Mekke döneminde inmiştir. 182 âyettir. Sûre, adını ilk âyette geçen “es-Sâffât” kelimesinden almıştır. Sâffât, sıra sıra dizilenler, saf saf duranlar demektir. Sûrede başlıca, meleklerden, cinlerden, kıyamet ve ahiret olaylarından söz edilmekte; Nûh, İbrahim, İsmail, İshak, Mûsâ, Hârun, İlyas, Lût ve Yûnus peygamberin kıssalarına yer verilmektedir.
1.
Andolsun saf saf dizilenlere!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
2.
Önlerindekini sürdükçe sürenlere!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
3.
Zikir okuyanlara!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
4.
Şüphe yok ki sizin ilâhınız bir tektir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
5.
Göklerin, yerin ve ikisinin arasında bulunanların da Rabbidir, doğuların da Rabbidir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
6.
Biz yakın göğü bir ziynetle, yıldızlarla süsledik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
7.
Ve onu azgın her şeytandan koruduk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
8.
Onlar Melei âlâ’ya kulak verip, olup bitenleri aslâ dinleyemezler. (Dinlemeye kalkışsalar) her yönden sürülüp atılırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
9.
Kovularak onlara sürekli bir azap vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
10.
Hele bir tek söz kapan olursa delici bir alev onun peşine düşüverir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
11.
Şimdi sor onlara! Kendilerini yaratmak mı daha zordur, yoksa bizim (diğer) yaratmış olduklarımızı yaratmak mı? Biz insanı özlü ve yapışkan bir çamurdan yarattık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
12.
Hayır! Sen onlara şaşıyorsun. Onlar ise alay ediyorlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
13.
Kendilerine öğüt verildiği zaman öğüt almazlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
14.
Bir âyet (mucize) gördüklerinde alaya kalkışırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
15.
Ve derler ki: "Bu apaçık bir büyüdür. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
16.
"Öldüğümüzde, toprak ve kemik olduğumuz da mı, biz mi diriltileceğiz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
17.
"Önceki atalarımız da mı?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
18.
De ki: "Evet, hem de hor ve hakir olarak!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
19.
O sadece korkunç sesten ibarettir. O anda gözleri birden bire açılıp etrafa bakarlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
20.
"Eyvah bize! İşte bu hesap günüdür!" derler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
21.
Bu, işte sizin yalanladığınız ayırt etme günüdür.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
22.
Zâlimleri ve onların eşlerini toplayın, onların taptıklarını da.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
23.
Allah’tan başka. Ve onları cehennem yoluna götürün.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
24.
Durdurun onları! Çünkü onlar sorguya çekileceklerdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
25.
Onlara: "Size ne oldu ki birbirinizle yardımlaşmıyorsunuz?" denilir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
26.
Hayır! Onlar o gün teslim olmuşlardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
27.
Onlar birbirlerini suçlayıp çekişirler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
28.
"Siz bize sağdan gelir, sureti haktan görünürdünüz!" derler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
29.
Dediler ki: "Hayır! Zaten siz inanan kimseler değildiniz. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
30.
"Bizim sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu, siz kendiniz azgın bir topluluk idiniz. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
31.
"Artık Rabbimizin sözü bize hak oldu. (Azabımızı) muhakkak tadacağız. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
32.
"Evet biz sizi kışkırttık. Çünkü kendimiz azgındık. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
33.
O halde o gün hepsi azapta müşterektirler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
34.
Biz suçluları böyle yaparız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
35.
Onlara: "Allah’tan başka ilâh yoktur. " denildiği zaman büyüklük taslarlardı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
36.
"Cinlenmiş bir şâirin hatırı için biz ilâhlarımızı terk mi edeceğiz?" derlerdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
37.
Hayır! Doğrusu o, gerçeği getirmiş ve peygamberleri de doğrulamıştı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
38.
Şüphesiz ki siz o pek acıklı azabı tadacaksınız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
39.
Ve ancak kendi yaptıklarınızın cezasını çekeceksiniz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
40.
Ancak Allah’ın hâlis kulları (bu azaptan) istisnâ edilecek.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
41.
Onlar için bilinen bir rızık vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
42.
Türlü meyveler kendilerine ikram edilmektedir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
43.
Naim cennetlerinde.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
44.
Tahtlar üzerinde karşılıklı oturmaktadırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
45.
Kendilerine kaynaktan (doldurulmuş) kadehler dolaştırılır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
46.
O berraktır ve içenlere lezzet verir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
47.
O içkide ne sersemletme vardır, ne de onunla sarhoş olurlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
48.
Yanlarında da, yalnız kendilerine göz dikmiş, iri gözlü huriler vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
49.
Sanki onlar örtülüp saklanmış yumurta gibidirler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
50.
Birbirlerine dönüp sorarlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
51.
İçlerinden bir sözcü der ki: "Benim bir arkadaşım vardı. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
52.
Derdi ki: "Gerçekten sen de tasdik edip inananlardan mısın?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
53.
"Biz ölüp toprak ve kemik olduğumuz zaman mı, biz mi sorguya çekileceğiz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
54.
(Sonra yanındakilere): "Acaba arkadaşımın nerede olduğunu biliyor musunuz?" dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
55.
Baktı ve onu cehennemin ortasında gördü.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
56.
"Yemin ederim ki, sen az daha beni de helâk edecektin.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
57.
"Eğer Rabbimin nimeti olmasaydı, şimdi ben de (oraya) getirilenlerden olurdum. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
58.
"Biz ölmeyecek miymişiz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
59.
"İlk ölümümüz hariç. Ve azap görmeyecek miymişiz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
60.
İşte bu en büyük kurtuluşun tâ kendisidir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
61.
Çalışanlar böyle ebedi bir saâdet için çalışsınlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
62.
Böyle bir nimete konmak mı daha hayırlıdır, yoksa zakkum ağacı mı?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
63.
Biz o ağacı zâlimler için bir fitne kıldık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
64.
Şüphesiz ki o, cehennemin dibinde çıkan bir ağaçtır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
65.
Meyveleri şeytanların başları gibidir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
66.
Cehennemlikler ondan yerler ve karınlarını onunla doyururlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
67.
Sonra bunun üzerine onlar için kaynar su karıştırılmış bir içki vardır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
68.
Sonra dönecekleri yer yine cehennemdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
69.
Doğrusu onlar atalarını sapıklıkta buldular.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
70.
Kendileri de onların izlerinde koşturup gidiyorlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
71.
Andolsun ki onlardan önce gelip geçenlerin de çoğu sapıtmıştı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
72.
Ululuğum hakkı için biz onlara, uyarıcılar göndermiştik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
73.
Bak! O uyarılanların sonu nasıl oldu?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
74.
Ancak Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları müstesnâdır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
75.
Andolsun ki Nuh bize duâ edip niyazda bulunmuştu da duâsına ne güzel icabet etmiştik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
76.
Onu ve âilesini büyük sıkıntıdan kurtarmıştık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
77.
Yalnız onun zürriyetini kalıcılar kıldık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
78.
Sonra gelenler arasında ona (iyi bir ün) bıraktık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
79.
Âlemler içinde Nuh’a selâm olsun!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
80.
İşte biz muhsinleri böyle mükâfatlandırırız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
81.
Doğrusu o bizim inanmış kullarımızdandı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
82.
Sonra diğerlerini suda boğduk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
83.
Şüphesiz ki İbrahim de onun yolunda olanlardan idi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
84.
Zira o Rabbine kalbi selim (temiz bir kalp) ile geldi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
85.
Babasına ve kavmine dedi ki: "Siz nelere tapıyorsunuz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
86.
"Allah’tan başka bir takım uydurma ilâhlar mı istiyorsunuz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
87.
"Âlemlerin Rabbi hakkında zannınız nedir?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
88.
Bunun üzerine İbrahim yıldızlara şöyle bir baktı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
89.
"Ben hastayım. " dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
90.
Ona arkalarını dönüp gittiler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
91.
Gizlice putlarının yanına vardı. "Sundukları yemekleri yemiyor musunuz?" dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
92.
"Neden konuşmuyorsunuz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
93.
Bunun üzerine üzerlerine yürüyüp sağ eliyle kuvvetle vurdu.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
94.
Putperestler koşarak ona geldiler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
95.
Dedi ki: "Kendi elinizle yontmakta olduğunuz şeylere mi tapıyorsunuz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
96.
"Oysa sizi de yonttuklarınızı da Allah yarattı. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
97.
Dediler ki: "Onun için bir bina yapın ve derhal onu ateşe atın!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
98.
Ona bir tuzak kurmayı istediler. Fakat biz de onları alçak düşürdük.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
99.
Dedi ki: "Ben Rabbime gideceğim, O beni doğru yola iletecek. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
100.
"Rabbim! Bana sâlihlerden olacak bir evlât ver. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
101.
Biz de ona yumuşak huylu bir oğul müjdeledik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
102.
Çocuk kendisi ile beraber yürüyüp gezecek çağa erişince: "Ey oğulcuğum! Rüyâda ben seni boğazladığımı görüyorum. Bir (düşün) bak, ne dersin?" dedi. O da: "Ey babacığım! Emrolunduğun şeyi yap! İnşaallah beni sabredenlerden bulacaksın. " dedi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
103.
Her ikisi de Allah’ın emrine ram oldular. Babası oğlunu alnı üzerine yatırdı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
104.
Biz ona: "Yâ İbrahim!" diye seslendik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
105.
"Rüyana sadakat gösterdin, işte biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
106.
Bu gerçekten apaçık bir imtihandı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
107.
Biz oğluna bedel olarak ona büyük bir kurbanlık verdik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
108.
Sonra gelenler arasında ona iyi bir ün bıraktık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
109.
Bizden selâm olsun İbrahim’e!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
110.
İşte biz muhsinleri böyle mükâfatlandırırız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
111.
Doğrusu o bizim mümin kullarımızdandı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
112.
Biz ona sâlihlerden bir peygamber olacak İshak’ı müjdeledik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
113.
İbrahim’e de İshak’a da bereketler verdik. Lâkin her ikisinin neslinden iyi kimseler olacağı gibi, kendisine açıktan açığa zulmedenler de olacak.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
114.
Andolsun ki Musa ve Harun’a da lütuflarda bulunduk.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
115.
Hem onları hem kavimlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
116.
Kendilerine yardım ettik de üstün gelmişlerdi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
117.
Her ikisine de, apaçık anlaşılan bir kitap vermiştik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
118.
Her ikisini de doğru yola eriştirmiştik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
119.
Ve sonra gelenler arasında onlara iyi bir nam bıraktık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
120.
Musa ve Harun’a bizden selâm olsun!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
121.
Doğrusu biz muhsinleri böyle mükâfatlandırırız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
122.
İkisi de şüphesiz mümin kullarımızdandı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
123.
İlyas da şüphe yok ki gönderilmiş peygamberlerdendi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
124.
Hani kavmine: "Allah’a karşı gelmekten sakınmaz mısınız?" demişti.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
125.
"Ba’l putuna tapıp yaratıcıların en güzelini bırakıyor musunuz?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
126.
"Allah sizin de Rabbiniz, önce geçen atalarınızın da Rabbidir. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
127.
İlyas’ı yalanladılar, onların hepsi (cehenneme) götürüleceklerdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
128.
Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları hariç.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
129.
Biz sonra gelenler içinde ona bir ün bıraktık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
130.
İlyas’a selâm olsun!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
131.
Doğrusu biz muhsinleri böyle mükâfatlandırırız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
132.
Doğrusu o bizim mümin kullarımızdandı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
133.
Lut da şüphe yok ki gönderilmiş peygamberlerdendi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
134.
Biz de onu ve âilesini kurtardık.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
135.
Yalnız bir koca karı geridekiler (helâke uğrayanlar) arasında kaldı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
136.
