket eder. Kendi güçlerini boşa harcayan budalalara, yapıp ettikleri işte böyle güzel görünür.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
13.
Andolsun ki, sizden önce peygamberleri kendilerine mucizeler getirdiği halde, varoluş gayelerine aykırı hareket ettikleri için, nice nesilleri yok ettik; onları helak etmeseydik bile, yine de iman edecek değillerdi. İşte günaha gömülüp giden toplumları, biz böyle cezalandırırız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
15.
"onu kendiliğimden değiştirmem olacak şey değil. Ben ancak bana vahyedilene uyarım. Bakın bu konuda, Rabbime baş kaldıracak olursam, dehşet veren o büyük günün azabından korkarım."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
16.
"Eğer Allah dileseydi, bana bu Kur’ân’ı indirmezdi. Ben de onu size okumazdım, Allah ta size onu bildirmezdi. Gerçek şu ki, bu vahiy bana gelmezden önce bir ömür aranızda bulundum, böyle şeylerle hiç ilişkimin olmadığını görüyordunuz, öyleyse yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
17.
Allah’a karşı yalan uydurandan veya O’nun ayetlerini yalan sayandan daha zalim yani yaratılış gayesi dışında hareket eden kim olabilir? Doğrusu böyle davranarak günaha batıp gidenler, kurtuluşa asla erişemeyeceklerdir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
18.
"Allah’a göklerde ve yerde bilmediği bir şeyi mi haber veriyorsunuz? Yoo, kudret ve egemenliğinde sınırsız olan O’dur ve insanların O’na ilahlıkta ortak olarak yakıştırdıkları herşeyden sonsuzca yücedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
19.
Ve bilin ki, bütün insanlık sadece bir tek topluluk halindeydi, ama sonradan ayrı ayrı görüşler benimsemeye başladılar. Şayet bu konuda, Rabbinin katında önceden belirlenmiş bir karar olmasaydı, ayrılığa düştükleri bütün konularda aralarında hüküm verilmiş olurdu, yani düştükleri tüm ayrılıklar meselesi, daha başlangıçta çözümlenmiş olurdu."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
20.
"İnsanoğlunun görüp algılamayacağı şeylerin bilgisi ancak Allah’a aittir. Öyleyse, bekleyin O’nun iradesi tecelli edinceye kadar; hem, ben de sizinle beraber bekleyeceğim."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
21.
"Allah yalanlarınıza karşılık vermekte ve tuzaklar bozmakta daha çabuktur." Dikkat edin! Bizim görünmeyen görevlilerimiz, tasarlayıp durduğunuz herşeyi inceden inceye kaydediyorlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
22.
O sizi, karada ve denizde gezdirip dolaştırandır. Gemilere binersiniz. Gemiler, içindeki yolcularla birlikte tatlı bir esinti ile seyreder. Yolcular keyiflenirler. Tam bu sırada şiddetli bir fırtına çıkar. Her taraftan dalgalar gelmeye başlar. Tamamen kuşatılıp boğulmak üzere olduklarını düşünürler. Allah’ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek samimiyetle aralarında uygulayıp Allah’a dua ederler. ’Bizi bu fırtınadan kurtarırsan andolsun, kesinlikle şükredenlerden olacağız’ diye dua ederler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
23.
Ne var ki Allah, onları bu felaketten kurtarır kurtarmaz, hemen yeryüzünde haksızlık ederek azgınlık yapmaya koyulurlar. Ey insanlar! Yaptığınız bütün taşkınlıklar, döne dolaşa yine kendinizi bulacaktır. Yalnızca bu dünya hayatının geçici doyumlarını gözetiyorsunuz; fakat hatırlayın ki, sonunda bize döneceksiniz ve o zaman hayatta yapıp ettiğiniz herşeyi, size eksiksizce haber vereceğiz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
24.
Gökten indirdiğimiz su sebebiyle, insan ve hayvanların yediği yeryüzündeki bitkiler, onunla birbirine karışır, ta ki yeryüzü bütün zinetini takınıp süslendiği, yeryüzü ehli de kendilerini onun ürününü biçip toplamaya güç yetireceklerini zannettikleri bir sırada, geceleyin veya gündüzleyin o yere emrimiz gelir de, sanki bir gün önce, o yeryüzü hiç bitkisiyle süslenip zengin olmamış gibi, onu kökünden biçilmiş yapar, süsünü, zenginliğini yok ediveririz. İşte biz düşünen bir toplum için ayetleri böyle geniş geniş açıklıyoruz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
25.
Böyle yapmakla bilin ki Allah, insanları huzur ve güvenlik ortamına, yani cennete çağırmakta ve isteyen kimseleri de dilediği şekilde doğru yoluna yöneltmektedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
26.
İyi ve yararlı işler yapmakta devamlı ve kararlı olanlara, karşılık olarak daha iyisi ve ondan da fazlası vardır. Kıyamet gününde onların yüzlerini, ne bir kararma, ne de aşağılık ve horluk kaplayacaktır. İşte bunlardır cennetlikler, orada ebedî kalacaklardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
27.
Ama kötü iş yapmış olanlara gelince, kötülüğün karşılığı kendisi kadar olacaktır. Ve onları bir utanç ve aşağılanma bürüyecektir. Allah’a karşı onları koruyacak ta yoktur. Sanki yüzler gecenin karartıcı parçalarıyla kaplanmış gibidir. İşte bunlardır cehennemde ebedî olarak kalacak olanlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
28.
"Siz ve Allah’a ortak koştuğunuz o şeyler, durun yerinizde" diyecek ve böylece onları birbirinden ayıracağız ve o zaman Allah’a ortak koştukları kimseler, vaktiyle kendilerine kulköle olmuş olanlara, sizin tapınıp durduğunuz biz değildik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
29.
Bizimle sizin aranızda hiç kimse, Allah’ın yaptığı gibi şahitlik yapamaz. Gerçek şu ki, bize tapındığınızın farkında bile değildik.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
30.
O an ve işte orada herkes, geçmişte yapıp ettiğiyle sorgulanacak, herkes Allah’a, O yüceler yücesi gerçek sahibine döndürülecek, onların boş hayalleri, uydurmakta oldukları şeyler, ortadan kaybolup kendilerini, yüzüstü bırakacaktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
32.
İşte gücü kudreti size böylece anlatılan sizin gerçek Rabbiniz olan Allah’tır. Artık haktan ayrıldıktan sonra, sapıklıktan başka ne kalır. O halde nasıl oluyor da, gerçeklerden sapıklığa döndürülüyorsunuz?"Mealleri KıyaslaSayfada Göster
33.
İşte böylece Rabbinin yoldan çıkanlar hakkında, "Onlar inanmayanlardır" diye söylemiş olduğu sözü, gerçekleşmiş oldu.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
34.
Ancak Allah’tır bütün karmaşıklığıyla hayatı yoktan var eden ve sonra tekrar tekrar yaratan. Hal böyleyken nasıl oluyor da, hak yoldan çevrilip saptırılıyorsunuz?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
35.
Yalnızca Allah’tır gerçeğe ulaştıran. Öyleyse, gerçeğe eriştiren mi izlenmeye daha layıktır, yoksa kendisine yol gösterilmedikçe, kendi başına doğru yolu bulamayacak durumda olan mı? Peki ne oluyor size, nasıl böyle yanlış hükmediyorsunuz?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
36.
Onların çoğu, sadece zanna uymaktadırlar. Oysa zan hiçbir şekilde gerçeğin yerini tutamaz. Gerçek şu ki, Allah onların yaptıklarını bütünüyle bilmektedir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
37.
Bu Kur’ân Allah’tandır. O’ndan başkası tarafından tasarlanmış, uydurulmuş değildir. Üstelik O Kur’ân, önceki vahiylerden hakikat adına, bu güne kalmış ne varsa onu doğrulayıp, alemlerin Rabbinden geldiğinden şüphe olmayan vahyi, özlü bir şekilde açıklayandır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
38.
"Eğer doğru sözlü kimselerdenseniz, o zaman ona benzer bir sûre de haydi siz getirin; hem bu iş için Allah’tan başka kimi yardıma çağırabilirseniz çağırın."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
39.
Hayır, o Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenler, ilmini kuşatamadıkları ve kendilerine de henüz yorumu gelmemiş bir şeyi, yani Kur’ân’ı yalanladılar. Onlardan öncekiler de, kitap ve peygamberleri böyle yalanlamışlardı. Gerçekleri görmek istiyorsan, yaratılış maksadına aykırı davrananların, sonunun nasıl olduğuna bir bak.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
41.
"Benim yapıp ettiklerim bana yazılacak, sizin yapıp ettikleriniz de size; siz benim yaptığımdan uzaksınız, ben de sizin yaptığınızdan uzağım. Yani inanç ve yaşantı yönünden saflarımız ayrı ayrıdır."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
42.
Ve o Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenlerin arasında, sana kulak kabartanlar var; ama eğer akıllarını kullanmıyorlarsa, sen sesini hiç sağırlara işittirebilir misin?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
43.
Ve yine onların arasında, sana ve mucizelerine bakıyormuş gibi yapanlar var; ama eğer kör iseler göremiyorlarsa, sen körlere doğru yolu gösterebilir misin?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
44.
Gerçek şu ki, Allah hiçbir konuda insanlara en küçük bir haksızlık yapmaz; fakat hep insanlardır kendilerine haksızlık edenler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
45.
Ve o gün Allah, onları huzuruna topladığı zaman, onlara öyle gelecek ki, yeryüzünde sanki sadece tanışmalarına yetecek kadar kısa bir süre, yani gündüzün bir saati kadar kalmış gibi olacaklar, vaktiyle Allah’ın huzuruna çıkarılacakları uyarısına, yalan gözü ile bakan ve bu yüzden doğru yolu tutmaktan geri duranlar, o gün bütün bütün yanılmış ve kaybetmiş olacaklar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
46.
Ve bu söylediklerimiz doğrultusunda, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenlere hazırladığımız şeylerden bazılarını, sana ya bu dünyada gösteririz, ya da ceza gerçekleşmeden önce, senin ruhunu almış oluruz. Ama bil ki, onların dönüşü er geç bizedir ve Allah onların bütün edip eylediklerine şahittir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
47.
Her toplum için mutlaka bir elçi gönderilmiştir. Ancak her toplumun elçisi geldikten ve tebliğini yaptıktan sonra, onlar hakkında bütünüyle adaletle hükmedilir ve onlara asla haksızlık yapılmaz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
48.
Buna rağmen yine de, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas etmeye çalışanlar, "Kıyametle alakalı söz, ne zaman gerçekleşecek? Eğer doğru sözlü kimselerseniz, buna cevap verin ey inananlar!" diye sorup duruyorlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
49.
Allah dilemedikçe, ben kendi kendime ne bir zararı önleyecek, ne de kendime bir yarar sağlayabilecek güçteyim. Her toplum için, bir süre belirlenmiştir; süreleri son bulunca, onu ne bir an geciktirebilirler, ne de çabuklaştırabilirler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
50.
Ya bir gece vakti, ya da güpegündüz eğer O’nun azabı başınıza koparsa, ne yapacaksınız hiç düşündünüz mü? Günaha gömülüp gitmiş bir toplumun, bu azabı acele istemesinin sebebi ne olabilir ki?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
51.
Azap başınıza geldikten sonra mı, O’na inanacaksınız, yoksa şimdi mi inandınız? Hani ya, siz onu çabuk isteyip duruyordunuz nasılmış?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
54.
Kıyamet günü, yaratılış gayesine aykırı hareket eden herkes, dünyadaki herşey onun olsa, o gün kurtulmak için onu fidye olarak verirdi. Ve o zalimler, kendilerini bekleyen azabı görünce, pişmanlıklarını açıklayacak bir yapıda olurlar veya için için yanarlar. O gün onların arasında, adaletle hükmolunur ve asla haksızlığa uğratılmazlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
55.
Dikkat edin! Haberiniz olsun ki, göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah’ındır. Yine dikkat edin ki, Allah’ın verdiği söz gerçektir ve mutlaka gerçekleşir. Ne var ki, insanların çoğu onu bilmezler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
57.
Ey insanlar! İşte Rabbinizden size bir öğüt, kalplerde olabilecek her türlü hastalıklar için bir şifa ve O’na inanan herkes için hidayet ve rahmet olan Kur’ân, sizlere gelmiş bulunuyor.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
58.
Söyle onlara, Allah’ın insanlığa verdiği bu lütfu ve rahmetiyle yani Kur’ân’la sevinsinler. Bu Kur’ân’a sarılmak, onların toplayıp durdukları, biriktirdikleri bütün dünyalıklardan daha üstün ve daha iyidir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
60.
Peki bu kendi yalanlarını Allah’a yakıştıranlar, kıyamet günü başlarına gelecek olan hakkında, acaba ne düşünüyorlar? Gerçek şu ki Allah, insanlara karşı sınırsız cömertlik göstermektedir; ama ne yazık ki, onların çoğu şükretmezler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
61.
Ve sen ey peygamber! Hangi şartlarda olursan ol, bu ilâhî kitaptan okunacak hangi konuyu, dile getirirsen getir ve siz ey insanlar! Hangi işi yaparsanız yapın, unutmayın ki devamlı biz üzerinize gözlemci bulunuyoruz. Çünkü ne yerde, ne gökte tartıya gelmeyecek kadar küçük şeyler bile, senin Rabbinin bilgisinden dışarıya çıkamaz; ne bundan daha küçüğü, ne de büyüğü yok ki, O’nun apaçık kitabı olan Levhi Mahfuz’da, yani Allah’ın yanındaki sahifede bulunmasın.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
62.
Unutmayın ki, Allah’a dost ve yakın olanların korkmaları için bir sebep yoktur. Onlar acı ve üzüntü de çekmeyecekler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
64.
Onlar için hem bu dünya hayatında, hem de sonraki hayatta müjdeler var. Allah’ın vaadinde asla değişme yoktur. O verdiği sözü mutlaka yerine getirir. İşte büyük kurtuluş ve mutluluk da budur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
65.
Bu sebeple, Allah’tan gelen gerçekleri örtbas edenlerin sözleri, sana acı ve sıkıntı vermesin. Çünkü kudret ve üstünlük, bütünüyle Allah’a aittir. Herşeyi işiten ve bilen de O’dur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
66.
Unutmayın ki, göklerde ve yerde kim ve ne varsa hepsi Allah’ındır. Allah’ın yanısıra başka putlara tapanlar böyle yapmakla neye uyuyorlar, onlar sadece zanna uyuyorlar; hayallerine kapılıp sadece saçmalıyorlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
67.
Oysa bağrında dinlenesiniz diye geceyi ve işlerinizi görüp gözetesiniz diye gündüzü var eden O’dur. Şüphe yok ki, bu söylenenlerde, kulak verip dinleyip ders almak isteyen insanlar için ibretler, apaçık belgeler vardır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
68.
Bütün bu açıklamalardan sonra, yine de "Allah kendine bir oğul edindi" diyorlar. O yüceler yücesi, kendisine yakışmayacak niteliklerden kesinlikle uzaktır. O zengindir, hiçbir şeye muhtaç değildir. Göklerde ve yerde var olan herşey, ona aittir; sizin elinizde bu tür iddialarınızı destekleyecek hiçbir deliliniz de yoktur. Hal böyleyken, bilemeyeceğiniz şeyi mi Allah’a yakıştırıyorsunuz?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
70.
Onlar için belki dünyada biraz faydalanma vardır fakat dönüşleri bizedir. Bizden gelen gerçekleri örtbas etmelerinden dolayı onlara çok şiddetli bir azabı tattıracağız.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
71.
"Ey kavmim! Eğer benim aranızdaki konumum ve Allah’ın ayetlerini size bildirmem zorunuza gidiyorsa bilin ki, ben Allah’a güvenip dayanıyorum. Öyleyse artık, bana yapacağınızı yapmak için, hem kendi gücünüzü, hem de Allah’tan başka ilahlık yakıştırdığınız yardımcılarınızı bir araya toplayın; bir kere ne yapacağınıza karar verdikten sonra, artık girişeceğiniz eylem sizi tasalandırmasın. Neye karar verdiyseniz, bana karşı artık elinizden geleni ardınıza koymayın hem de bana hiç soluk aldırmadan.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
72.
Eğer size ulaştırdığım mesajdan yüz çevirirseniz hatırlayın ki, ben sizden bir karşılık beklemiş değilim, benim ücretimi ödemek Allah’tan başkasına düşmez. Çünkü ben kendimi, O’na teslim edenlerden biri olmakla emrolundum."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
73.
Bütün bu uyarılara rağmen, onu yalanlamaya kalkıştılar biz de onu gemide onunla birlikte olanların hepsini kurtarıp, bu kurtardıklarımızı o yok ettiklerimizin yerine geçirdik. Ayetlerimizi yalanlamaya kalkışanları ise suda boğduk. Artık sen bir bak, uyarılıp da yola gelmeyenlerin sonu nasıl oldu?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
74.
Ve sonra onun ardından her birini kendi toplumlarına olmak üzere başka elçiler gönderdik. Öyle ki, onlar da hakkın apaçık delillerini ortaya koydular. Fakat onlar, bir kere yalan saymış oldukları şeye, sonradan bir türlü inanmak istemediler. Haddi aşanların kalplerini işte biz böyle mühürleriz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
75.
Bu ilk peygamberlerden sonra, Musa ve Harun’u ayetlerimizle, Firavun ve seçkin çevresine gönderdik. Ne var ki onlar, inanmakta büyüklük tasladılar ve günaha gömülüp giden bir topluluk oldular.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
77.
"Size gerçekler geldiğinde, onun hakkında böyle mi konuşursunuz, hiç büyü olabilir mi bu? Hem de büyücülerin hiçbir şekilde, umduklarına eremedikleri ortada iken."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
78.
"Bizi, atalarımızı inanç ve uygulama olarak izler bulduğumuz yoldan çevirmeye ve böylece ikinizin bu ülkede söz sahibi kimseler olmanızı sağlamaya mı geldiniz? Her ne hal ise, ikinize de inanmıyoruz" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
81.
"Bu yaptığınız sihirden başka birşey değil. Allah bunu mutlaka boşa çıkaracaktır. Gerçek şu ki, Allah bozgunculuk yapanların işlerini asla ileri götürmez.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
83.
Firavun ve onun seçkin çevresi, kendilerine kötülük yapar korkusuyla, başkaları geri dururken, kavminden az bir kısmı Musa’ya inandı. Çünkü Firavun, o ülkede gerçekten nüfuz ve iktidar sahibiydi; ve üstelik ölçüsüz ve acımasız biriydi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
84.
"Ey kavmim! Eğer Allah’a inanıyorsanız, eğer gerçekten O’na bağlanıp kendinizi O’na teslim etmişseniz, öyleyse artık güvenin O’na."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
85.
"Biz Allah’a güvenip dayandık. Ey Rabbimiz! O varoluş gayesine aykırı davranan topluluğu bize musallat etmek suretiyle, bizi deneme aracı yapma" dediler.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
87.
Biz de Musa ve kardeşine, "Şehirde kavminiz için bazı evleri sığınak, karargah ve merkez edinin, o evlerinizi de mescide dönüştürün oralarda namazınıza devamlı ve kararlı olun ve sen ey Musa! İnananları Allah’ın yardımıyla müjdele."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
88.
"Ey Rabbim!" dedi. "Gerçek şu ki, sen Firavun ve onun seçkin çevresine, dünya hayatında görkem ve zenginlik verdin. Öyle ki Bunun sonucu olarak, onlar da kullarını senin yolundan çeviriyorlar! Ey Rabbimiz! Öyleyse, artık onların zenginliklerini silip yok et ve böylece kalplerini iyice sıkıp katılaştır. Çünkü bunlar, çetin azabı görmedikçe inanmayacaklar."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
89.
Allah, bu dileğiniz kabul olundu, dedi. "Öyleyse siz ikiniz, dosdoğru yolda sabır ve sebatla devam edin, doğru nedir, eğri nedir bilmeyenlerin yolunu izlemeyin."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
90.
Derken İsrailoğullarını, denizin öte yakasına geçirdik; bunun üzerine Firavun ve ordusu, zulüm ve saldırıyla onların ardına düştü, denizin dalgaları onları örtüp de, Firavun boğulmak üzereyken "Şu anda inandım, İsrailoğullarının inandığı ilahdan başka gerçek ilah yok ve ben de artık kendimi O’na teslim edenlerdenim" dedi.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
92.
Bu gün senin sadece bedenini kurtaracağız ki, senden sonra gelecek olanlar için uyarıcı bir alamet olsun. Çünkü gerçek şu ki, insanların çoğu ayetlerimize karşı habersiz ve umursamaz durumdadırlar.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
93.
Derken İsrailoğullarını, güzel ve emin bir yere yerleştirdik ve kendilerini temiz ve hoş rızıklarla rızıklandırdık. Ama ne zaman ki, vahiy yoluyla kendilerine hakikat bilgisi geldi, ancak o zaman aralarında çekişmeye ve farklı görüşler benimsemeye başladılar. Allah çekişmeye düştükleri her konuda, kıyamet günü aralarında elbette hüküm verecektir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
94.
Ey insanlar! Benim dinimden ve bana indirilen Kur’ân’ın doğruluğundan hâlâ şüphede iseniz, önceki çağlarda vahyedilmiş kitapları okuyan kimselere sor; o zaman anlayacaksınız ki, Rabbinden sana gelen gerçektir. O halde artık şüphe edenlerden olma!Mealleri KıyaslaSayfada Göster
97.
Kendilerine her türlü kanıtlayıcı belge gelse bile, çok can yakıcı azabı gözleriyle görünceye kadar iman etmezler. Azabı görünce iman ettik derler, ama imanları onlara bir fayda sağlamaz.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
98.
Azap geleceği vakit iman edip de, imanı kendilerine yarar sağlayan bir memleket varsa, her halde Yûnus’un kavmidir. İman ettiklerinde, dünya hayatında sürüklenebilecekleri alçalmanın ve bayağılaşmanın yol açacağı acıyı ve sıkıntıyı onlardan uzaklaştırdık ve belli bir süre daha varlıklarını sürdürmeleri için bu dünyada kendilerine fırsat tanıdık.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
99.
İşte bunun gibi Rabbin, eğer öyle olmasını dileseydi, yeryüzünde yaşayan herkes, topyekün iman ederdi. Hal böyleyken ey peygamber! İnsanları iman etsinler diye zorlayacak mısın?Mealleri KıyaslaSayfada Göster
100.
Allah’ın izni olmadıkça hiçbir kimse iman etmez; Allah, azabı ve rezilliği, akıllarını kullanamayanlara musallat eder.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
101.
"Göklerde ve yerde var olanlara bakın da düşünün." Ne var ki, inanmayacak olan bir topluma ne ayetlerin, ne de uyarıların bir yararı dokunabilir.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
103.
Hakkı inkâr edip, ayetlerimizi yalanlamaya kalkışanların felaketlerini hazırlarız ve buna karşılık elçilerimizi ve iman edenleri kurtarırız, mü’minleri de azap geldiğinde kurtarmak üzerimize bir haktır.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
104.
"Ey İnsanlar! Eğer benim hayat tarzımdan şüphede iseniz bilin ki ben, sizin Allah’tan başka kulluk ettiğiniz varlıklara kulluk etmem. Ben yalnızca, sizin hayatınıza son verecek olan Allah’a ibadet ederim. Çünkü ben, yalnız O’na inanan kimselerden biri olmakla emrolundum."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
105.
Ey insanoğlu işte böyle, sen de yüzünü yalancı, aldatıcı şeylerden bütünüyle arınmış olarak, samimiyetle gerçek inanca çevir. Allah’tan başkalarına ilahlık yakıştıranlardan olma.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
106.
Sana ne bir zarar, ne de yarar verebilecek imkanı olmayan varlıklara, Allah’la beraber Allah’ı andığın gibi anıp, onlara yalvarıp yakarma. Eğer böyle yaparsan, muhakkak ki yaratılış gayesine aykırı hareket etmiş olursun.Mealleri KıyaslaSayfada Göster
108.
"Ey insanlar! Şimdi size, Rabbinizden gerçekleri içeren bilgi gelmiş bulunuyor. Bundan böyle her kim, doğru yolu izlemeyi seçerse, bunu kendi lehine seçmiş olacaktır. Ve kim de sapıklığı seçerse, yine bunu kendi aleyhine seçmiş olacaktır. Ben sizin üzerinize, bir koruyucu ve işinizi yüklenici de değilim."Mealleri KıyaslaSayfada Göster
109.
Sana gelince, ey Muhammed! Sen de, yalnızca sana vahyedilene uy ve Allah hükmünü verinceye kadar her türlü sıkıntı ve zorluklara göğüs ger; çünkü hükmedenlerin en iyisi O’dur.Mealleri KıyaslaSayfada Göster