1. Andolsun o saf bağlayıp duranlara. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. O haykırıp da sürenlere. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. Ve o yolda zikir okuyanlara. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. Ki sizin ilâhınız birdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. O, göklerin, yerin ve aralarındakilerin Rabbidir, bütün doğuların da Rabbidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Gerçekten biz dünya göğünü (o yakın göğü) bir zinetle, yıldızlarla süsledik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. Onu her inatçı şeytandan koruduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. Onlar yüksek (melekler) topluluğunu dinleyemezler. Her taraftan kovulup atılırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Uzaklaştırılırlar. Onlara ardı arkası kesilmez bir azab vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Ancak kulak hırsızlığı yapanlar olur. Onu da yakıcı bir alev takip eder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. Şimdi onlara sor: «Yaradılışça kendileri mi daha çetin, yoksa bizim yarattıklarımız mı?» Gerçekten biz onları cıvık bir çamurdan yarattık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. Fakat sen onlara şaşıyorsun, ama onlar (seninle) eğleniyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. Kendilerine hatırlatıldığında da düşünmüyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. Bir mucize gördükleri zaman da eğlenceye alıyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. Ve diyorlar ki: «Bu apaçık büyüden başka bir şey değildir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. «Öldüğümüz ve bir toprakla bir yığın kemik olduğumuz zaman mı biz tekrar dirilecekmişiz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. «Önceki atalarımız da mı?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. De ki: «Evet, hem de sizler çok aşağılanmış olarak (dirileceksiniz).» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. Çünkü O (sura üfürmek) zorlu bir kumandadan ibarettir ki, derhal onların gözleri açılıverir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. «Eyvah bizlere! İşte bu hesap günüdür.» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. (Onlara): «İşte bu, sizin yalanlamakta olduğunuz (iyi ve kötüyü) ayırt etme günüdür» denir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. (22-23) Toplayın mahşere o zulmedenleri, eşlerini ve Allah’tan başka taptıkları şeyleri. Toplayın da götürün onları sırata (cehennem köprüsüne) doğru. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. (22-23) Toplayın mahşere o zulmedenleri, eşlerini ve Allah’tan başka taptıkları şeyleri. Toplayın da götürün onları sırata (cehennem köprüsüne) doğru. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. Ve durdurun onları, çünkü sorguya çekilecekler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. (Onlara): «Ne oldu sizlere de yardımlaşmıyorsunuz?» (denilir.) Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Hayır, bugün onlar teslim olmuşlardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Onlar, birbirine dönmüş soruşuyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. Onlar: «Siz bize (uğurlu görünerek) sağdan gelir dururdunuz» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. (İleri gelenler de) derler ki: «Hayır, siz inanmamıştınız.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. «Bizim de size karşı bir gücümüz yoktu. Fakat siz azmış bir kavimdiniz.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. «Onun için üzerimize Rabbimizin azab sözü hak oldu. Şüphesiz azabımızı tadacağız.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. «Evet biz, sizi kışkırttık. Çünkü biz azgındık.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. O halde hepsi o gün azabda ortaktırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. İşte biz günahkarlara böyle yaparız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. Çünkü onlar, kendilerine: «Allah’tan başka ilâh yoktur» denildiği zaman kafa tutuyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Ve: «Biz, hiç, bir mecnun (deli) şair için ilâhlarımızı bırakır mıyız?» diyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. Hayır o, hak ile geldi ve bütün peygamberleri tasdik etti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. Elbette siz o acı azabı tadacaksınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. Bununla beraber başka değil, hep yaptığınız amellerinizle cezalandırılacaksınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. Sadece Allah’ın ihlaslı kulları müstesnadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. İşte onlar için belli bir rızık vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. (42-43) Meyveler (vardır), Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. (42-43) Meyveler (vardır), Naîm cennetlerinde onlara hep ikram edilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. (Onlar) Karşılıklı tahtlar üzerindedirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. (45-46) İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. (45-46) İçenlere lezzet veren, pınardan doldurulmuş bembeyaz bir kadehle onların etrafında dolaşılır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. Onda ne bir zararlı sonuç vardır, ne de sarhoşluk verir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. Yanlarında iri gözlü, bakışlarını kocalarından başkalarına çevirmeyen hanımlar vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Sanki onlar örtülüp saklanmış yumurta gibidirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. Derken birbirine dönüp sorarlar: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. İçlerinden bir sözcü der ki: «Gerçekten benim bir arkadaşım vardı.