Sonra diğerlerini hep helâk ettik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
137.
Siz onların yerlerinden (yurtlarından) sabahları geçip gidiyorsunuz.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
138.
Akşamları da. Hâlâ akıllanmayacak mısınız?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
139.
Şüphesiz ki Yunus da gönderilen peygamberlerdendi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
140.
Hani o bir vakit dolu bir gemiye kaçmıştı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
141.
Gemide olanlarla karşılıklı kur’a çekmişti ve kaybedenlerden olmuştu.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
142.
Yunus kendini kınayıp dururken onu bir balık yuttu.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
143.
Eğer Allah’ı tesbih edenlerden olmasaydı,
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
144.
Tekrar diriltilecek güne kadar balığın karnında kalacaktı.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
145.
Onu çıplak bir sahile attık, o hasta idi.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
146.
Onun için geniş yapraklı bir bitki yetiştirdik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
147.
Onu yüzbin veya daha fazla bir topluluğa peygamber olarak gönderdik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
148.
Onlar iman ettiler. Biz de onları, bir vakte kadar nimetlendirdik.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
149.
Sor onlara: "Kızlar Rabbinin de, oğullar onların mı?"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
150.
Yoksa, biz melekleri dişi olarak mı yarattık, onların şahit oldukları bir sırada?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
151.
Dikkat edin! Gerçekten onlar uydurmalarından dolayı diyorlar ki:
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
152.
"Allah doğurdu. " Hiç şüphesiz ki onlar yalancıdırlar.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
153.
Allah kızları oğullara tercih mi etmiş?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
154.
Ne oluyor size? Nasıl hüküm veriyorsunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
155.
Hiç düşünmüyor musunuz?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
156.
Yoksa sizin açıkça bir deliliniz mi var?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
157.
Eğer doğru sözlü iseniz kitabınızı getirin!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
158.
Bir de O’nunla cinler arasında bir nesep bağı uydurdular. Andolsun ki cinler de bilirler ki, onlar götürüleceklerdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
159.
Allah onların vasıflandırdıkları şeylerden münezzehtir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
160.
Ancak Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları müstesnâdır.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
161.
Şüphesiz ki siz de taptıklarınız da,
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
162.
O’na karşı kimseyi kandırıp saptıramazsınız.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
163.
Cehenneme girecek kimse hariç.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
164.
"Bizden her birimiz için belirli bir makam vardır. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
165.
"O saf saf dizilenler biziz biz!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
166.
"O tesbih edenler de biziz biz!"
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
167.
Onlar diyorlardı ki:
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
168.
"Evvelkilere verildiği gibi bize de kitap verilseydi. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
169.
"Elbette Allah’ın ihlâslı kullarından olurduk. "
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
170.
Böyle iken onu inkâr ettiler. Amma ileride bileceklerdir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
171.
Gönderilen peygamber kullarımız hakkında şu sözümüz geçmişti:
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
172.
Mutlaka kendilerine yardım edilecektir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
173.
Şüphesiz ki bizim ordumuz galip gelecektir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
174.
Bir süreye kadar sen onlardan yüz çevir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
175.
Onlara (inecek azabı) gözetle, onlar da görecekler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
176.
Yoksa azabımızı acele mi istiyorlar?
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
177.
Fakat o, yurtlarına indiğinde, o uyarılanların sabahı ne kötü olur!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
178.
Bir süreye kadar sen onlardan yüz çevir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
179.
(İnecek azabı) gözetle, onlar da görecekler.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
180.
Kudret ve şeref sahibi Rabbin onların isnat etmekte oldukları vasıflardan yücedir, münezzehtir.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
181.
(181182) Gönderilen peygamberlere selâm olsun! Âlemlerin Rabbi olan Allah’a da övgüler olsun!
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
182.
Ve hamdolsun âlemlerin Rabbi olan Allah’a.
Mealleri Kıyasla
Sayfada Göster
Paylaş
×
klavye oklarıyla önceki/sonraki sureye geçebilirsiniz.