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. Derdi ki: «Sen gerçekten inananlardan mısın?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. «Öldüğümüz ve bir toprakla bir yığın kemik olduğumuz zaman biz hakikaten cezalanacak mıyız?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. «Siz onu tanır mısınız?» der. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Derken bakınır ve onu cehennemin ta ortasında görür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. Ona şöyle der: «Allah’a yemin ederim ki, doğrusu sen az daha beni helak edecektin.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. «Rabbimin nimeti olmasaydı, ben de bu tutuklananlardan olacaktım.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. (58-59) «Nasılmış bak. Biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek miymişiz? Biz azaba uğratılmayacak mıymışız?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. (58-59) «Nasılmış bak. Biz ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek miymişiz? Biz azaba uğratılmayacak mıymışız?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. İşte bu büyük kurtuluştur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 61. Çalışanlar işte böyle bir kurtuluş için çalışsınlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 62. Nasıl, bu mu daha hayırlı konukluk için, yoksa zakkum ağacı mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 63. Gerçekten biz onu zalimler için bir fitne (imtihan) yaptık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 64. O bir ağaçtır ki cehennemin dibinde çıkar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 65. Tomurcukları şeytanların başları gibidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 66. Mutlaka onlar, ondan yiyecekler de karınlarını bundan dolduracaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 67. Sonra üzerine onlar için kaynar bir içecek vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 68. Sonra da dönecekleri yer, şüphesiz cehennemdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 69. Çünkü onlar, atalarını sapıklıkta buldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 70. Şimdi de kendileri onların izlerinde koşturuyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 71. Andolsun ki, onlardan öncekilerin çoğu sapıklıkta idiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 72. Gerçekten biz onlara içlerinden uyarıcı peygamberler de gönderdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 73. Sonra da bak o uyarılanların sonu nasıl oldu? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 74. Ancak Allah’ın ihlas ile seçilen kulları başka. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 75. Andolsun ki Nuh bize seslenip dua etmişti de biz de ne güzel kabul etmiştik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 76. Biz hem onu, hem ailesini o büyük sıkıntıdan kurtardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 77. Hem onun neslini bâki kalanlar kıldık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 78. Hem de sonradan gelenler içinde güzel bir namını bıraktık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 79. Bütün âlemler içinde Nuh’a selam olsun. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 80. İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 81. Çünkü o bizim mümin kullarımızdandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 82. Sonra diğerlerini suda boğduk. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 83. Şüphesiz ki İbrahim de onun kolundandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 84. Çünkü o, Rabbine tertemiz bir kalb ile gelmişti. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 85. O babasına ve kavmine şöyle demişti: «Siz nelere tapıyorsunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 86. «Yalancılık etmek için mi Allah’tan başka ilâhlar istiyorsunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 87. «Siz âlemlerin Rabbini ne zannediyorsunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 88. (88-89) Derken yıldızlara bir baktı da: «Ben gerçekten hastayım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 89. (88-89) Derken yıldızlara bir baktı da: «Ben gerçekten hastayım» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 90. O zaman arkalarını dönerek başından kaçışıverdiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 91. Derken bir kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da, «Buyursanıza, yemez misiniz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 92. (Cevap vermediklerini görünce de): «Neyiniz var da konuşmuyorsunuz?» (dedi). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 93. Nihayet bir yolunu bulup onlara kuvvetli bir darbe indirdi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 94. Bunun üzerine birbirlerine girerek ona yürüdüler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 95. İbrahim dedi ki: «A, siz kendi yonttuğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 96. «Halbuki sizi de yaptıklarınızı da Allah yaratmıştır.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 97. Onlar: «Haydin onun için bir yapı yapın da onu ateşe atın.» dediler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 98. Böylece ona bir tuzak kurmak istediler. Biz de kendilerini daha alçak düşürdük. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 99. Bir de dedi ki: «Ben Rabbime gidiyorum, o bana yolunu gösterir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 100. «Ey Rabbim! Bana salihlerden (bir oğul) ihsan et!» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 101. Biz de kendisine yumuşak huylu bir oğul müjdeledik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 102. Oğlu, yanında koşacak çağa gelince: «Ey oğlum! Ben seni rüyamda boğazladığımı görüyorum. Artık bak, ne düşünürsün?» dedi. Çocuk da: «Babacığım sana ne emrediliyorsa yap, inşaallah beni sabredenlerden bulacaksın» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 103. Ne zaman ki ikisi de bu şekilde Allah’a teslim oldular, İbrahim oğlunu şakağı üzerine yatırdı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 104. Biz de ona şöyle seslendik: «Ey İbrahim!» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 105. «Rüyana gerçekten sadakat gösterdin, şüphesiz ki, biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 106. «Şüphesiz ki bu apaçık bir imtihandı.» (dedik) Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 107. Ve ona büyük bir kurbanlık fidye verdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 108. Kendisine sonradan gelenler içinde iyi bir nâm bıraktık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 109. Selam olsun İbrahim’e... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 110. İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 111. Çünkü o bizim mümin kullarımızdandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 112. Ona bir de salihlerden bir peygamber olmak üzere İshak’ı müjdeledik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 113. Hem ona hem İshak’a bereketler verdik. Her ikisinin neslinden de hem iyilik yapanlar var, hem de açıkça kendi nefsine zulmedenler var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 114. Andolsun ki biz Musa ile Harun’a da nimetler verdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 115. Hem kendilerini ve kavimlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 116. Hem yardım ettik onlara da, galip gelenler onlar oldular. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 117. Hem kendilerine o belli kitabı (Tevrat’ı) verdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 118. Kendilerini doğru yola çıkardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 119. Sonrakiler içinde onlara iyi bir nam bıraktık: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 120. Selam olsun, Musa ile Harun’a. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 121. İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 122. Çünkü onların ikisi de bizim mümin kullarımızdandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 123. Şüphesiz İlyas da gönderilen peygamberlerdendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 124. (124-126) Hani o kavmine: «Siz Allah’tan korkmaz mısınız? Yaratanların en güzeli olan, sizin de Rabbiniz, daha önceki atalarınızın da Rabbi bulunan Allah’ı bırakıp da «Ba’l’e» (Ba’l ismindeki puta) mi yalvarıyorsunuz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 125. (124-126) Hani o kavmine: «Siz Allah’tan korkmaz mısınız? Yaratanların en güzeli olan, sizin de Rabbiniz, daha önceki atalarınızın da Rabbi bulunan Allah’ı bırakıp da «Ba’l’e» (Ba’l ismindeki puta) mi yalvarıyorsunuz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 126. (124-126) Hani o kavmine: «Siz Allah’tan korkmaz mısınız? Yaratanların en güzeli olan, sizin de Rabbiniz, daha önceki atalarınızın da Rabbi bulunan Allah’ı bırakıp da «Ba’l’e» (Ba’l ismindeki puta) mi yalvarıyorsunuz?» dedi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 127. Fakat onlar, onu yalanladılar. Bu yüzden onlar mutlaka (cehennemde) hazır bulundurulacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 128. Ancak Allah’ın ihlaslı kulları müstesna. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 129. Ona da sonrakiler içinde şunu bıraktık: Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 130. Selam olsun İlyâsîn’e. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 131. İşte biz iyilik yapanları böyle mükafatlandırırız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 132. Çünkü o bizim mümin kullarımızdandı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 133. Şüphesiz Lût da gönderilen peygamberlerdendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 134. Hani biz onu ve ailesinin tamamını kurtarmıştık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 135. Ancak geride kalıp batanlar içinde kalan yaşlı bir kadın hariç. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 136. Sonra diğerlerini helak etmiştik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 137. (137-138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrar ve üzerlerinden geçersiniz. Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 138. (137-138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrar ve üzerlerinden geçersiniz. Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 139. Şüphesiz Yunus da gönderilen peygamberlerdendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 140. Hani o bir zaman dolu bir gemiye kaçmıştı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 141. (Oradakilerle) kur’a çekmiş de kaydırılanlardan (yenilenlerden) olmuştu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 142. Derken (denize atılmış ve) kendisini balık yutmuştu. (Kendi nefsini) kınıyordu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 143. (143-144) Eğer çok tesbih edenlerden olmasaydı, yeniden dirilecekleri güne kadar onun karnında kalırdı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 144. (143-144) Eğer çok tesbih edenlerden olmasaydı, yeniden dirilecekleri güne kadar onun karnında kalırdı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 145. Biz onu hasta bir halde bir alana çıkardık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 146. Üzerine kabak cinsinden bir ağaç bitirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 147. Biz onu (Yunus’u) yüz bin veya daha çok insana peygamber olarak gönderdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 148. O zaman ona iman ettiler de biz onları bir zamana kadar yaşattık. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 149. Şimdi sor o seninkilere: «Kızlar, Rabbinin de, oğlanlar onların mı? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 150. Yoksa biz melekleri dişi yaratmışız da onlar şahit mi bulunuyorlarmış?» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 151. (151-152) Ha!.. Onlar, şüphesiz uydurdukları iftiralarından dolayı; «Allah doğurdu» derler. Hiç şüphesiz onlar, yalancıdırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 152. (151-152) Ha!.. Onlar, şüphesiz uydurdukları iftiralarından dolayı; «Allah doğurdu» derler. Hiç şüphesiz onlar, yalancıdırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 153. (Allah) kızları oğullara tercih mi etmiş? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 154. Size ne oldu? Nasıl hükmediyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 155. Hiç düşünmüyor musunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 156. Yoksa sizin için açık bir delil mi var? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 157. O halde, eğer doğru söylüyorsanız getirin kitabınızı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 158. Onlar, Allah ile cinler arasında bir neseb (hısımlık bağı) uydurdular. Oysa andolsun cinler bilirler ki, o yalancılar mutlaka cehenneme götürüleceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 159. Allah, onların yakıştırdıkları vasıflardan münezzeh ve yücedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 160. Fakat Allah’ın ihlas ile seçilen kulları başka (onlar, Allah’ı böyle şirk ile vasıflamazlar). Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 161. (161-163) Çünkü siz ve taptıklarınız, kendiliğinden cehenneme saldıran kimseden başkasını, Allah’a karşı kandırıp, saptıramazsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 162. (161-163) Çünkü siz ve taptıklarınız, kendiliğinden cehenneme saldıran kimseden başkasını, Allah’a karşı kandırıp, saptıramazsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 163. (161-163) Çünkü siz ve taptıklarınız, kendiliğinden cehenneme saldıran kimseden başkasını, Allah’a karşı kandırıp, saptıramazsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 164. (164-166) (Melekler): «Bizden her birimizin belli bir makamı vardır. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 165. (164-166) (Melekler): «Bizden her birimizin belli bir makamı vardır. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 166. (164-166) (Melekler): «Bizden her birimizin belli bir makamı vardır. Biziz o saf saf dizilenler, biziz! Biziz o tesbih edenler, biziz!» derler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 167. (167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah’ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 168. (167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah’ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 169. (167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah’ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 170. Fakat şimdi onu inkâr ettiler. Ama ilerde bileceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 171. (171-173) Andolsun ki peygamberlikle gönderilen kullarımız hakkında şu sözümüz geçmiştir: «Onlar var ya, elbette onlar muzaffer olacaklardır ve elbette bizim ordularımız mutlaka galip geleceklerdir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 172. (171-173) Andolsun ki peygamberlikle gönderilen kullarımız hakkında şu sözümüz geçmiştir: «Onlar var ya, elbette onlar muzaffer olacaklardır ve elbette bizim ordularımız mutlaka galip geleceklerdir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 173. (171-173) Andolsun ki peygamberlikle gönderilen kullarımız hakkında şu sözümüz geçmiştir: «Onlar var ya, elbette onlar muzaffer olacaklardır ve elbette bizim ordularımız mutlaka galip geleceklerdir.» Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 174. Onun için sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 175. Onlara (inecek azabı) gözetle! Yakında onlar da göreceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 176. Ya şimdi onlar, bizim azabımıza uğramakta acele mi ediyorlar? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 177. Fakat (azabımız) onların sahasına indiği zaman, (o acı sonuçla) uyarılanların sabahı ne kötüdür! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 178. Yine sen, bir süreye kadar onlardan yüz çevir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 179. (İnecek azabı) gözetle! Yakında onlar da göreceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 180. Senin güç ve kuvvet sahibi Rabbin, onların yakıştırdıkları vasıflardan münezzeh ve yücedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 181. Gönderilen bütün peygamberlere selam olsun. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 182. Hamd, âlemlerin Rabbi Allah’a mahsustur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster